Türkiye İçin NATO mu, Şanghay İşbirliği Örgütü mü?

Prof.Dr. Alaeddin Yalçınkaya

NATO mu, Şanghay İşbirliği Örgütü mü?

Şanghay İşbirliği Örgütü’nün (ŞİÖ) 2022 Özbekisan, Semerkant Zirvesi, Türkiye ile batı kurumları arasındaki ilişkilerde yeni tartışmaları gündeme getirdi. AB, daha AET iken ilişkiler kurulmuş, sözleşmeler imzalanmış, 2005’de üyelik müzakereleri başlamıştır. Hiçbir üyenin yaşamadığı oyalamalar, engellemeler, 2022 itibariyle Türkiye için devam etmektedir. AB’nin önde gelenleri böyle bir üyeliğin mümkün olmadığını söylemekte, Türkiye’de de üyeliğin gerçekleşeceğine inananlar gittikçe azalmaktadır. Bununla beraber müzakere başlıkları tartışılmakta, her yıl ilerleme raporları yayınlanmaktadır. Öte yandan önde gelen NATO üyelerinin Türkiye’ye karşı düşmanca politikaları devam etmekte, Yunanistan’ın saldırganlıklarına, ihlallerine  destek verilmektedir. İttifakın patronu ABD, uzun vadeli çatışmaya yetecek silahlarla Türkiye’yi batıdan ve güneyden kuşatmıştır. Bu gerçekler, Türkiye’nin batılı kurumlardaki üyeliğini tartışmalı hale getirirken akla ziyan, jeopolitik gerçeklere aykırı, haçlı saldırganlığına destek anlamına gelen çareler arasında NATO’dan çıkarak ŞİÖ üyeliği parlatılmaktadır.

Şanghay İşbirliği Örgütü'nün (ŞİÖ) 2022 Özbekisan, Semerkant Zirvesi, Türkiye ile batı kurumları arasındaki ilişkilerde yeni tartışmaları gündeme getirdi. AB, daha AET iken ilişkiler kurulmuş, sözleşmeler imzalanmış, 2005'de üyelik müzakereleri başlamıştır. Hiçbir üyenin yaşamadığı oyalamalar, engellemeler, 2022 itibariyle Türkiye için devam etmektedir. AB’nin önde gelenleri böyle bir üyeliğin mümkün olmadığını söylemekte, Türkiye'de de üyeliğin gerçekleşeceğine inananlar gittikçe azalmaktadır. Bununla beraber müzakere başlıkları tartışılmakta, her yıl ilerleme raporları yayınlanmaktadır. Öte yandan önde gelen NATO üyelerinin Türkiye’ye karşı düşmanca politikaları devam etmekte, Yunanistan'ın saldırganlıklarına, ihlallerine destek verilmektedir. İttifakın patronu ABD, uzun vadeli çatışmaya yetecek silahlarla Türkiye'yi batıdan ve güneyden kuşatmıştır. Bu gerçekler, Türkiye'nin batılı kurumlardaki üyeliğini tartışmalı hale getirirken akla ziyan, jeopolitik gerçeklere aykırı, haçlı saldırganlığına destek anlamına gelen çareler arasında NATO’dan çıkarak ŞİÖ üyeliği parlatılmaktadır. - image 5

ŞİÖ, Sovyetlerin dağılmasından sonra Çin öncülüğünde Rusya, Kazakistan, Kırgızistan ve Tacikistan’ın katılımıyla 1996’da Şanghay Beşlisi olarak kuruluş sürecine girmiştir. 2001’de Özbekistan’ın katılımıyla uluslararası örgüt haline gelmiştir. Sınır güvenliğini sağlamak, tartışmalı bölgelerde uzlaşmak, terör, kaçakçılık, aşırıcılıkla mücadele ve işbirliği temel hedeflerdendir. Ekonomi, savunma, dış politika alanlarında işbirliği metinleri imzalanmış, ancak örgüt üyeliği temelli bir gelişme gerçekleşmemiştir. Bazı ŞİÖ üyeleri arasındaki ileri düzeyde ekonomik işbirliğinin örgüt tabanı bulunmamakta, hükümetler arası, daha doğru bir ifadeyle liderler arası mutabakata dayanmaktadır.

Türkistan ve Kafkasya’daki Türk devletlerinin bağımsızlıkları, nüfus ve coğrafi büyüklük bakımından bu cumhuriyetlerin toplamı civarındaki Doğu Türkistan’ın da bağımsızlığını hatıra getirmiştir. Buna karşı kadim Türk yurdunu Çinlileştirme projesi hızlandırılmıştır. ŞİÖ süreciyle de Doğu Türkistan’ın Çinlileştirilmesine perçin vurulmuştur. Terörle mücadele kapsamında mesela Müslüman cumhuriyetlerde gençlerin ve kamu görevlilerinin camiye girmeleri yasaklanmış, özellikle CIA destekli Vehhabi ve KGB destekli Şii radikallerin sundukları gerekçelerle baskılar, yasaklar birbirini izlemiştir. Bir beldede Müslümanların tarihi mührü demek olan mezarları, türbeleri yıkan, bir şekilde camiye uğrayanları tekfir ederek yaygara ve kavga çıkarma, böylece namazı dahi terör faaliyeti haline getirme misyonlu Vehhabi timlerinin arkasında ABD, CIA olduğu bilinmekle birlikte KGB’nin de her türlü yardımlarına mazhar olduğu bilinmektedir.

Okumaya devam et  Ukrayna-Rusya Savaşı’nda İngiltere-Almanya Kapışması
Şanghay İşbirliği Örgütü'nün (ŞİÖ) 2022 Özbekisan, Semerkant Zirvesi, Türkiye ile batı kurumları arasındaki ilişkilerde yeni tartışmaları gündeme getirdi. AB, daha AET iken ilişkiler kurulmuş, sözleşmeler imzalanmış, 2005'de üyelik müzakereleri başlamıştır. Hiçbir üyenin yaşamadığı oyalamalar, engellemeler, 2022 itibariyle Türkiye için devam etmektedir. AB’nin önde gelenleri böyle bir üyeliğin mümkün olmadığını söylemekte, Türkiye'de de üyeliğin gerçekleşeceğine inananlar gittikçe azalmaktadır. Bununla beraber müzakere başlıkları tartışılmakta, her yıl ilerleme raporları yayınlanmaktadır. Öte yandan önde gelen NATO üyelerinin Türkiye’ye karşı düşmanca politikaları devam etmekte, Yunanistan'ın saldırganlıklarına, ihlallerine destek verilmektedir. İttifakın patronu ABD, uzun vadeli çatışmaya yetecek silahlarla Türkiye'yi batıdan ve güneyden kuşatmıştır. Bu gerçekler, Türkiye'nin batılı kurumlardaki üyeliğini tartışmalı hale getirirken akla ziyan, jeopolitik gerçeklere aykırı, haçlı saldırganlığına destek anlamına gelen çareler arasında NATO’dan çıkarak ŞİÖ üyeliği parlatılmaktadır. - image 7

2017’de Hindistan ve Pakistan, 2022’de İran’ın üyeliği ile ŞİÖ genişlemiştir. Sırada gözlemci üye statüsündeki adaylar bulunmaktadır. Türkiye, gözlemci öncesi basamakta, “diyalog ortağı üye” statüsündedir. NATO ve AB ile ilgili sorunlar gündeme geldiğinde ŞİÖ ülkeleri haritası, üye ülkelerin toplam nüfusu, toplam GSMH miktarı gibi bilgilerle, Türkiye’nin batıyı bırakarak ŞİÖ’ye yönelmesi önerileri kötü niyetli, safça değilse bilgisizce muhakemelerin sonucudur. Çünkü toplam nüfus, coğrafi büyüklük veya GSMH miktarlarında ŞİÖ’nün etkisi bulunmadığı gibi, örgütün bu alanda katkısı bilinmemektedir. ŞİÖ için “Diktatörler Kulübü” yakıştırması sadece batının endişeleri veya kıskançlıkları temelli isimlendirme değil insan hakları, sosyal adalet, yönetime katılım gibi alanlardaki gerçekler bunu fazlasıyla doğrulamaktadır. Buna karşın Türkiye’nin başta komşularıyla, diğer bölge ve dünya ülkeleriyle, bu bağlamda ŞİÖ vb. uluslararası örgütlerle ilişkilerini sürdürmesi gereklidir, önemlidir. Zira hiçbir fonksiyonu kalmayan örgütlerin dahi zaman zaman ülke temsilcilerini bir araya getirmesinin olumlu sonuçları bilinmektedir.

Türkiye’nin ŞİÖ üyeliğinden kazanacaklarını görmek için mevcut üyelerin durumuna bakılmalıdır. Gerek kurucular, gerekse Hindistan, Pakistan ve İran’ın kazandığı veya kazanacağı birşey bilinmemektedir. Mesela Semerkant Zirvesi sürerken dahi Tacikistan-Kırgızistan sınır çatışmaları sürmekteydi. Bu ihtilafın sürüp gitmesinde ŞİÖ patronları Rusya ve Çin’in katkıları ayrı bir konudur. Esasen birçok üye arasında sınır sorunları bulunmakta, Rusya ve Çin bunları kaşımakta, silah satımı, hedef ülkeler üzerinde kontrolü sürdürme, barış gücü ve benzeri isimlerle yerleşme gibi sebeplerle sıcak çatışmaları beslemektedir.

ŞİÖ ülkeleri arasındaki ekonomik ilişkilerde örgütün katkısı bulunmamaktadır. Ticaretin konusu genellikle eski Sovyet cumhuriyetlerden Çin’e petrol ve gaz olup Çin’den ise sanayi ve tüketim ürünleri şeklindedir. Bu bağlamda İran ve Pakistan’ın Çin kolonileri haline gelmesi, ekonomi ve dış politikada Pekin’in uydusu olmalarının da ŞİÖ temeli bulunmamaktadır. ŞİÖ üyesi olmayan Türkiye-Çin dış ticareti 8 kat Türkiye’nin aleyhine olup, bu makas gittikçe açılmaktadır. Çin’in Türkiye’de kurduğu fabrikalar karanlık oda imalethaneleri yani sıfır istihdam esaslı olup iç pazarda Çin hegemonyasını takviye ederken fabrikaların kapanmasına, milyonların işsiz kalmasına sebep olmuştur. Kuşak-Yol projesinin ilerlemesi veya ŞİÖ üyeliği ile ekonomik işbirliğinin artması bu tabloyu Türkiye açısından daha olumsuz hale getirecektir.

Okumaya devam et  Ukrayna-Rusya Savaşı’nda İngiltere-Almanya Kapışması

AB ile Gümrük Birliği ortaklığı sanayi ve istihdam alanında Türkiye’ye önemli avantajlar bahşetmiştir. Başta Almanya olmak üzere AB üyeleri Türkiye’nin dış ticarette fazla verdiği ülkelerdendir. AB üyelik süreci, insan hakları, sosyal adalet gibi alanlardaki gelişmelerin tetikleyicisi olmuştur. Jeopolitik olarak da Avrupa’nın parçası olması, ŞİÖ üyelerindeki totalitarizm benzeri gelişmelere karşı sigortadır. Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’nin yetkisinin kabul edilmiş olması da son derece önemlidir.

Türkiye’nin NATO’dan çıkmasını sadece Rusya ve Çin yönlendirmeli odaklar değil başta Siyonist sermaye olmak üzere birçok batılı mahfiller de arzu etmektedir. Batı için jeopolitik vazgeçilmezliğimiz mesela Beyaz Saray açısından gerçek olmasına karşın müesses nizamın sahipleri lobilerin kontrolündeki kurumların böyle bir kaygısı bulunmamaktadır. ABD, NATO’nun patronu olmasına karşın bu ülke ile NATO’yu özdeşleştirmek yanlıştır. S-400’lerden dolayı Washington Türkiye’ye yaptırım uygularken NATO yönetimi, her üyenin istediği ülkeden silah alma hakkının olduğunu söylemiştir.

Şanghay İşbirliği Örgütü'nün (ŞİÖ) 2022 Özbekisan, Semerkant Zirvesi, Türkiye ile batı kurumları arasındaki ilişkilerde yeni tartışmaları gündeme getirdi. AB, daha AET iken ilişkiler kurulmuş, sözleşmeler imzalanmış, 2005'de üyelik müzakereleri başlamıştır. Hiçbir üyenin yaşamadığı oyalamalar, engellemeler, 2022 itibariyle Türkiye için devam etmektedir. AB’nin önde gelenleri böyle bir üyeliğin mümkün olmadığını söylemekte, Türkiye'de de üyeliğin gerçekleşeceğine inananlar gittikçe azalmaktadır. Bununla beraber müzakere başlıkları tartışılmakta, her yıl ilerleme raporları yayınlanmaktadır. Öte yandan önde gelen NATO üyelerinin Türkiye’ye karşı düşmanca politikaları devam etmekte, Yunanistan'ın saldırganlıklarına, ihlallerine destek verilmektedir. İttifakın patronu ABD, uzun vadeli çatışmaya yetecek silahlarla Türkiye'yi batıdan ve güneyden kuşatmıştır. Bu gerçekler, Türkiye'nin batılı kurumlardaki üyeliğini tartışmalı hale getirirken akla ziyan, jeopolitik gerçeklere aykırı, haçlı saldırganlığına destek anlamına gelen çareler arasında NATO’dan çıkarak ŞİÖ üyeliği parlatılmaktadır. - image 8

NATO üyeliğinin artı faydası olmaması, örgütten gelecek saldırılara karşı içerde bulunmanın önemini engellemez. Kale içindeki sıkıntılar, kaleyi düşmana bırakmayı meşru kılmaz. “Def’-i Mazarret Celb-i Menâfiden (zararı önlemek, fayda kazanmaktan) Evladır” ilkesini unutmayalım. Adalarda Yunanistan yanaında ABD ve Fransa’nın, Türkiye’ye karşı saldırgan faaliyetleri sürmektedir. NATO’dan ayrılmamız durumunda GKRY ve İsrail’in NATO üyeliği bir kaç ayda gerçekleşecek, Suriye’den Dedeağaç’a karşımızda bütün NATO’yu bulacağız. Rusya-Ukrayna Savaşı, İran’daki gelişmeler, yükselen Çin gerçeği bir yana Siyonist sermaye destekli aktörlerin Türkiye’yi, NATO’dan çıkarması mümkün değildir. Bunun tek istisnası, bir adım sonrasını göremeyen, görmek istemeyen tepki temelli politikara bağlı anlık kararlardır. Türkiye’yi NATO’dan sadece Türkiye çıkarabilir. Tabii ki bu süreçte küresel sermayenin bir yerlerden müdahalesi, baskısı, ustaca kurgulanmış oyunları olabilecektir. “NATO yerine ŞİÖ” benzeri saçmalamalar, uluslarası örgütler tanımı, sınıflandırması, fonksiyonları ve jeopolitik gerçekler açısından büyük bir cahaletin delilidir. Siyasi bakımdan ise ihanet değilse körlüktür.

Okumaya devam et  Ukrayna-Rusya Savaşı’nda İngiltere-Almanya Kapışması

[email protected]

twitter.com/alaeddinyalcink

Haberi paylaşın
Şanghay İşbirliği Örgütü'nün (ŞİÖ) 2022 Özbekisan, Semerkant Zirvesi, Türkiye ile batı kurumları arasındaki ilişkilerde yeni tartışmaları gündeme getirdi. AB, daha AET iken ilişkiler kurulmuş, sözleşmeler imzalanmış, 2005'de üyelik müzakereleri başlamıştır. Hiçbir üyenin yaşamadığı oyalamalar, engellemeler, 2022 itibariyle Türkiye için devam etmektedir. AB’nin önde gelenleri böyle bir üyeliğin mümkün olmadığını söylemekte, Türkiye'de de üyeliğin gerçekleşeceğine inananlar gittikçe azalmaktadır. Bununla beraber müzakere başlıkları tartışılmakta, her yıl ilerleme raporları yayınlanmaktadır. Öte yandan önde gelen NATO üyelerinin Türkiye’ye karşı düşmanca politikaları devam etmekte, Yunanistan'ın saldırganlıklarına, ihlallerine destek verilmektedir. İttifakın patronu ABD, uzun vadeli çatışmaya yetecek silahlarla Türkiye'yi batıdan ve güneyden kuşatmıştır. Bu gerçekler, Türkiye'nin batılı kurumlardaki üyeliğini tartışmalı hale getirirken akla ziyan, jeopolitik gerçeklere aykırı, haçlı saldırganlığına destek anlamına gelen çareler arasında NATO’dan çıkarak ŞİÖ üyeliği parlatılmaktadır. - SIO 2022

GİRİŞ TARİHİ:

GÜNCELLEME:

Bu gibi içeriklerin devam etmesini istiyor, Akademik yayınları veya vatandaş gazeteciliği destekliyorsanız, maddi katkıda bulunabilirsiniz.

İçerik desteği, sponsorluk veya işbirliği teklifleri için bizimle irtibata geçebilirsiniz.

Yorumlar

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Bugün Gündem

  1. Biyyolojik terör saldrısı altındayız/ . İtalyada ortaya çıkan xylella fastadiosa hastalığı bütün şehirleri ka-plamıştır. Bu virüs kalp krizi ve kanser…

  2. Seçimi bile beceremez, hile hurdadan kurtaramaz, seçmen ile seçileni bile ayırt edemez hale geldi ülkemiz! Gerçekten AKP hükümetine yazıklar olsun.…

  3. Özür dileyerek söylüyorum. Anlamını çarpıtma yok. Siz Kuran’ı okumasını bilmiyorsunuz. Bir de şuan içinde bulunduğunuz, yönetime göre şartlı kabullerinizin esiri…

  4. Bir dönem millete en büyük zararı vermiş şahsiyetlet şimdi tövbe etmiş. Allahın laneti üzerinize olsun

  • “Türkiye’ye ilgi artıyor…”

    “Türkiye’ye ilgi artıyor…”

    Turizmde 60 milyon turist hedefini tutturabilmek için yoğun bir çaba ve tanıtım atağı yapılıyor. Sektör temsilcileri yaptıkları açıklamada “Türkiye’ye ilgi her geçen gün daha da […]


  • SOL NAPMALI?

    SOL NAPMALI?

    Tamam ilk tur seçimlerde hayal ettiğimiz gibi olmadı. Hayal kırıklığı, hüsran, isyan karışık depresyona girdik. İlk ve en önemlisi ilk turda alınan sonuçlar kesinlikle yenilgi […]


  • Doğal gaz

    Doğal gaz

    Sayin ve Sevgili Dostlar Ben ihtisasım dahilinde olmayan konularda konuşmaktan hoşlanmam. Benim ihtisasım derin deniz petrol ve gaz projelerinin idaresidir ve son 40 senedir bu […]


  • IRKÇI SİYASET YAPMAYI BIRAKALIM

    IRKÇI SİYASET YAPMAYI BIRAKALIM

    BİRİLERİ MÜLTECİLER ÜZERİNDEN IRKÇI SİYASET YAPMAYI BIRAKALIM DEMİŞ. Mültecilere yalnızca bedenlerini getirmiyorlar. Onlar yanlarında değer yargılarını, örf ve adetlerini, dinlerini, kültürlerini de getiriyorlar. Ve onlarla […]


  • GENÇLERE! 27 MAYIS: UNUTTURULAN YAKIN TARİHİMİZE BİR PENCERE…

    GENÇLERE! 27 MAYIS: UNUTTURULAN YAKIN TARİHİMİZE BİR PENCERE…

    27 Mayıs… 68 kuşağının “Anayasa ve Özgürlük Bayramı”… Sosyal bilimlerde bir altın kural var: Her olguyu kendi “zaman”, “zemin”, “mekan” boyutları içinde el almak…Aksi takdirde, […]


  • Türk Yerine Türkiyelim Denirse Ne Olur?

    Türk Yerine Türkiyelim Denirse Ne Olur?

    Pazar günü yapılacak seçimler öncesinde bazı kesimler tarafından kullanılan “TÜRKİYELİ” kavramının doğru olmadığı bir gerçektir. SBF yurdundan oda arkadaşım olan Prof. Dr. İlber  Ortaylı, “Türkiyeli […]


  • ANLAMI ÇARPITILAN NİSA:59

    ANLAMI ÇARPITILAN NİSA:59

    Çeşitli mealleri okurken, aklıma uygun olmayan, Kur’an’ın felsefesi ile uyuşmayan açıklamalar, beynimi yakmakta. Bunlardan birisi ve en önemlisi de: Nisa 59 ayetine verilen anlamdır. Nisa […]


  • “Turizme sevinmek için daha erken…”

    “Turizme sevinmek için daha erken…”

    Turizmde sıkıntı şu: Aşırı maliyet artışları sorunlar devam ediyor. Sektör temsilciler maliyet artışlarında orta vadede sonun olacağının altını çiziyor. Bu da turizmde sevinmek için zamana […]


  • Türk Üniversiteleri Uluslararası Değerlendirmelerde Neden  Alt  Sıralarda?

    Türk Üniversiteleri Uluslararası Değerlendirmelerde Neden  Alt  Sıralarda?

    Dünya Üniversite Sıralamaları Merkezi (CWUR: The Center for World University Rankings)  2022-2023 sıralamasını  14 Mayıs 2023 tarihinde  açıklamıştır.  Sıralama 2012 yılından bu yana dünya çapında  […]


  • Burada Türkçe mi konuşuyorum?

    Burada Türkçe mi konuşuyorum?

    “Anladıysam Arap olayım”, “Fransızca mı konuşuyorum”, “Çince gibi” benzeri deyimlerin Türkçemizde de günlük yaşamda kullanıldığı düşünüldüğünde, İtalya’da “Ben burada Türkçe mi konuşuyorum?” deyimini duyarsanız çok […]


  • KUR’AN’da ‘Şeriat’?!

    KUR’AN’da ‘Şeriat’?!

    Gerici, ‘dinci yobazların’ anlam erozyonuna uğrattığı, ‘inkârcı yobazların’ da tepe tepe yalan-yanlış fütursuzca kullandıkları pek çok KUR’AN kavramlarından biri de ‘şeriat’!(Dinci-inkârcı yobaz ayrımı bana ait […]


  • TÜRK’ÜM, DOĞRUYUM, ÇALIŞKANIM!-HÜSEYİN MÜMTAZ

    TÜRK’ÜM, DOĞRUYUM, ÇALIŞKANIM!-HÜSEYİN MÜMTAZ

    TÜRK’ÜM, DOĞRUYUM, ÇALIŞKANIM… HÜSEYİN MÜMTAZ Burası Girne.     Geçen gün elime şöyle bir duyuru geçti. “Mezuniyet Andı. Bizler 23 Nisan İlkokulu Öğrencileri olarak, Eğitim ve öğretimin […]


  • İŞTE TERÖRE ÇAĞRI VE İŞTE BİR POTANSİYEL TERÖRİST

    İŞTE TERÖRE ÇAĞRI VE İŞTE BİR POTANSİYEL TERÖRİST

    İŞTE TERÖRE ÇAĞRI VE İŞTE BİR POTANSİYEL TERÖRİST Tarih: 19 Mayıs 2023/CumaYer: İstanbul Sultangazi’deki Cebeci CamisiDevletin İmamı :Murat GündoğduCuma hutbesi konuşması: “Kardeşim, silahlarınızı hazırlayın. 28 […]


  • Kadın haklarına ve 6284 Sayılı Kanun’a sahip çıkalım!

    Kadın haklarına ve 6284 Sayılı Kanun’a sahip çıkalım!

    Cumhur İttifakı’na katılmak için, 6284 sayılı kanunun kaldırılmasını şart koşan Yeniden Refah Partisi artık Meclis’te. Kadına yönelik şiddetin önlenmesini amaçlayan 6284 sayılı kanunun siyasi pazarlık malzemesi […]


  • Demiryollarının devletleştirilmesi

    Demiryollarının devletleştirilmesi

    24 Mayıs 1924’te Demiryollarının devletleştirilmesinin yıldönümünde anımsatmalar ” Çıktık açık alınla on yılda her savaştan, /On yılda on beş milyon genç yarattık her yaştan; /Başta […]


  • TC ADI TEMELLİ KALKARSA NE OLUR ?…….

    TC ADI TEMELLİ KALKARSA NE OLUR ?…….

    TC ADI TEMELLİ KALKARSA NE OLUR ?……. YENİ BİR ANAYASA İLE, “T.C. ” KALKARSA NE OLUR ?.. NE OLACAĞINA BİR BAKALIM… ESKİ JUGOSLAVYA FESHEDİLDİ, BİZDEKİ […]


  • YSK’ya seçim iptali çağrısı.!

    YSK’ya seçim iptali çağrısı.!

    TÜRKİYE İTTİFAKI’NDAN YSK’YA SEÇİM İPTALİ VE SIĞINMACI ÇAĞRISI Türkiye İttifakı’nı oluşturan partiler ortak açıklama yaparak Yüksek Seçim Kurulu’na 14 Mayıs seçiminin iptali ve seçimde oy […]


  • BARIŞ VE HUZUR OLAMAZ

    BARIŞ VE HUZUR OLAMAZ

    BU KAFAYI NORMAL, DOĞAL SAYANLARIN YETERİ KADAR ÇOK OLDUĞU BİR ÜLKEDE BARIŞ VE HUZUR OLAMAZ Şevki Yılmaz: AK Parti kasanın ağzını açmalı, 700 ton altını […]


  • Sandık güvenliği tam ve eksiksiz sağlansın

    Sandık güvenliği tam ve eksiksiz sağlansın

    #OylarımızGüvendeOlsun 14 Mayıs seçimlerinin ardından sandık güvenliği konusu çokça tartışıldı, özellikle muhalefet partileri pek çok yerde sandık sonuçlarına itiraz etti. CHP Genel Başkan Yardımcısı Muharrem […]