Nükleer, Termik Santraller ve Kamu Maliyesi

Nükleer, Termik Santraller ve Kamu Maliyesi

Nükleer, Termik Santraller ve Kamu Maliyesi - ikinci nukleer santrale fransadan teklif var

Alaeddin Yalçınkaya

Türkiye’nin yarım asrı aşan nükleer enerji macerasında önemli bir aşama geçilmiş durumda. Bugün gelişmiş ülkelerin çoğu mevcut refah seviyesini, maliyeti düşük nükleer enerjiye borçlular. Her ne kadar Almanya ve Japonya gibi ülkeler nükleer enerji dışındaki kaynaklara yönelmiş olsalar da zenginliklerinde nükleerin yeri büyük. Zaten mevcut santrallerin çoğunu on yıllarca kullanacaklar. Bu zenginlik üzerinden daha risksiz, alternatif kaynaklara yöneliyorlar.

Sanayi devrimin başında temel enerji kaynağı, kömüre dayalı termik santrallerdi. Son derece ucuz olan bu enerjiyle fabrikalarını çalıştırdıkları halde insan ve çevre üzerindeki olumsuz etkilerinden dolayı kömürden vazgeçildi. Halen kalan termik santrallerden, pahalı filtreleme yoluyla istifade ediliyor. Ancak gelişmiş ülkeler yeni termik santrale yatırım yapmıyor. Çünkü bu yolla üretilen enerji ucuz olduğu halde sosyal güvenlik bütçesine verdiği tahribat her türlü getiriyi anlamsızlaştırıyor. Çoraklaşan tarım arazileri, genel üretimdeki düşüşler de hesaba katıldığında maliyet daha kabarmaktadır.

Günümüzde gelişmenin, refahın, zenginliğin temelinde enerji olduğu halde her enerji kaynağının bir şekilde insan sağlığını, çevreyi olumsuz etkileyen bir geri dönüşü sözkonusudur. Matematikte, kimyada, hatta nükleer fizik dahil önemli bilim dallarında Müslüman bilginler çağını aşan eserler verdikleri halde, bunlardan da yararlanarak sanayi devrimin yapmak batılılara nasip olmuştur. Dolayısıyla bir kaç asırlık tarihi olan sanayi devrimi sonucu karaların ve denizlerin yaşanmaz hale gelmesinin, atmosferin dikiş tutmamasının sorumlusu bilgin atalarımız değildir. Bununla beraber varlığımızı sürdürmek için teknolojik devrimin dışında kalmamız da mümkün değildir. Aksi takdirde batılıların hizmetçisi olmak kaçınılmazdır.

Belirtmek gerekir ki nükleer teknolojiye sahip ülkeler, birinci sınıf devlet kategorisinde sayılmaktadır. Sadece silah üretimi yanında bu teknolojiyi halkın yararına kullanmak da önemlidir. İran veya Kuzey Kore’de halkın sefaletine karşın yöneticilerin nükleer ısrarı bu teknoloji üzerinden siyasi hedeflere ulaşmak, birinci sınıf ülke haline gelmektir.

Okumaya devam et  Çiftçilerimiz destek bekliyor…

İlk nükleer santralimizi Rusya ile kurmamız, bunun için yüzlerce elemanın Rus üniversitelerinde eğitim alması gereklidir. Halbuki başta ABD olmak üzere müttefiklerimizin Türkiye’ye biçtiği rol, üçüncü dünya ülkesi olarak kendilerinin hammadde kaynağı, ürünlerinin pazarı olmamızdı. Bu bağlamda Türkiye’nin sanayileşmesinde Rusya’nın katkısı son derece önemlidir. Bununla beraber Akkuyu ile başlayan süreçte, dünya çapında nükleer fizikçi yetiştiren, önemli araştırmalara imza atan İTÜ ve ODTÜ ile diğer üniversitelerdeki dehaları küstürmek yerine daha da desteklemek, nükleer geleceğimizi “yerli ve milli” kadrolarla kurmak gerekmektedir.

Öte yandan çıplak maliyetlere aldanmadan yeni termik santral kurmayı kesinlikle gündemden çıkarmak, mevcutları da son teknoloji ile filtleyerek çalışabildiği kadar kullanmak gerekmektedir. Yeni termik santrallere ayrılacak kaynaklar, daha fazla rüzgâr, güneş, dalga, çöp gibi temiz alternatif kaynaklara aktarılmalıdır. İsveç, enerji üretmek için çöp ithal ederken bu alanda AR-GE ve yatırım planlarını ülkemizde daha sık duymak ve uygulama sahasında görmek isteriz. Karadenizin dalgaları, elbette İskoçya’dakinden farklıdır. İskoçya’daki dalga dinamolarının aynısı Karadeniz için uygun olmayabilir. Ancak bu şartlara uygun teknoloji geliştirme yolunda da desteğe ihtiyaç var. Bir defa gördüğü tabancanın aynısını üç gün içinde teslim eden ustalarımızı, enerji makineleri kurma yolunda da teşvik etmeliyiz. Bu anlamda dev santrallerin yanında “enerjiyi tabana yayarak üretmek” politikasını geliştirmeliyiz.

Akkuyu’nun maliyeti için 20 milyar dolar telaffuz ediliyor. Ruslar ürettikleri enerjiyi satacak ve yıllarca bu geliri dışarıya taşıyacaklar. Öncelikle bu maliyete katlanma zarureti olduğunu belirtelim. Ancak tıpkı köprüler, havalimanları ve diğer yatırımlarda olduğu gibi pek de ekonomik olmayan bir şekilde ülkenin geleceğinin ipotek altına alınması konusunda daha dikkatli olmak gerekmektedir. 2017’de köprülerden yeteri kadar araç geçmediğinden hazineden dışarıya 2.5 milyar dolar ödenmiş. Yaklaşık yirmi yıl bu ödeme devam edecek. Yeni yatırımlarla bu kamburlar devleşecektir.

Okumaya devam et  Çiftçinin üretmesi daha pahalı…

Köprülerden geçişler arttıkça hazinenin yükünün azalacağı hesap edilmektedir. Hesap edilmeyen ise sözkonusu meblağların Türk ekonomisinden çıkacağı, dolayısıyla sanayimizin on yıllar boyunca kan kaybedeceğidir. Bunun yerine batılı firmalara tanınan avantajların, uygun ortaklık senetleri ile vatandaşa, kendi yatırımcımıza tanınması, halkın bu yatırıma ortak edilmesidir. OECD ülkeleri içinde en fazla cep telefonu yenileyen vatandaşlarımız şüphesiz bu tür yatırımlara da ortak olabilecektir. Bir çiftlik sahtekârına yarım milyarın kaptıran vatandaşlarımız devlet garantisindeki bu kârlı üretime niçin ortak edilmez?

“İhracatta rekor” manşetini attığı halde ithalattaki büyük felaketi, gittikçe büyüyen dış ticaret açığını telaffuz etmeyen iktisatçıları ve medyayı, vatan haini olarak görüyorum. Otomobil uçuruma yuvarlanırken “motor çok güzel” diyenin dost olması mümkün olmadığı gibi mevcut dış ticaret dengesizliğini alkışlayanları, düşmanlar değilse de gafillerden sayıyorum.

400 bin ton patates depolarda filizlenirken buna çözüm bulmak için bakanlar kurulunun bu gündemle olağanüstü toplanmasını isterdim. Medyanın, ekonomi ve beslenme uzmanlarının çareler tartışmasını, üreticiyi pişman etmeden bu patatesin makul fiyatla alınarak yemek fabrikalarına, mülteci kamplarına, yoksul bölgelere dağıtımını bekliyordum. Aksi takdirde birkaç sene sonra patates, daha ucuza Almanya’dan ithal edilecektir. Nükleer enerjide atılan dev adıma karşın, ekonomimizin aldığı, bir müddet sonra taşıyamaz hale geleceği yüklere tekraren bakmamız gerek. Üretimi artırmanın ve ürünü değerlendirmenin, yeni çarelerini bulmak yerine tıpkı fındık, domates, soğan, süt, et üretici sorunlarına karşı ilgisiz kalındığı gibi bugün de patates üreticisinin sorunlarını görmezlikten gelmeyi endişeyle karşılıyorum.

Öncevatan, 09.03.2018

[email protected]

Haberi paylaşın
Nükleer, Termik Santraller ve Kamu Maliyesi - nukleer santral1

GİRİŞ TARİHİ:

GÜNCELLEME:

Bu gibi içeriklerin devam etmesini istiyor, Akademik yayınları veya vatandaş gazeteciliği destekliyorsanız, maddi katkıda bulunabilirsiniz.

İçerik desteği, sponsorluk veya işbirliği teklifleri için bizimle irtibata geçebilirsiniz.

Yorumlar

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Bugün Gündem

  1. Tek ve vazgeçilmez insanların olduğu yer Sultanlıktır… *** Aynısı AKP’de var zaten… *** Hayranlık güzeldir ama sürü psikolojisinin de temel…

  2. Sevgili Erdoğan çok ağır yazmışsınız,keşke beni yakından tanıyabilseydiniz.Ben dededen,babadan CHP liyim,ama artık yeter sanki sadece muhalefet yapmak için oturmuş o…

  3. ALLAH-TANRI; Kitabı KUR’AN! Ve, Akıl!? (1) (Yunus,34)”Allah! Yaratışı başlatır, sonra onu çevirip yeniden yaratır-her şeyi yoktan var eden ve sonra…

  4. Eleştirdiğiniz kısımları belirtmeniz tek tek güzel bir şey ama kanıta dair herhangi bir şey göremiyorum ayetlerini ve surelerini yazarsanız çok…

  • “Kıbrıs’ta 2 ayrı devlet var…”

    “Kıbrıs’ta 2 ayrı devlet var…”

    Kıbrıs’ta sular durulmuyor. Kıbrıslı Rumlar AB’nin desteği ile iyice şımardı. Önemli haklar elde etmeye çalışıyor. Ancak karşılarında KKTC’nin Cumhurbaşkanı Ersin Tatar’ı buluyorlar. Tatar, hiç taviz […]


  • Dünya Siyasetinde Değişim Başlıyor

    Dünya Siyasetinde Değişim Başlıyor

    New York’ta düzenlenen Birleşmiş Milletler (BM) 78’inci Genel Kurulu görüşmeleri bu yıl geçmişlerden farklı ve yeni bir dönemin başlayacağının habercisi konumunda zira 2023 yılında dünya […]


  • Altın Koza’ya Altın Program

    Altın Koza’ya Altın Program

    30. yılını kutlayan Adana Altın Koza Film Festivali’nin 18-24 Eylül tarihleri arasında Esas 01 Burda AVM, Cinema Pink salonlarında gösterime sunulacak uluslararası programı; Berlin, Cannes, […]


  • Ruslar Türkiye’den ayrılıyor

    Ruslar Türkiye’den ayrılıyor

    Şubat 2022’de Rusya’nın Ukrayna’yı işgali ile başlayan, Rus göçü, Rusya devlet başkanı Vladimir Putin’in Ukrayna’daki savaşa daha fazla vatandaşın katılmasını gerektiren kısmi seferberlik kararından sonra […]


  • BRiCS DUVARI EMPERYALİZME KARŞI

    BRiCS DUVARI EMPERYALİZME KARŞI

    Son aylarda birbiri ardı sıra gündeme gelen uluslararası kongreler ve toplantılar sürüp giderken ,bugünkü dünya siyaseti normal koşulların ötesinde gelişmeler göstermektedir .Ülkeler ve devletler arası […]


  • SADAKA

    SADAKA

    Bir dakika durup düşünün, ne kadar aşağılayıcı bir durum içindeyiz bu günlerde. Emekli vatandaşların emekli maaşlarına 3 liramı verelim yoksa 5 liramı verelim konusu, bütün […]


  • Cumhurbaşkanı Erdoğan: ”AB İle Yolları Ayırabiliriz”

    Cumhurbaşkanı Erdoğan: ”AB İle Yolları Ayırabiliriz”

    Birleşmiş Milletler 78. Genel Kurulu görüşmelerine  katılmak için  New York’a  gitmeden  önce Cumhurbaşkanı Erdoğan: ”AB ile yolları ayırabiliriz” diyerek önemli bir açıklamada bulunmuştur: ”Avrupa Birliği, […]


  • BİRİ YER, BİRİ BAKAR…

    BİRİ YER, BİRİ BAKAR…

    Enflasyon altında ezilen yurttaş bütçeyi de finanse etti. Merkezi yönetim bütçe sonuçlarına göre yılın ilk sekiz ayında başta ÖTV ve KDV’de olmak üzere vergi gelirlerinde […]


  • O YILLAR

    O YILLAR

    O YILLAR                 HÜSEYİN MÜMTAZ                 Biz eskidik ama yazılar hiç eskimiyor galiba…                 Tam on yıl önce, Falih Rıfkı Atay’dan şu kısa alıntıyı yapmışız; […]


  • Sivil giyimli ÍŞGĂL ORDUSU

    Sivil giyimli ÍŞGĂL ORDUSU

    Halkımız aptal değil, tehlikenin farkında. Yıllardır „sivil işgal kuvvetleri“ ülkemize dolduruluyor. „Barış süreci“ diye, binlerce PKK askeri, davul-zurna eşliğinde silâhları ile birlikte ülkemize sokuldu. Onları […]


  • Siyasette “aptal sözcüğü”

    Siyasette “aptal sözcüğü”

    Sosyal medyada aptal sözcüğünün çok sık kullanıldığını görmüşünüzdür. Siyasi ya da ideolojik tartışmayı aptalsın, akıllısın gibi yere indirgemek, aslında “entelektüel yeteneğin” sınırlı olduğuna işaret eder, […]


  • ŞEYHÜLİSLAMLIK KURULUYOR

    ŞEYHÜLİSLAMLIK KURULUYOR

    ÇEDES PROJESİ İLE AKP KARŞI DEVRİM’İNİN ŞEYHÜLİSLAMLIK AYAĞI DA KURULMUŞ OLUYOR Çağdaş bir devlet yurttaşlarına din dayatmaz. DİB bütçeden aldığı bakanlıklar üstü ödenek ile toplumun […]


  • GANİRE PASHAYEVANIN AZİZ HATIRASINA…

    GANİRE PASHAYEVANIN AZİZ HATIRASINA…

    Ganire Pashayevayı yoksunluk duyguları ve büyük bir üzüntü ile toprağa verdik… Eğer o benim soydaşım, kardeşim ise onun ölümünü sorgulamak, şüphe ile yaklaşmak, bir istihbarat […]


  • Hazır giyimciler de sıkıntıda…

    Hazır giyimciler de sıkıntıda…

    Ekonomik sıkıntılar ve artan enflasyon hazır giyimi de vurdu. Yapılan açıklamalarda maliyetler ve kur arasındaki makasın açılmasının sektörü etkilediğine vurgu yapıldı. Türk hazır giyim ve […]


  • Beklentiler Boşa Çıktı

    Beklentiler Boşa Çıktı

    Prof. Dr. Ata Atun Rumlar, yıllardır arkalarını Hristiyan birliği olan batılı emperyalist güçlere dayayıp, BM’den Kıbrıs konusunda, insanlık dışı ve akıl almaz kararları çıkarttırmayı başarmışlardı. […]


  • Turizmde tanıtım hamlesi…

    Turizmde tanıtım hamlesi…

    Turizmde bütün çabamız istikrarı yakalamak ve liderliğe oturmak.. Bunun kolay olmayacağı biliniyor. Tanıtım faaliyetlerine ağırlık verilecek. Turizm demek, tanıtım demektir. Bunu iyi yapabilirsek önümüze hiçbir […]


  • İklim değişikliği göçleri hızlandırdı…

    İklim değişikliği göçleri hızlandırdı…

    İklim değişikliği ve artan küresel sıcaklıklar dünyanın pek çok bölgesinde çeşitli doğal afetlerin yaşanmasına yol açıyor. Afetler ve aşırı hava olaylarının yıkıcı sonuçları ise insanları […]


  • “Kışın Çinli turist bekliyoruz…

    “Kışın Çinli turist bekliyoruz…

    Başlığı okuduğunuzda şaşırdığınızı görür gibiyiz. Kış aylarında turist gelir mi? Bir de bu Çinli turist olursa. Nevşehir Turist Rehberleri Odası (NERO) Başkanı Özay Onur, Covid-19 […]


  • Japon uzmandan İzmir için deprem uyarısı…

    Japon uzmandan İzmir için deprem uyarısı…

    Hep yazıyor ve uyarıyoruz: Tülrkiye deprem kuşağında bir ülke. Özellikle deprem beklenen yerlerde gereken tedbirlerin alınması gerekiyor. Bu konuda yerli ve yabancı uzmanlar sürekli uyarılarda […]


  • Keşke mafya birkaç kişi olsaydı

    Keşke mafya birkaç kişi olsaydı

    Bülent ESİNOĞLU Piyasa ekonomisinin anlayış kökleri; bırakınız yapsınlar, bırakınız geçsinler olduğunu hatırlatalım. Bu anlayışın günümüz uygulaması, servet sınıfının önündeki tüm “kuralları kaldırın” şeklinde yaşanır. Kuralların […]