Kaliteli bir uyku havalandırılmış, yastık ve çarşafın temiz olan bir yatak odasından geçer. Yatak odalarımızda bizi bekleyen gizli tehlikeden de kendimizi uzaklaştırmamız gerekiyor.
Her gece uykumuz geldiğinde hemen yatak odasına inip yorganı üstümüze alıp yatıyoruz. Peki, yatak odalarındaki gizli tehlikeden haberimiz var mı? Bugünkü yazımızda, yatak odalarımızdaki gizli tehlikeden söz etmek istiyoruz.
Uyku, sağlık için son derece önemli olsa da nerede uyuduğumuz, bulunduğumuz ortamın hijyenik olup olmadığı da sağlığımız için etkili. Kirli yastık ve çarşafların sağlığımızı tehdit ettiği bellidir.
Yeni bir araştırmaya göre; temiz çarşaflar sağlığımızı düşündüğümüzden çok daha fazla etkiliyor. Uzmanlar, çarşafları haftalık olarak değiştirmemenin kulak, burun ve boğaz sorunlarına neden olabileceği konusunda uyarıyor.
Patel, “Toz ve ölü deri hücreleriyle kaplı çarşaflarda uyumak, özellikle alerjiye yatkınsanız burun yollarınızı daha da tahriş edecektir” diyerek kirli çarşaf ve yastık kılıflarının sağlığı nasıl tehdit ettiğini anlatıyor.
Son araştırmalar, yastık kılıflarının genellikle klozet kapaklarından daha fazla mikrop içerdiğini ortaya çıkardı.
Yakın zamanda yapılan bir araştırmada bekâr erkeklerin yarısından biraz azının yatak takımlarını yalnızca dört ayda bir yıkadığını, çiftlerin çarşaflarını yaklaşık ayda bir, bekâr kadınların ise yaklaşık iki haftada bir yıkadığını gösterdi.
Yıkamada kullanılan sabun ve deterjan da önemlidir. Çoğu ev kadını yıkamada deterjan yerine sabun tozu kullanıyor. Hijyenik açıdan bunun daha yararlı olduğu da söyleniyor.
Araştırma ve uzmanların uyarısı özellikle de Fransa’da yaşanan tahtakurusu kâbusu sırasında gelerek dikkat çekti. Ekim ayında başkent Paris’teki sinema salonlarında ortaya çıkan, metro ve trenlerde de görülmeye başlanan tahtakuruları dünya basınında yer almış ve hatta bu böceklerin bastığı yatakların atıldığı sokakların görüntüleri gündem olmuştu.
Kulak, burun ve boğaz uzmanı olan Dr. Arthur Moeller de yapılan araştırmada çarşaf değiştirme sıklığının yetersiz olduğunu belirtirken yatak odası ortamındaki yüksek alerjen oranının uyku kalitesini etkilediğini söylüyor: “Tehlikeli olmasa da gece boyunca öksürme ve hapşırma nedeniyle uykunuz bölünebilir.”
Kaliteli uyku için alınması gereken önlemler var. Bunlara dikkat ettiğimizde uykumuz bölünmüyor. Bu noktada alınması gereken en önemli önlem çarşafların sıkça yıkanması olmalıdır. Yatak odalarının havalandırılması da önemlidir.
Bir yanıt yazın