Ulu Önder Atatürk’ün Annesi Zübeyde Hanım’ın Gözünden Mustafa Kemal

Cumhuriyetimizin 100’üncü yılında Türk sinemasına ve sinema izleyicisine güzel bir armağan. Tarihin arka odasına Zübeyde Hanım’ın gözünden bambaşka bir bakış. - Turkish Forum Vizyon
,
Cumhuriyetimizin 100’üncü yılında Türk sinemasına ve sinema izleyicisine güzel bir armağan. Tarihin arka odasına Zübeyde Hanım’ın gözünden bambaşka bir bakış. - Turkish Forum Vizyon

Cumhuriyetimizin 100’üncü yılında Türk sinemasına ve sinema izleyicisine güzel bir armağan. Tarihin arka odasına Zübeyde Hanım’ın gözünden bambaşka bir bakış. Keşke olsaydı ve olmasaydı dediğim bazı noktalar, detaylar var ama yine de bu haftanın vizyon filmleri arasında oldukça ses getireceği kesin olan yılın en dikkat çekici biyografik filmi...

Cumhuriyetimizin 100’üncü yılında Türk sinemasına ve sinema izleyicisine güzel bir armağan. Tarihin arka odasına Zübeyde Hanım’ın gözünden bambaşka bir bakış. - 2449416230994609459

Ana akım medyada magazin dünyasına dair ses getiren başarılı işlerinden sonra kariyerine halkla ilişkiler ve marka yönetimi alanlarında devam eden deneyimli gazeteci ve iletişimci Büşra Bozok Aytek‘in özel davetiyle geçen hafta sonunu Hürriyet Gazetesi Kelebek yazarı Sayım Çınar ve YeniBirlik Genel Yayın Yönetmeni Okan Alkan Sarıkaya ile birlikte İzmir’de geçirdim.

Seyahat amacımız önemli bir filmin gala gösterimi olduğu için yolculuk boyunca sohbetlerimizin odak noktası sinema olsa da her iki usta gazetecinin hem mesleki deneyimlerini hem de Türkiye ve dünya gündemine dair yorumlarını dinlemek bu yolculuğa bambaşka bir boyut kattı.

Cumhuriyetimizin 100’üncü yılında Türk sinemasına ve sinema izleyicisine güzel bir armağan. Tarihin arka odasına Zübeyde Hanım’ın gözünden bambaşka bir bakış. - 386891201 258622840502427 8482654420602881639 n

7 Ekim 2023 tarihinde gerçekleşen bu yolculuğumuzun varış noktası olan İzmir’e ulaştığımızda ilk durağımız Zübeyde Hanım Anıt Mezarı* oldu. Dürüst olmak gerekirse daha önce pek çok kez İzmir’e gittiysem de Karşıyaka ilçesinde, Zübeyde Hanım Parkı içinde bulunan Zübeyde Hanım’ın bu ebedi istirahatgâhını daha önce hiç ziyaret etmemiştim.

1857 yılında Yunanistan’ın Selanik şehrine bağlı bir yerleşim yeri olan Langaza’da doğan Gazi Mustafa Kemal Paşa’nın annesi Zübeyde Hanım’ın yıllar içinde rahatsızlığı artınca doktorlar deniz havası önermiş, bunun üzerine kendisinin İzmir’e getirilmesi uygun görülmüş. Latife Hanım’ın önerisiyle Uşakizade ailesinin Karşıyaka’daki yazlık köşklerinde misafir edilen Zübeyde Hanım, yaşamının son günlerini günümüzde “Latife Hanım Köşkü Anı Evi” olarak adlandırılan bu mekanda geçirmiş. Kendisine gösterilen tüm ilgi ve tıbbi bakıma rağmen rahatsızlığı her geçen gün ilerleyen Zübeyde Hanım 14 Ocak 1923 tarihinde hayata gözlerini yummuş.

Gazi Mustafa Kemal Paşa, annesinin vefatını Batı Anadolu’daki inceleme gezisi sırasında, Eskişehir’de öğrenmiş. Acı haber kendisine başyaveri Salih Bozok tarafından bildirilmiş. 15 Ocak 1923 tarihinde eline ulaşan telgrafı derhal cevaplayan Gazi Mustafa Kemal Paşa, annesinin kaybından dolayı çok müteessir olduğunu belirterek, başyaverinden uygun tarzda bir defin merasiminin yapılmasını rica etmiş ve satırlarını “Cenab-ı hak, millete hayat ve selamet eylesin” sözleriyle sonlandırmış. Zübeyde Hanım, aynı gün öğleden sonra toprağa verilmiş. Cenazeye ise neredeyse bütün İzmir katılmış.

27 Ocak 1923 tarihinde İzmir’e gelen Gazi Mustafa Kemal Paşa’yı Karşıyaka Tren İstasyonu’nda İzmir Valisi Abdülhalik (Renda) Bey, İzmir ve Havalisi Kumandanı İzzettin (Çalışlar), Kolordu Kumandanlarından Fahrettin (Altay) Paşa ile İzmir eşrafı, öğrenciler ve halk karşılamış. Gazi Mustafa Kemal Paşa yanlarında Fevzi Çakmak ve Kazım Karabekir Paşa’lar bulunduğu halde büyük bir kalabalık eşliğinde yürüyerek annesinin defnedildiği, Hacı Ferik Osman Paşa Cami’ne ulaşmış. Gazi camiye yaklaştığında güzel sesli bir müezzin tarafından minareden sela verilmiş.

Okumaya devam et  Her taşın altından Sabancı çıkıyor

Annesinin mezarı başında büyük bir huşu ve sessizlik içinde bir süre hareketsiz duran Gazi Mustafa Kemal Paşa, daha sonra annesinin ruhuna Fatiha okumuş. Annesinin kaybından dolayı duyduğu derin üzüntüyü dile getirdiği konuşmasında Gazi, ulusal egemenlik adına bir kez daha ant içerek şöyle söylemiş:

Annemin kaybından şüphesiz çok üzüntülüyüm. Fakat bu üzüntümü gideren ve beni avutan bir konu vardır ki, o da vatanımızı yok olmaya götüren idarenin artık bir daha geri gelmemek üzere yokluk mezarına götürülmüş olduğunu görmektir. Annem, bu toprağın altında, fakat milli hakimiyet sonsuza dek devam etsin. Beni teselli eden en büyük kuvvet budur. Evet, milli hakimiyet sonsuza dek devam edecektir. Annemin ruhuna ve bütün ataların ruhuna üzerime almış olduğum vicdan yeminimi tekrar edeyim. Annemin mezarı önünde ve Allah’ın huzurunda yemin ediyorum, bu kadar kan dökecek milletin kazandığı ve elde tuttuğu hakimiyetin korunması ve savunması için gerekirse annemin yanına gitmekte asla kararsız davranmayacağım. Milli hakimiyet uğrunda canımı vermek, benim için vicdan ve namus borcu olsun.

Bir Kadın Dünyayı Değiştirebilir

Türk ve dünya tarihinin unutulmaz kadınlarından biri olan ve “Bir kadın dünyayı değiştirebilir” diyen Ulu Önder Mustafa Kemal Atatürk’ün annesi Zübeyde Hanım’ın hayatına odaklanan “Zübeyde, Analar ve Oğullar” filmi; annesinin mezarının başında milli hakimiyet uğrunda gerekirse canını vermek konusunda kararsız kalmayacağını dile getiren Türkiye Cumhuriyeti’nin kurucusu ve geleceğe yön veren dünya liderleri arasında yer alan Atatürk’ün bu yemini etmesindeki anne gücünün arka planını da kadraja alıyor.

Cumhuriyetimizin 100’üncü yılında Türk sinemasına ve sinema izleyicisine güzel bir armağan. Tarihin arka odasına Zübeyde Hanım’ın gözünden bambaşka bir bakış. - 2016386 62507278

Zübeyde Hanım’ın kabrinin de bulunduğu İzmir’de, Ahmed Adnan Saygun Sanat Merkezi’nde Yaşar Holding’in sponsorluğunda düzenlenen ilk seyircili gala gecesinde İzmir halkı ile birlikte izleme imkanı bulduğum filmin hem set tasarımı hem de oyuncu seçimi konusunda bazı keşkelerim olsa da tüm eksiklerine rağmen Cumhuriyetimizin 100’üncü yılında Türk sinemasına ve sinema izleyicisine güzel bir armağan olduğunu düşündüğüm “Zübeyde, Analar ve Oğullar” tarihin arka odasına Zübeyde Hanım’ın gözünden bambaşka bir bakış atıyor.

Okumaya devam et  Osmanlı mirası: Sahiplenenler ve ihanet edenler…
Cumhuriyetimizin 100’üncü yılında Türk sinemasına ve sinema izleyicisine güzel bir armağan. Tarihin arka odasına Zübeyde Hanım’ın gözünden bambaşka bir bakış. - 2016386 62504956

Osmanlı’nın son dönemlerinde karışıklık içindeki Selanik’te başlayan hikâye, Cumhuriyetin ilanına kadar olan süreci yansıtıyor. “Kahraman doğulur mu yoksa yetiştirilir mi?” konusunu düşündürten iddialı yapım, hakkında pek bilgi sahibi olmadığımız Zübeyde Hanım’ın, savaşlar, salgın hastalıklar, göçler ve yokluk içinde 6 çocuğundan 4’ünü ve eşini kaybederken Mustafa’sını nasıl yetiştirdiğini beyazperdeye yansıtıyor.

Cumhuriyetimizin 100’üncü yılında Türk sinemasına ve sinema izleyicisine güzel bir armağan. Tarihin arka odasına Zübeyde Hanım’ın gözünden bambaşka bir bakış. - 53231793009 4276d7a7d0 k

Cumhuriyetimizin kurucusu Mustafa Kemal Atatürk’ü bize hediye eden Zübeyde Hanım’ın “Sarı Paşa”sı ile yaşadığı çatışmaların, onun uğruna verdiği mücadelenin, dirayetinin ve cesaretinin anlatıldığı film 13 Ekim’de Avrupa, ABD, Orta Asya ve Orta Doğu’da aynı anda vizyona girecek.

İzlenme rekorları kıran “Müslüm” filminin ortak yapımcısı Nuri Yıldırım, bu filmin de yapımcılığını üstlenirken Alper Tosun ise filmin ortak yapımcısı Selahattin Turhan ve Serhat Turhan kardeşler de idari yapımcı olarak filme adını yazdırıyor.

“Zübeyde” karakterini oyuncu Aslıhan Güner canlandırırken “Mustafa Kemal” karakterinin farklı dönemlerine Emil Civan, Enes Demirkapı ve Alican Yücesoy hayat veriyor.

Cumhuriyetimizin 100’üncü yılında Türk sinemasına ve sinema izleyicisine güzel bir armağan. Tarihin arka odasına Zübeyde Hanım’ın gözünden bambaşka bir bakış. - 53231412971 1f47f512a3 k

Filmde ayrıca Devrim Nas, Emre Kınay, Sitare Akbaş, Esra Ergün, Wilma Elles, Bülent Keser, Mihriban Er, Ferdi Akarnur, Ece Baykal, Emre Zengin, Uğur Özbağı, Ali Sağ ve Turgay Tanülkü gibi tanınmış oyuncular rol alıyor.

Tarihçi Ethem Koca, Kamil Yüceoral ve Tarih TV Baş Editörü Suat Kozluklu ile Prof. Dr. Necmi Ülker’in senaryosuna danışmanlık yaptığı, onlarca kaynaktan araştırılan bilgilerin Zeynep Güngör tarafından derlenmesi sonucu senaryosu İlber Tekinsoy tarafından yazılan filmin yönetmen koltuğunda Cenk Yaz oturuyor.

Onurlu Savaşçıların Yürekli Analarına

Gösterim öncesi merak edilenleri de yanıtlayan filmin yapımcısı Nuri Yıldırım, ilk galanın neden İzmir’de yapıldığı sorusunu “İzmir’in bağrında yatan Zübeyde Ana’ya yakışır bir iş yapmak için buradan başladık. Bugün kabrini de ziyaret ettik. Ayrıca Kurtuluş Savaşı’nda ilk ve son kurşunun atıldığı yer olduğu için galamızı İzmir’de yapmak istedik. Biz filmimizi onurlu savaşçıların yürekli analarına ithaf ettik. O onurlu savaşçılar da ilk kurşunu burada attı.” şeklinde yanıtlarken filme adını veren Mustafa Kemal Atatürk’ün annesi Zübeyde Hanım’ı canlandıran oyuncu Aslıhan Güner ise duygularını şu sözlerle dile getirdi: “Zübeyde Hanım’ı oynamak, benim için çok büyük bir gurur ve onur. Cumhuriyetimizin 100’üncü yılında, Türk kadınının destanlar yazdığı bu senede biz de bir Türk annesinin; kurucumuzun annesinin hayatını ve onun gözünden Mustafa Kemal Atatürk’ü izleyeceğiz. İyi ki onu canlandırma şansına nail oldum. Dilerim Mustafa Kemal Atatürk’ü annesinin gözünden izlemenin farkını herkes yaşayabilir. İlk galamız İzmir’de olduğu için de çok mutluyum. Bugün Zübeyde Hanımefendi’nin mezarına gittik, duamızı ettik. Çiçeklerimizi bıraktık. Allah gani gani rahmet eylesin, minnettarız.

Okumaya devam et  Ünlü Dergi ‘Atatürk’ü Kapak Yaptı
Cumhuriyetimizin 100’üncü yılında Türk sinemasına ve sinema izleyicisine güzel bir armağan. Tarihin arka odasına Zübeyde Hanım’ın gözünden bambaşka bir bakış. - 25A7313

Aslıhan Güner, “Çekimlerde zorlandığınız zamanlar oldu mu?” sorusuna da şu yanıtı verdi: “Elbette. Yükü çok ağır bir roldü benim için. Çünkü anlatmak istediğimiz Türk annesinin ve Türk kadının gücü, Zübeyde Hanım’da vücut buldu. Doğurup büyüttükleri evlatlarını gözlerini kırpmadan savaşa göndermeleri, arkalarından gözyaşı dökmemeye çalışmaları, bütün o yokluğa, imkânsızlığa rağmen güçlü ve dik durmaları gerçekten zordu. Anne değilim ama oyuncu olduğum için çok yakın duygular hissettim. Duygusal anlamda çok zorlandığım, bazen rolden çıkamadığım oldu. İzleyicinin de kalbine dokunacağını düşünüyorum bu sahnelerin. Çünkü benim hem kalbime hem ruhuma inanılmaz dokundu.

Cumhuriyetimizin 100’üncü yılında Türk sinemasına ve sinema izleyicisine güzel bir armağan. Tarihin arka odasına Zübeyde Hanım’ın gözünden bambaşka bir bakış. - 53231914030 dc68241843 k

Devrim Nas Çocuklarıyla Birlikte Rol Aldı

Mustafa Kemal Atatürk’ün babası Ali Rıza Efendi’ye hayat veren Devrim Nas da filmde çocuklarıyla birlikte rol aldığı için çifte heyecan yaşadığını belirterek şöyle konuştu: “İlk gösterimin heyecanını İzmir’de yaşamak hepimiz için çok özel bir anı olarak kalacak. Bu filmin benim için önemli bir yanı daha var, çünkü çocuklarım Emil Civan ve Luka Aslan’la birlikte oynuyorum. Emil Civan 5 yaşındaki Mustafa’yı canlandırdı. Bizim için çok özel ve anlamlı bir proje.

Cumhuriyetimizin 100’üncü yılında Türk sinemasına ve sinema izleyicisine güzel bir armağan. Tarihin arka odasına Zübeyde Hanım’ın gözünden bambaşka bir bakış. - 2016386 62885557 1

*Zübeyde Hanım Anıt Mezarı’nın Yapım Öyküsü

Bu arada yeri gelmişken Zübeyde Hanım Anıt Mezarı’nın yapım öyküsünden de bahsetmek isterim: Bu anıt mezarın yapımı ve içinde bulunduğu parkın düzenleme çalışmaları, Ulu Önder Atatürk’ün genel sekreteri Hasan Rıza Soyak’a verdiği direktifler doğrultusunda, 1938 yılında İzmir Belediyesi tarafından yürütülmüş.

Zübeyde Hanım’ın mezarını, özellikle gençlerin ve çocukların ziyaret ederek, vakit geçirecekleri bir parkın çevrelemesi arzu edilerek etrafındaki arsalar istimlak edilmiş ve parkın temeli 23 Nisan 1938 tarihinde törenle atılmış. Dönemin İzmir Belediye Başkanı Dr. Behçet Uz tarafından bizzat takip edilen ve giderleri belediye ile vilayet bütçesinden karşılanan düzenleme çalışmaları iki yıl sürmüş. Anıt mezarı, Ulu Önder’in istekleri doğrultusunda meydana getirmek üzere yerleştirilen yaklaşık dört metre yüksekliğindeki on tonluk yekpare kaya kütlesi Soğukkuyu-Güzeltepe’den özel olarak çıkarılmış. 23 Nisan 1939 tarihinde çevre duvarlarının örülmesi tamamlanan parkın içine çocuk bahçesi oyuncakları yerleştirilmiş.

Kayanın üzerine, Atatürk’ün daha önce Hasan Rıza Soyak’a belirttiği üzere sadece “Atatürk’ün Anası Zübeyde burada gömülüdür.” cümlesiyle ölüm tarihi yazılan anıt mezarın yapım çalışmaları 1940 yılında tamamlanmış. Anıt mezar ilerleyen zaman içerisinde günümüzdeki şeklini almış.

Cumhuriyetimizin 100’üncü yılında Türk sinemasına ve sinema izleyicisine güzel bir armağan. Tarihin arka odasına Zübeyde Hanım’ın gözünden bambaşka bir bakış. - Presentation1 1

Comments

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir