Binbaşı Hüseyin Avni Bey

KURTULUŞ SAVAŞININ UNUTULMUŞ KAHRAMANI BİNBAŞI HÜSEYİN AVNİ BEY SAKARYA MEYDAN SAVAŞI ŞEHİTLERİNDEN BİRİYDİ! - binbasi huseyin avni alparslan bey
KURTULUŞ SAVAŞININ UNUTULMUŞ KAHRAMANI BİNBAŞI HÜSEYİN AVNİ BEY SAKARYA MEYDAN SAVAŞI ŞEHİTLERİNDEN BİRİYDİ! - binbasi huseyin avni alparslan bey

KURTULUŞ SAVAŞININ UNUTULMUŞ KAHRAMANI BİNBAŞI HÜSEYİN AVNİ BEY SAKARYA MEYDAN SAVAŞI ŞEHİTLERİNDEN BİRİYDİ!

Kurtuluş Savaşı kahramanı şehitlerinden Binbaşı Hüseyin Avni Bey kimdir?

· Binbaşı Hüseyin Avni Bey hem silahıyla hem kalemiyle savaşan bir kahramandır.

· Sakarya Meydan Savaşı (23 Ağustos/13 Eylül 1921) tarihe subay savaşı olarak geçmiştir.

· Mustafa Kemal Paşa’nın melhame-i kübrası( kan gölü) dediği ve durmaksızın 21 gün 21 gece süren savaşta 277 subay şehit, 1.058 subay gazi(yaralanan), 5.436 er şehit, 17.422 er gazi(yaralanan) olmuştur.

· Şehit olan 277 subaydan birisi de 42. Alay Komutanı Binbaşı Hüseyin Avni Beydir.

· Daha önce çeşitli cephelerde savaşıp ateşin çemberinden geçen Avni Bey hem silahıyla hem de kalemiyle mücadele eden vatansever bir subaydır.

***

· Binbaşı Hüseyin Avni Bey,1876 yılında Giresun’un Tirebolu ilçesine bağlı Cintaşı Mahallesinde dünyaya geldi. Liseyi 1898 yılında Trabzon’da bitirdi. 1901 yılında Kara Harp Okulu’ndan piyade teğmen rütbesi ile çıktı. Atandığı 3. Ordu (*) emrinde Balkanlarda daha çok Avrupa’nın kışkırttığı çetelerle mücadele eder..

· Daha sonra sınıf değiştirerek, 1904 yılında Jandarma Teşkilatına geçtiyse de 1909 yılında tekrar piyade sınıfına döner.

· “31 Mart Vakıası” olarak anılan 13Nisan 1909 İstanbul isyanını bastıran Hareket Ordusuna yazılarak İstanbul’a gelir ve burada görev yapmaya başlar.

· Balkan Harbi’nde(8 Ekim 1912 – 10 Ağustos 1913)  Çatalca hattında savunma savaşlarına katılır.

· Birinci Dünya Savaşı sürecinde Kafkas Cephesinde görev yapar.

· Dr. Bahattin Şakir Beylerle birlikte Teşkilatı Mahsusa’da 8 Kasım 1914’den itibaren  görev alır.

· İşgalci Rus ordusuna karşı, keşif, baskın ve taarruzlarda bulunur.

· 1915 yılında ağır kış koşullarında ayaklarının donması nedeniyle tedavi görmesinden sonra emekliye ayrılması gerektiği halde bunu istemedi ve yine cepheye dönerek vazifeye devam eder.

· Bu durumu şöyle anlatır: “ Bu yıl epeyce cenk ettim. Cenk ederken ayaklarımı dondurdum. İyiletmek üzere Erzurum’a geldim. (…) Şimdi ayaklarım iyileşti. Yine cenkleşmek üzere kavga yerine gidiyorum.” (11.3.1915 tarihli Türk Yurdu mecmuası)

Okumaya devam et  Tarihte 23 Ağustos

· Verilen her vazifeleri başarıyla yerine getirmesi nedeni ile 1917 yılında kendisine Harp Madalyası verilir.

· Rus ordusunun çekilmesinin ardından katliamlara girişen Ermeni çetelerine göz açtırmaz.

· Mütareke sonrası İstanbul’a gelerek Harbiye Nezaretinde harita şubesinde vazife yapmaya başladıysa da “ Osmanlı İdaresindeki teslimiyetçi havayı “ beğenmeyerek tayinini ister.

· 20 Eylül 1919 tarihinde Rize Askerlik Şubesi Başkanlığına, 1 Ocak 1920 tarihinde de Giresun Askerlik Şube Başkanlığına atanır.

· Burada Topal Osman Ağa ile birlikte Pontusçulara karşı mücadele ederken bir çatışmada kolundan yaralanır.  

· Millî Mücadele döneminde Ankara’nın safında yerini alır.

· Koçgiri isyanını bastırmak amacıyla kurduğu alayla gider. Topal Osman Ağa ile isyanı bastırarak geri döner.

·  Ankara’nın isteği ile iki piyade alayı kurdu. 42. Alayın başına kendisi, 47. Alayın başına ise Osman Ağa getirir.

· Anılan iki alay Sakarya Savaşında çok sayıda şehit verir. Hüseyin Avni Bey, Haymana yakınlarında meydana gelen şiddetli çatışmalar sırasında 28 Ağustos 1921 günü Gökgöz mevkiinde şarapnel parçasıyla yaralanır.

· Tedavisi sürerken 30 Ağustos 1921 günü 45 yaşında uçmağa varır.

***

· Türkçülük ve Türk kültürü üzerine yazdıkları ile geleceğin Türkiye’sine fikirleriyle katkıda bulunmuştur. Dönemin önemli fikir mecmuası Türk Yurdu’nda birçok yazısı yer almıştır.

· Avni Bey’in Türk dili üzerine bir de yayımlanmış kitabı bulunmaktadır.

· Avni Beyin, Türk dili, etnografyası ve kültürü üzerine Erzurum’da Albayrak gazetesinde, Giresun’da Yeni Giresun ve Gedikkaya gazetelerinde ve İstanbul’da Türk Yurdu mecmuasında çok sayıda makalesi yayımlanır. Bu yazılarında Avni Bey “ Tirebolulu Alp Arslan” ismini kullanır. Mektubunu yayımlayan Türk Yurdu yazısına şu notu ekler: 
“ Bir elde kılıç bir elde kalem. Bir Türk bahadırına yakışan da işte budurBaşka bir kaynaktan öğrendiğimize göre Alp Arslan Bey, kumandası altındaki askerleriyle Pançerut Boğazında Rusların bir taburunu mahvetmiştir.”

· Türkçe üzerine de çalışan Avni Bay Bazı karşılığını bulduğu bazı sözcükler şunlardır:

Okumaya devam et  Sakarya Meydan Muharebesi

“Hicri yıl: Göçme yılı, vesika: bayak, havali: tiğre, saat: köç, ahali: budun, millet: ulus, zaman: öd, tüccar: sart, kitap: betik, nehir: arık, Cuma: salname, Pazar: firari, matbaa: derim, yıl yazığı, derek, kaçan, basak…  

· Avni Bey’in basılan tek kitabı ise “Trabzon İli Laz mı, Türk mü?” isimli çalışmasıdır. 24 sayfalık kitap, cep kitap çeklinde 1921 yılında10 bin adet basılarak bedava dağıtılır. Rumluk,Pontus faaliyetleri ile Ermeni ayrımcılığına karşı bu kitap bir yanıt niteliği taşır.  

· Türk tarifini şöyle yapar: “Balkan yarımadasına giren atalarımız İslam yaptıkları budunlara ‘Siz İslâmsınız’ diyecekleri yerde ‘Siz Türksünüz’ demişler…. Acun(dünya)daki savaş(muharebe)lar, göçme (hicret)ler, din ilişkileri (münasebet-i diniye), soyları, boyları birbirine pek çok karıştırmıştır. Bunun için süzük (saf) bir soy bulabilmek güçtür. Bugünkü ölçeği (mikyas) ‘milli vicdan’dır. Hangi bir ulus(millet)un dirliğine gireneler, huyunu, gidişini gidenler, vicdanını taşıyanlar o ulustan sayılır. Öyle ya, kişilerin alnında ulusluk damgası yok!” (Age, s.120.) 

· Giresun AS.Şb.’de 11 ay kâtipliğini yapan Faik Hurşit , onun için “ Giresun Şube Reisi iken maiyetinde bulunduğum 11 ay zarfındaki duyduğum lezzeti hayatımda bir daha görmedim…. Avni Bey’in mahfuz tercüme-i halini neşredersem, nasıl cüretkâr ve namuskâr bir şahsiyet olduğu anlaşılır.” demekte. Prof. Dr. Faruk Sümer ise “ O aynı zamanda Türk kültürü ve Türklük meseleleri hakkında makaleleri olan değerli bir yazardı. Merhum Binbaşı Alparslan Bey, elindeki çok sınırlı malzemeye rağmen Trabzon bölgesindeki Türk halkının tarihinde Çepniler’in önemli bir rol oynadığını ortaya koymuştur.” demektedir (Age, s.79.) 

(*)3.Ordu,ilk olarak kurulduğu 6 Eylül 1843 tarihinden 1911 yılına kadar 68 yıl süre ile Rumeli topraklarının; 1911 yılından sonrada Doğu Anadolu’nun savunma sorumluluğunu üstlenir.

Okumaya devam et  Sakarya Meydan Savaşı

(Bu yazı derlemedir)

(1 )https://www.aydinlik.com.tr/haber/sakarya-savasinin-bilge-sehidi-binbasi-huseyin-avni-bey-335306

(2 )https://turkcetarih.com/yazarlar/dunyada-kurulan-ilk-ve-tek-gonullu-alayin-komutani-tirebolulu-sehit-binbasi-huseyin-avni-alparslan/

(3 ) https://www.belgeseltarih.com/milli-mucadelede-giresun-gonullu-alaylari/


Comments

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir