Şeker Dağıtır Gibi Diploma İkram Edilmez

Ulusal basında yer alan sayın Ali Mahir Başarır’ın  “Şeker Dağıtır Gibi Diploma İkram Etti” başlıklı yazısı dikkatimi çekti: “ YÖK Denetleme Kurulu Başkanlığı bu üniversitedeki yüksek lisans ve doktora programlarını inceliyor, öğrencilerin durumlarıyla ilgili ‘Rize, Kastamonu rektörlük kontenjanı’ diye bir şey görüyor ve inceliyor. Ardından lisansüstü ve doktora diplomalarının iptaline karar veriyor. Çünkü bu kişiler hiç gelmemiş, hiç sınava girmemiş, okulun yolunu bilmiyor ama bu Rektör kendisine gelenlere şeker dağıtır gibi diploma ikram ediyor.” - image 5

Ulusal basında yer alan sayın Ali Mahir Başarır’ın  Şeker Dağıtır Gibi Diploma İkram Etti” başlıklı yazısı dikkatimi çekti: “ YÖK Denetleme Kurulu Başkanlığı bu üniversitedeki yüksek lisans ve doktora programlarını inceliyor, öğrencilerin durumlarıyla ilgili ‘Rize, Kastamonu rektörlük kontenjanı’ diye bir şey görüyor ve inceliyor. Ardından lisansüstü ve doktora diplomalarının iptaline karar veriyor. Çünkü bu kişiler hiç gelmemiş, hiç sınava girmemiş, okulun yolunu bilmiyor ama bu Rektör kendisine gelenlere şeker dağıtır gibi diploma ikram ediyor.”

Sayın Başarır’ın tespiti önemlidir. Başarır, THK Üniversitesi’ndeki skandalı açıklıyor. Bunun üzerine söylenecek söz yok. Fakat Türk üniversitelerinde buna benzer skandallar  yok değil. Kendisi öğretim üyesi olmadığı için sadece  THK Üniversitesi’ndeki skandalı açıklamış. Fakat  üniversitelerde  bundan çok daha önemli skandallar  olmasına rağmen bunlar basına yansımıyor. Bunlardan birini  şimdi açıklayacağım ki  YÖK tarihine geçsin.

Ankara’da  önemli bir tıp  profesörünün adını taşıyan bir vakıf üniversitenin  öğretim üyeliği kadrolarına yükseltilme ve atanmak için gerekli ilkeler, 28 Haziran 2008 tarih ve 5772 sayılı Kanun ve Öğretim Üyeliğine Yükseltilme ve Atanma Yönetmeliğinde belirtilmiştir. Adaylar; profesör kadrosuna başvurabilmek için  toplam 300 puan almış olmalı, bu puanın 100 puanı, doçentlik unvanını aldığı tarihten sonra olmalı,yayınlarından birini “Başlıca Araştırma Eseri” olarak göstermeli ve SCI, SCI (expanded, SSCI( Social Science Citation) indekslerinin kapsamındaki indekslerde yayınlanan tam metinli en az 1 atıflı orijinal makale veya 2 orijinal yayın olmalıdır.

YÖK mevzuatında  profesör atanma süreci  bellidir:   “Profesörlük kadrosuna başvuran adayların durumlarını ve bilimsel niteliklerini tespit etmek için üniversite veya yüksek teknoloji enstitüsü yönetim kurulunca EN AZ ÜÇÜ BAŞKA ÜNİVERSİTELERDEN… olmak üzere İLAN EDİLEN KADRONUN BİLİM ALANIYLA İLGİLİ BEŞ PROFESÖR SEÇİLİR. Bu profesörler her aday için ayrı ayrı olmak üzere birer rapor yazarlar ve kadroya atanacak birden fazla aday varsa tercihlerini bildirirler.

Burada iki temel şart vardır: “en az üçü başka ÜNİVERSİTELERDEN,” ve  “ilan edilen kadronun BİLİM alanıyla ilgili beş profesör.”

 Söz konusu iki şart  örnek atamada yerine  getirilmemiştir. Bilim jürisi öğretim üyeleri,  adayın geçmişte görev yaptığı ve çok yakın çalışma arkadaşları olan Ankara’daki bir  “devlet üniversitesi”nden “özellikle” seçilmiştir. Ayrıca,seçilen bilim jürisi üyeleri “ilan edilen kadronun BİLİM alanıyla ilgilideğildir. İlgili bilim alanı Uluslararsı Ticaret ve Finansman” olmasına rağmen bilim jürisi üyelerinin hiçbiri açılan kadronun bilim alanından olmayıp, daha da önemlisi üniversite içinden belirlenen üye ise  “iktisatçı” değil “MALİ HUKUKÇU”dur.

İlgili vakıf üniversitesinde  öngörülen profesöre  atamasının  hukuk dışı  olacağına ilişkin bir  not, aynı üniversitede çalışan bir Doç. Dr.  tarafından  “14.04.2018” tarihinde 9 dipnot verilerek açıklanmıştır. Notun açıklanmasından yaklaşık bir yıl sonra notu yazan doçentin işine  kendisinden EK BİR AÇIKLAMA (73712050-138/46) alındıktan sonra 26.03.2019 tarihinde   son verilmiştir.

Fakat neden işine son verildiği  açıklanmamıştır ama sebep 14 Nisan 2018 tarihinde bana mail olarak gönderilen nottur.  Notta yer alan 9 dipnot YÖK tarihine geçecek kadar önemli olduğu için aşağıya alınmıştır. Dipnotlar açıldığında söz konusu olan üniversitede nasıl bir “SİYASİ YAPILANMA olduğu hemen ortaya çıkar.

[1] http://sendika62.org/2016/01/kobaneden-cizreye-bir-yol-uzanir-kisacik-hazel-baskoy-320440/

[1] http://sendika62.org/2016/06/ince-kizil-bir-bez-bir-sigara-bir-gulumseyis-ve-bir-kursun-yarasi-ethem-hazel-baskoy-354492/

[1] http://sendika62.org/2016/08/kisacik-uzun-bir-agit-hesen-hasan-hursit-hazel-baskoy-367370/

[1] http://sendika62.org/2017/04/kusursuz-bir-yas-mazlum-bir-itiraz-ofke-hazel-baskoy-mukavemet-417873/

[1] www.kurdistan-post.eu/tr/kurdistan?page=15&do=lastcomments&userid=2

[1] Mukavemet dergisi, Temmuz 2017

[1] https://www.onekim.org/tr/tag/kriz-masasi/

[1] yeniozgurpolitika.org/index.php?rupel=nuce&id=36877

İlgili vakıf   üniversitenin profesör atamasında kullandığı YÖK tarihine örnek olarak geçecek 9 “atama kriteri”  aşağıdadır. Bilim dışı bu kriterler YÖK  tarafından   onaylanmamıştır.  YÖK’ün atanma şartları belli iken Türkiye’de ve dünyada hiçbir üniversitede olmayan  söz konu gülünç”  bilim dışı 9 kriterin Türkçesi ve İngilizcesi  aşağıdadır.

Ulusal basında yer alan sayın Ali Mahir Başarır’ın  “Şeker Dağıtır Gibi Diploma İkram Etti” başlıklı yazısı dikkatimi çekti: “ YÖK Denetleme Kurulu Başkanlığı bu üniversitedeki yüksek lisans ve doktora programlarını inceliyor, öğrencilerin durumlarıyla ilgili ‘Rize, Kastamonu rektörlük kontenjanı’ diye bir şey görüyor ve inceliyor. Ardından lisansüstü ve doktora diplomalarının iptaline karar veriyor. Çünkü bu kişiler hiç gelmemiş, hiç sınava girmemiş, okulun yolunu bilmiyor ama bu Rektör kendisine gelenlere şeker dağıtır gibi diploma ikram ediyor.” - Screenshot 18

Bu kriterler ile söz konusu vakıf üniversitesi dışında   hiçbir Türk üniversitesinde profesör ataması yapılmamıştır. Bir  YÖK Yürütme Kurulu üyesi söz konusu kriterlerin “ÖLÇÜLEMEZ” olduğunu açıklayarak önemli bir tespitte bulunmuştur. Bu tespite rağmen YÖK  bu kriterlerin geçerliliği konusunda bir açıklama yapmamıştır.

Bu konuda URAP, (Universty Ranking by Academic Performance) 2022-2023 dünya sıralamasında makale ve atıf puanları hesaplanırken etki değeri yüksek olan dergilerdeki makaleleri (üst %75’lik dilim (Q1, Q2, 2 Q3) sıralamaya dahil etmiştir.Etki değeri en düşük olan son %25’lik dilime (Q4) giren dergilerdeki makaleler ile etki değeri sıfır veya henüz belirlenmemiş olan dergilerdeki makaleler sıralamada değerlendirme dışında bırakılmıştır.

URAP sıralamasının temeli; bilimsel üretkenlik ve akademik ürünlerin kalitesidir.

URAP Araştırma Laboratuvarı 2009 yılında Orta Doğu Teknik Üniversitesi Enformatik Enstitüsü bünyesinde kurulmuştur. Amacı, yükseköğretim kurumlarını akademik başarıları doğrultusunda değerlendirebilmek için bilimsel metotlar geliştirmek ve yapılan çalışmaların sonuçlarını kamuoyu ile paylaşmaktır.

Hedef, elde edilen veriler ile üniversitelerin kendi akademik performanslarını diğer üniversitelerle karşılaştırabilmesine ve belirlenen göstergelere göre gelişmeye açık yanlarını fark etmelerine yardımcı olmaktır. Üniversiteler arasında en fazla bilimsel makale yayımlamış olan 3000 üniversite belirlenmiş ve URAP göstergelerine göre puanlanıp sıralanmıştır.

URAP sıralamasının temeli; bilimsel üretkenlik ve akademik ürünlerin kalitesidir. Bu konuda URAP Başkanı sayın  Prof. Dr. Ural Akbulut’un   profesör atanması ile ilgili 9 kriter hakkında benimle paylaştığı görüşü  önemlidir:

Sayın …,  maalesef bazı üniversitelerimizde atamalar sırasında bu tür sorunlar olduğunu duyuyoruz. Umarım zamanla atama ve yükseltmeler sadece akademik performansa dayalı hale gelir, Saygılarımla. Ural Akbulut. 25 Aralık 2022”

Ulusal basında yer alan sayın Ali Mahir Başarır’ın  “Şeker Dağıtır Gibi Diploma İkram Etti” başlıklı yazısı dikkatimi çekti: “ YÖK Denetleme Kurulu Başkanlığı bu üniversitedeki yüksek lisans ve doktora programlarını inceliyor, öğrencilerin durumlarıyla ilgili ‘Rize, Kastamonu rektörlük kontenjanı’ diye bir şey görüyor ve inceliyor. Ardından lisansüstü ve doktora diplomalarının iptaline karar veriyor. Çünkü bu kişiler hiç gelmemiş, hiç sınava girmemiş, okulun yolunu bilmiyor ama bu Rektör kendisine gelenlere şeker dağıtır gibi diploma ikram ediyor.” - Screenshot 19

Bu hukuk dışı süreçte çok önemli bir hukuk ihlali daha vardır. Bilim jürisi üyeleri, YÖK mevzuatı yok sayılarak atanan  öğretim üyelerinin yakın arkadaşlarıdır. Çünkü geçmişte X Üniversitesi İİBF’de birlikte görev yapmışlardır.  Daha  ilginç olanı, bilim jüri üyelerinden biri geçmişte YÖK mevzuatı yok sayılarak atanan öğretim üyesi ile  bir “Yüksek Lisans” tezinde birlikte Y üniversitesinde görev yapmışlardır. Bu üyenin  jüri üyesi olması, TCK kapsamında görevi kötüye kullanma” suçudur ama   üniversitesi bu konuda derin bir sessizliğe  bürünmüştür.

Ulusal basında yer alan sayın Ali Mahir Başarır’ın  “Şeker Dağıtır Gibi Diploma İkram Etti” başlıklı yazısı dikkatimi çekti: “ YÖK Denetleme Kurulu Başkanlığı bu üniversitedeki yüksek lisans ve doktora programlarını inceliyor, öğrencilerin durumlarıyla ilgili ‘Rize, Kastamonu rektörlük kontenjanı’ diye bir şey görüyor ve inceliyor. Ardından lisansüstü ve doktora diplomalarının iptaline karar veriyor. Çünkü bu kişiler hiç gelmemiş, hiç sınava girmemiş, okulun yolunu bilmiyor ama bu Rektör kendisine gelenlere şeker dağıtır gibi diploma ikram ediyor.” - Screenshot 20

4 yıldır devam eden sürecin bir başka yönü de daha vardır.  Almanya’ya iltica etmiş ve pasaportuna Hannover Başkonsolosluğu  tarafından el konulmuş olan ve hakkımda dava açan bir asistan hakkında tez yaptığı üniversitedeki soruşturmacı öğretim üyesinin göndermiş olduğu mail   aşağıdadır. Bu durum, sözün bittiği yerdir:

Bu şahıs örgütün propaganda yüzü. Kendisinin 100 kişilik gruba eşdeğer gücü var. Bütün yazıları şifreli mesajlar içeriyor. Kesinlikle emniyet ve istihbaratın üzerinde durması gerektiği bir şahız, çok tehlikeli”

Ulusal basında yer alan sayın Ali Mahir Başarır’ın  “Şeker Dağıtır Gibi Diploma İkram Etti” başlıklı yazısı dikkatimi çekti: “ YÖK Denetleme Kurulu Başkanlığı bu üniversitedeki yüksek lisans ve doktora programlarını inceliyor, öğrencilerin durumlarıyla ilgili ‘Rize, Kastamonu rektörlük kontenjanı’ diye bir şey görüyor ve inceliyor. Ardından lisansüstü ve doktora diplomalarının iptaline karar veriyor. Çünkü bu kişiler hiç gelmemiş, hiç sınava girmemiş, okulun yolunu bilmiyor ama bu Rektör kendisine gelenlere şeker dağıtır gibi diploma ikram ediyor.” - image 7
Ulusal basında yer alan sayın Ali Mahir Başarır’ın  “Şeker Dağıtır Gibi Diploma İkram Etti” başlıklı yazısı dikkatimi çekti: “ YÖK Denetleme Kurulu Başkanlığı bu üniversitedeki yüksek lisans ve doktora programlarını inceliyor, öğrencilerin durumlarıyla ilgili ‘Rize, Kastamonu rektörlük kontenjanı’ diye bir şey görüyor ve inceliyor. Ardından lisansüstü ve doktora diplomalarının iptaline karar veriyor. Çünkü bu kişiler hiç gelmemiş, hiç sınava girmemiş, okulun yolunu bilmiyor ama bu Rektör kendisine gelenlere şeker dağıtır gibi diploma ikram ediyor.” - image 6

Sayın Ali Mahir Başarır’ın dediği gibi üniversitelerde eğer “Şeker Dağıtır Gibi Diploma İkram Edilirse” ne olacağı, yukarıdaki örnek dikkate alınırsa bellidir. Atanmayan adayın akademik başarı ile  YÖK mevzuatı yok sayılarak atanan adayın  akademik başarısı şöyledir: Atanmayan aday: Akademik Yaklaşık 2.870 sonuç bulundu.” (0,07 sn)” Atanan aday: “Akademik Yaklaşık 536 sonuç bulundu (0,05 sn)” Fark: 2.334. Bu nedenle diploma ve diplomanın arkasında yer alan notlar, öğretim üyesinin namusudur, onun için Bayram Şekeri gibi dağıtılmamalı, bu konuda çok dikkat edilmelidir. Eğer aksi  örneğimizdeki gibi olursa, Türk üniversitelerinin dünya sıralamalarındaki şimdiki yerini bile koruması mümkün değildir.

Ulusal basında yer alan sayın Ali Mahir Başarır’ın  “Şeker Dağıtır Gibi Diploma İkram Etti” başlıklı yazısı dikkatimi çekti: “ YÖK Denetleme Kurulu Başkanlığı bu üniversitedeki yüksek lisans ve doktora programlarını inceliyor, öğrencilerin durumlarıyla ilgili ‘Rize, Kastamonu rektörlük kontenjanı’ diye bir şey görüyor ve inceliyor. Ardından lisansüstü ve doktora diplomalarının iptaline karar veriyor. Çünkü bu kişiler hiç gelmemiş, hiç sınava girmemiş, okulun yolunu bilmiyor ama bu Rektör kendisine gelenlere şeker dağıtır gibi diploma ikram ediyor.” - image 5

KONU HAKKINDA DAHA FAZLA:

GİRİŞ TARİHİ:

GÜNCELLEME:

Bu gibi içeriklerin devam etmesini istiyor, Akademik yayınları veya vatandaş gazeteciliği destekliyorsanız, maddi katkıda bulunabilirsiniz.

İçerik desteği, sponsorluk veya işbirliği teklifleri için bizimle irtibata geçebilirsiniz.

1948 yılında Eskişehir’de doğdum .1970’de Ankara Üniversitesi Siyasal Bilgiler Fakültesi’ni bitirdim. Kısa bir süre Maliye Bakanlığı ve Sayıştay’da çalıştıktan sonra 1972 yılında Eskişehir İTİA İktisat Bölümü’nde akademik kariyere başladım. 1975’te doktor, 1979’da doçent oldum. 1975 – 1976’da İngiltere Sussex Üniversitesi’nde doktora üstü çalışmalar yaptım.

1982 yılında Devlet Planlama Teşkilatı Başbakan Turgut Özal’ın direktifleri doğrultusunda kurulan AET Genel Müdürlüğü’nün (şimdiki AB Bakanlığı) başkanlığını yaptım. 1984 – 1985 döneminde İktisadi Kalkınma Vakfı Yönetim Kurulu üyeliğinde bulundum, 1982 – 1985 yılları arasında İstanbul Ticaret Odası Yönetim Kurulu Başkanı’na (Nuh Kuşçulu) danışmanlık yaptım. Bu dönemde Türkiye’de Yabancı Sermaye Yatırımları konusunda iki kitabım (biri İngilizce) ile İhracatta Vergi İadesi kitabım İTO tarafından yayınlandı.

1985 yılında Paris’te OECD nezdinde Türkiye Büyükelçiliği’ne Planlama Müşaviri sıfatıyla tayin edildim. Görev yaptığım dönemde Türkiye’yi 4 Komite’de temsil ederek, Türkiye’de kalkınmakta olan bölgeler konusunda OECD’nin önemli bir araştırmasının (Regional Problems and Policies in Turkey) basılmasına katkıda bulundum. 1990 yılında yurda dönüşümde DPT Müsteşar Müşavirliği’ne getirildim. Daha sonra Başbakanlık Başmüşavirliğinde Türkiye ile Türk Cumhuriyetlerinin ekonomik ilişkilerinin gelişmesinde bir model olan “Türk Ödemeler Birliği” kurulması için bir proje geliştirdim.

1991 yılında profesörlüğe atanarak Anadolu Üniversitesi’ne geçtim. Anadolu Üniversitesi’nde Türkiye Ekonomisi, Uluslararası İktisat, Uluslararası Ekonomik Kuruluşlar, Avrupa Birliği, Avrupa Birliği Türkiye İlişkileri , Dış Ticaret Teorisi ve Politikası, Uluslararası Entegrasyonlar derslerini kendi eserlerimi esas alarak yürüttüm. Akademik kariyerimde 23 yüksek lisans, 16 doktora tezi yönettim. Bu öğrencilerim arasında çeşitli üniversitelerde görev yapan çok sayıda profesör, doçent ve yardımcı doçent bulunmaktadır. Üniversite Senato ve Yönetim Kurulu üyeliği yaptım, İktisat Fakültesi Dekanlığım döneminde AÖF kapsamında bulunan tüm iktisat kitaplarının yeni formata göre yazılmasına yazar ve editör olarak katkıda bulundum.

İkinci (1981), Üçüncü (1992) ve Dördüncü (2004) Türkiye İktisat Kongrelerine bildiri sunarak katılan tek öğretim üyesiyim. Dördüncü Türkiye İktisat Kongresi Bilim Komisyonu üyeliği yaparak Türk Sanayici ve İşadamları Vakfı (TÜSİAV) Bilim Kurulu Başkanlığı görevinde bulundum. 1996 yılında TOBB Milletlerarası Ticaret Odası (International Chamber of Commerce: ICC) Uluslararası Ticaret ve Yatırım Politikaları Komisyonu’nda (Commission on Trade and Invesment Policy) ICC Türkiye Temsilciliğine getirildim. Son 10 yıldır TOBB ICC IFO World Economic Survey kapsamında her üç ayda Türkiye ekonomisindeki gelişmeler ile ilgili olarak gönderilen sualnameleri cevaplandıran 12 uzmandan biriyim.

“Uluslararası Ekonomi: Teori ve Politika”, “Türkiye Ekonomisi: Cumhuriyetin İlanından Günümüze Yapısal Değişim”, “Avrupa Birliği”, “Türkiye Avrupa İlişkileri: Bir Çıkmaz Sokak” ve “Uluslararası Kuruluşlar” başlıklı temel ders kitaplarım dahil yayınlanmış 24 kitabım, 300’den fazla makalem, 12 ortak ve 3 çeviri eserim vardır. Beş ders kitabım (642-908 sayfa aralığında) 42 baskı yapmıştır. Tüm üniversitelerde ders kitabı ve yardımcı kitap olarak okutulmaktadır.

Ortak yazarlı bir ders kitabım TÜBA üniversite ders kitapları 2012 yılı telif ve çeviri eser ödülü olmak üzere 6 “bilimsel araştırma ödülüne” sahibim. Diğer araştırma ödüllerim şunlardır: 1984: Enka Vakfı, “Türk Ekonomisinin Dünya Ekonomisine Entegrasyonu,” Bilimsel Araştırma Yarışması Üçüncülük Ödülü, 1982: Türkiye Milli Kültür Vakfı: Teşvik Armağanı, Dal: İktisat, 1981: İktisadi Kalkınma Vakfı, “AET ile İlişkilerimizin Atatürkçü Ekonomik Politika Açısından Değerlendirilmesi,” Behçet Osmanağaoğlu İnceleme Yarışması Birincilik Ödülü, 1979: Pamukbank, “Dışsatımın Özendirilmesinde Ticari Bankalarımızın Yeri” Bilimsel Araştırma Yarışması İkincilik Ödülü.

ABD ABI Enstitüsü’nün Yılın Eğitimcisi (Man of the Year 2011) ödülü sahibiyim. Özgeçmişim WHO’s WHO Dünya, Asya ve Türkiye baskılarında yer almıştır. (Who's Who in Asia 2012, Asya’da Kim Kimdir 2’nci baskı, 01/11/2011, Who's Who in the World 2011, Dünyada Kim Kimdir, 28’nci baskısı, 03/12/2010, Günümüz Türkiyesi'nde Kim Kimdir, 01/05/2005). Özgeçmişim Turkischer Biographiscer Index/Turkish Biographical Index’te (2004, s.563) yer almıştır. Google Akademik’te 1.070 (05.02.2018) atıfım vardır.

Eskişehir Sanayi Odası, Eskişehir Ticaret Odası, İstanbul Sanayi Odası, Ankara Ticaret Odası, Ankara Sanayi Odası, Kayseri Sanayi Odası, İşveren Dergisi, İktisadi Kalkınma Vakfı Dergisi gibi oda dergilerinde yazılarım yer almıştır. Türkiye’de yayınlanan çok sayıda bilimsel derginin hakem heyetinde yer almaktayım. Ders kitaplarım: 42 baskı yapmış olup 3.884 sayfadır.

Yorumlar

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Bugün Gündem
  1. pavarotti de güzel söyler Oçi Çorniye’yi

  2. Tasavvuf; Kullara Tapınma? KUR’AN!? Tasavvuf konusu; ilk başlarda KUR’AN merkezli nefsi terbiye etme amaçlı ortaya çıkmışsa da; sonralarda kişileri yüceltme,…

  3. KUR’AN! Fal?-Nazar?-Büyü? (Mâide,3)”Fal oklarıyla-kehanet yoluyla gelecekte sizleri neyin beklediğini öğrenmeye çalışmak fısktır-kötü bir eylemdir; çünkü bu yoldan çıkmaktır.” Fal ile…

  4. KUR’AN-İçki?! Robotlaşmış Kullar?! Kafayı içki içenlere takmış, onları cehennemlik-kâfir ilan eden din satıcıları-yobazlara inat, Yüceler Yücesi Yaratıcı aşağıdaki ‘içki’ ile…

  5. İlginç, bir sürü insan hakkında haklı haksız yurtdışına çıkış yasağı var ama sadece spesifik olarak TMSFye borcu olanların yasağını kaldırmak…

  • Bir Günah Gibi

    Bir Günah Gibi

    Kimin yazdığını bilmiyorum, ancak çok duygusal bir kişinin yazdığına emin olduğum bir şarkı sözü vardır. Aslında şarkı bir Rus halk şarkısından gelmekte, ‘Oçi Çorniye’. Şarkının […]


  • Tasavvuf; Kullara Tapınma? KUR’AN!?

    Tasavvuf; Kullara Tapınma? KUR’AN!?

    Tasavvuf konusu; ilk başlarda KUR’AN merkezli nefsi terbiye etme amaçlı ortaya çıkmışsa da; sonralarda kişileri yüceltme, söylediklerini buyruk kabul etme zaafı ile kutsallaştırılmışlara-kullara tapınma haline […]


  • SEÇİMLERDE SEÇMEN; YA T.C. YA DA YIKIM VE KAOS DİYECEK

    SEÇİMLERDE SEÇMEN; YA T.C. YA DA YIKIM VE KAOS DİYECEK

    Türkiye’de önümüzdeki dönemde yapılacak seçimler için, herkesinde gördüğü gibi, ABD bilerek kendine bağlı işbirlikçilerle beraber R.T.E. -K.K. üzerinden Türkiye’ye anti demokratik ve totaliter içerikli iki […]


  • PROTEİN EKSİKLİĞİ

    PROTEİN EKSİKLİĞİ

    Ülkelerin gelişmesini, proteinli gıdalarla beslenen gençler ve kuşaklar sağlar. Her Japon çocuğu mutlaka yumurta yer, et, balık, fındık, badem yer, süt içer. Her Alman çocuğu […]


  • Türkiye’ye turist yağacak…

    Türkiye’ye turist yağacak…

    Alınan onca önleme rağmen Rus turistlerin Türkiye tercihi önlenemiyor. Geçenlerde yazmıştık. Rusya, iç turizme yönelik önlemler almaya başlamıştı. Ancak, görülüyor ki Rus turistler Türkiye’den hali […]


  • Kocaseyit

    Kocaseyit

    1929’da Havran’a gelen Gazi Mustafa Kemal Atatürk  ,Nahiye Müdürüne , ” Havran köylerinden birinde bir Seyit Onbaşı olacaktı onu bulup getirin” der. Seyit Onbaşı’nın hangi köyde olduğunu bilmeyen Nahiye Müdürü “Emriniz olur.Buluruz […]


  • SEÇİM SİSTEMİNİN GÜVENİRLİĞİ

    SEÇİM SİSTEMİNİN GÜVENİRLİĞİ

    Erkam Tufam yurtdışında yaşayan bir gazeteci. Niye yurtdışında, nasıl çıkmış gibi sorular beni ilgilendirmiyor. Bir yazımda vurgulamıştım; ‘ben söze bakarım’! O kişinin söylediklerinin ne kadarı benim […]


  • Diploması Gizlenen Cumhurbaşkanı Kim?

    Diploması Gizlenen Cumhurbaşkanı Kim?

    Yukarıdaki başlık sayın Emin Çölaşan’ın  dünkü  yazısının başlığıdır.  Sayın Sultan Uçar    “Diploma kayalara çarpmış’başlığı ile sayın Cumhurbaşkanının diplomasını sorgulamış. Sayın Fatih Portakal ise “En azından […]


  • Bir Şahin’in inanılmaz yolculuğu

    Bir Şahin’in inanılmaz yolculuğu

    Kuşlar yılın farklı zamanlarında besin kaynaklarının mevcudiyetine ve iklim koşullarına bağlı olarak kışı geçirecekleri alanlara veya üreme alanlarına göç ederler. Göç eden kuşların çoğu Avrupa, […]


  • Orta Asya’da Türkler

    Orta Asya’da Türkler

    Türkmenistan’daki ‘Türk’ ile Türkiye’deki ‘Türk’ aynı insanları mı ifade ediyor? Eğer öyleyse, neden ikisinin arasında isimleri başka insanlara atıfta bulunan ülkeler var? İran, Irak, Suriye […]


  • Tercihleri ile Yavaş Yavaş Ölümü Seçmek veya Seçmemek

    Tercihleri ile Yavaş Yavaş Ölümü Seçmek veya Seçmemek

    “Yavaş yavaş ölürler okumayanlar” diyor şair. Yaşam Tercihimizde Yavaş Yavaş Ölümü Mü? Yoksa Yaşamı Anlayarak Ölmek mı? Brezilyalı şair Martha Medeiros’un 1961 yılında yazdığı “Ağır […]


  • Yine bir deprem uyarısı…

    Yine bir deprem uyarısı…

    Depremler tehlikesi halen devam ediyor. Uzmanlar yeni depremler konusunda yeni uyarılarda bulunuyor. Şimdi de Bingöl masaya yatırıldı. Bingöl’de de deprem olabileceği konusunda yeni uyarılar geldi. […]


  • Fal?-Nazar?-Büyü?

    Fal?-Nazar?-Büyü?

    KUR’AN!Fal?-Nazar?-Büyü? (Mâide,3)”Fal oklarıyla-kehanet yoluyla gelecekte sizleri neyin beklediğini öğrenmeye çalışmak fısktır-kötü bir eylemdir; çünkü bu yoldan çıkmaktır.” Fal ile ilgili uyaran ayetten sonra kendimize şu […]



Posted

in

by