KAYI

Kimi zaman düşüncelerim beni hep tarihe sürükler. Aslında tarih dersini orta okulda hiç sevmemiştim. Kanımca bir dersi sevmek veya sevdirmek o dersi öğrencilere anlatan öğretmene de bağlı olduğunu düşünmekteyim. Tarih öğretmenimiz hafif şekerli idi ve kontrolsüz davranışlarda bulunurdu. Sınıfa gelir ‘ Zangoç şu camı aç bakalım’ derdi. Dışarda soğuk eksi 15, biz oturduğumuz sırada titrerdik. Kendisi ise palto ile sınıfta oturduğundan, pek aldırmazdı. Çocuklar soğuktan etkilenir mi diye bile düşünmezdi. - kayi boyu bayragi iyi

Kimi zaman düşüncelerim beni hep tarihe sürükler. Aslında tarih dersini orta okulda hiç sevmemiştim. Kanımca bir dersi sevmek veya sevdirmek o dersi öğrencilere anlatan öğretmene de bağlı olduğunu düşünmekteyim. Tarih öğretmenimiz hafif şekerli idi ve kontrolsüz davranışlarda bulunurdu. Sınıfa gelir ‘ Zangoç şu camı aç bakalım’ derdi. Dışarda soğuk eksi 15, biz oturduğumuz sırada titrerdik. Kendisi ise palto ile sınıfta oturduğundan, pek aldırmazdı. Çocuklar soğuktan etkilenir mi diye bile düşünmezdi.

Tarihide bize iyi anlattığını iddia edemem. Hikaye gibi geçerdik konuların üzerinden. Kafasına takmış bir ‘Beni Ahmer Devleti’ve onun başşehri olan ‘GIRNATA’. Halbuki o şehir, bu gün, Granada ismi ile anıldığını bilmekteyiz. ‘ GRANADA ‘ muhteşem Sarayların yapıldığı , üzüm bahçeleri ile donatılmış bir güzel belde. Hani Yahya Kemal Beyatlı’nın İspanya Büyük elçiliği zamanında yazdığı, Endülüs’te Raks şiiri, ve Münir Nurettin Selçuk’un Kürdili hicazkar makamda bestelediği muhteşem bir şarkı ile taçlanır. Halbuki o muhteşem üzüm bahçeleri ile süslü sarayı, bir devrin sembolü olduğunu vurgulamış olsa idi hocamız, aklımıza başka şekilde nakşederdi.  

Anadolu’da asırlarca hüküm sürmüş bir Bizans İmparatorluğunun varlığını hiç inkar edemeyiz. Roma İmparatorluğu ve sonrası Bizans İmparatorluğundan evvelde, Anadolu da, medeniyetlerin yaşadığı ve çeşitli krallıkların hüküm sürdüğü bilinir. Çivi yazısından da evvel yaşamış birkaç medeniyetin varlığı, Anadolu’muzun zengin kültürünü anlatır. Para burada kullanılmış, çivi yazı bile yaşadığımız Anadolu’nun bir gerçeği. Tarihteki ilk kanunlar da bu Anadolu’da  yazılmış. Tarihte ilk ülkeler arası savaş sonrası yazılı antlaşma yine bu Anadolu’nun bir gerçeğidir.  

Bildiğiniz bir gerçekten hareket etmek istiyorum. Oğuz han destanına göre Oğuzların 24 boyundan 2 incisi Kayı Boyudur. Ancak Divan-ı Lügati’i Türk adlı eserde Oğuz boylarının  22 adet olduğu ve 2 incisinin Kayı Boyu olduğunu söyler. Oğuzların Bozok kolundandır KAYI boyu. 

Okumaya devam et  Türkler Aleyhine Konuş, Şöhrete Kavuş

Bu boyun ilk atasının dedesi Oğuz han, babası Gün han olan KAYI handır. Bu nedenle bu kola Kayı boyu denilmiş. KAYI kelimesi Oğuz dilinde GÜÇKUVVETKUDRETve İRADE anlamına geldiği söylenir. Kayı boyunun mührü ve bayrağı  3 ok ve 1 yaydan oluşur.  Bu bayrak mavi fonda irice bir IYI şeklindedir. Kayı boyu 11 inci yüzyılda Selçuklu devleti ile Horasan da yaşarken, Selçuklu Devletinin Anadolu’ya 1071 de göçmesi döneminde, KAYI boyu da, Süleyman Şah’la beraber Anadolu’ya iki ayrı koldan girip yerleşmişler. Kayıtlarda 70,000 çadırlık bir toplum oldukları sanılmakta. 

Kayı, Ertuğrul Gazi ile  Söğüt dolaylarında yerleşirken, bir başka kol KARASİ Boyu, Balıkesir yöresine yerleşir. Karaman boyu da, Oğuzların Aral gölünün güneyinde yaşayan AVŞAR kolundan gelen Karaman boyudur. Onlarda göç sonrası orta Anadolu’nun güneyine yerleşirler.

Anadolu Kültürüne çok katkısı olan bu boylar zaman içinde metal para da basmışlardır. Günümüze kadar gelen sikkelerin içinde en belirgin olanları, Osman Gazi’nin bastırdığı ve eski harflerle SÖĞÜD  adının yer aldığı para, KAYI boyunun gücünü göstermektedir.

Aslında KAYI boyu diye adlandırdığımız bu toplum, komşu Bizans Tekfurlarını haraca bağlayan , kervan yollarının emniyeti adı altında kervanlardan haraç toplayan bir aşiret olduğu bilinir. Haraç verilmediği zaman kılıçlar çekilir, biraz daha arazi kazanılması için harp çıkaran bir toplum olduğu dillendirilmez. Ancak bu gerçeği göz ardı edemeyiz.  

Anadolu’muzun son 50 senedeki siyasi tarihinin içinde, bir çok siyasi parti kurulmuş, bir çok partide kısa zamanda yaşamını yitirmiştir. Yaşadığım senelerde bu partilerin doğuşuna şahit oldum, sona ermesine de  şahit oldum.  Bir seçim listesindeki partilerin isimlerinin bulunduğu oy pusulasının 60 santim uzunluğunda olduğunu izlemekteyiz. Çarşaf büyüklüğünde oy pusulasındaki Partilerin isimleri ve onların simgelerine bakarken hayrete düşmekteyim. Kanımca bunun sadece az gelişmişlik göstergesi olduğunu düşünürüm. 

Okumaya devam et  Türkler Aleyhine Konuş, Şöhrete Kavuş

Birde partilerin simgelerini incelerim, güleyim mi ağlayayım mı diye düşünürüm. Koydukları simgelerle yaptıkları icraatın örtüşmediğini görmek, bilinç altımıza nelerin işlenmek istendiğini görmemize yetmekte. Bilim ve irfanın yok edildiği, eğitimin baskılandığı, ifade özgürlüğünün zincirlendiği bir icraatın sembolü, ışık saçan ampul olmaması gerek. Tarım ve hayvancılığa gereği kadar önem verilmeyen ülkemizde, bunu hiçbir zaman dillendirmeyen bir partinin simgesinin içinde Buğday başağının ne işi var diye sormaz mısınız siz ?  

Bilhassa 25 Ekim 2017 de kurulan bir partiye  gurup kurabilmesi için 15 millet vekilini veren bir partiye karşı yapılan siyasi manevranın, parti simgesinde bulunan KAYI aşiretinin 3 Ok ve 1 Yay sembolündeki Güç, Kuvvet, Kudret ve İrade anlamı ile Parti başkanının son davranışı nasıl bağdaşır, hiç düşündünüz mü ? Kayı aşiretinde 3 temel değer vardır. İlk sırayı  AT alır. At ASİL bir hayvandır. İkincisi AVRAT tır . At dan sonra gelir. Üçüncüsü ise silahtır. Asalet maya gibidir, yalnız sütü bozuk olanlarda tutmaz diye bir sözüm geldi söyledim hem nalına hem mıhına.

Metin Atamer 


Comments

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir