CENNET 7 KADEMEDİR BİRİSİ MUTLAKA SİZE DÜŞER

Önceki yazılarımızda dedik ki; kutsal kitabımız Kur’an’ın bildirdiğine göre; Namaz, İslam’a özgü orijinal bir ibadet değildir. Ta M.Ö. 2000-1800’lerde yaşadığı kabul edilen, Hz. İbrahim’den başlayarak İslam’dan önceki bütün ilahi dinlerde olduğu gibi(1), Kur’an’da zikredilmeyen birçok dünya dininde de vardır. Bunların başında M.Ö. 3500 yıllarında Zerdüşt tarafından tesis edilen ve ilk “Monoteist/Tek Tanrılı” din olarak bilinen Zerdüşlükte de vardır. Belki farklı şekillerde icra ediliyordu ama Zerdüşlük’te de günde 5 vakit olarak temizlik yapılarak (abdest alınarak) namaz kılınıyordu. Öte yandan az çok şekil farkı olmakla birlikte bugünkü Yahudiler ve bir kısım Hıristiyanlar da namaz kılmaktadırlar.(2)

Nitekim konu üzerinde araştırma yapanlar “Namaz ibadeti, insanlığın var oluşundan beri, tüm kültür ve dinlerde farklı usul ve keyfiyetlerle var olagelmiş önemli bir ibadettir…”(3) diyorlar.

Sadece Namaz ibadeti değil Oruç, Zekat ve Hac ibadetleri de İslam’a özgü orijinal ibadetler değildir. İslam’dan önceki bütün ilahi dinlerde de olan ve en azından Hz. İbrahim’den beri yaklaşık 4000 yıldır bilinen ve icra edilen ibadetlerdir.

Mesela; Kur’an-ı Kerim’de “Ey iman edenler! Oruç sizden önce gelip geçmiş ümmetlere farz kılındığı gibi size de farz kılındı. Umulur ki korunursunuz.”(4)  denilerek Oruç ibadetinin İslam’dan önceki ilahi dinlerde de olduğu haber verilirken, yine “Hani biz İbrahim’e evin/Kâbe’nin yerini göstermiş ve (şöyle vahyetmiştik): -Bana hiçbir şeyi ortak koşma. Tavaf edenler, kıyamda duranlar, rükû edenler ve secde edenler için evimi temizle.-“(5) ve “Hani Evi (Ka’be’yi) insanlar için bir toplanma ve güvenlik yeri kılmıştık. ‘İbrahim’in makamını namaz yeri edinin’, İbrahim ve İsmail’e de, ‘Evimi, tavaf edenler, itikafa çekilenler ve rüku ve secde edenler için temizleyin’ diye ahid verdik.”(6) denilerek hac ibadetinin İbrahim’den beri bilindiği ve icra edildiğine, ayrıca “Andolsun, Allah İsrailoğulları’ndan kesin söz (misak) almıştı. Onlardan on iki güvenilir- gözetleyici göndermiştik. Ve Allah onlara: -Gerçekten Ben sizinle birlikteyim. Eğer namazı kılar, zekatı verir, elçilerime inanır, onları savunup-desteklerseniz ve Allah’a güzel bir borç verirseniz, şüphesiz sizin kötülüklerinizi örter ve sizi gerçekten, altından ırmaklar akan cennetlere sokarım. Bundan sonra sizden kim inkar ederse, cidden dümdüz bir yoldan sapmıştır.-“(7) denilerek zekât ibadetinin İslam’dan önce İsrailoğulları için de farz kılındığı haber verilmektedir.

“Bugün kılınan namaz, tedrici olarak tekâmül etmiş ve namazın nihai form kazanmış şeklidir. Namazların tarihsel tekâmül süreci hakkında kesin olarak bir kronoloji vermek zordur. Çünkü Kur’an-ı Kerim ayetlerinin iniş tarihlerini ve kronolojisini kesin bir şekilde bilmek mümkün değildir. Aynı şekilde Mekke dönemi olaylarını da kesin bir kronolojiye göre sunmak zordur. O döneme ait olayların birçoğunun tarihi birbirine yakındır… Bugün kılınan namaza benzer rükûlu ve secdeli icra edilen namaz, İslâm’ın ilk yıllarında sabah ve akşam kılınan ikişer rekâttan ibaret iken, Miraç olayından sonra beş vakit olarak Müslümanlara farz kılınmıştır. Miraçta emredilen bu namazlar yine ikişer rekat olarak emredilmişti. Hicretten kısa bir zaman sonra, ikişer rekat olarak farz kılınan namazlardan öğle, ikindi ve yatsı namazları dörder rekata çıkarılmıştır. Ancak bu namazlar, sefer durumunda ilk emredildiği haliyle kalmıştır. Buna dair deliller, fıkıh kitaplarında ve sahih hadis kaynaklarında bol miktarda mevcuttur.”(8) şeklindeki bilgilerden anlıyoruz ki; bugün Müslümanlar tarafından kılınan şekliyle, ayrıca vakit ve rekât sayılarıyla Namaz, Peygamber’den başlayarak bazı değişikliklere uğramıştır ki; farklı mezheplere göre bugün de az çok farklı şekillerde icra edilmektedir.

Mesela hacca gidenler mutlaka görmüşlerdir; dünyanın çeşitli yerlerinden gelen hacılar arasında, namazın “kıyam” denilen ve ayakta durulan bölümünde ellerini erkekler için göbek seviyesinde bağlayarak kılanlar olduğu gibi, ellerini yan tarafa salarak ayakta duranlarda vardır. Rükûdan sonra iki elini omuz hizasında kaldırdıktan sonra secdeye gidenler, oturma vaziyetinde Tahiyyat duasında geçen Şehadet cümlesini okurken işaret parmağını kaldıranlar, cemaatle namaz kılarken selamı imamla birlikte verenler olduğu gibi, İmamdan sonra verenler de vardır. Öte yandan Caferilerin camilerinde küçük yassı taşlar görürsünüz ki; Caferiler bu taşların üzerine secde ederler. Bu durumda “Peygamberimize namazın kılınma şeklini, vakit ve rekât sayılarını Cebrail öğretmiştir”(9) türünden verilen bilgiler ilmi olmaktan uzak, uydurulmuş bilgilerdir. Zira eğer böyle olsaydı, namazların vakit ve rekat sayıları ile  kılınma şekli konusunda farklı uygulamalar ve farklı görüşler olmazdı.

Namazda tespih çekme adeti hakkında verilen “Tesbih kelimesi Allah’ı zikretmenin yanında zikirlerin sayısını belirlemede kullanılan aletin adı olmuş ve Türkçe’de ses uyumuna göre ‘tespih’ şekline dönüşmüştür. Araplar tesbih aleti anlamında ‘misbaha’ kelimesini kullanırlar. İslâm’da tesbihin ilk ortaya çıkışı sahâbe dönemine kadar uzanır. Hz. Peygamber’in terekesi arasında bir tesbih bulunduğunu söyleyenler varsa da bu iddiayı sahih kaynaklarla doğrulamak mümkün değildir.(10) İslam’da ilk halife zamanında kullanılmaya başlandığı sanılıyor.”(11) şeklinde verilen bilgilerden anlıyoruz ki; Allah’ı zikretmenin sayılara bağlanması ve bunu tespit etmek için namazda tespih çekilmesi adeti de, Peygamber’den sonraki zamanlarda oluşan bir bid’attır!

Ne kadar bilimseldir bilinmez ama “Boncukların dini amaçla ve duaları saymada kullanılmasına ilk olarak Hindistan’da, Hindu inanışında rastlanıyor. Tesbihin ataları Hindistan’dan doğuya, sonra Ortadoğu’ya, en sonunda da Avrupa’ya yayılıyor. Tesbihin kullanış amacı Müslümanlık, Hıristiyanlık (Katolik), Hinduizm ve Budizm’de aynı olup hepsinde de duaları ve dualar arası bölümleri saymada kullanılır. Tesbihin İslam dünyasında ne zamandan beri kullanıldığı kesin olarak belli değildir. Hz. Muhammed’in tesbih taşıdığına dair bir kayıt yoktur. Hatta belki Osman Gazi, belki de Fatih Sultan Mehmet’de tesbih kullanmadılar. Arşivlerde tesbih ile ilgili bilgilere ancak 16. yüzyılın sonlarına doğru rastlanmaktadır.”(12) şeklinde verilen bilgilerden de anlıyoruz ki; ibadetlerin ve zikrin, sayılara bağlanması ve bunu tespit etmek için tespih vb. objeler kullanılması, İslam öncesi devirlerden beri bilinmektedir.

İbadetler Karşısında Müslüman’ın Duruşu Nasıl Olmalıdır?

Yeri gelmişken sosyal medyada şahsıma sorulan bir soruyu ve ona verdiğim cevabı da burada aktarmak suretiyle ibadetler konusunu bağlayalım isterseniz:

K.Avşar isimli okuyucum sormuş: “Ömer hocam, ben de namazımı beş vakit kılıyorum. Zaman zaman gezerken kaçırıyoruz. Bazen cem ediyorum. Ama her yerde ima ile kılınabilir mi veya düşünce yoluyla eda edilebilir miyimi de araştırdınız mı? Bir kolaylık var mı?”

K.Bey, ben fetva makamı ve ilahiyatçı İslam alimi değilim. Bu soruyu en yakınınızdaki Müftüye sorun isterseniz. Ancak literatürde cem etmek (yani bazı namazları öne alarak veya geciktirerek aynı vakitte topluca kılmak), zorunlu hallerde oturarak, yatarak veya ima ile kılmak var.  Gelin görün ki; benim mantığıma göre; Tanrı kullarını bu kadar sıkmaz. “İlle de şu vakitte, şu şekilde ve şu miktarda bana ibadet edin” demez.  Kulları gibi “Borcunu, şu vakitte öde, yoksa gecikme faizi alırım” ya da “Yoksa ceza veririm” gibi bir yaklaşım içinde olmaz.

Yani bana kalırsa; ulema tarafından namazın farzlarından kabul edilen “Vakit” o kadar da önemli olmamalıdır. Dolayısıyla bu şartı yerine getirmek düşüncesiyle olmadık abuklukların altına imza atmaya, yerine getiremedim diye psikolojik travmalar geçirmeye gerek yoktur. Önemli olan, her an Allah’ın gözetimi altında olduğunu bilmek, O’nu zikretmek, fırsat bulduğunda da şekil şartlarını yerine getirerek ibadetini yapmak, adil, hakkaniyetli ve güzel ahlak sahibi olmaktır

Esasen İslam’ın şartını 5’le sınırlamak ahmaklıktır ve bu durum İslam’ı şekilciliğe indirgemekten başka işe yaramamıştır. Oysa İslam’ın şartı, Kur’an’da emir ve nehiy anlamında ne kadar hüküm ayet varsa o kadardır.

Anlaşılıyor ki; İslam âlimleri, ibadetleri disipline etmek için bazı şartlar belirlemişlerdir. Ancak bazen o şartların tamamını yerine getirmek zor olabilir ya da hiç mümkün olmayabilir. E o zaman o ibadeti tümden mi terk edeceğiz? Mesela; namaz kılmak için abdest şartını yerine getiremeyebiliriz. Abdest için su bulamayabiliriz, vakti tespit edemeyebiliriz, kıble yönünü kestiremeyebiliriz, namaz kılmak için temiz bir ortam bulamayabiliriz vs. En önemlisi de ibadet özgürlüğümüz elimizden alınmış olabilir. E o zaman namaz kılmayacak mıyız?

Elbette hayır! Biz temiz bir kalple ve iyi niyetle, gösterişten uzak şekilde ibadetlerimizi yine yapacağız. Şekil şartlarına uyarak namaz kılamayabiliriz belki ama Allah’ı lisanen veya kalben zikredebiliriz mesela. Allah kabul eder veya etmez. O’nun bileceği iştir. Müslüman bu duruşta, bu anlayışta olmalıdır. Müslüman şekilcilikten ve gösterişten uzak durmalı, adil ve güzel ahlak sahibi olmalı, aklını kullanmalıdır. En önemlisi de Müslüman, hem dünya işlerinde, hem de ahiret işlerinde umutsuz olmamalıdır; nimetlerin miktarı ve kalitesi bakımından 7 derece olduğu söylenen Cennet’in birisine mutlaka girecektir.
İbadet edeceğim diye vücuda işkence çektirmeye, işi abartmaya ve insanlarda “çok namaz kılmaktan alnında iz oluşmuş” kanaati uyandırmak için böyle saçmalıkların altına imza atmaya hiç gerek yoktur.
Bu şekilde belki insanları, özellikle de biz Türkleri kandırabilirsiniz; peki Tanrıyı nasıl kandıracaksınız?

___________

1-İbrahim-14/37, Bakara/125, Yunus-10/87, Lokman-31/17, Hûd-11/87, Mâide-5/12, Bakara-2/13.

2-Yrd. Doç.Dr. Ali Yüksek, “Namaz İbadetinin Tarihi Süreci” başlıklı ilmi makalesi, https://dergipark.org.tr/tr/download/article-file/578327

3-Ali Yüksek, agm.

4-Bakara-2/183.

5- Hac-22/26

6-Bakara-2/125

7-Mâide-5/12.

8-Ali Yüksek, agm.

9- https://www.milliyet.com.tr/gundem/peygamberimize-namazi-hz-cebrail-ogretmistir-2871969

10- https://islamansiklopedisi.org.tr/tesbih–tespih

11- https://tr.wikipedia.org/wiki/Tespih

12-https://www.midyatnurtasgumus.com/tesbihin-tarihi-pml1#:~:text=Tesbihin%20kullan%C4%B1%C5%9F%20amac%C4%B1%20M%C3%BCsl%C3%BCmanl%C4%B1k%2C%20H%C4%B1ristiyanl%C4%B1k,ta%C5%9F%C4%B1d%C4%B1%C4%9F%C4%B1na%20dair%20bir%20kay%C4%B1t%20yoktur. Karşılaştırma için bkz. https://www.habererk.com/tesbih-kulturu-nereye-dayaniyor

Haberi paylaşın
Önceki yazılarımızda dedik ki; kutsal kitabımız Kur’an’ın bildirdiğine göre; Namaz, İslam’a özgü orijinal bir ibadet değildir. Ta M.Ö. 2000-1800’lerde yaşadığı kabul edilen, Hz. İbrahim’den başlayarak İslam’dan önceki bütün ilahi dinlerde olduğu gibi(1), Kur’an’da zikredilmeyen birçok dünya dininde de vardır. Bunların başında M.Ö. 3500 yıllarında Zerdüşt tarafından tesis edilen ve ilk “Monoteist/Tek Tanrılı” din olarak bilinen Zerdüşlükte de vardır. Belki farklı şekillerde icra ediliyordu ama Zerdüşlük’te de günde 5 vakit olarak temizlik yapılarak (abdest alınarak) namaz kılınıyordu. Öte yandan az çok şekil farkı olmakla birlikte bugünkü Yahudiler ve bir kısım Hıristiyanlar da namaz kılmaktadırlar.(2) - cennet

KONU HAKKINDA DAHA FAZLA:

GİRİŞ TARİHİ:

GÜNCELLEME:

Bu gibi içeriklerin devam etmesini istiyor, Akademik yayınları veya vatandaş gazeteciliği destekliyorsanız, maddi katkıda bulunabilirsiniz.

İçerik desteği, sponsorluk veya işbirliği teklifleri için bizimle irtibata geçebilirsiniz.

Yorumlar

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Bugün Gündem

  1. KUR’AN’da; ‘Şehit’ ve ‘Şefaat’?! KUR’AN’ın işaret ettiği anlamdan çok uzak, yine saptırılmış, dini, saltanatları için kullanan yönetimlerin, acımasızca sömürdükleri iki…

  2. Unutmayalım ki Nazım Hikmet karısını ve küçücük çocuğu Mehmet’i Türkiye’de terk etmiş, ilgilenmemiş ve Vera’yla sonradan evlenmiş hayırsız bir babadır.…

  3. Bu kadar yalan bir aciklama olamaz,adamin sulalesi 5 kusak dedelik mazisi olan bir aile, kesinlikle turkmen kokenli,ne kurt ,ne ermeni…

  4. SAYIN ÇELİK HOCAMIZ GECENİN 3’ÜNDE YAZMIŞ. BEN DE GECE’NİN DÖRTBUÇUĞU’NDA CEVAP YAZİİM . .. SODOM ve GOMORE’ye MUSA’NIN ŞİKÂYETİYLE ,…

  5. Olmadı, olmadı! Seçkin üyeleri olan [E-Türkiyeyiz.Biz]öbeğinde tartışma ekinin(kültür) yerleşmemiş olduğunu “Başarmak zorundayız” yorumunda görmekten mutlu değilim. İki örnekte olduğu gibi…

  6. Mustafa Şahin sen alçagın önde gidenisin Gazi Mustafa Kemal Atatürk e dil uzatanın dilini keserler…

  • Kara Ahmet

    Kara Ahmet

    Osmanlı’da Diri Diri Mezara Gömülen Cihan Pehlivanı Kara Ahmet’in Trajik Öyküsü..! Türkler için itibarlı ve millî bir spor olan güreşin geçmişi Osmanlı dönemine kadar uzanıyor. […]


  • Köşe yazarımıza hapis cezası

    Köşe yazarımıza hapis cezası

    Yazılarını Turkish News’da takip ettiğimiz Turkish Forum köşe yazarı Temel Sağıroğlu’na “Cumhurbaşkanı’na hakaret” iddiasıyla 1 yıl 2 ay hapis cezası verildi. Ceza 5 yıl aynı suçu […]


  • Almanya Corona’yı biliyor muydu?

    Almanya Corona’yı biliyor muydu?

    Uzman Psikiyatrist dr. Sedat İrgil’in 21 Haziran 2023 tarihinde „yapay zeka“ konulu sunumu hakkındaki bilgiler alt tarafta. Tıp mesleğindeki insanları çok beğenirim, zira bütün ömürlerini […]


  • Yapay zekanın Sağlık alanındaki kullanımı

    Yapay zekanın Sağlık alanındaki kullanımı

    Yapay zeka, sağlık sektöründe son derece önemli bir rol oynamaktadır ve gün geçtikçe daha da önem kazanmaktadır. Yapay zeka, görüntü analizi, ses analizi ve büyük […]


  • Şehit ve Şefaat

    Şehit ve Şefaat

    KUR’AN’da; ‘Şehit’ ve ‘Şefaat’?! KUR’AN’ın işaret ettiği anlamdan çok uzak, yine saptırılmış,dini, saltanatları için kullanan yönetimlerin,acımasızca sömürdükleri iki kavram daha;şehit ve şefaat!? Bu sömürüyü şöyle […]


  • Memur ve emekliye kademeli zam…

    Memur ve emekliye kademeli zam…

    Seçim öncesi memur ve emekliye zam yapılacağı açıklanmıştı. Şimdi bu vaatlerin yerine getirilmesi bekleniyor. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan en düşük emekli aylığı ve bayram ikramiyesinin yeniden […]


  • BATAR MI BATMAZ MI ?

    BATAR MI BATMAZ MI ?

                Şu kendine ‘ekonomist’ diyenlerin çoğunluğunu birkaç yıl ekonomi öğrenimi görmüş olmalarına bağlayan ‘şapşal’ların sayısı her geçen gün artmaktadır.             Bunların ‘en iyi’leri ise, ekonomi […]


  • AH KEMAL KILIÇDAROĞLU AH!!!

    AH KEMAL KILIÇDAROĞLU AH!!!

    Ah Kılıçdaroğlu ahhhh!Sevgi dedin, saygı dedin, özgürlük dedin, adalet dedin, insanca yaşam dedin. Yetmedi…“Yolsuzluğa son verip, hırsızlığa izin vermeyeceğim” dedin.“Halk sefalet içinde yaşarken saray benim […]


  • SUUDİ ARABİSTAN’DA İSLAM

    SUUDİ ARABİSTAN’DA İSLAM

    Türkiye’de devletin dine bakışını ve tavrını eleştiren, laik eğitim karşıtı dinci ve siyasal İslamcılara ithaf olunur. Okuyun da ülkenizdeki dini serbestliğin demokrasinin değerini bilin. Türkiye’de […]


  • Resim bize ne anlatıyor?

    Resim bize ne anlatıyor?

    Bn. Sümer’e teşekkür ediyoruz. Yalnız olmadığımızı duyumsattı. 1929 yılına ait bu resim bize ne anlatıyor? Henüz Cumhuriyet yönetimine geçeli 7 yıl olmuş. Her yaştan 10 […]


  • Türkçe Bilmeyen Türk Vatandaşı Olmamalı

    Türkçe Bilmeyen Türk Vatandaşı Olmamalı

    Seçimler öncesi Türkçe bilmeyenlere vatandaşlık verilmesi çeşitli spekülasyonlara yol açmıştır. Türk vatandaşlığı doğum yoluyla veya sonradan başvuru yoluyla kazanılabilir. Yabancılar sonradan kazanma şansına sahiptir. Türk […]


  • TÜRKÇE’Yİ TANIYAN TÜRK’E ”BUYURSUNLAR ÜLKEMİZE” DİYECEKTİR

    TÜRKÇE’Yİ TANIYAN TÜRK’E ”BUYURSUNLAR ÜLKEMİZE” DİYECEKTİR

    KAŞGARLI MAHMUD ARAPLAR’A TÜRKÇE’Yİ ÖĞRETMEK VE ARAPLARA TÜRKÇE’NİN ARAPÇA’YA ÜSTÜNLÜĞÜNÜ DE GÖSTERMEK İÇİN YAZAR DİVAN-ÜL LÜGAT’ÜT TÜRK’Ü. KİTABIN BİR NÜSHASINI , KİTABIN BÜYÜK BÖLÜMÜNÜ YAZDIĞI […]


  • ÇARE MİLLİ OLARAK ÖRGÜTLENMEK

    ÇARE MİLLİ OLARAK ÖRGÜTLENMEK

    UMUTSUZLUĞU, HAYIFLANMAYI VE YILGINLIĞI BIRAKIN!ÇARE MİLLİ OLARAK ÖRGÜTLENMEK VE TÜRKİYE ULUSAL KONGRESİNİ TOPLAMAKTIR. SEFA YÜRÜKEL Değerli yurtseverler, Umutsuz olmaya gerek yok. Bugünler geçici günler. Bu […]


  • Cehalet ve gericilikle savaş, halkla savaş değildir

    Cehalet ve gericilikle savaş, halkla savaş değildir

    Cehaletin mutlaklaştırıldığı bir süreçte olduğumuz doğru. Doğru, lakin cehaletle savaş halkın kendisi ile savaş değildir. Mesela deprem bölgesindekilerin, mağduriyetlerine rağmen, iktidara oy vermesini suçlamak, halkla […]


  • AB’nin Gündeminde Kıbrıs Sorunu Yok

    AB’nin Gündeminde Kıbrıs Sorunu Yok

    Avrupa Birliği’nin dertleri başından aşkın. Kendi içlerindeki sorunlara ilaveten şimdi bir de “Türkiye ile nasıl baş ederim” düşüncesi var kafalarında. “Türkiye ile düşman mı olayım, […]


  • ABD`de 60 YIL

    ABD`de 60 YIL

    İmza gunu 10/06/23 Değerli dostlar,     Geliri tamamen Türk Amerikan Toplumu Merkezi Ataturk fonuna bagışlanacak ”ABD`de 60 YIL” adlı kitabımın imza ve satış günü 10 […]


  • “DIŞ” İŞLERİ

    “DIŞ” İŞLERİ

    “DIŞ” İŞLERİ (1) HÜSEYİN MÜMTAZ                 Çok eski yıllarda bir “Hariciye” geleneği vardı.                 “Mülkiye”, “Tıbbiye”, “Harbiye” gibi.                 Hariciye’nin de kendine has ahkâmlı bir […]



Posted

in

by

Tags: