Tatar’dan kararlı adımlar…

Ortada haklı olduğun bir mesele varsa ve bunu savunuyorsanız, hiçbir koşulda geri adım atmayacaksınız. İşte KKTC Cumhurbaşkanı Ersin Tatar’ı bu nedenle çok seviyor ve takdir ediyoruz. - buluz

Ortada haklı olduğun bir mesele varsa ve bunu savunuyorsanız, hiçbir koşulda geri adım atmayacaksınız. İşte KKTC Cumhurbaşkanı Ersin Tatar’ı bu nedenle çok seviyor ve takdir ediyoruz.

Tatar, göreve geldiği günden bu yan hep uzlaşmacı tutum sergiledi. Adada Kuzey Kıbrıs Türk halkının haklı davalarını savundu. Güney Kıbrıs Rumlarının tek taraflı istek ve bağlayıcı tutumu karşısında dik durmayı başardı.

Kapalı Maraş’ın turizme açılması konusunda Tatar’ın kararlılığı ve attığı adımlar ne var ki Kıbrıs Rum kesimi yine rahatsız etti.

Ne mi oldu?

Güney Kıbrıs Bakanlar Kurulunun, Kapalı Maraş’a ilişkin açılımda öne çıkan ve Bakanlar Kurulu’nda bulunan bazı siyasi isimlerin “Kıbrıs Cumhuriyeti pasaportları”nı iptal etme kararı aldı.

Bunun üzerine KKTC Cumhurbaşkanı Tatar boş durur mu, hemen yanıtı yapıştırdı ve “Bu kararı alan Rum yönetimini kınıyorum. Bu bir çağdışılıktır, bu bir ırkçılıktır, insan hakları bakımından yanlıştır ve hukuki bir zemini yoktur” dedi.

Cumhurbaşkanı Tatar, yaptığı açıklamada, Rum Bakanlar Kurulu’nun bazı Kuzey Kıbrıslı siyasetçiler ile Kapalı Maraş açılım sürecine müdahil olanlara yönelik Kıbrıs Cumhuriyeti pasaportlarını iptal etme, yenilememe veya pasaport vermeme kararına ilişkin değerlendirmelerde bulundu.

Tatar, çok kararlı adımlar atıyor. Geri dönüşü olmayan bir yolda kararlılıkla ilerliyor. Onun bu tutumu Kıbrıs Rumlarını, Yunanistan’ı hali ile AB’yi rahatsız ediyor. Ancak geri adım yok. Kararlılık var.

“Bizim mücadelemizi, bambaşka yerlere çekerek, ‘Pasaportları iptal ederiz’ şeklinde açıklamaları kınıyorum, reddediyorum. Bu kararı alan Rum yönetimini kınıyorum. Bu bir çağdışılıktır, bu bir ırkçılıktır, insan hakları bakımından yanlıştır ve hukuki bir zemini yoktur. Vatandaşlar arasında böyle bir ayrım yapmak kabul edilebilir bir şey değildir. Meselenin bireysel değil toplumsal bir mesele olduğunu herkes bilmelidir. Bu bireysel bir mesele değildir. Şahsen ben yıllardır bu pasaportu kullanmadım, karar beni bağlamıyor. Ancak bu halkımızı toplumumuzu ilgilendiren bir meseledir. Bizim halkımız şimdiye kadar bu pasaportları aldıysa, içinde bulunduğu koşullardandır. Çeşitli karşı karşıya kaldığımız haksızlıklardan dolayı seyahat, burs gibi nedenlerden almıştır. Kıbrıs Cumhuriyeti’nin, iki halkın ortak bir cumhuriyeti olduğunu, pasaportun anlaşmadan doğan haktan alındığını hatırlattı ve bu hakka saygı duyulmasını bekliyoruz. Güney Kıbrıs yönetiminin Kıbrıs Cumhuriyeti’ni işgal ettiğini ve bu yapının bir Helen ve Rum Cumhuriyeti olarak muamele gördüğünü” söyleyen Tatar, “Biz bir takım siyasi kararlarla, bir görüş, bir duruş, yeni bir vizyon ve siyaset ortaya koyduğumuz için Rum tarafının bu işine gelmedi. Ancak, ‘söylediklerinizi, eylemlerinizi beğenmezsem pasaportu iptal ederim tavrı’ dünyanın hiçbir yerinde tasvip edilemeyecek bir davranıştır. Alınan karar düşmancadır ve bu karar biz hiçbir zaman geri adım attıramaz. Rum tarafı ancak kendisini kandırıyor .”

Bir de şu var:

Okumaya devam et  “Devletimizin tanınması gerekiyor…”

Rum tarafı bu cüreti kimden ve nereden alıyor? BU saldırgan tutumu ile hedefine ulaşabilir mi?

KKTC Cumhurbaşkanı Tatar bunu da çok iyi analiz etmiş.

Tatar, Rum tarafının bu kadar cüretkar olması, şantaja başvurması ve tehditler savurmasının ana nedenlerinin başında da AB’nin Rum kesiminin siyasi nedenlerle, haksız ve tek yanlı şekilde üyeliğe alması ve Kıbrıs konusunda Rum yanlısı bir tutum izlemesinin geldiğini; AB’nin bu tutumunun çözümsüzlüğe hizmet ettiğini vurguladı.

Kıbrıs konusunda tarafsızlığını yitiren AB’nin, Rum-Yunan ikilisi ile Türkiye’ye “AB üyesi olmak istiyorsan Kıbrıs meselesi bizim istediğimiz şekilde çözümlenmeli” baskısında bulunduğunu belirten Tatar, bunun bir tehdit unsuru olarak kullanıldığını ancak aynı AB’nin, GKRY ile Yunanistan üyeliğe alırken Kıbrıs konusunun çözülüp çözülmemesine bakmadığını anımsattı.

Tatar, “2004 yılında yapılan Annan Planı referandumu sürecinde de AB’nin verdiği sözleri hatırlatmakta yarar vardır. AB, ‘referandumda Kıbrıs Türkleri evet derse AB ile müzakerelerinde Kıbrıs konusu bir kez daha Türkiye’nin önüne engel olarak konulmayacak’ sözünü vermişti ama ne var ki AB, verdiği diğer sözler ile birlikte bu sözünü de yerine getirmedi. Kıbrıs konusu hala daha Türkiye’nin önüne engel olarak konulurken, kabul edilemeyecek şartlar ileri sürülmektedir.” ifadelerini kullandı.

Özetleyelim:

KKTC Cumhurbaşkanı Tatar’ın görüşlerine katılıyoruz. Kısa zamanda KKTC dünyada saygınlığını kabul ettirecek ve Türk tarafının tezleri de eninde sonunda kabul edilecektir.

[email protected]

www.facebook.com/necdet.buluz


Comments

“Tatar’dan kararlı adımlar…” için bir yanıt

  1. Sn. KKTC Cumhurbaşkanı Tatar’ın söz konusu pasaportu kullanmamış olmasından gurur duydum.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir