İranlı genç ülkesinde başarılıdır.
Devlet bu genci, alanında daha iyi yetişsin diye Paris’e tahsile gönderir.
Genç Paris’te iken İran’da İslami (!) devrim olur. Humeyni rejimi İran’da iktidardır. İktidarla birlikte İran’da pek çok şey değişir. Bilinen teamüller alt üst olur.
Başarı ile eğitimini tamamlayan genç, 5 yıl sonra ülkesine döner.
Tahran Havaalanına iner. Memleket hasreti biter.
Doğruca büfeye yönelir ve bir sigara ister.
Büfeci genci tepeden tırnağa süzer: “ ülkeye yeni geliyorsun galiba” der ve ekler: “Beyim artık Amerikan sigaraları camilerde satılıyor.”
Genç şaşkındır: “Yahu sigaranın camilerde ne işi var. Camilerde hacı hoca olmaz mı?”
Büfeci: “Ha sen hacı hoca mı soruyorsun? Onlar şimdi Tahran üniversitesinde ders veriyorlar.”
Genç iyice şaşırır: “Yahu arkadaş! Üniversitede bilim adamı Prof, Doçent, akademisyen olur. Hacı hocanın ne işi var üniversite de?”
Büfeci: “Ooooo beyim! Sen neden bahsediyorsun. O dediklerin şeriat(!) gelmeden önceydi. Bilim adamlarının hepsi Tahran cezaevindeler.”
Genç; “Şaka m yapıyorsun? Bilim adamının ne işi var ceza evinde? Orada hırsızlar, üçkâğıtçılar, sahtekârlar, katiller, suçlular olur.”
Büfeci: “O dediğin de eskidendi. Senin saydıklarının hepsi şu an parlamentodalar.”
Genç bir tuhaf olur düşünmeye başlarken büfeci de acı acı güler.
ÜÇ ÇOCUK YAPIN
Sn. Cumhurbaşkanı R.T.Erdoğan; geçmiş yıllarda, her yaptığı konuşmadan sonra iki eliyle Rabia işareti yapıp. “Gençler üç çocuk yapın” derdi.
Gençler bu söze ne kadar itibar etti bilemiyorum ama bir tespitim var.
Sn. Erdoğan, O çocuklar büyüdüler, okulları bitirdiler. Şimdi ne mi yapıyorlar?
İş istiyorlar iş. Ana-baba eline bakmaktan utanç duyuyorlar.
Elimiz ekmek tutsun, başımız dik olsun, kendi alın terimizi yiyelim demekteler.
“Üç çocuk yapın” demek kolaydı. O üç çocuğa iş gerek iş, aş gerek aş!.
İş var mı, aş var mı?
Üstüne üstlük bu işsiz gençlerin KYK borçları için de evlerine haciz ve icra gelmekte. Şu beş şirkete yaptığın kıyak ve vergi aflarının onda birini de büyüyen bu çocuklara yapıverseniz, ne kaybedersiniz?
Çocuklar büyüdü ama bir garip ruh halindeler ve ilk fırsatta ülkeyi terk etme niyetindeler.
Üç çocuklar büyüdü. Gel gelelim işsiz ve açlar.
Esen kalınız. Nazım PEKER
Yazıları posta kutunda oku