KURTULUŞ SAVAŞINDAN BİLİNMEYEN BİR ÖYKÜ * GAZİ ALEMDAR
Posted on January 27, 2021 by Nacikaptan nacikaptan.com/?p=86093
Bugün 27 Ocak 2021. Kurtuluş Savaşımızın kamuoyunda pek bilinmeyen ilk ve tek deniz muharebesinin yüzüncü yıldönümü. Kuvayı Milliye bahriyesinin başarısı ile sonuçlanan ve uluslararası sonuçlar doğuran muharebe öncesine göz atmakta yarar var.
11 Eylül 1919 günü sona eren Sivas Kongresinde, tam bağımsızlık ilkesine dayanarak kurulan tüm örgütlerin Anadolu ve Rumeli Müdafaa-i Hukuk Cemiyeti altında birleştiği ilân ediliyordu. Bu duyurudan çok kısa sonra Karadeniz Ereğlisi’nde halkın katılımıyla, Belediye Reisi Akmanoğlu Raşit Bey başkanlığında Ereğli Müdafaa-i Hukuk Cemiyeti kuruldu. Raşit Bey kuruluş haberini ve yöneticilerin adlarını çektiği telgrafla Mustafa Kemal Paşa’ya bildirmişti. Bugün Ereğli İnönü parkında o günkü yöneticilerin büstleri yer almaktadır.
Mondros Mütarekesinden sonra savaşın galiplerinden Fransa, taş kömürü üretim merkezi Zonguldak’ı işgal etmişti. Stratejik değeri nedeniyle, askeri birlikleri ve idari personeliyle kent merkezinde konuşlanmıştı. Sıra Batı Karadeniz’in en önemli limanı olan Karadeniz Ereğlisi’ne gelmişti. 9 Haziran 1920 günü saldırıya geçen Fransız güçlerine karşı Mustafa Kemal Paşa’nın talimatıyla direniş başlamıştı. Daha önce Ereğli Kaymakamı olan ve TBMM’de Ereğli’nin bağlı olduğu Bolu’dan milletvekili seçilen Tunalı Hilmi Bey durumu telgrafla Ankara’ya bildirmişti: “Ankara’da Mustafa Kemal Paşa Hazretlerine, 11 Haziran 1336 (1920). Silah patladı. Saat:12.45. Erkân-ı Harbiye-i Umumiye Riyasetine yazılmıştır. Hilmi.”
KENDİNİ KURTARAN İLK İLÇE
Ereğli halkının oluşturduğu milisler, Devrekli Muharrem ve İpsiz Recep çeteleri ile Çaycuma’dan gelen Yüzbaşı Cevat Rıfat Bey’in komutasındaki birlikler bir hafta süren çarpışmalarda Fransızları yenilgiye uğratmışlardı. Böylece Karadeniz Ereğlisi Kurtuluş Savaşında kendini ilk kurtaran ilçe oluyordu. 18 Haziran 1920 Cuma günü aynı zamanda Ramazan Bayramının ilk günüydü. Halk çifte bayramın kıvancı içindeydi..
23 Ocak 1921 gecesi İstanbul Kuruçeşme’de, Danimarka yapımı, 25 yaşlarında 360 tonluk, 750 beygir gücünde, çift kazanlı, saatte 12 mil hız yapan Alemdar tahlisiye gemisi demirli bulunuyordu. Zor durumda bulunan gemilerin imdadına yetişebilmesi için ocaklarını sürekli yakması ve istim tutması gerekiyordu. Alemdar kıçtaki sancağını indirmiş, baş ve kıçtaki fenerlerini yakmıştı. Çarkçı Osman gemiyi dolaşmış, istim borularının kızardığını görmüştü. Tayfalara “Vira demir” emrini verdi ve seslendi. “Tanrı yardımcımız olsun çocuklar.” Boğazda bekleyen İngiliz karakol gemisi sorduğunda “Amasra’da batma tehlikesi altındaki bir gemiyi kurtarma emri aldıklarını” söylediler.
Karadeniz’in korkunç karanlığı içinde, fırtınaları ve dalgaları aşarak saat 08.00’de Ereğli Limanı’na ulaşıp Çobançeşme önüne demirlediler. Ereğli Liman Reisi Nazmi Bey ve halk sevinç içindeydi. Kuvayı Milliye çok önemli bir gemiye sahip olmuştu. Ama Ereğli’de Rumların içindeki ajanlar Zonguldak’taki Fransız Komutanlığı’na durumu rapor etmişlerdi. İstanbul İşgal Kuvvetleri Komutanı Amiral Calthorpe bu korsan geminin aranıp İstanbul’a getirilmesi emrini vermişti.
‘BU İŞİ ALEMDAR YAPACAK’
Bir yanıt yazın