DÖVİZ KURLARI VE FEHMİ’NİN HEMOROİDİ

Türkiye'de muhalif gazetecilik yapmayı düşünüyorsanız eğer;Budist tapınağına giderek Dalaylama ile balık tutacağınıza ve daha sonrada o balığı oturup birlikte yiyeceğinize inanmış olmanız gerekir. - PhotoGrid 1591259954305 1

Türkiye’de muhalif gazetecilik yapmayı düşünüyorsanız eğer;
Budist tapınağına giderek Dalaylama ile balık tutacağınıza ve daha sonrada o balığı oturup birlikte yiyeceğinize inanmış olmanız gerekir.

Türkiye’de malzeme istemediğiniz kadar boldur.
Ama kullanamazsınız
Tehdit, taciz, şantaj, tecrit, hapis, işkence ve hatta faili meçhul’de dahil olmak üzere her şeyi göze almışsız demektir.

Milli damadımızın Döviz kur politikasını ekonomi dili ile sizlere anlatmak çok zor ve neredeyse imkansız.
Müdahale edilerek Amerikan Dolarının kuru düşürülürken Euro yükselişe geçiyor. Euro ya müdahale edilirken bu defada Amerikan Doları zirve yapıyor.

Ben bugün sizlere arkadaşım Erzurumlu Hemoroid Fehmi’nın hikayesini Erzurum şivesi ile anlatacağım.

Fehmi ticaretle uğraşırdı ve işleri gereği sık sık il dışına seyahat etmek zorundaydı. Son model özel bir aracı olmasına rağmen iş gezilerine hep uçakla gitmeyi ve yine uçakla geri dönmeyi tercih ederdi.
Uçakla yolcululuk yapmayı sevdiği yada keyif aldığı için değil, tam aksine uçaktan korkar ama bu yolculuklar mecbur olduğu için yapardı.
Çünkü ileri derecede hemorodi vardı Fehmi’nin
Uzun süreli bir koltukta oturamıyordu. Doktorlar operasyon şart demişlerdi. Ama teşhis sırasında istemedigi yerlerine tasvip etmediği şekilde dokunmalarından rahatsız olmuş yaşadığı bu acı tecrübeler nedeniyle operasyon yapılmasını bir türlü göze alamamıştı.

İstanbul dan Erzurum’a dönüyordu.
Sabiha Gökçen hava limanına zar zor yetişmisti
Offff ! Bak yine Hemoroidi azmıştı işte.
“Sık dişini Fehmi 1 saat 30 dakika sonra evdesin” dedi kendi kendine
Lakin oturmak ne mümkün…
Deyim yerindeyse Fehmi, kurtlu tulum peyniri gibi oturduğu koltuk ile savaşmaya başlamıştı.

Yan koltukta oturan beyefendi sordu:
“Uçak korkunuz mu var efendim?
Fehmi bu soruyu önce duymamazlıktan geldi.
Öyle ya poposunun altında bir yanardağ lav püskürtmeye devam ederken bu ve buna benzer sorularla o kadar cok karşılaşmıştı ki…

Adam konuşmaya devam etti:
“Korkmayın efendim korkmayın en güvenilir seyahat aracıdır uçaklar”
Fehmi isteksiz fakat nazikçe cevapladı:
“Yok gardaş yok benim münasip yerimde bir rahatsızlık var, o yüzden oturamıyorum”

Bunu söyler söylemez adam:
“Hemoroid değilmi” dedi

  • “He dohtorlar öyle diyir”
  • Kolay azizizim kolay, bu rahatsızlık bende de vardı hiçbir doktor çare olamadı. Hatta ben ameliyat bile oldum bir faydasını görmedim. Sonra birgün nur yüzlü biri bana şifayı söyledi ve bende onun dediğini yaptım hiçbir seyim kalmadı, anamdan yeniden doğmuş gibi oldum

Fehminin gözleri bir anda faltaşı gibi açılmıştı

  • Gurban olim ben sene, hele söyle ne yaptında kurtuldun bu illetten?
  • “Bak şimdi uçaktan inince yarım çay bardağı uçak benzini bulacaksın. Tuvalete gidip klozete oturacak bir dikişte benzini içeceksin. Daha sonra üstüne bir sigara yakıp derince bir nefes çekeceksin”
  • Essahmi bunu yaparsam bu illetten kutulacakmıyam gardaş
  • Kesinlikle kurtulacaksın. Ben sana telefon numaramı veriyorum dediklerimi yap şifa bul, sonrada ara ve bana dua et
  • Tamam gardaş söz verirem

Fehmi uçaktan iner inmez havaalanı güvenlik amirine koştu
Yalvar yakar ikna ederek 1 çay bardağı uçak benzinini alıp tuvalete girdi ve kolozete oturdu. Bir dikişte çay bardağındaki benzini içti ve sigarasını yaktı
Bir anda havaalanında yangın alarmları çalmaya başlamıştı. Fehmiyi yanmaktan zor kurtardılar.
Fehmi polislerin arasında karakola giderken izin isteyerek ailesini aradı.

Eşi çalan telefonuna cevap verdi

  • Fehmi döndün mü Erzuruma?
  • He döndüm hanım şimdide karakola gidirem.
  • Neden, ne oldu hayır olsun inşallah
  • Uçakta benim hastalığımın şifası var diyen biriyle tanıştım. Uçaktan indikten sonrada onun söylediklerini harfiyen yaptım.

Hanımı merakla sordu:

  • eeee ne oldu?
  • Ne olacak dediği gibi bir bardak uçak benzinini içtim sigarayı yaktım birden alav aldım. Alav sönsün diye ağzımı tuttum gö…m’den alavlar çıktı. Gö….mü tuttum ejderhalar gibi ağzımdan alav çıktı. Eskiden alttaki boğaz sızılırdi, şimdi üstteki boğazda sızılir. Eğer az bir ceza ile kurtulursam dua etmek için bana bu aklı veren adamın bizzat yanına gideceğim ve onun……………………………

Uzun sözün kısası
Fehminin ağzı ile kıçı arasındaki alevli tercihe benzer milli damadımızın döviz politikası
Söndüren olurmu olmaz mı bilinmez

Sevgiyle kalın


Comments

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir