Büyük Orta Doğu Projesi ve Barış Pınarı Harekatı

Geçen hafta Başkent Üniversitesi Kanal B televizyonunda  Suriye’ye müdahale ile Büyük Orta Doğu Projesi’nin (BOP) çöpe atıldığını açıkladım. Şimdi TV yayınında zaman darlığı sebebiyle üzerinde duramadığım konuları paylaşmak istiyorum.

Yukarıdaki  harita albay Ralph Peters tarafından hazırlanmış ve  Haziran 2006’da Silahlı Kuvvetler Dergisi’nde yayınlanmıştır. Peters, ABD Ulusal Savaş Akademisi’nden emekli bir albaydır. Harita resmi olarak Pentagon doktrinini yansıtmamakla birlikte, NATO’nun Savunma Koleji’nde kıdemli askeri görevliler için bir eğitim programında kullanılmıştır. Harita, büyük olasılıkla Ulusal Savaş Akademisi’nde ve askeri planlama çevrelerinde de ele alınmıştır.

BOP; ABD’nin İslam coğrafyasının sınırlarını yeniden çizmek, bölge ülkelerine demokrasiyi getirme projesidir. Bu kapsamdaki ülkelere demokrasi getirme sözü bir kandırmacadır. Projenin sınırları Hindistan ve Cebelitarık arasındaki bölgedir. Büyük Ortadoğu Projesi Kuzey Afrika’dan İran Körfezi’ni de kapsayacak şekilde Pakistan’a, Filistin’e, Orta Asya’ya ve Kafkaslar’a uzanan bölgedir.

ABD 1998’de Başkan Clinton Dönemi’nde 21.Yüzyılı Şekillendirme adı altında yeni bir stratejik yaklaşım geliştirmiştir. Bu yaklaşımın amacı, dünyayı ABD’nin çıkarları doğrultusunda şekillendirmektir. ABD’nin 2001’den itibaren uygulamaya koyduğu projenin adına BOP denmiştir.

11 Eylül 2001 saldırılarından sonra ABD’nin Afganistan ve 2003 yılında Irak’a müdahalesi bu stratejinin ilk adımı olmuştur. Başkan George Bush’a göre okyanuslar artık ABD’yi savunmaya yetmemektedir. Ortadoğu, Orta Asya, Hazar Bölgesi, Güney Doğu Asya ABD’nin yeni hayat sahası olarak görülmektedir.

ABD’nin etki ve ilgi alanlarının sınırları genişlemiştir. Günümüzde ABD  Ortadoğu’yu Merkez Harekat Alanı olarak tanımlamıştır. Adı CENTCOM olan komutanlığın sorumluluk alanı Ortadoğu ve Afrika’dır. BOP’un  ana hedefleri; BOP kapsamındaki ülkelerde istikrarı sağlamak, Filistin  İsrail anlaşmazlığını çözmek, teröre destek veren ülkelerle savaşmak ve Ortadoğu ülkelerinde demokratikleşmeye ve ekonomik gelişmeye katkıda bulunmaktır. George W. Bush’un ikinci seçimi kazanmasından sonra Dışişleri Bakanlığı’na atanan  danışmanı Condoleezza Rice tarafından,  BOP’un dünya kamuoyuna Fas’tan Çin sınırına kadar 22 ülkenin siyasi ve ekonomik coğrafyasının değiştirilmesi olarak sunulmuştur.

Eylül 2010’dan sonra Arap Baharı adı altında dış destekli halk ayaklanmaları ile diktatörler devrilmiştir. BOP’un gerçek hedefleri şunlardır: İsrail’in varlığını ve güvenliğini garanti altına almak, terörist devlet olarak kabul ettikleri devletlerin elindeki kitle imha silahlarını yok etmek, petrol sevkiyatının aksamasını önlemek, terör odaklarını ve destekçilerini ortadan kaldırmak, ABD’ye yönelik muhalif unsurları ve yönetimleri  yok etmek, ılımlı İslam anlayışını bölgede hakim kılmak (Terör örgütü FETÖ’ye destek bu kapsamdadır), ABD’nin nüfuzunu bölgede yaygınlaştırmaktır.

Esas amaç, ABD’nin petrol ve petrol yollarını kontrol altına alarak başka ülkelerin kullanmasını önlemektir. Esas amacı ise İsrail’in varlığını korumaktır. BOP Eş Başkanı  eğer ayrılmamış ise  Cumhurbaşkanı  Erdoğan’dır: “Diyarbakır’ı BOP’un merkezi yapacağız.”  14 Mart 2007. “Tayyip Erdoğan ABD’nin, aralarında Türkiye’nin de bulunduğu 24 ülkenin  sınırlarını değiştirecek olan Büyük Ortadoğu Projesinde Diyarbakır’ı merkez yapacağını söylüyor” (https://www.youtube.com/watch?v=6oSfiOnFvQo)

BOP kapsamında gündeme gelen yukarıdaki harita ile Sevr (Sevres) anlaşması  ile öngörülen harita arasında büyük benzerlik vardır. Aşağıda ABD Başkanı Wilson’un  Sevr Anlaşması haritası  ile Barzani’nin 26 ilimizi de içine alan haritası verilmiştir.

Sevr Anlaşması’nın 62, 63 ve 64. maddeleri  Kürdistan  ile ilgilidir.  Fırat’ın doğusunda, Ermenistan’a verilecek toprakların güneyinde Gaziantep, Birecik, Urfa ve Mardin illeri Suriye’ye bırakılmak üzere Türk-İran sınırına kadar olan bölgede İngiliz, Fransız, İtalyan devletlerinin himayesinde, önce yerel özelliğe sahip olan bir Kürt devleti kurulacaktır. Daha sonra Milletler Cemiyetine müracaat etmeleri ve konseyin uygun görmesi hâlinde bağımsız olacaklardır. Irak’ın kuzeyindeki Kürtler bu devlete katılmak isterlerse, bu istekleri başlıca Müttefik Devletlerce  kabul edilecektir. Türkiye bu bölgeler üzerindeki haklarından ve sıfatlarından peşin olarak vazgeçecektir.

Ralph Peters’in bu konudaki görüşü şöyledir:Orta Doğu,  işlevsiz sınırlardan çok daha fazla sorun yaşarken – kültürel durgunluktan skandal eşitsizliğe, ölümcül dini aşırılıkçılığa  kadar- bölgenin  istikrarsızlığını  anlamak için çaba harcayan en büyük tabu İslam değil, uluslararası sınırları  kabul eden kendi diplomatlarımızdır. Bu makaleye eşlik eden haritalarda öngörülen sınırlar, Kürtler, Beluciler  (Beluciler  Kürtlerin amca çocuklarıdır. Belucistan günümüzde  İran ve Pakistan sınırları içinde kalıyor) ve  Şii Araplar gibi en önemli  aldatılan nüfus gruplarının yaşadığı yanlışlıkları telafi ediyor. Ancak Orta Doğu Hıristiyanları, Bahailer, İsmailliler, Nakşibendiler ve diğer birçoğu sayısal olarak daha az azınlıklar konusunda onları yeterince kapsamamaktadır.”

Son söz: Barış Pınarı Harekatı ile Türkiye’nin güneyinde İsrail yanlısı bir garnizon Kürt devletinin kurulma çabası  ortadan  kalkmış, hayali de  yerin yedi kat altına gömülmüştür.


 Çankaya Cumhuriyet Konferansları

Çankaya Belediyesi bu yıl ilk  defa  düzenlenen “Çankaya Cumhuriyet Konferansları”  adı altında bir dizi seri konferans dizisini başarıyla gerçekleştirmiştir. 26 Ekim Cumartesi  günü   “Cumhuriyetin Düşündürdükleri” etkinliğinde  Altan Öymen, Çiğdem Toker, Murat Yetkin konuşmacı olarak katılmış,  27 Ekim Pazar günü  “Cumhuriyetin Tarihsel Birikimi”   başlığında SBF yurdundan (1966-1967) oda arkadaşım Prof. Dr. İlber Ortaylı çok etkili bir konuşma yaparak tüm katılanların gönlünü fethetmiştir. Saat 17.00’de ise “Türkiye Cumhuriyetinin Güncel Soru ve Sorunları”  başlığında  Fikret Bila, İsmail Saymaz ve Deniz Zeyrek görüşlerini açıklamışlardır.  Çankaya Belediyesini, bu etkinliği gerçekleştirdiği için başta Başkan Alper Taşdelen olmak üzere etkinlikte tüm  emeği geçenleri  candan kutlarım.

29 Ekim Cumhuriyet Bayramımız  kutlu olsun. Daha nice 29 Ekimlere…

Geçen hafta Başkent Üniversitesi Kanal B televizyonunda  Suriye’ye müdahale ile Büyük Orta Doğu Projesi’nin (BOP) çöpe atıldığını açıkladım. Şimdi TV yayınında zaman darlığı sebebiyle üzerinde duramadığım konuları paylaşmak istiyorum. - sadik ridvan karluk

GİRİŞ TARİHİ:

GÜNCELLEME:

Bu gibi içeriklerin devam etmesini istiyor, Akademik yayınları veya vatandaş gazeteciliği destekliyorsanız, maddi katkıda bulunabilirsiniz.

İçerik desteği, sponsorluk veya işbirliği teklifleri için bizimle irtibata geçebilirsiniz.

1948 yılında Eskişehir’de doğdum .1970’de Ankara Üniversitesi Siyasal Bilgiler Fakültesi’ni bitirdim. Kısa bir süre Maliye Bakanlığı ve Sayıştay’da çalıştıktan sonra 1972 yılında Eskişehir İTİA İktisat Bölümü’nde akademik kariyere başladım. 1975’te doktor, 1979’da doçent oldum. 1975 – 1976’da İngiltere Sussex Üniversitesi’nde doktora üstü çalışmalar yaptım.

1982 yılında Devlet Planlama Teşkilatı Başbakan Turgut Özal’ın direktifleri doğrultusunda kurulan AET Genel Müdürlüğü’nün (şimdiki AB Bakanlığı) başkanlığını yaptım. 1984 – 1985 döneminde İktisadi Kalkınma Vakfı Yönetim Kurulu üyeliğinde bulundum, 1982 – 1985 yılları arasında İstanbul Ticaret Odası Yönetim Kurulu Başkanı’na (Nuh Kuşçulu) danışmanlık yaptım. Bu dönemde Türkiye’de Yabancı Sermaye Yatırımları konusunda iki kitabım (biri İngilizce) ile İhracatta Vergi İadesi kitabım İTO tarafından yayınlandı.

1985 yılında Paris’te OECD nezdinde Türkiye Büyükelçiliği’ne Planlama Müşaviri sıfatıyla tayin edildim. Görev yaptığım dönemde Türkiye’yi 4 Komite’de temsil ederek, Türkiye’de kalkınmakta olan bölgeler konusunda OECD’nin önemli bir araştırmasının (Regional Problems and Policies in Turkey) basılmasına katkıda bulundum. 1990 yılında yurda dönüşümde DPT Müsteşar Müşavirliği’ne getirildim. Daha sonra Başbakanlık Başmüşavirliğinde Türkiye ile Türk Cumhuriyetlerinin ekonomik ilişkilerinin gelişmesinde bir model olan “Türk Ödemeler Birliği” kurulması için bir proje geliştirdim.

1991 yılında profesörlüğe atanarak Anadolu Üniversitesi’ne geçtim. Anadolu Üniversitesi’nde Türkiye Ekonomisi, Uluslararası İktisat, Uluslararası Ekonomik Kuruluşlar, Avrupa Birliği, Avrupa Birliği Türkiye İlişkileri , Dış Ticaret Teorisi ve Politikası, Uluslararası Entegrasyonlar derslerini kendi eserlerimi esas alarak yürüttüm. Akademik kariyerimde 23 yüksek lisans, 16 doktora tezi yönettim. Bu öğrencilerim arasında çeşitli üniversitelerde görev yapan çok sayıda profesör, doçent ve yardımcı doçent bulunmaktadır. Üniversite Senato ve Yönetim Kurulu üyeliği yaptım, İktisat Fakültesi Dekanlığım döneminde AÖF kapsamında bulunan tüm iktisat kitaplarının yeni formata göre yazılmasına yazar ve editör olarak katkıda bulundum.

İkinci (1981), Üçüncü (1992) ve Dördüncü (2004) Türkiye İktisat Kongrelerine bildiri sunarak katılan tek öğretim üyesiyim. Dördüncü Türkiye İktisat Kongresi Bilim Komisyonu üyeliği yaparak Türk Sanayici ve İşadamları Vakfı (TÜSİAV) Bilim Kurulu Başkanlığı görevinde bulundum. 1996 yılında TOBB Milletlerarası Ticaret Odası (International Chamber of Commerce: ICC) Uluslararası Ticaret ve Yatırım Politikaları Komisyonu’nda (Commission on Trade and Invesment Policy) ICC Türkiye Temsilciliğine getirildim. Son 10 yıldır TOBB ICC IFO World Economic Survey kapsamında her üç ayda Türkiye ekonomisindeki gelişmeler ile ilgili olarak gönderilen sualnameleri cevaplandıran 12 uzmandan biriyim.

“Uluslararası Ekonomi: Teori ve Politika”, “Türkiye Ekonomisi: Cumhuriyetin İlanından Günümüze Yapısal Değişim”, “Avrupa Birliği”, “Türkiye Avrupa İlişkileri: Bir Çıkmaz Sokak” ve “Uluslararası Kuruluşlar” başlıklı temel ders kitaplarım dahil yayınlanmış 24 kitabım, 300’den fazla makalem, 12 ortak ve 3 çeviri eserim vardır. Beş ders kitabım (642-908 sayfa aralığında) 42 baskı yapmıştır. Tüm üniversitelerde ders kitabı ve yardımcı kitap olarak okutulmaktadır.

Ortak yazarlı bir ders kitabım TÜBA üniversite ders kitapları 2012 yılı telif ve çeviri eser ödülü olmak üzere 6 “bilimsel araştırma ödülüne” sahibim. Diğer araştırma ödüllerim şunlardır: 1984: Enka Vakfı, “Türk Ekonomisinin Dünya Ekonomisine Entegrasyonu,” Bilimsel Araştırma Yarışması Üçüncülük Ödülü, 1982: Türkiye Milli Kültür Vakfı: Teşvik Armağanı, Dal: İktisat, 1981: İktisadi Kalkınma Vakfı, “AET ile İlişkilerimizin Atatürkçü Ekonomik Politika Açısından Değerlendirilmesi,” Behçet Osmanağaoğlu İnceleme Yarışması Birincilik Ödülü, 1979: Pamukbank, “Dışsatımın Özendirilmesinde Ticari Bankalarımızın Yeri” Bilimsel Araştırma Yarışması İkincilik Ödülü.

ABD ABI Enstitüsü’nün Yılın Eğitimcisi (Man of the Year 2011) ödülü sahibiyim. Özgeçmişim WHO’s WHO Dünya, Asya ve Türkiye baskılarında yer almıştır. (Who's Who in Asia 2012, Asya’da Kim Kimdir 2’nci baskı, 01/11/2011, Who's Who in the World 2011, Dünyada Kim Kimdir, 28’nci baskısı, 03/12/2010, Günümüz Türkiyesi'nde Kim Kimdir, 01/05/2005). Özgeçmişim Turkischer Biographiscer Index/Turkish Biographical Index’te (2004, s.563) yer almıştır. Google Akademik’te 1.070 (05.02.2018) atıfım vardır.

Eskişehir Sanayi Odası, Eskişehir Ticaret Odası, İstanbul Sanayi Odası, Ankara Ticaret Odası, Ankara Sanayi Odası, Kayseri Sanayi Odası, İşveren Dergisi, İktisadi Kalkınma Vakfı Dergisi gibi oda dergilerinde yazılarım yer almıştır. Türkiye’de yayınlanan çok sayıda bilimsel derginin hakem heyetinde yer almaktayım. Ders kitaplarım: 42 baskı yapmış olup 3.884 sayfadır.

Yorumlar

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Bugün Gündem
  1. Babam Uğur Otluçimen de o anda ekmek alıyormuş fırıncıdan o da hakkın rahmetine kavuşmuş. Allah rahmet eylesin.

  2. Benimde annemin amcası Abdullah Soylu dedemiz bu olayda şehit olmuştur. Kendisi o tarihte bölgede fırıncılık yapmaktadır ekmek dağıtımı yaparken o…

  3. Peygamber(ler)in ALLAH’a Ortaklığı?! Hadisler? KUR’AN!? Din’den beslenenler-sömürücüler-din satıcıları; ‘Tanrı-Allah-Kitap-Kur’an’ söylemiyle bireysel olması gerekirken, kurumsallaştırdıkları ‘inancı’ önce; Yahudilik-Hıristiyanlık-Budizm gibi farklı dinlere,…

  4. pavarotti de güzel söyler Oçi Çorniye’yi

  5. Tasavvuf; Kullara Tapınma? KUR’AN!? Tasavvuf konusu; ilk başlarda KUR’AN merkezli nefsi terbiye etme amaçlı ortaya çıkmışsa da; sonralarda kişileri yüceltme,…

  6. KUR’AN! Fal?-Nazar?-Büyü? (Mâide,3)”Fal oklarıyla-kehanet yoluyla gelecekte sizleri neyin beklediğini öğrenmeye çalışmak fısktır-kötü bir eylemdir; çünkü bu yoldan çıkmaktır.” Fal ile…

  • BAKMAK ve GÖRMEK

    BAKMAK ve GÖRMEK

                Kimi yazılarımda ‘ben söze bakarım’ dediğim için eleştiriler almıştım.             Bu uzsözün tamamı; “ben söze bakarım söz mü diye, bir de söyleyene bakarım adam […]


  • “Can güvenliği her şeyin önünde…”

    “Can güvenliği her şeyin önünde…”

    Yaşanan depremler olası İstanbul’da beklenen depremi gündeme taşıdı. Uzmanlar İstanbul’da yıkıcı depremin olabileceğini söylüyor ve tedbir almada geç kalınmaması gerektiğinin altını çiziyorlar. Prof. Dr. Naci […]


  • Bir Günah Gibi

    Bir Günah Gibi

    Kimin yazdığını bilmiyorum, ancak çok duygusal bir kişinin yazdığına emin olduğum bir şarkı sözü vardır. Aslında şarkı bir Rus halk şarkısından gelmekte, ‘Oçi Çorniye’. Şarkının […]


  • Tasavvuf; Kullara Tapınma? KUR’AN!?

    Tasavvuf; Kullara Tapınma? KUR’AN!?

    Tasavvuf konusu; ilk başlarda KUR’AN merkezli nefsi terbiye etme amaçlı ortaya çıkmışsa da; sonralarda kişileri yüceltme, söylediklerini buyruk kabul etme zaafı ile kutsallaştırılmışlara-kullara tapınma haline […]


  • SEÇİMLERDE SEÇMEN; YA T.C. YA DA YIKIM VE KAOS DİYECEK

    SEÇİMLERDE SEÇMEN; YA T.C. YA DA YIKIM VE KAOS DİYECEK

    Türkiye’de önümüzdeki dönemde yapılacak seçimler için, herkesinde gördüğü gibi, ABD bilerek kendine bağlı işbirlikçilerle beraber R.T.E. -K.K. üzerinden Türkiye’ye anti demokratik ve totaliter içerikli iki […]


  • PROTEİN EKSİKLİĞİ

    PROTEİN EKSİKLİĞİ

    Ülkelerin gelişmesini, proteinli gıdalarla beslenen gençler ve kuşaklar sağlar. Her Japon çocuğu mutlaka yumurta yer, et, balık, fındık, badem yer, süt içer. Her Alman çocuğu […]


  • Kocaseyit

    Kocaseyit

    1929’da Havran’a gelen Gazi Mustafa Kemal Atatürk  ,Nahiye Müdürüne , ” Havran köylerinden birinde bir Seyit Onbaşı olacaktı onu bulup getirin” der. Seyit Onbaşı’nın hangi köyde olduğunu bilmeyen Nahiye Müdürü “Emriniz olur.Buluruz […]


  • Diploması Gizlenen Cumhurbaşkanı Kim?

    Diploması Gizlenen Cumhurbaşkanı Kim?

    Yukarıdaki başlık sayın Emin Çölaşan’ın  dünkü  yazısının başlığıdır.  Sayın Sultan Uçar    “Diploma kayalara çarpmış’başlığı ile sayın Cumhurbaşkanının diplomasını sorgulamış. Sayın Fatih Portakal ise “En azından […]


  • Bir Şahin’in inanılmaz yolculuğu

    Bir Şahin’in inanılmaz yolculuğu

    Kuşlar yılın farklı zamanlarında besin kaynaklarının mevcudiyetine ve iklim koşullarına bağlı olarak kışı geçirecekleri alanlara veya üreme alanlarına göç ederler. Göç eden kuşların çoğu Avrupa, […]


  • Orta Asya’da Türkler

    Orta Asya’da Türkler

    Türkmenistan’daki ‘Türk’ ile Türkiye’deki ‘Türk’ aynı insanları mı ifade ediyor? Eğer öyleyse, neden ikisinin arasında isimleri başka insanlara atıfta bulunan ülkeler var? İran, Irak, Suriye […]


  • Tercihleri ile Yavaş Yavaş Ölümü Seçmek veya Seçmemek

    Tercihleri ile Yavaş Yavaş Ölümü Seçmek veya Seçmemek

    “Yavaş yavaş ölürler okumayanlar” diyor şair. Yaşam Tercihimizde Yavaş Yavaş Ölümü Mü? Yoksa Yaşamı Anlayarak Ölmek mı? Brezilyalı şair Martha Medeiros’un 1961 yılında yazdığı “Ağır […]


  • HANGİ TATAR?-HÜSEYİN MÜMTAZ

    HANGİ TATAR?-HÜSEYİN MÜMTAZ

    HANGİ TATAR? HÜSEYİN MÜMTAZ KKTC Cumhurbaşkanı Tatar bir gazetecinin; “14 Mayıs sonrası Türkiye politikasını değişirse siz aynı çizgide kalmaya devam edecek misiniz?” sorusuna, “Böyle doğdum, […]


  • Marmaris, İngilizler için daha maliyetli…

    Marmaris, İngilizler için daha maliyetli…

    Turizm sezonunda bu yıl daha çok İngiliz Türkiye’ye gelecek. Özellikle Marmaris, Bodrum gibi tatil yörelerinde bu yaz daha çok İngiliz göreceğiz. Marmaris, Dalaman ve Bodrum’a […]


  • Yine bir deprem uyarısı…

    Yine bir deprem uyarısı…

    Depremler tehlikesi halen devam ediyor. Uzmanlar yeni depremler konusunda yeni uyarılarda bulunuyor. Şimdi de Bingöl masaya yatırıldı. Bingöl’de de deprem olabileceği konusunda yeni uyarılar geldi. […]