Hocalı Soykırımını Kınamayan Halil Berktay’ı TBMM’de Onurlandırmak Doğru mu?

Hocalı’da Ermeni çeteleri tarihin en vahşi katliamlarından birini yapmış, çocuk, yaşlı, kadın, bebek demeden birçok Azeri’yi  vahşice katletmiştir. İnsanların kafa derilerini yüzmüş, sağ olarak ele geçirdiklerini  işkenceye tabi tutmuş, testereler ile  kol ve bacaklarını kesmiş, genç kızların kafa derilerini yüzmüş, babanın gözü önünde evladını, evladın gözü önünde babayı kurşuna dizmiş, kesik kafaları sepetlere doldurmuş, 56 hamile kadının karnını yarmışlardır. Tüm bu gerçekleri görmek istemeyip sözde Ermeni soykırımını Türkiye’ye kabul ettirmek isteyenler, Ermeni isyanlarını konu alan ve Amerikalı yönetmen Philip M. Callaghan tarafından çekilen “Ermeni İsyanı 1894-1920” belgeselini izlemelidirler. (Türkçe için: , İngilizce için: The Armenian Revolt: 1894-1920: .org.tr/index.php?Page=Anasayfa&Lisan=en)

Prof. Dr. Halil Berktay gibi sözde Ermeni soykırımı konusunda Türkiye’yi suçlayanlar,  Hocalı’da Ermenilerin yaptıklarını neden görmezden gelmektedirler?  İbn Haldun Üniversitesi Tarih Bölümü Başkanı Prof. Dr. Halil Berktay, TBMM’de 21 Şubat’ta  düzenlenen ‘Türkiye’de Demokrasinin Gelişimi’ konulu Meclis Sohbetleri programına katılmıştır.

Berktay, Taraf Gazetesi’nde kaleme aldığı yazılarını topladığı Weimar Türkiyesi kitabında “Ermeni tehciri değil Ermeni soykırımı yapılmıştır” diyen biridir. (s.129) Halil Berktay,  Türk tarihçisi olmamakla övünür. Chicago’da Türk ve Ermeni tarihçilerini buluşturma adına yapılan bir toplantıda yönetici, Türkiye’de yaşayan bir kişiyi Ermeni entelektüeli diye tanımlayınca Berktay şunları söylemiştir: “Bu denli etnik kategorilerle düşünmek doğru değil. Ben Türk tarihçisi değilim. Ben tarihçiyim.”

Hollanda Parlamentosu’nun 22 Şubat’ta koalisyon ortağı Hıristiyan Birliği’nin hazırladığı  sözde Ermeni soykırımını  tanıma tasarısını kabul etmesinden bir gün önce Berktay’ın TBMM’de konuşma yapması, ancak Türk Milletine yapılmış kötü bir şaka olabilir.

Hıristiyan Birlik (CU)  Milletvekili Joel Voordewind tarafından hazırlanan Ermeni soykırımının tanınması önerisine, Türk kökenli milletvekilleri tarafından kurulan DENK partisi dışındaki tüm partiler destek vermiştir. Öneri, 3’e karşı 142 oyla kabul edilmiştir. Dışişleri Bakanı Sigrid Kaag, 24 Nisan’da Ermenistan’ın başkenti Erivan’da düzenlenecek soykırımı anma törenine hükümeti temsilen bir heyet gönderileceğini, fakat  bu kararın hükümetin Ermeni soykırımını tanıdığı anlamına gelmediğini açıklamıştır.

Kaag, Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi’nde Ermeni soykırımı yapıldığına ilişkin herhangi bir karar alınmadığına dikkati çekerek, uluslararası mahkemeler tarafından alınmış bağlayıcı bir karar da bulunmadığını vurgulamıştır. Meclis, hükümetten soykırımı kabul etmesi talebinde bulunmamıştır. Hükümet 1915’te yaşananları, “büyük bir katliam” olarak değerlendirdiklerini söylemiştir. DENK lideri Tunahan Kuzu, o dönemde Anadolu’da bir iç savaş yaşandığını ve çok sayıda Türk’ün de Ermeniler tarafından katledildiğini belirterek, Hollandalı milletvekillerinin tarihçilerin koltuğuna oturmaması gerektiğini  açıklamıştır.

Okumaya devam et  Başkan Biden’ın  Ermeni Tehcirine “Soykırım”  Demesi Kabul Edilemez   

Berktay, Türkiye’nin 1915 yılında korkunç bir olay yaşandığını kabul etmesini şöyle savunmaktadır: “Bundan Türkiye Cumhuriyeti sorumlu tutulamaz. İkincisi 1915, bundan 90 sene öncedir. Bu tarihsel bir olaydır. Bu mesele Türkiye’de özgürce, kimse ideolojik bombardımana maruz kalmadan tartışılmalıdır.” Oysa Hollandalı 142 parlamenter öyle düşünmemektedir.

Ben; 142 Hollandalı parlamenterlerin, Halil Berktay ve onun gibilerin, Avrupa Akademisi ve Lepsiushaus Potsdam Üniversitesi’nin  geçen yıl Berlin’de Ermeni Soykırımı İçin Avrupa Yaklaşımları (Past in the Present European Approaches to the Armenian Genocide) konulu  Çalıştay’ına katılanların Hocalı soykırımı konusunda ne düşündüklerini  merak etmekteyim.  Zori Balayan’ın 1995 yılında yayınlanan Ruhumuzun Canlanması (Heaven and Hell, Los Angeles 1997, Yerevan 1995) kitabında (s. 260-262) Hocalı’da soykırımın yapıldığını itiraf etmesine ne diyeceklerini de merak etmekteyim.

Ermeni güçleri 1992 yılının 25 Şubatı 26 Şubat’ta bağlayan gece Hocalı kasabasında 63 çocuk, 106 kadın ve 70’den fazla yaşlı dahil olmak üzere toplam 613 Azeri Türkünü öldürmüş, 487 kişi bu saldırıda ağır yaralanmış, 1275 kişi işkenceye uğramış, 150 kişi kaybolmuştur.

Cesetler üzerinde yapılan incelemelerde cesetlerin yakıldığı, gözlerinin oyulduğu, başlarının kesildiği görülmüştür. Eski ASALA eylemcilerinden Monte Melkonian, Hocalı’ya yakın bölgede Ermeni askeri birliklere komutanlık yapmış ve katliamdan bir gün sonra Hocalı çevresinde gördüklerini günlüğünde anlatmıştır. Melkonian’ın olümünden sonra Markar Melkonian kardeşinin günlüğünü Benim Kadeşimin Yolu (My Brother’s Road: An American’s Fateful Journey to Armenia, I.B.Tauris, 2005) isimli kitapta Hocalı katliamı için şunları yazmıştır: “Hocalı stratejik bir amaç olmasından başka aynı zamanda bir öç alma eylemiydi.”

Büyük Ermenistan idealistlerinden ve İnterpol tarafından (1994 Bakü metro bombalaması suçu) tüm dünyada aranan Zori Balayan 1995 yılında yayınlanan Ruhumuzun Canlanması (Heaven and Hell,  Los Angeles 1997, Yerevan 1995) kitabında (s. 260-262) Hocalı’da soykırımın yapıldığını şöyle itiraf etmiştir:

“Arkadaşımız Haçatur’la ele geçirdiğimiz eve girerken askerlerimiz 13 yaşında bir Türk çocuğunu pencereye çivilemişlerdi. Türk çocuğunun bağırışları çok duyulmasın diye, Haçatur çocuğun annesinin kesilmiş memesini çocuğun ağzına soktu. Daha sonra 13 yaşındaki Türk’e onların atalarının bizim çocuklara yaptıklarını yaptım. Başından ve karnından derisini soydum. Saate baktım, Türk çocuğu yedi dakika sonra kan kaybından öldü.

 İlk mesleğim hekimlik olduğu için hümanist idim, bunun için de Türk çocuğuna yaptığım bu işkencelerden dolayı kendimi rahatsız hissetmedim. Ama ruhum halkımın yüzde birinin bile intikamını aldığım için sevinçten gururlanırdı. Haçatur daha sonra ölmüş Türk çocuğunun cesedini parça parça doğradı ve bu Türk’le aynı kökten olan köpeklere attı. Akşam aynı şeyi üç Türk çocuğuna daha yaptık.

Ben bir Ermeni vatansever olarak görevimi yerine getirdim. Haçatur da çok terlemişti, ama ben onun gözlerinde ve diğer askerlerimizin gözlerinde intikam ve güçlü hümanizmin mücadelesini gördüm. Ertesi gün biz kiliseye giderek 1915’te ölenlerimiz ve ruhumuzun dün gördüğü kirden temizlenmesi için dua ettik. Ancak biz Hocalı’yı ve vatanımızın bir parçasını işgal eden 30 bin kişilik pislikten temizlemeyi başardık.”

Azerbaycan Parlamentosu  1994 yılında Hocalı’da yaşanan katliamı   soykırım olarak kabul etmiştir. AKPM’nin 30 üyesi (12 Türkiye, 8 Azerbaycan, 3 Birleşik Krallık, 2 Arnavutluk, 1 Bulgaristan, 1 Lüksemburg, 1 Yugoslavya Federal Cumhuriyeti, 1 Makedonya Cumhuriyeti, 1 Norveç, 1 Polonya) tarafından imzalanan, “Ermeniler tüm Hocalıları öldürdüler ve tüm şehri harap ettiler” ifadesinin yer aldığı ve 19’ncu yüzyılın başlarından bu yana Ermeniler tarafından Azerilere karşı işlenen katliamları soykırım olarak tanımaya adım atılması gerektiğini belirten 324 Nolu bildiri yayınlamıştır.

Okumaya devam et  Ermeni Soykırımı Yalanları Karşısında Resmi Suskunluk Stratejisi?

2009 Şubat ayında Kaliforniya Eyalet Mahkemesi’nun  üyesi Felipe Fuentes, Cumhurbaşkanı İlham Alivev’e yazdığı mektupta Hocalı olaylarını Azeri katliamı şeklinde nitelendirerek, kurbanların ailelerine başsağlığını sunmuştur. Meksika Senatosu 2011 yılında ve İslam Konferansı Örgütü Parlamentolar Birliği Hocalı katliamını soykırım olarak tanımıştır. Pakistan Senatosu Dış İlişkiler Komitesi 1 Şubat 2012 tarihinde Ermenilerin Azerbaycan Türklerine uyguladığı soykırımı kınayan kararı kabul etmiştir. Türkiye’nin Hocalı katliamını neden soykırım olarak tanımadığını anlamış değilim.

TBMM’de Çarşamba günkü toplantı öncesinde Milli Düşünce Merkezi Genel Başkanı Sadi Somuncuoğlu’nun TBMM Başkanı Sayın İsmail Kahraman’a yazdığı yazıyı bu kapsamda paylaşıyorum.

Sayın İsmail Kahraman

TBMM Başkanı

Ankara

Başkanlığınızca düzenlenen, “Meclis Sohbetleri” bağlamında ”Türkiye’de Demokrasinin Gelişimi” konulu konferans bugün (21 Şubat 2018) yapılacaktır. Öğrendiğimize göre, bizzat katılarak “şereflendireceğiniz” ve eski Meclis Başkanı Köksal Toptan’ın yöneteceği toplantıda, Prof. Dr. İlber Ortaylı, Prof. Dr. Halil Berktay ve Avni Özgürel konuşacaklardır.

Nice şehitlerin kanları, çekilen tarifsiz acılar ve ödenen ağır bedellerle kazanılan Türk Milletinin egemenliğinin temsil edildiği kutsal bir mekânda; demokratik rejimin en yüce kurumu TBMM’de Halil Berktay gibi birinin konuşacak olmasını şaşkınlıkla ve üzüntüyle karşıladığımızı bildirmek isteriz. Bu kişi ki; Ermeni Mezalimi konusunda, Osmanlı Türk İmparatorluğuna, Türkiye Cumhuriyetine ve Türk Milletine en ağır suçlamaları ve hakaretleri yapanların öncüsü konumundadır. Meclisimizin Başkanına asla yakışmayan bu tutumu şiddetle kınıyoruz.

Bu kişinin yıllardır; “1915’te Ermenilere karşı etnik temizlik yapıldı.”, “1915 tehciri “jenosiddi.” Aralarında Enver Paşa, Talat Paşa gibi Osmanlı’nın son dönem en üst düzey kadrolarını “Sosyal-Darwinistçi” ve bu yolla “ırkçı” ilân ettiği bilinmektedir. Ermenistan, Ermeni Diasporası, bazı emperyalist ülkeler ve işbirlikçilerin yalanlarını, inatla ve cüretle tekrarlayan Berktay’ın hangi maksatla TBMM’ye davet edildiğini öğrenmek, Türk Milletinin en tabi hakkıdır.

Okumaya devam et  Başkan Biden Anayasanın dört maddesini ihlâl etmiştir

Doğu Anadolu’da devlet kurmak üzere 1860’da harekete geçirilen silahlı Ermeni çeteleri, Birinci Dünya Harbinde düşmanlarımızın safında yer alarak yüzbinlerce insanımızı katletti. Savaş  sonrasında işgal kuvvetlerinin himayesinde yeniden saldırıya geçen Ermeni ordusu yenildi (1920) ve Gümrü,  Moskova ve Kars anlaşmaları ve son olarak uluslararası Lozan Antlaşması ile bugünkü sınırlar belirlenip sonuca bağlandı.

Aradan elli yıl geçtiği halde, emperyalistlerin kışkırtması ile kin ve nefretin esiri Ermeni teröristleri ABD ve AB ülkelerinde (1973-1985) düzenledikleri suikastlarla birçok masum diplomatımızı katletti. Devletimiz bu vahşetin ve ihanetin de üstesinden gelince, bu defa kardeş Azerbaycan (1992) hedef seçildi. Hocalı kentinde çocuk, kadın, yaşlı demeden insanlar katledildi; bir buçuk milyon Azerbaycan Türk’ü sürgün gönderildi. Şu anda Azerbaycan topraklarının yüzde 20’si Ermeni çetelerinin işgali altındadır.

Görüldüğü gibi, Ermeniler 158 yıldır saldırıyor, Türkler 158 yıldır savunuyor. Demek ki; asıl “soykırımcı” ve katliamcı Ermenilerdir.

Sayın Başkan

Sizi, Türk Milletinden özür dilemeye ve bu davranışınızı açıklamaya davet ediyoruz. 21.02.2018

Sadi SOMUNCUOĞLU

Milli Düşünce Merkezi Genel Başkanı

Haberi paylaşın
Hocalı’da Ermeni çeteleri tarihin en vahşi katliamlarından birini yapmış, çocuk, yaşlı, kadın, bebek demeden birçok Azeri’yi  vahşice katletmiştir. İnsanların kafa derilerini yüzmüş, sağ olarak ele geçirdiklerini  işkenceye tabi tutmuş, testereler ile  kol ve bacaklarını kesmiş, genç kızların kafa derilerini yüzmüş, babanın gözü önünde evladını, evladın gözü önünde babayı kurşuna dizmiş, kesik kafaları sepetlere doldurmuş, 56 hamile kadının karnını yarmışlardır. Tüm bu gerçekleri görmek istemeyip sözde Ermeni soykırımını Türkiye’ye kabul ettirmek isteyenler, Ermeni isyanlarını konu alan ve Amerikalı yönetmen Philip M. Callaghan tarafından çekilen “Ermeni İsyanı 1894-1920” belgeselini izlemelidirler. (Türkçe için: , İngilizce için: The Armenian Revolt: 1894-1920: .org.tr/index.php?Page=Anasayfa&Lisan=en) - hocali

GİRİŞ TARİHİ:

GÜNCELLEME:

Bu gibi içeriklerin devam etmesini istiyor, Akademik yayınları veya vatandaş gazeteciliği destekliyorsanız, maddi katkıda bulunabilirsiniz.

İçerik desteği, sponsorluk veya işbirliği teklifleri için bizimle irtibata geçebilirsiniz.

Yorumlar

“Hocalı Soykırımını Kınamayan Halil Berktay’ı TBMM’de Onurlandırmak Doğru mu?” için bir cevap

  1. […] “Arkadaşımız Haçatur’la ele geçirdiğimiz eve girerken askerlerimiz 13 yaşında bir Türk çocuğunu pencereye çivilemişlerdi. Türk çocuğunun bağırışları çok duyulmasın diye, Haçatur çocuğun annesinin kesilmiş memesini çocuğun ağzına soktu. Daha sonra 13 yaşındaki Türk’e onların atalarının bizim çocuklara yaptıklarını yaptım. Başından ve karnından derisini soydum. Saate baktım, Türk çocuğu yedi dakika sonra kan kaybından öldü.  İlk mesleğim hekimlik olduğu için hümanist idim, bunun için de Türk çocuğuna yaptığım bu işkencelerden dolayı kendimi rahatsız hissetmedim. Ama ruhum halkımın yüzde birinin bile intikamını aldığım için sevinçten gururlanırdı. Haçatur daha sonra ölmüş Türk çocuğunun cesedini parça parça doğradı ve bu Türk’le aynı kökten olan köpeklere attı. Akşam aynı şeyi üç Türk çocuğuna daha yaptık. Ben bir Ermeni vatansever olarak görevimi yerine getirdim. Haçatur da çok terlemişti, ama ben onun gözlerinde ve diğer askerlerimizin gözlerinde intikam ve güçlü hümanizmin mücadelesini gördüm. Ertesi gün biz kiliseye giderek 1915’te ölenlerimiz ve ruhumuzun dün gördüğü kirden temizlenmesi için dua ettik. Ancak biz Hocalı’yı ve vatanımızın bir parçasını işgal eden 30 bin kişilik pislikten temizlemeyi başardık.” 😉 […]

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Bugün Gündem

  1. KUR’AN’da; ‘Şehit’ ve ‘Şefaat’?! KUR’AN’ın işaret ettiği anlamdan çok uzak, yine saptırılmış, dini, saltanatları için kullanan yönetimlerin, acımasızca sömürdükleri iki…

  2. Unutmayalım ki Nazım Hikmet karısını ve küçücük çocuğu Mehmet’i Türkiye’de terk etmiş, ilgilenmemiş ve Vera’yla sonradan evlenmiş hayırsız bir babadır.…

  3. Bu kadar yalan bir aciklama olamaz,adamin sulalesi 5 kusak dedelik mazisi olan bir aile, kesinlikle turkmen kokenli,ne kurt ,ne ermeni…

  4. SAYIN ÇELİK HOCAMIZ GECENİN 3’ÜNDE YAZMIŞ. BEN DE GECE’NİN DÖRTBUÇUĞU’NDA CEVAP YAZİİM . .. SODOM ve GOMORE’ye MUSA’NIN ŞİKÂYETİYLE ,…

  5. Olmadı, olmadı! Seçkin üyeleri olan [E-Türkiyeyiz.Biz]öbeğinde tartışma ekinin(kültür) yerleşmemiş olduğunu “Başarmak zorundayız” yorumunda görmekten mutlu değilim. İki örnekte olduğu gibi…

  6. Mustafa Şahin sen alçagın önde gidenisin Gazi Mustafa Kemal Atatürk e dil uzatanın dilini keserler…

  7. Düzelterek bir kez daha yazıyorum… Bu parti sizin gibi sözde CHP’liler, Çakma Atatürkçü solcular yüzünden 1999 da Ve Tarihinde ilk…

  • BATAR MI BATMAZ MI ?

    BATAR MI BATMAZ MI ?

                Şu kendine ‘ekonomist’ diyenlerin çoğunluğunu birkaç yıl ekonomi öğrenimi görmüş olmalarına bağlayan ‘şapşal’ların sayısı her geçen gün artmaktadır.             Bunların ‘en iyi’leri ise, ekonomi […]


  • AH KEMAL KILIÇDAROĞLU AH!!!

    AH KEMAL KILIÇDAROĞLU AH!!!

    Ah Kılıçdaroğlu ahhhh!Sevgi dedin, saygı dedin, özgürlük dedin, adalet dedin, insanca yaşam dedin. Yetmedi…“Yolsuzluğa son verip, hırsızlığa izin vermeyeceğim” dedin.“Halk sefalet içinde yaşarken saray benim […]


  • “Plastik kirliliğine son ver…”

    “Plastik kirliliğine son ver…”

    Dünyada plastik kullanımı neredeyse ortadan kalkarken Türkiye’de plastik kullanımın yaygınlaşması tehlike yaratıyor. TEMA Vakfı, 5 Haziran Dünya Çevre Günü kapsamında, dünyadaki ve Türkiye’deki plastik kirliliğinin […]


  • SUUDİ ARABİSTAN’DA İSLAM

    SUUDİ ARABİSTAN’DA İSLAM

    Türkiye’de devletin dine bakışını ve tavrını eleştiren, laik eğitim karşıtı dinci ve siyasal İslamcılara ithaf olunur. Okuyun da ülkenizdeki dini serbestliğin demokrasinin değerini bilin. Türkiye’de […]


  • Resim bize ne anlatıyor?

    Resim bize ne anlatıyor?

    Bn. Sümer’e teşekkür ediyoruz. Yalnız olmadığımızı duyumsattı. 1929 yılına ait bu resim bize ne anlatıyor? Henüz Cumhuriyet yönetimine geçeli 7 yıl olmuş. Her yaştan 10 […]


  • “MÜCAHİDİN İÇİNDE PARLAYAN KIVILCIM”

    “MÜCAHİDİN İÇİNDE PARLAYAN KIVILCIM”

    MÜCAHİDİN İÇİNDE PARLAYAN KIVILCIM HÜSEYİN MÜMTAZ 1974 yılında Girne Kalesi’nde asılı bulunan Yunan bayrağı geçen gün düzenlenen bir törenle Rum Milli Muhafız Ordusu’na teslim edilmiş. […]


  • Türkçe Bilmeyen Türk Vatandaşı Olmamalı

    Türkçe Bilmeyen Türk Vatandaşı Olmamalı

    Seçimler öncesi Türkçe bilmeyenlere vatandaşlık verilmesi çeşitli spekülasyonlara yol açmıştır. Türk vatandaşlığı doğum yoluyla veya sonradan başvuru yoluyla kazanılabilir. Yabancılar sonradan kazanma şansına sahiptir. Türk […]


  • Sonuçlar Değişim İsteyen Herkesi Üzdü 

    Sonuçlar Değişim İsteyen Herkesi Üzdü 

    Seçim Sonuçları Türkiye`de Siyasi Değişimi İsteyen Herkesi Derinden Üzdü ve de Öfkelendirdi.  Çünkü halkın büyük bir kesiminin ekonomik ve sosyal durumu bunu gerektiriyordu, Çünkü enflasyon […]


  • TÜRKÇE’Yİ TANIYAN TÜRK’E ”BUYURSUNLAR ÜLKEMİZE” DİYECEKTİR

    TÜRKÇE’Yİ TANIYAN TÜRK’E ”BUYURSUNLAR ÜLKEMİZE” DİYECEKTİR

    KAŞGARLI MAHMUD ARAPLAR’A TÜRKÇE’Yİ ÖĞRETMEK VE ARAPLARA TÜRKÇE’NİN ARAPÇA’YA ÜSTÜNLÜĞÜNÜ DE GÖSTERMEK İÇİN YAZAR DİVAN-ÜL LÜGAT’ÜT TÜRK’Ü. KİTABIN BİR NÜSHASINI , KİTABIN BÜYÜK BÖLÜMÜNÜ YAZDIĞI […]


  • ÇARE MİLLİ OLARAK ÖRGÜTLENMEK

    ÇARE MİLLİ OLARAK ÖRGÜTLENMEK

    UMUTSUZLUĞU, HAYIFLANMAYI VE YILGINLIĞI BIRAKIN!ÇARE MİLLİ OLARAK ÖRGÜTLENMEK VE TÜRKİYE ULUSAL KONGRESİNİ TOPLAMAKTIR. SEFA YÜRÜKEL Değerli yurtseverler, Umutsuz olmaya gerek yok. Bugünler geçici günler. Bu […]


  • Cehalet ve gericilikle savaş, halkla savaş değildir

    Cehalet ve gericilikle savaş, halkla savaş değildir

    Cehaletin mutlaklaştırıldığı bir süreçte olduğumuz doğru. Doğru, lakin cehaletle savaş halkın kendisi ile savaş değildir. Mesela deprem bölgesindekilerin, mağduriyetlerine rağmen, iktidara oy vermesini suçlamak, halkla […]


  • AB’nin Gündeminde Kıbrıs Sorunu Yok

    AB’nin Gündeminde Kıbrıs Sorunu Yok

    Avrupa Birliği’nin dertleri başından aşkın. Kendi içlerindeki sorunlara ilaveten şimdi bir de “Türkiye ile nasıl baş ederim” düşüncesi var kafalarında. “Türkiye ile düşman mı olayım, […]


  • ABD`de 60 YIL

    ABD`de 60 YIL

    İmza gunu 10/06/23 Değerli dostlar,     Geliri tamamen Türk Amerikan Toplumu Merkezi Ataturk fonuna bagışlanacak ”ABD`de 60 YIL” adlı kitabımın imza ve satış günü 10 […]


  • BU MEMLEKET BİZİM !!!

    BU MEMLEKET BİZİM !!!

    “Milli benliğini yitirmiş uluslar, başka milletlerin avıdır.”Mustafa Kemal ATATÜRK Değerli arkadaşlar, Moskova’da, 3.6.1963 yılında geçirdiği bir kalp krizi ile 61 yaşında hayatını kaybeden, ülkemizin en […]


  • Bodrum, zengin Rus turistlerle gülecek…

    Bodrum, zengin Rus turistlerle gülecek…

    Baştan bu yana turizmle ilgili şunları yazdık. İngiliz ve Rus turist bizim için önemli. Bunu ekonomik alanda da düşünebiliriz. Rusya’dan yapılan açıklamada bu yıl 5 […]


  • Deprem bölgesinde kutlama yapan mahluklar

    Deprem bölgesinde kutlama yapan mahluklar

    Şarkıcı Leman Sam “…Deprem bölgesinde enkaz önünde davul zurna ile kutlama yapan mahluklar…” demişse ona yakışmamış… ‘7.4 yetmedi mi’ diyen zihniyetten bir farkı olamamış ise eğer! Seçimlerin […]