Site icon Turkish Forum

Hangisi Haram, Hangisi Helal?

Şeriatla yönetilen Arap ülkelerine döndük… - diyanet

Şeriatla yönetilen Arap ülkelerine döndük…

Her gün diyanet ve imamlar fetva veriyor.

“Hangisi haram, hangisi helal?”

“Haram hangisi, helal hangisi?”

Bi haram – helal lafı, aldı başını, gidiyor…

Ondan sonra da utanmadan Atatürkçü olduklarını söylüyorlar…

Birisi “Atatürkçüyüm” dedi ya, şimdi herkes Atatürkçü kesildi. Üstelik Atatürkçülüğü artık 40 yıllık Kemalistlere bile bırakmıyorlar… Onları da eleştirmeye başladılar…

Biz de onlara diyoruz ki:

Atatürkçülük, toplumu şeriat yasalarına göre yönlendirmek, yönetmek demek midir?

Atatürkçülük, insan yaşamını din kurallarına göre şekillendirmek, din yasalarına göre düzenlemek demek midir?

Atatürkçülük bilimi, teknolojiyi, fenni ayaklar altına alıp, hurafeleri, yobaz düşünceleri göklere çıkarmak demek midir?

Sen üretim yapan sanayi kuruluşlarını, fabrikaları satacaksın, Mustafa Kemal Atatürk’ün özenle kurduğu Sümerbank’ın köküne kibrit suyu dökeceksin, ondan sonra çıkıp şişine şişine, gerine gerine “Ben Atatürkçüyüm” diyeceksin?

Sen odana 18 milyon düğümlü, 52 metrekare Hereke halısı döşeteceksin, ama Sümerbank’ın 1996 yılında koruma altına aldığı 21 çeşit halı üretimini son vereceksin…

Altından girip üstünden çıkacaksın…

Bu mudur Atatürkçülük? Bu mudur Atatürk sevgisi?

Geçenlerde Diyanet İşleri Başkanlığı Din İşleri Yüksek Kurulu, boşanmayla ilgili bir fetva yayınladı. Orada aynen şöyle deniliyor:

“Bir kimse, yüzüne karşı ‘Seni boşadım, benden boş ol’ gibi boşanmayı ifade eden sözleri şifahi (sözlü) olarak söylemek suretiyle eşini boşayabileceği gibi, bu sözleri telefon, mektup, mesaj, internet ve faks yoluyla bildirerek de boşayabilir.

Söz konusu iletişim vasıtalarıyla boşamak, sözlü olarak yüz yüze boşamak gibi geçerlidir.

Ancak bu durumda kocanın, boşamış olduğunu inkâr etmemesi gerekir…”

Yine geçenlerde bir yandaş gazete de şöyle manşet attı:

“Domuz eti ne ise piyango da odur. Müslüman, piyango ile dünyasını da, ahiretini de tehlikeye atmaz.

Haram parayla zenginleşmek olmaz. İçkiden ve domuz etinden nasıl kaçıyorsak piyangodan da kaçmalıyız.

Domuz eti ne ise, zina, içki ne ise piyango da odur.”

“Domuz eti ne ise piyango o; zina, içki ne ise piyango oymuş… Haram para ile sengin olunmazmış…”

Haram para ile zengin olunmaz “Ama haram parayla hacca gidilir, haram parayla cami yaptırılır…

Piyango bileti almak zina yapmakla eş değerliymiş… Ama kuytu tarikat köşelerinde oğlan çocuklarına tecavüz etmek helal…

6 – 7 -13 yaşlarındaki kızların 50 – 60 yaşlarındaki babaları, dedeleri yerindeki erkeklerle evlenmesi helal…

İşin tuhaf yanı Milli Piyango Maliye bakanlığına bağlı, yüksek vergi getiren bir kurum ve onu yöneten de resmi bir Genel Müdürlük

Bu konularda hiçbir devlet büyüğü bir açıklama yapmadı. Ama sıkı Atatürkçü oldular ve bir grup DEVRİMCİ Atatürkçü de bu tuhaf “Şeriatçı Atatürkçüleri” “ANTİEMPERYALİST” diye alkışlıyor, bağrına basıyor… Çok yazık…

Son günlerde bir de sakallı erkek, sakalsız erkek tartışması çıktı. Şimdi gündemde o var. Neymiş efendim, “Uzaktan bakınca, hele bir de saçı uzunsa erkek olduğunu anlayıncaya kadar, sakallı kişinin aklına maazallah kötü şeyler gelebilirmiş…”

Ya adam köse ise, sakalı çıkmıyorsa ne yapacak? Tecavüz mağduru mu olacak?

Adamların aklı, hep fikri apış arasında… Bacak arasında…

Sanki Türkiye’nin başka sorunu kalmamış gibi… İşleri güçleri seks…

Tarikatçılara göre müzik haram, şarkı söylemek haram, piyango haram… Yahu arkadaş, boş ilerle uğraşmayı bırakın da başınızı çevirip, bir de Türkiye’nin şu “Hal-i pürmelaline” (acıklı durumuna) bir bakın hele. Adamlar malı götürüyor… Görmüyor musunuz? Çocuklarınızın geleceğini çalıyorlar. Vatan günden güne yoksullaşıyor. İnsanlar sefil…

Adalarımıza Yunanlılar gelip yerleşmiş…

Bayrakları dalgalanıyor.

Bu duruma dikkat çeken CHP’nin Genel Başkanına Yunan Bakan Kammenos ağzına geleni dedi:

“Ana muhalefet lideri yine 18 adanın Yunanistan tarafından işgal edildiğini söyledi. En iyi durumda, Uluslararası Hukuk’un ve anlaşmaların hükümlerinden haberi yok. En kötü durumda ise Yunanistan’ın egemenliğinden şüphe ediyor, topraklarımızı talep ediyor…”

“Cevabımız gel de al’dır. Yunanlar, biz böyle öyle öğrendik. Tarihimiz bunu öğretiyor” dedi.

Kendisinde azıcık vatan sevgisi, azıcık toprak sevgisi olan birisi şu konuşmaya karşı çıkar… Terki gösteriri… Gerisi boş laftır…

(alieralp37@gmail.com)

Exit mobile version