TSK; PYD-YPG VE PKK
HÜSEYİN MÜMTAZ
Rütbelerin, omuzlardan sökülüp göğüslerdeki kan grubu etiketlerinin yanına indirildiği “Er Ryan” tipi üniforma güzellemeleri nereden icabetti bilmiyorum..
Türk tarihinde “model” kıtlığı mı vardı da “Er Ryan” örneğine muhtaç kalındı?
Bırakınız USA’yı, fakat kıtanın keşfi bile “Milâttan Sonra 1492”dir.
5000 yıllık Türk tarihinin yanında solda sıfırdır Ameriko Vespuççi’nin cümle “destination”ları…
Hâl böyleyken;
Memleketin güneyinde Cizre, Sur, Şırnak, Silopi, İdil’den sonra memleketin kuzeyinde Artvin’de hastahanelere hazırol talimatı verilmesini ve Artvin, Rize, Trabzon, Giresun, Gümüşhane ve Erzurum’dan gelen çevik kuvvet ve jandarma birlikleri eşliğinde Kafkasör Yaylası’na gidilip maden şirketi ile Artvinliler arasında çıkan TOMA’lı-gaz bombalı çatışmayı bir kenara bırakalım…
ABD, Fransa ve son olarak da AB’nin; Türkiye’den Suriye topraklarını top ateşine tutmasını “âcilen” durdurmasını istemelerini de, hadi görmezden gelelim…
Ama Times’ın “Cehennemin Kapıları” başlığını taşıyan başyazısında, coğrafyamızın dört bir yanındaki durumu ve konunun aciliyeti ve hassasiyetini açıklayan yazısına bir kulak verelim;
“Türkiye ve Suudi Arabistan, karmaşık ve kanlı Suriye savaşına dâhil oluyor. Tüm tarafların IŞİD’i yenmeye odaklanması zamanı. Geçici çatışmasızlık anlaşmasının mürekkebi kurumadan Suriye’ye savaş geri döndü. Türkiye 2 gündür sınırdan Kürt birliklerini bombalıyor” diyor.
İncirlik hava üssüne Suudi Arabistan’ın savaş uçakları gönderdiğini de hatırlatan yazı, “Rusya, dünya savaşı uyarısında bulunuyor. Bir Doğu-Batı hesaplaşması yaklaşıyor gibi görünüyor. Tüm taraflara savaşın ana amacının IŞİD’i yenmek olduğunu ve Suriye’nin parçalanmaması gerektiğini hatırlatma zamanı. Türkiye içinse Kürt sorununu güç kullanarak çözmenin zamanı değil” diye devam ediyor. “Türkiye bir NATO üyesi olduğunu ve IŞİD’le mücadelenin hayati önemdeki unsurlarından biri olduğunu unutmamalı” denilen yazıda, “Ankara, Rusya’nın desteğindeki Suriyeli Kürtlerin Türkiye sınırında kendi mini devletlerini kurmak için karışıklığı fırsat bilmesini engellemekte kararlı” yorumu yapılıyor.
İşte böyle bir durumda Türkiye Halep’in kuzeyindeki PKK bağlantılı YPG unsurlarını top atışına tutarken, İngiliz haber ajansı Reuters’a konuşan örgütün siyasi kanadı PYD’nin Eşbaşkanı Salih Müslim, Ankara’nın taleplerini reddettiklerini açıklıyor. Müslim, Suriyelilerin, Türkiye’nin herhangi bir müdahalesine karşı direneceğini söylüyor.
Salih Müslim kim?
Terörist PKK’nın Suriye’deki bölge sorumlusu… Öcalan’ın YPG/PYD’nin başına “atadığı” yöresel eşkıya..
“Suriyeliler” adına konuşuyor, “Ankara’nın taleplerini reddettiklerini” söylüyor.
Necip basınımız da kendisini adam yerine koyuyor; manşetlerde ve televizyon haberlerindeki alt yazılarda “TSK; PYD-YPG’yi vurdu” diyor..
Türk Silahlı Kuvvetlerinin “muhatabı” terör örgütü müdür?
Yoksa onların arkasındaki güçler, koruyucu ve hâmileri midir?
Gecenin bir vakti salya sümük “Er Ryan” muhabbeti kaleme alanlar, öncelikle bu üslûp nezaketsizliği açısından kendilerini gözden geçirmelidir…
Geliyoruz Sırrı Sakık’a..
Uzun zamandır sesi çıkmıyordu, çıktı…
Meydanı o kadar boş mu buldu?
“Öcalan’ın çuvala konup Kenya’dan derdest edilişinin 17’nci yıldönümü” nedeniyle DBP ve HDP Ağrı il örgütü, Meydan Caddesi üzerinde bir araya gelmiş. HDP Ağrı Milletvekili Berdan Öztürk de katılmış. Belediye Başkanı Sakık çevredeki güvenlik güçlerinin gözünün içine baka baka; “Bu kadar asker ve polis barikatları ile güvenlik oluşturuyorsunuz. Bahar mevsiminde büyük tehlikelerin bu toprakları beklediğini görüyoruz. Bu bir durum tespitidir” demiş.. (DHA.Turgay KILIÇ/ AĞRI)
Adam devleti tehdit etmiş..
Sırtını kime dayıyor, sırtını kim sıvazlıyor dersiniz?
Cizre’de PKK sığınağında Amerikan yapımı İHA ele geçirilmemiş miydi?
Suriye’nin kuzeyinde Kobani’yi ziyaret eden Amerikalı temsilci PKK uzantısı PYD’li “Rojavalı general”in elinden plâket almamış mıydı?
PKK uzantısı PYD Moskova’da temsilcilik açmamış mıydı?
Bu kadar açık emarelerden sonra Belediye Başkanı’nın ifade buyurduğu “Bahar mevsiminde bu topraklardaki büyük tehlikeler” kimlerin örtülü/açık desteği ile olacak dersiniz?
Nereden nereye!
Bakın Atatürk, Türk Ordusu’na 29 Ekim 1938’deki son mesajında ne demişti?
“Zaferleri ve mazisi insanlık tarihiyle başlayan her zaman zaferle beraber medeniyet nurları taşıyan kahraman Türk ordusu!… Türk vatanının ve Türklük camiasının şan ve şerefini dahilî ve haricî her türlü tehlikelere karşı korumaktan ibaret olan vazifeni her an ifaya hazır ve âmade olduğuna, benim ve büyük ulusumuzun tam bir inan ve itimadımız vardır”.
“ZAFERLERİ VE MAZİSİ İNSANLIK TARİHİYLE BAŞLAYAN, HER ZAMAN ZAFERLE BERABER MEDENİYET NURLARI TAŞIYAN KAHRAMAN TÜRK ORDUSU!…”
Ne günlermiş!
Sarı saçlım, mavi gözlüm..
Bir daha gel Samsun’dan… 16 Şubat 2016
57’İNCİ ALAY HER YERDE
HEPİMİZ 57’İNCİ ALAYIN NEFERİYİZ
Bir yanıt yazın