Buna ne diyeceksiniz?..

Oktay Ekşi

NECDET BULUZ

Terör örgütü PKK ile başlatılan mücadelede gerek Cumhurbaşkanı Erdoğan, gerekse Başbakan Davutoğlu, PKK’nın Suriye kolu PYD için aynen şu ifadeleri kullanmışlardı:
“Bizim için terör örgütü PKK neyse, Suriye’deki PYD’ de de aynıdır.”
PYD’nin PKK’nın uzantısı olduğunu biz de yıllardır köşemizde yazdığımız yazılarda hep vurguladık. Bugün yine aynı noktadayız.
Amerika’nın PYD’yi donattığı en modern silahların PKK’nın eline geçebileceğini sıkça dile getirdik. Çünkü 5 bine yakın PKK’lı PYD ile birlikte bölgede IŞİD’a karşı savaş veriyor. Hali ile bu silahları da kullanıyor. Nedenini bir türlü anlayamadığımız IŞİD ile mücadelede de hiç sonuç alınamıyor. Amerika bir yandan havadan vuruyor, PYD/PKK karadan savaşıyor ama IŞİD’a halen darbe vurulamadı.
Ancak, anımsanacağı üzere, Kobani’nin düşmemesi için PYD’ ye yardımda bulunan Amerika, Türkiye üzerinden Kuzey Irak’tan tam donanımlı Peşmergeleri Türkiye’den geçirme önerisi yaptığında bizimkiler sınırları sonuna kadar açmadı mı?
Hadi bunu IŞİD ile mücadele eden PYD’ ye stratejik destek olarak değerlendirelim. Ancak, bu işin sonrasını neden hesap edemedik?
Nitekim Kuzey Irak’ta Amerika kendi çıkarları için bir koridor oluşturmaya başlamış, Türkiye bu koridor oluşmasına da “kırmızı çizgilerimiz” diyerek karşı çıkmıştı. Biz de bu görüşü destekledik ve devletimizin yanında yer aldık. Kuzey Irak’ta oluşturulmaya çalışılan koridorun bizim için tehlikeli olduğunu, Türkiye’nin iyice yalnızlaştırılacağını söylemiştik. Bir odu bitti ile de yanı başımızda bir Kürt devletinin kurulmakta olduğu endişelerimizi sizlerle paylaşmıştık.
Hatta o dönem yazdığımız yazılarda “Bizi PKK ile uğraştırıyorlar, iç meselelerimizden başka tarafa bakacak fırsatı vermiyorlar. Bir yandan PKK, diğer yandan IŞİD ile mücadele ederken, bir başka yerde de sığınmacılarla uğraşmaya başladık. Amerika ise Kuzey Irak’ta kendi işine odaklandı “demiştik.
Bugün gelinen noktaya ve gelişmelere baktığımızda öngörülerimizin doğru çıktığını görmekteyiz.
IŞİD ile mücadele bahanesi ile “Kürt koridoru” peşinde koşan Amerika daha dün “PKK bizim için neyse PYD’ de de aynısıdır” dediğimiz PYD ile işbirliğini güçlendirme yoluna gidiyor.
Son olarak Amerika’nın özel birliklerinin bölgeye gittiği, burada PYD birlikleri ile buluştuğu, PKK’nın Suriye kolu ile işbirliğinin pekiştirildiği haberlerini aldık. Bu haberleri de bizzat Amerikan Savunma Bakanlığı açıkladı.
ABD Merkez Kuvvetleri Komutanı Austin, konu ile ilgili yaptığı açıklamada “Ancak Amerikan özel birlikleri çatışmalara girmiyor “dedi. Bunun anlamı özel birlikler PYD’ ye stratejik yardımda bulunacak, eğitecek, taktik verecek ama çatışmaya girerek kayıp vermeyecek demektir. Her zaman olduğu gibi Amerika burada da “Kara gücümüz” dediği PYD’yi ateş hattına sürmüş olacak.
Özetle Müslümanları Müslümanlarla kırdırmaya devam ediliyor.
Bu arada Ayn-el Arap’taki 6 bin Peşmergenin de IŞİD ile savaşmak bahanesi ile Haseke Bölgesine gönderilmeye başlandığı söyleniyor. ABD ve Kuzey Irak’taki Barzani’nin Peşmergeye silah desteği vereceği de aynı haberler arasında yer alıyor.
Söylemek isteğimizi özetleyelim:
Amerika bölgede şekillenmeyi kendi çıkarları doğrultusunda hiç kimseyi dinlemeden yapıyor. Bizim “kırmızı çizgilerimiz” dediklerimize aldırış bile etmiyor. Bizi oyalayacak konuları önümüze koymuş kendi işine bakıyor.
Dikkat edilecek olursa yanı başımızda olup bitenlere sesimizi bile çıkaramıyoruz.
Şimdi buna ne diyeceksiniz?
Görebildiğimiz kadarı ile bölgede Amerika’nın stratejik ortağı olarak Barzani ve PYD öne çıkıyor. Gerek Peşmerge, gerekse PKK’nın Suriye uzantısı PYD çok modern silahlara kavuşuyor. Her zaman söylediğimiz gibi bu silahlar hiç kimse şüphe etmesin dolaylı olarak PKK’nın da eline geçiyor.
Bunun anlamı da şudur:
Amerika PKK’ya da Peşmerge ve PYD yolu ile destek sağlamış oluyor.
Zaten Amerika’nın yıllardır PKK’ya destek verdiği söylenmiyor mu? Irak işgali öncesi Türkiye’deki Amerikan helikopterlerinin dağlardaki PKK’lılara çeşitli ilaç ve gıda maddeleri attığı bile ortaya çıkarılmadı mı?
Bizim için PKK kadar terör örgütü olarak gördüğümüz PYD ile Amerika hemen her türlü ilişkiye girmiş durumda. Bu örgüte görülmemiş oranda silah desteği sağlıyor. Çok modern silahlarla donatıyor. Tepki veremiyoruz. Bir yandan terörle mücadele ederken, öte yandan 1 Kasım’da yapılacak seçimle uğraşmaktan sanki etrafımızı göremeyecek durumda kaldık. Bu işin sonu nereye varır, bunu bile tahmin edemiyoruz.
Bütün bunlara, gelişmelere sessiz mi kalacağız? Söylenecek hiç mi sözümüz yok? Kuzey Irak’ta oluşturulmakta olan “Kürt koridoru” için ortaya koyduğumuz “kırmızı çizgilerimiz” ne oldu?
[email protected]
www.facebook.com/necdet.buluz


Comments

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir