ALLAH İLE ALDATILAN NİKAH!

Anayasa Mahkemesi korkunç ve yanlış bir karar aldı.Medeni nikah zaruriyetini kaldırarak dini nikaha izin verdi.Bu açıkcası muta nikahı ile eşdeğer tıpkı İran'da olduğu gibi ve bizler çoğu zaman İranlaşıyoruz İslam Cumhuriyetine doğru gidiyoruz derken ne kadar haklı olduğumuzu gözler önüne seren Anayasa Mahkemesinin kararı ile tescillenmiş olduğunu gözler önüne serdi. Laik Cumhuriyet rejimine sahip olan ülkemiz böyle bir karara hem de hukuk yolu ile onay veriyorsa; bu hem anayasamıza hem hukukumuza hemde Türkiye Cumhuriyeti TC devletimizin Kuruluş felsefesine alenen ters ve yanlış olduğundan,anayasamız anayasa Mahkemesi tarafından çiğnenmiş oluyor. Böyle bir kanunu anayasa mahkemesin kabul edip görüşmeye alması res'en geri göndermemesi,anayasamızdan ne kadar habersiz olduğunun resmi delilidir. Anayasasını bilmeyen anayasa mahkemesi olur mu?
Hukuk Yolu çiğenenerek rejim değiştirilir mi?
Bunun adına hukuku adaleti gaspetmek,darbe yapmak değil mi?
Silah gücüyle yapamadığınızı kalemle mi yapıyorsunuz? Avrupa İnsan Hakları Mahkemesine gidecek olan bu durum Laik Cumhuriyete hizmet eden Anayasa Mahkemesini kendikendini feshetme durumuna sokmuyor mu? Din bir inançtır ve inançların nikahı akti olamaz.İster adına Cami imam nikahı deyin ister Klise papaz nikahı deyin din nikahı medeniyet kavramının dışında sadece bir inanç hobisi olmaktan öteye gidemez. Kadın haklarına saldırı olan böyle bir durum yasaların getirdiği çocuk,eş,miras kargaşasının yaşanacağı hakların yok edileceği yasal olarak hiçbir hakkın tanınmayacağı bir uğraşıdır. Reşit olmayan çocukların dini nikah adı altında evlerinden alınıp,salıverilmesi daha evliliğin bilincine varmamış nesillerin harcanmasıdır.İnsan Haklarına da aykırıdır. Beraber yaşamak isteyenler gider yaşarlar bunu din kisvesi altına almak önce dini inancı olanlara ve kitaplara saygısızlıktır. Mademki Havva İle Adem Dönemi yıllarında değiliz madem ki modern bir Dünya'da yaşıyoruz medeniyetin getirdiği yirmibirinci yüzyılın getirdiği medeniyeti hazmetmeliyiz.Ya bu yüzyılın medeniyetine uyarsınız ya da tüm toplumu ilgilendiren medeni kişileri böyle bir medeniyetsizliğe itemezsiniz,buna hiç kimsenin ne hakkı ne de hukuku vardır.
Refhan İrtem - refhan irtem 2
Anayasa Mahkemesi korkunç ve yanlış bir karar aldı.Medeni nikah zaruriyetini kaldırarak dini nikaha izin verdi.Bu açıkcası muta nikahı ile eşdeğer tıpkı İran’da olduğu gibi ve bizler çoğu zaman İranlaşıyoruz İslam Cumhuriyetine doğru gidiyoruz derken ne kadar haklı olduğumuzu gözler önüne seren Anayasa Mahkemesinin kararı ile tescillenmiş olduğunu gözler önüne serdi.
Laik Cumhuriyet rejimine sahip olan ülkemiz böyle bir karara hem de hukuk yolu ile onay veriyorsa; bu hem anayasamıza hem hukukumuza hemde Türkiye Cumhuriyeti TC devletimizin Kuruluş felsefesine alenen ters ve yanlış olduğundan,anayasamız anayasa Mahkemesi tarafından çiğnenmiş oluyor.
Böyle bir kanunu anayasa mahkemesin kabul edip görüşmeye alması res’en geri göndermemesi,anayasamızdan ne kadar habersiz olduğunun resmi delilidir.
Anayasasını bilmeyen anayasa mahkemesi olur mu?
Hukuk Yolu çiğenenerek rejim değiştirilir mi?
Bunun adına hukuku adaleti gaspetmek,darbe yapmak değil mi?
Silah gücüyle yapamadığınızı kalemle mi yapıyorsunuz?
Avrupa İnsan Hakları Mahkemesine gidecek olan bu durum Laik Cumhuriyete hizmet eden Anayasa Mahkemesini kendikendini feshetme durumuna sokmuyor mu?
Din bir inançtır ve inançların nikahı akti olamaz.İster adına Cami imam nikahı deyin ister Klise papaz nikahı deyin din nikahı medeniyet kavramının dışında sadece bir inanç hobisi olmaktan öteye gidemez.
Kadın haklarına saldırı olan böyle bir durum yasaların getirdiği çocuk,eş,miras kargaşasının yaşanacağı hakların yok edileceği yasal olarak hiçbir hakkın tanınmayacağı bir uğraşıdır.
Reşit olmayan çocukların dini nikah adı altında evlerinden alınıp,salıverilmesi daha evliliğin bilincine varmamış nesillerin harcanmasıdır.İnsan Haklarına da aykırıdır.
Beraber yaşamak isteyenler gider yaşarlar bunu din kisvesi altına almak önce dini inancı olanlara ve kitaplara saygısızlıktır.
Mademki Havva İle Adem Dönemi yıllarında değiliz madem ki modern bir Dünya’da yaşıyoruz medeniyetin getirdiği yirmibirinci yüzyılın getirdiği medeniyeti hazmetmeliyiz.Ya bu yüzyılın medeniyetine uyarsınız ya da tüm toplumu ilgilendiren medeni kişileri böyle bir medeniyetsizliğe itemezsiniz,buna hiç kimsenin ne hakkı ne de hukuku vardır.
Refhan İrtem
Okumaya devam et  Mozart tavsiye etmek faşistlikse bu ne olur?

Comments

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir