TAZİYE MESAJINDAN ABD VE RUSYA’YA

"Ya özgür ya da izole edilmiş Ermenistan" ibaresi olan bir zarf atılıyor. - turkiye abd



Başbakan Erdoğan’ın 1915 olayları yıldönümü olan 24 Nisan nedeniyle yayınladığı mesaj yoğun tartışma konusu oldu.
Merkez ve yandaş medya Erdoğan’ın  yayınladığı bu mesajı tarihi adım olarak niteledi, muhalif kesimler mesajın dünya kamuoyuna karşı bir imaj çalışması olduğu noktasında birleşti…

*
Dışişleri Bakanı Davutoğlu,”Bu açıklamanın yapılacağını sadece Başbakan ve Dışişleri Bakanlığı ile Başbakanlık’tan bu metin üzerinde çalışan bir kaç kişi biliyordu.1915 olaylarına ilişkin yapılan açıklama son 4-5 yıllık sürecin doğal bir sonucudur” dedi.
O halde iz sürmeyi Ukrayna’da başlayan ve Güney Kafkasya’nın jeopolitiğini etkileyecek gelişmelerin sürdüğü şu sırada,6 Nisan’da Başbakan Erdoğan’ın Azerbaycan Cumhurbaşkanı İlham Aliyev’e yaptığı günlük ziyaretle başlatmak gerekiyor.

*
Ukrayna etrafında oluşmuş jeopolitik durumda,ABD ve Rusya’nın konumlarını kanıtlamak üzere mütemadiyen uluslararası hukukun norm ve ilkelerine atıfta bulunmasına yol açan bir süreç işlemektedir.
Rusya kendi çıkarına dokunan Kırım konusunda, ABD ise Ukrayna’nın toprak bütünlüğüne tehlike oluştuğunda BM şartı olan uluslararası hukukun hükümlerine uyulmasını istiyor, aksi halde karşılıklı yaptırımlardan bahsediliyor.
Bağımsızlığın ilan edilmesinde başka bir kriter,ulusal egemenlik konusunda başka bir kriter uygulanırken,kimin işine gelirse o esas alınıyor, böylece uluslararası hukukla ilgili her tartışma mutlaka bir çifte standarda ulaşıyor.
Çifte standart ise bir kez daha BM’nin uluslararası barış ve güvenliğin gelişimine katkıda bulunan uluslararası kanunların,teamüllerin,anlaşma ve standartları geliştirmesine ve ekonomik ve sosyal kalkınmaya katkısına engel oluyordu…

*
17 Nisan’da Ukrayna’da Soğuk Savaş benzeri gerginlik yaşayan ABD, Rusya, AB ve Ukrayna’nın İsviçre/Cenevre’deki dörtlü zirvesinden anlaşma çıktı,gerginliği azaltıcı adımlar atılmasında görüş birliğine varıldı.
Anlaşma Ukrayna’da tüm yasadışı askeri grupların lağvedilmesini, işgal edilen binaların boşaltılması, işgalcilerin silahsızlandırılması, Ukrayna’daki tüm hükümet karşıtı göstericiler için af çıkarılması, atılacak bu adımların  Avrupa Güvenlik ve İşbirliği Teşkilatı’nın (AGİT) gözlemcileri tarafından denetlenmesini, anayasal reformların yapılmasını ve Ukrayna’nın gevşek bir federasyona dönüşmesini öngörüyordu…

*
Uzmanlar bu sonucun da bir çifte standarda neden olduğunu vurguluyor.
Birincisi;ABD’nin Rusya ile cepheleşmek istemediğini,Ukrayna anlaşmazlığını durgunluğa,küresel politikada Rusya ile ilişkileri Soğuk Savaş çerçevesine taşıdığını,
İkincisi; Rusya’nın bağımsız birer devlet olan eski Sovyet topraklarında yaşayan Rus kökenlilerin yaşadıkları devlet ile etno-kültürel, tarihsel ya da siyasal anlamda sorun yaşamasını kullanarak,Avrasyacı  dış politika doktriniyle Rusya’nın aleyhine hareket eden ve Batı ile yakınlaşan devletlerin toprak bütünlüğünü tehdit oluşturmak ve o devletlerin Rusya lehine hareket eder hale getirilmelerini sağlayacağı  bir sürece girildiğini,
Ya da Rusya merkezinden kopmuş donmuş çatışma bölgelerinin işlevsel hale geleceği bir sürecin başlamakta olduğuna işaret ediliyor.

*
Donmuş çatışma bölgelerinden Dağlık Karabağ  Ukrayna ile benzer içerikler arzediyor,bunu sergilemeye kısa bir tarih turu yetiyor.
Eylül 1991’de Ermeniler Dağlık Karabağ Muhtar Vilayeti ve Azerbaycan Sovyet Sosyalist Cumhuriyeti’nin arazisi Şaumyan köyünde “Dağlık Karabağ Cumhuriyeti”nin bağımsızlığını ilan etmişti.
23 Kasım’da Azerbaycan Sovyet Cumhuriyeti Dağlık Karabağ’ın muhtariyet statüsünü iptal ediyor, fakat 27 Kasım’da Gorbaçov’lu SSCB Devlet Şurası bu kararı  anayasaya aykırı buluyordu.
10 Aralık’ta Ermeniler referandumla Dağlık Karabağ’ın bağımsızlığı kararı aldılar, 6 Ocak 1992’de monoetnik “Dağlık Karabağ Cumhuriyeti” nin bağımsızlık beyannamesi ilan edildi.
26 Şubat’ta  Ermenistan ordusu 4 ay önceden kuşattığı Hocalı kentinde kalanlara soykırım uyguladı.
1992-1993 seneleri askeri girişimler dönemidir, Ermenistan Azerbaycan topraklarının yüzde yirmisini işgal etmiş, binlerce Azerbaycanlı öldürülmüş, bir milyonu aşkın Azerbaycanlı zorla göç ettirilerek mülteci hayatı yaşamaya mecbur edilmişti.
Büyük devletlerin sorunlara yaklaşımındaki çifte standartları yüzünden Dağlık Karabağ sorunu çözülemiyor.
Şimdi, Güney Kafkasya jeopolitiğinde Dağlık Karabağ sorununun çözümünden hareketle  Rusya’yı dengeleme misyonu Türkiye ve Azerbaycan’a düşüyor.

*
Nitekim bölgenin jeopolitiği gölgesinde Erdoğan ve Aliyev görüşmesinde Bakü-Tiflis-Ceyhan Ham Petrol Boru Hattı, Bakü-Tiflis-Erzurum Doğalgaz Boru Hattı, Bakü-Tiflis-Kars Demiryolu ve Trans Anadolu Projesi – TANAP’la somutlaşan artan ekonomik ilişkiler ve enerji politikaları  ile ilgili karşılıklı  güven tazelenmiştir.

En önemlisi son derecede stratejik önemi  olan enerji projeleri bölgesel çerçeveden küresel çapta projelere dönüştürülmüştür.
Bu suretle Türkiye; ABD’nin “Hazar Havzasının Enerji Kalkınması Projesi”ne  fiilen destek verirken, enerji projeleri küresel pazarların himayesine,işbirliği ve güvenlik ağına katılmış, karşılığında ABD’nin Rusya’dan geçen hatlara bağımlılıklarının kaldırılması, alternatif ihraç yollarının bulunması sürecine taşeron olunmuştur.
*
Erdoğan-Aliyev görüşmesinde Dağlık Karabağ ve işgal altındaki Azerbaycan toprakları sorunu en önemli  ikinci konuyu oluşturuyordu.
Türkiye-Ermenistan arasında imzalanan protokollerle gündeme gelen Türkiye-Ermenistan yakınlaşması ve sınır kapısının açılması konusunun, Ermenistan’ın Dağlık Karabağ ve işgal altındaki Azerbaycan topraklarını terk etmesi şartına bağlı olduğu bir kez daha teyid edildi.
Ardından Başbakan Erdoğan’ın  Ermeni Soykırımı’nın yıldönümü 24 Nisan nedeniyle yayınladığı 1915 olaylarına ilişkin mesajıyla, hem Türkiye ,hem de Osmanlı Devleti’ne ilzam edilmesi pahasına;

*
Hem SSCB dönemi hem de bugünün siyasal ve ekonomik göstergeleri ışığında ve Türkiye- Azerbaycan ile sorunlarından dolayı bölgesinde izole olmuş, ekonomisi zayıf fakat milliyetçi tavrı üstün, uyguladığı politikalarında terör teşvikçiliğinden, ulusal parlementolarda lehine bir çok kararın çıkmasına kadar bir çok eylemin odağında bir ülke olan Ermenistan üzerinden Rusya Federasyonu’na üzerinde “Gönderen Türkiye” yazılı, içinde

“Ya özgür ya da izole edilmiş Ermenistan” ibaresi olan bir zarf atılıyor.

Dikkat ediniz, 1915 olaylarının hem Türkiye, hem de Osmanlı Devleti’ne ilzam edilmesi pahasında bir zarf…

27.4.2014


Comments

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir