İmralı görüşmelerinin perde arkası…

NECDET BULUZ

 

                                                   PKK’ya silah bıraktırmak için, hükümet kanadının İmralı’da Öcalan ile yapılan görüşmelerde bugüne kadar bir sonuç elde edilemediği görülüyor. Son yapılan açıklamalarda da görevlilerin Öcalan’ı ikna etmeye çalıştıkları söyleniyor. PKK’nın silah bırakmasında İmralı canisinin vereceği talimatın etkili olup olmayacağı da çeşitli çevrelerde tartışılıyor. Biz de gelişmelere baktığımızda, bu konun kolay olmayacağı görüşüne katılıyoruz.

                                                   Dilerseniz bu konuyu biraz açalım. İmralı görüşmelerinin de perde arkasına sarkalım:

                                                  PKK’nın silah bırakması Öcalan’ın “Silahları bırakın” talimatı ile gerçekleşecek bir olay değildir. Bunun bir pazarlığı olacak, karşı taraf isteklerinin kabul edilmesini isteyecektir. Bu konun bir Avrupa, bir de Kandil ayağı vardır. Kaldı ki, Kandil’in birkaç gruba bölünmüş olması da önemsenmelidir. Kaldı ki PKK’yı kullanan dış güçler de bulunuyor.

                                                 AVRUPA’DAN YÜKSELEN SES

                                                  PKK’nın Avrupa ayağı, örgütün finansının, siyasetinin organize edildiği bölge olarak dikkat çekiyor. Bu ayağı da bazı ülkelerce destekleniyor. İmralı ile görüşmelerin başlaması ile birlikte, PKK’nın Avrupa ayağı da hareketlendi. Kapatılan DEP’in eski milletvekili ve PKK sorumlularından Remzi Kartal’ın şu açıklamaları da gelişmeleri ve olabileceklerini açıkça ortaya koyuyor:

                                                  “ AKP Hükümeti, Öcalan ile görüşüyor ama örgütün Avrupa ve Kandil ayağını unutuyor. Bizimle de Kandil ile de görüşülmelidir. Bunun için Öcalan’ın önünün açılması gerekiyor. Bir de İmralı’da yapılan görüşmeler kamuoyuna açıklanmalıdır. İmralı’da yapılan görüşmeler AKP’nin kendi siyaseti ile yapılıyor. PKK’ya silah bıraktırmaya çalışılıyor. Önce Kürt sorunun çözülmesi lazımdır, bu yapılmıyor. AKP politikalarını kabul ettirmeye çalışıyorlar, bu yaklaşım çözüm değildir, bundan sonuç alamazlar. 15 aydan bu yana İmralı’da ne olup bittiğini bilmiyoruz. Biz de Öcalan’ın onlara ne söylediğini, ne istediğini bilmek ve öğrenmek istiyoruz. Öcalan’ın Avrupa ve Kandil ile temas kurmasını istiyoruz. Bu görüşmeler sağlanabilirse ancak bir şeyler söyleyebiliriz.”

                                                   İŞİN BİR DE KANDİL AYAĞI VAR

                                                   Remzi Kartal’ın bu söyledikleri her şeyi açık biçimde ortaya koyuyor. PKK’nın silah bırakmasının Öcalan’ın iki dudağı arasında olamayacağının da mesajlarını vermeye çalışıyor. Yıllardır Avrupa’da kaçak olarak bulunan örgütün bu ayağı yine yıllardır Avrupa’nın bazı ülkelerince korunup desteklenmedi mi? Türkiye’nin iade taleplerine karşı halen buralarda ikamet edip korunmuyorlar mı? Örgütün silah, uyuşturucu ve para trafiğinin de yine bu ayakça gerçekleştiğini de anımsatalım.

                                                    Bir de işin Kandil ayağı var. PKK’ya yakın internet sitelerinde Öcalan ile yapılan görüşmelere geniş yer veriliyor. Ortak görü,ş de şu şekilde dile getiriliyor:

                                                     “ Kürtlerin ne istediği bellidir. Bu isteklerin yerine getirilmeden gerillanın silah bırakmasını beklemek hayalden başka bir şey değildir. Bu görüşmeler pazarlık işidir ve sadece T.C’nin isteklerinin yerine getirilmesi ile sonuçlanamaz. Kürtlerin de istekleri vardır ve T.C’nin de bu istekleri kabul etmesi gerekir. Bunun da yazılı bir anlaşamaya dökülmesi, garantör devletlerin de bu işin içinde olması sağlanmalıdır.”

                                                        PKK, BÖLGESEL BİR SORUN MU?

                                                        Bir başka unutulmaması gereken konuya daha değinelim:

                                                        PKK konusu biraz da iç mesele olmaktan çıkıp, bölgesel bir mesele haline dönüşmüştür. Bu örgütün, İran, Suriye ve Kuzey Irak ayağı vardır. Eğer, Remzi Kartal’a bakacak olursak, konu Avrupa’yı da kapsamaya başlamıştır. Bir noktada Kürt sorunun çözümü çok uluslu müdahaleyi de gerektirebilecek boyutlara taşınmaya çalışılıyor. Buna da dikkat edilmesi gerektiğinin altını kalınca çizelim.

                                                        Çünkü karşı taraf özellikle”Kürt sorunu vardır, önce Kürt sorununun çözülmesi gerekiyor” diyor. PKK’nın silah bırakmasının önemli bir koşulu olarak da bu isteklerde ısrar ediliyor. Kürt sorunun da neler istenildiği bilindiği için bunları burada yinelemiyoruz.

                                                         Daha önceki yazılarımızda değinmiştik. PKK, bazı dış güçlerin elinde Türkiye’ye karşı kullandıkları önemli bir silah ve kozdur. Bazı dış güçlerin bugüne kadar bu örgüte verdikleri destekleri biliyoruz. Kolay kolay da PKK’nın silah bırakıp, yok olmasını istemeyeceklerdir. Örgütün silah bırakması konusunun öyle kolaylıkla sonuçlanabileceğini ummak gerekiyor. Ya çok önemli tavizler alacaklar, ya da silah bırakma uzun süreli olmayacaktır.

 

e.mail: [email protected]