TÜRKİYE’NİN SINIRLARI

TÜRKİYE’NİN SINIRLARI - images21

TÜRKİYE’NİN SINIRLARI - images22

TÜRKİYE’NİN SINIRLARI

HÜSEYİN MÜMTAZ

 

                Suriye -Irak -İran ile ilgili “çok taraflı” ve uluslararası her türlü girişime “kendiliğimizden” o kadar çok müdahil oluyoruz ki, meşguliyetimizden evin içini ve önünü süpürmeye vakit bulamıyoruz..

Mayıs ayında yapılacak parlamento seçimleri öncesi Erivan’da halkla bir araya gelen Ermenistan Cumhurbaşkanı Serj Sarkisyan, yaklaşan seçimler ve Yukarı Karabağ sorunu ile ilgili açıklamalarda bulunmuş.

Sarkisyan işgal altındaki Azerbaycan toprağı olan Yukarı Karabağ’ın uluslararası alanda tanınması için mücadele edeceklerini belirtirken, 1915 olaylarının da “soykırım” olarak tanınması için mücadelelerini sürdüreceklerini açıklamış.

Sarkisyan geçen sene de Ağrı Dağı ile “ilgilenmişti”.

Temmuz’un 25’inde Ermenistan’da düzenlenen Ermeni dili ve edebiyatı yarışmasında öğrencilerden birinin, -Batı topraklarımızı Ağrı Dağı’yla birlikte geri alabilecek miyiz- sorusuna yanıt veren Sarkisyan, “Bu sizin neslinize bağlı. Mesela benim nesil üzerine düşen görevi başarıyla yerine getirdi. 90’lı yıllarda vatanımızın parçası Artsah’ı (Karabağ bölgesini) düşmanın elinden kurtardık. Her neslin bir görevi vardır. Siz de ileride bizim gibi görevinizi yerine getirip getirmeyeceğiniz birlik ve beraberliğinize bağlıdır. Biz Ermeni ulusu her zaman Anka kuşu gibi küllerden dirilmeyi başarmışızdır. Ama şunu da söylemem gerek. Günümüz dünyasında ülkelerin itibarı yüzölçümüyle ölçülmüyor. Ermenistan modern, güvenli ve ekonomide başarılı ülke olursa itibarı da o denli yüksek olacaktır” demişti.. (Hürriyet. Nerdun HACIOĞLU / MOSKOVA.26 Temmuz 2011)

Bunu alın, bir tarafa yazın..

BDP Eşbaşkanı Selahattin Demirtaş da geçenlerde şöyle dedi:

“Bugün artık bağımsızlığını ilk fırsatta ilan edebilecek bir Irak Kürdistanı var. Suriye’de bir Kürdistan bölgesi resmiyet kazanabilir. Sahip olduğu siyasi statü ve haklar ayrı bir konu ama şu anda zaten İran’da bir Kürdistan eyaleti var. Sonuç olarak neredeyse Iğdır’dan Hatay’a kadar, Türkiye’nin tüm güney sınırları resmi olarak Kürdistan olacak.”

“Iğdır’ın kuzeyi”ni de Sarkisyan anlatmıştı zaten.

Bazı çokbilmiş liberal “ekonomi” uzmanları ise tam da bu sırada kalkıyor, bu kadar toz duman arasında ve biz yapay gündemlerle bu kadar meşgul edilirken; Almanya, İspanya, Yugoslavya örneklerinden hareketle “Özerk Bölge”liliği savunuyor.

Ateşin altına bir odun da onlar atıyor.

“Hangi bilim”in “hangi gözlüğü” kör etti gözlerinizi?

Federal devlet(cik)ler, Özerk eyaletler, muhtar bölgeler… Bir türlü “üniter devlet” olmayı beceremeyen ilkel toplulukların tercihi değil midir?

Ötesinde Rice/Ralph Peters kalemiyle yeni oluşumlar tezgâhlanırken……Karadeniz’den, Akdeniz kıyısına kadar Türkiye’nin doğu ve güney sınırlarında da “bir şeyler” oluyor..

Çok şeyler oluyor. 17 Nisan 2012

57′NCİ ALAY HER YERDE

HEPİMİZ 57′İNCİ ALAY’IN NEFERLERİYİZ

 


Comments

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir