ABD’nin gizli diplomatik yazışma belgelerinin Wikileaks tarafından yayımlanmasından sonra bu gruba yönelik engelleme çabaları, “İnternet özgürlüğü”nün sınırlarının daha iyi anlaşılmasını sağladı.
/ WILMINGTON (A.A)
ABD’nin gizli diplomatik yazışma belgelerinin Wikileaks tarafından yayımlanmasından sonra bu gruba yönelik engelleme çabaları, “İnternet özgürlüğü”nün sınırlarının daha iyi anlaşılmasını sağladı.
Reuters’ta yeralan ve uzmanların bu konudaki değerlendirmelerini içeren haberde, ABD firmalarının Wikileaks sitesine yönelik hizmetlerini kestiği, bunun da internette kurumsal sansürle ilgili kaygıları arttırdığı belirtildi.
MasterCard, Visa ve eBay’ın PayPal birimi, Wikileaks ile bağlantılarını kesmişti. Kitap satış sitesi Amazon.com da Wikileaks sitesine servis sağlamayı kesmiş, bu da siteye erişimi kısıtlamıştı.
İnternette demokratik ifade özgürlüğünü ve insan haklarını savunan, Washington merkezli “Sayısal Demokrasi Merkezi”nden Jeff Chester, bu firmaların, “Amerikan ulusal güvenliğine zarar veren firmalar olarak anılmak istemediklerini,” bunun da sansürü başlattığını, internette bağımsızlığı ortadan kaldırdığını savundu.
“Gönüllü, kurumsal sansür” olarak da yorumlanan bu tavrın yarattığı kaygılar, PayPal ve bir yazılım sağlama firmasının, Washington yönetiminin baskısına maruz kaldıklarını açıklamalarıyla daha da büyüdü.
Marquette Üniversitesi’nden Lawrance Soley, gönüllü sansürün, ifade özgürlüğüne karşı, hükümet sansürü kadar tehlike yarattığını belirtti.
“Sayısal Demokrasi Merkezi”nden Chester da ayrıca, “Washington’u öfkelendirmenin riski yüksek olabilir” yorumu yaparken, bir başka aktivist, “First Amendment Center”dan David Hudson, “hükümet sansürü hala olumsuz bir unsur çünkü size karşı kriminal bir soruşturma başlatılabilir, böylece sizin ifade özgürlüğünüz elinizden alınabilir” diye konuştu. Hudson, Wikileaks’ın kurucusu Julian Assange’ın, ABD’de casusluk yasasına muhalefetten yargılanma riski bulunduğuna dikkat çekti.
PUTİN’DEN WIKILEAKS TARAFINDAN YAYIMLANAN AMERİKAN DİPLOMATİK YAZIŞMALARINA TEPKİ
Rusya Başbakanı Vladimir Putin, Wikileaks tarafından yayımlanan ABD diplomatik yazışmalarına tepki göstererek, batının Rusya’daki demokrasiyle ilgili vaaz verme hakkı olmadığını söyledi.
Putin, Fransa Başbakanı François Fillon ile görüşmesinin ardından düzenlenen ortak basın toplantısında, Wikileaks tarafından yayımlanan Amerikan diplomatik yazışmalarında kendisiyle ilgili “Alfa köpeği” ifadesinin kullanılmasını nasıl değerlendirdiğinin sorulması üzerine, “Siz Amerikan diplomatik servisinin kristal kadar temiz bilgi kaynağı olduğunu mu düşünüyorsunuz? Böyle mi düşünüyorsunuz” dedi.
Wikileaks kurucusu Julian Assange’ın gözaltına alınması konusunda batıyı eleştiren Putin, “Eğer tam demokrasiyse o zaman neden Bay Assange’ı cezaevinde gizliyorlar? Demokrasi bu mu? Biliyorsunuz kırsal kesimde, bazılarının ineği böğürebilir ama sizinki sessiz olmak zorunda, derler. Tencere dibin kara seninki benden kara” diye konuştu.
ABD’nin Paris Büyükelçiliğinden gönderilen bir telgrafta, “Rusya’da demokrasi ortadan kalktı ve hükümet gizli servisler tarafından yönetilen oligarşi haline geldi” ifadesi kullanılmıştı.
Fillon da bir gazetecinin sorusu üzerine yaptığı açıklamada, Rusya ile nasıl ilişki kuracakları konusunda ABD’nin tavsiyesine ihtiyaçları olmadığını belirterek, “Fransız hükümetinin Rusya konusunda başka ülkelerin diplomatlarının tavsiyesine ihtiyacı yoktur. Wikileaks konusuna gelince, çalınan bilgiler konusunda hiçbir zaman yorum yapmayacağım” dedi.
ABD VE AB WIKILEAKS’İ GÖRÜŞTÜ
ABD Adalet Bakanı Eric Holder, Wikileaks’in ABD’nin gizli bilgilerini ifşa etmesinin sorumlularının adalet önüne çıkarılacağı umudunda olduğunu söyledi.
Avrupa Birliği’nin siber güvenlik ve ilgili diğer alanlardaki yetkilileriyle görüşen Holder, daha sonra yaptığı açıklamada, bugünkü toplantıya katılanların Wikileaks ile ilgili gayrıresmi müzakereler yaptıklarını, görüşmede, gizli bilgilerin açıklanmasının yarattığı kaygıların dile getirildiğini belirtti.
Görüşmelere katılan ABD İç Güvenlik Bakanı Janet Napolitano da açıklamasında, ABD ve AB’nin, hayati düzeyde öneme sahip siber ağların saldırılara karşı korunması konusunda işbirliği yaptığını söyledi.
Bir yanıt yazın