Yeter artık! Hakaretle bir yere varılamaz

Son haftalardaki Türk ve Müslüman karşıtı açıklamalar, uyum ve yasaların sertleştirilmesiyle ilgili tartışmalar, Türk toplumunun tepkisini çekti. Genç girişimciler Fuarı’nda (deGut) bir panele katılan Türk-Alman işadamı Vural Öger, artışmaları yersiz ve art niyetli olarak nitelendirdi. Vural Öger, “Bazı Alman politikacılar kendi ülkelerinin de çıkarlarına karşı tavırlar içindeler. Doğruları bilmelerine rağmen, başta Seehofer olmak üzere resmen yalan söylüyorlar. Geçen yıl Almanya’ya 26 bin Türk gelmiş, 34 bin Türk gitmiş. Yani gidenlerin gelenlerden fazla olduğu bir ortamda ‘Biz Türk ve Müslüman istemiyoruz’ demek, çok cahilce, aptalca ve popülist bir yaklaşımdır” dedi.

BU ORTAMDA UYUM OLMAZ

UYUMUN saçmalığa döküldüğünü savunan Öger, “Bu ortamda uyum olmaz kardeşim. Bir histeri oldu yani. Sarrazinler öyle bir fırtına, öyle bir dehşetli ortam yarattılar ki, bu sürece öyle bir zarar verdiler ki… Evlilik ve aile birleşimi yoluyla senede 7-8 bin kişi geliyor. Nedir 7 bin? Şu ülkede her sene ölen insan sayısı doğandan 300 bin fazla. Memnun olun genç kadınlar geliyor, sokaklarda doğru dürüst genç insanlar görüyorsunuz” dedi. Sürekli Türklere hakaret edildiğine dikkati çeken Vural, “Türklere hakaret ederek uyum olmaz. Yavaş yavaş bizim de burnumuza kadar geldi. Eskiden ben tarafsız bir insandım. Şimdi ben de yavaş yavaş bir kızgınlık oluşmaya başladı. Bitsin artık bu” dedi.

‘MİLYARLAR KAZANDILAR’

Son 100 yıldır Almanya tarihinde hep bir karşıt toplum yaratıldığına dikkat çeken Öger, “Bakın hiç kimse bir şey söylemiyor. Almanya’ya göçün başladığı 1960’larda gelenlerin Almanya’ya yüz milyarlarca mark getirisi olmuştur. Neden? Gelen insan için ne bir okul açıldı, ne bir emekli paraları vardı. 15 yıl bunlara sadece net maaş üzerinden ödeme yapıldı. Almanya milyarlar kazandı. Bugün o insanlara biraz para ödeniyorsa bas bas bağırmayı çok uygunsuz, yakışıksız buluyorum” diye konuştu.

‘YASAYLA ÇÖZÜLMEZ’

Göçmenlerin içine düştükleri işsizlikten de sadece onları sorumlu tutmayı da yanlış bulduğunu ifade eden işadamı Öger, “İki tane vatandaşlık olsa ne kaybedecek Almanya bundan?” diye sordu. Entegrasyon sorunu yasa ve yönetmeliklerle çözülemeyeceğini savunan Vural Öger, “Bu bir hissiyat sorunu. Ne zaman ki Almanlar derse ‘Ali, Mustafa. Sen bizim topluma aitsin’. Zaten Ali hazır buna. Ama sen Ali’yi ha bire dışlamaya kalkarsan, Seehoferler böyle konuşursa, Sarrazin’in kitabı 800 bin satarsa Ali ne yapacak yani? O da kendi kimliğine sarılır” diye konuştu.

‘TÜRK OLDU MÜSLÜMAN’

Cumhurbaşkanı Christian Wullf’un ‘İslam Almanya’nın bir parçasıdır’ sözlerine olan tepkilere dikkati çeken Öger, şöyle devam etti: “‘Cumhurbaşkanı neden İslam dostu oldunuz’ diyorlar. Ya ne diyecek? Müslüman bir insanım, Almanya’ya ait değil miyim? Dinim bir tarafta kalacak, kendim bir tarafta mı olacak? Eskiden bize ‘Türken’ derlerdi, şimdi Müslüman diyorlar. Nereden çıktı? Alevisi var, camiye gideni var, gitmeyeni var, laik olanı var. Neden bizi din üzerinden tanımlamaya çalışıyorsunuz? Ne yapayım? Ben de sizi ‘Hıristiyan işadamı’ diye mi adlandırayım?”

Mesut HASTÜRK BERLİN

ileYeter artık! Hakaretle bir yere varılamaz | SABAH AVRUPA – Die Türkische Tageszeitung..