Karadeniz’de Türk Gemilerine Gürcü Engeli

17 Ağustos’ta Sinop’un 96 mil açığında Türk ekonomik bölgesinin sınırında seyretmekte olan Buket adlı tanker Gürcü sahil güvenlik ekipleri tarafından alıkonularak Poti limanına çekilmiştir. Gemi satılmak üzere Batum limanına götürülmüş ve mürettebatı gözaltına alınmıştır. Panama bayraklı, DENSA Tanker işletmeciliğine ait olan ve Tüpraş’tan aldığı 2800 ton yakıtı Abhazya’nın Sohum limanına götürmekte olan tankerde tamamı Türk vatandaşı 15 personel ve 2 stajyer bulunuyordu. - 7593

17 Ağustos’ta Sinop’un 96 mil açığında Türk ekonomik bölgesinin sınırında seyretmekte olan Buket adlı tanker Gürcü sahil güvenlik ekipleri tarafından alıkonularak Poti limanına çekilmiştir. Gemi satılmak üzere Batum limanına götürülmüş ve mürettebatı gözaltına alınmıştır. Panama bayraklı, DENSA Tanker işletmeciliğine ait olan ve Tüpraş’tan aldığı 2800 ton yakıtı Abhazya’nın Sohum limanına götürmekte olan tankerde tamamı Türk vatandaşı 15 personel ve 2 stajyer bulunuyordu.

Buket, Gürcistan’ın Abhazya ile ticaret yapıldığı gerekçesiyle el koyduğu ilk tanker değil. Resmi rakamlara göre Gürcistan 1999-2003 arasında 40’tan fazla ve 2004-2006 arasında 22 gemiye ‘Gürcistan sularını yasadışı yollardan geçmek’ suçundan el koydu. 10 Ocak 2007’de Rus ve Ukrayna bandıralı iki gemi daha ele geçirildi. Daha yakın zamanda, 5 Nisan 2009’da “Denfa Demet” ve 29 Nisan’da “New Star” adlı Türk gemileri Poti limanına çekildi.

Gürcistan resmen sınırları içinde olan Abhazya ile kendi denetimi dışında Karadeniz üzerinden ticaret yapılmasını önlemeye çalışıyor. Bu konuda bazen uluslararası hukuku da çiğneyebiliyor. Ancak, Ağustos 2008 savaşından ve 26 Ağustos 2008’de Rusya Federasyonu’nun Abhazya’nın bağımsızlığını tanımasından sonra Güneybatı Kafkasya’da yeni bir düzenin oluşmaya başladığı da bir gerçek. Aslında, yeni düzen Moskova’nın Mart 2008’de Abhazya’ya yönelik sosyo-ekonomik ambargoları kaldırmaya başlamasından sonra oluşmaya başlamıştı. Günümüzde Abhazya, Rusya Federasyonu’na tamamen açıktır, Rus ekonomik alanına hızla entegre olmuştur ve Rusya Federasyonu ile sınır kapısı (Adler-Psou) sayesinde karayolu ve demiryoluyla dünyaya bağlantısını sağlamıştır. Gürcistan’ın Karadeniz yoluyla Abhazya’yı ablukaya alma çabalarının Rusya Federasyonu’nun Gürcistan’ın ablukasını desteklediği dönemden daha fazla etkili olduğu iddia edilemez. Bundan dolayı, Gürcistan’ın geleneksel Abhazya politikaları sadece Rusya Federasyonu-Abhazya ilişkilerinin artmasına yol açıyor.

Ankara, Güneybatı Kafkasya’da yeni bir düzenin oluşmaya başladığının ve Abhazya’nın artık tamamen yok sayılamayacağının farkında. Abhazya’nın Rusya Federasyonu tarafından 26 Ağustos 2008 tarihinde tanınmasından beri ana muhalefet partisi CHP milletvekillerinin TBMM’ye ilettikleri soru önergelerinin sayısında da patlama oldu. Ekim 2008’de CHP Bursa milletvekili Onur Öymen Ulaştırma Bakanlığı’na, Kasım 2008’de CHP Antalya milletvekili Tayfun Süner Dışişleri Bakanlığı’na, 7 Mayıs 2009 ve 21 Ağustos 2009’da CHP Konya milletvekili Atilla Kart Başbakan’a ve son olarak 26 Ağustos 2009’da Onur Öymen Dışişleri Bakanlığı’na Abhazya’ya yönelik insani ve ticari ambargonun kaldırılması ve Gürcistan tarafından el konulan Türk gemileriyle ilgili olarak soru önergesi verdiler.

Okumaya devam et  Gündüz Aktan son yolculuğuna uğurlandı

Abhazya’nın yok sayıldığı ve devekuşu gibi kafanın kuma sokulduğu politikalar sadece Rusya Federasyonu’na yarıyor. Bundan dolayı Ankara, Ağustos 2008’den beri Kafkasya İstikrar ve İşbirliği Platformu’na öncülük ederek bölgede istikrara katkıda bulunmaya çalışıyor. Başbakanlıkta Kafkasya üzerine çalışmalar yürütecek bir danışman da atandı. Ankara, Gürcistan ile iyi ilişkilerini zedelemeden ve Avrupa-Atlantik dünyasıyla ters düşmeden Abhazya ile insani ve ticari ilişkilerini arttırma arayışına girdi. Oldukça zor olmasına rağmen, Türkiye’nin Abhazya ile yeni bir politika arayışına girdiğini görmek gerekiyor.


Comments

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir