DTP’li bazı kadın milletvekilleri ve kadın belediye başkanlarının, diğer bazı erkek partililerle ilişkileri olduğuna dair söylentiler, söylenti olmaktan çıkıp, ayyuka çıkmaya başladı.
Örneğin, diğerlerine nazaran daha ılımlı gibi görülen Diyarbakır milletvekili Aysel Tuğluk hakkında, uzun bir zamandır danışmanı pozisyondaki Nihat adlı şahıs ile yakın ilişki içerisinde olduklarına dair çeşitli dedikodular var.
Aysel Tuğluk, en azından Emine Ayna, Gültan Kışanak ve Fatma Kurtulan’dan daha güzel ve cazibeli ki, Aysel Tuğluk’un geçmiş dönemde PKK’nın ileri gelenlerinden Sabri Ok ile de ilişki yaşadığı DTP’li kadınlar arasında fıs fıs konuşuluyor. Belki de bu bir kıskançlıktır. Çünkü, zaten bu DTP’li kadınların baştan beri Aysel Tuğluk’tan hoşlanmadıkları da biliniyor. Çok önceleri yaşanmış bir Aysel-Sabri ilişkisinin, Aysel-Nihat ilişkisinin başlamasıyla birlikte gündeme getirilmesi çok ilginç. Çünkü, Nihat’ın Sabri Ok ile oldukça samimi oldukları, hatta Nihat’ın Sabri’nin yardımcılığını yaptığı ve bu nedenle Aysel Tuğluk’a Sabri Ok tarafından torpil geçildiği iddia ediliyor. Ne kadar komik değilmi, yeni sevgilinin eski sevgili vasıtasıyla sevgilisine torpil yapması?
Güzel ve cazibeli denmişken, DTP’li kadınlar arasında en güzel ve çekici olanın Ayla Akat olduğuna dair yaygın bir kanaat var. Neredeyse tüm kadınlar Ayla Akat’ı kıskanıyor ve ne tesadüfdür ki, Ayla Akat’ın da Sabri Ok ile geçmişte duygusal bir ilişki yaşadığı söyleniyor. Ne Sabriymiş be.
Öcalan’ın savunmalarını hazırlayan Asrın Hukuk Bürosu diye bir büro var. Bu büronun üst düzey sorumlusu da Şinasi Tur diye biri. Şinasi de Sabri’den az değil. Çünkü Şinasi’nin de DTP’li Pervin Oduncu ile duygusal bir ilişkisi olmuş geçmişte ve şimdi yeni ilişkiler yaşıyormuş. Yeni ilişkilerden rahatsız olan Pervin, Şinasi’den intikam almak için Şinasiyi PKK’ya şikayet etmiş.
PKK’nın Avrupa sorumlularından biri, belki de en önemlisi Gülabi Dere diye biri. Gülabi boş kalırmı? Gülabi’nin de DTP İnsan Hakları komisyonundan Avukat Mizgin adlı bir bayan ile gizli bir ilişkisi varmış.
DTP içinde en çok eleştiri alanlardan biri de Sırrı Sakık. Sırrı için “çok sık televizyonlara çıkıyorsun. Meşhur oldun. Allı güllü kıyafetler giyiyorsun. Halkımız açlıktan kırılırken sen kıyafete milyonlarca para harcıyorsun. Üstelik oğlun da Ankara’da barlardan çıkmıyor. Bizim çocuklar dağda veya cezaevinde, senin ki barlarda, olmuyor böyle” diyorlarmış. Sırrı hakkında da aşk dedikoduları var. Sırrı da Şırnaklı milletvekili Sevahir Bayındır ile duygusal bir birliktelik yaşıyormuş.
DTP ve PKK içindeki aşk dedikoduları sadece bunlarla sınırlı değil. İl ve ilçe başkanlıklarında olup bitenleri sayfalar almaz. İnsan inanamıyor. DTP içinde genel olarak tanınan 10-15 kişi var ve neredeyse tamamı birbiriyle ilişkili, hem de kısa süreli. Bıkan değiştiriyor.
Yaşadığı aşk dedikoduları nedeniyle DTP ve PKK tarafından eleştirilen üst düzey bir PKK’lının yaptığı bir özeleştiri kulaktan kulağa yayılıyor. Bu PKK’lı Almanya’da biraz sıkıştırıldığında şunları söylemiş. Demişki; “Yahu bu söylentiler, dedikodular uzun süredir aramızda var. Bunların hepsi dedikodu. Kıskançlık ve çekememezliktendir bütün bunlar. Önderlik (Öcalan) için bile bunlar uydurulmadı mı? Güzel ve genç olan kadın gerillaları hep yanına alıyordu, her gece biriyle oluyordu diye. Yahu bırakın bunları, siz işinize bakın”.
Herkesin işine baktığı görülüyor zaten. Üstelik ateş olmayan yerden de duman çıkmaz derler. DTP ve PKK içinde hem ateşin çok olduğu, hem de ateşlenin çok olduğu anlaşılıyor.
M.SERDAR AYDIN ([email protected])
Bir yanıt yazın