TÜRK TOPLULUKLARINDAN HABERLER

İÇİNDEKİLER: - Turkler Olmeyi Biliyorlar

İÇİNDEKİLER:

ALMANYA
-BERLİN BAŞKONSOLOSU PULAT’IN YENİ YIL MESAJI:
-”TÜRK TOPLUMUNDAKİ YÜKSEK İŞSİZLİK ORANI SİZLER KADAR
BENİ DE EN ÇOK KAYGILANDIRAN KONULARIN BAŞINDA GELMEKTEDİR”

GÖÇMENLER ÇEŞİTLİ OKULLARA DAĞITILACAK

ÇİFTE VATANDAŞLIK TARTIŞMASI ALEVLENDİ

-TÜRKİYE’YE GELEN TURİST SAYISI 26 MİLYONU AŞTI
-KÜLTÜR VE TURİZM BAKANLIĞI MÜSTEŞARI YILMAZ:
-”TURİZM GELİRİNİN BU YIL 21 MİLYAR DOLAR CİVARINA
YÜKSELDİĞİ, TURİZMİN BÜYÜME ORANI YÜZDE 13’Ü BULDU”
-”SADECE ANTALYA TURİST SAYISIYLA MISIR’A DENK”

HAMBURG’DA DİNLER AKADEMİSİ KURULACAK

KURTULUŞ’TAN BÜYÜK BAŞARI

***
ALMANYA
-BERLİN BAŞKONSOLOSU PULAT’IN YENİ YIL MESAJI:
-”TÜRK TOPLUMUNDAKİ YÜKSEK İŞSİZLİK ORANI SİZLER KADAR
BENİ DE EN ÇOK KAYGILANDIRAN KONULARIN BAŞINDA GELMEKTEDİR”

BERLİN (A.A) – 30.12.2008 – Türkiye’nin Berlin Başkonsolosu Mustafa Pulat, Almanya’da yaşayan Türklere yönelik yayımladığı yeni yıl mesajında, kendisini en çok kaygılandıran konuların başında Türkler arasındaki yüksek işsizlik oranının geldiğini belirtti.
Pulat, 2008 yılı ekim ayı sonu itibariyle Berlin ve Brandenburg eyaletlerinde yaşayan Türkler arasındaki işsizlik oranının yaklaşık yüzde 46 olduğuna işaret ederek, ”Aynı dönem ve bölge için genel işsizlik oranı ise yüzde 12,4’tür. Türk toplumundaki yüksek işsizlik oranı sizler kadar beni de en çok kaygılandıran konuların başında gelmektedir” ifadesini kullandı.
Küresel mali kriz nedeniyle meydana gelen daralmanın, 2009 yılının mali anlamda bir kriz yılı olabileceği endişesini beraberinde getirdiğini belirten Pulat, diğer yandan teknolojide kaydedilen gelişmelerin de Almanya’da vasıfsız iş gücü gereksinimin artık neredeyse tümüyle ortadan kalkmış olduğu gerçeğini ortaya koyduğunu, bu bağlamda eğitimin öneminin de açıkça ortaya çıktığını kaydetti.
Almanya’da ciddi bir mesleki eğitim gerektiren vasıflı iş gücü türüne ihtiyaç olduğunun hiçbir zaman unutulmaması gerektiğini vurgulayan Pulat, bu nedenle Türk gençlerinin iyi bir eğitim almak için yoğun çaba harcamaları, aileleri tarafından da desteklenmeleri gerektiğini belirtti.
Pulat, ”Öncelikli hedefimiz, Türk gençlerini ve velilerini, mezuniyet diplomasına giden yolda desteklemek suretiyle gençlerimizin ileride fırsat eşitliği ortamında kendilerine daha olumlu bir gelecek yaratmalarını mümkün kılmak olmalıdır. İyi bir eğitim ile vasıflı eleman olmanın önemi konusundaki bilincin Türk velileri ve gençleri arasında yerleşmesi en büyük önceliklerimizdendir” açıklamasında bulundu.
Alman toplumunun ve devlet kurumlarının bu konuya daha fazla özenle eğilmelerinin de önemli olduğuna dikkati çeken Pulat, ”Bu bağlamda, bizler de sizleri temsilen burada yaşayan vatandaşlarımız ve soydaşlarımızla dayanışma içinde bulunduğumuzu belirtmek suretiyle yerel muhataplarımızdan bu alanda gerekli adımları atmalarını bekliyor ve istiyoruz. 2009 yılının güçlü, geleceğe güvenle bakan, huzurlu bir Türk toplumu için güzel bir yıl olması ümidiyle yeni yılınızı kutluyorum. Yeni yılın herkese başarı, sağlık, mutluluk, barış ve huzur getirmesini diliyorum” ifadesini kullandı.
Göreve kısa süre önce başlamış olması nedeniyle eyalet başbakanlarını, eyalet meclisi başkanlarını, bakanları, milletvekillerini, belediye başkanlarını, basın mensuplarıyla sivil toplum örgütlerini ziyaret etmeyi sürdürdüğünü belirten Pulat, bu çerçevede Türklerin Alman toplumuna uyumlarının sağlanması ve sorunların çözümü konusunda her türlü işbirliğine açık olduğunu da ifade etti.
Pulat ayrıca, 2007 yılının kasım ayında hizmete giren yeni başkonsolosluk binasındaki eksikliklerin giderilmesine 2009 yılında da devam edeceklerini kaydetti.
Öte yandan, Berlin Büyükelçiliği Din Hizmetleri Müşaviri ve Diyanet İşleri Türk İslam Birliği (DİTİB) Genel Başkanı Sadi Arslan da yayımladığı Noel ve yeni yıl mesajında, Hristiyanların Noel Bayramı’nı da kutlayarak, dünyadaki tüm inançlı insanların çabasının, insanlar arasında sevgi, saygı, hoşgörü ve kardeşliği yaymak olması gerektiğini belirtti.
Dünyadaki Müslümanların da bu ay içinde Kurban Bayramı’nı kutladıklarını hatırlatan Arslan, gelecek yıl insanlar arasında hoşgörü ve karşılıklı saygı havasının esmesi temennisinde bulundu.
***

GÖÇMENLER ÇEŞİTLİ OKULLARA DAĞITILACAK
Ünsal TURAN / KOPENHAG | 30.12.2008

Kopenhag’da göçmen öğrencilerin yoğun oldukları okullardan alınarak başka okullara dağıtılmaları konusunda Belediye Meclisi’nde çoğunluğun sağlandığı belirtildi.

Sosyal Demokrat Partili Belediye Meclisi Üyesi Jan Andreasen, “Dil öğrenmekte güçlük çeken göçmen çocukların göçmenlerin az olduğu okullara gönderilmesi konusunda belediye meclisinde anlaşma sağlandı’ dedi.
Okul ve boş zamanları değerlendirmeden sorumlu belediye başkanı Pia Allerslev, okula başlayacak tüm göçmen çocukların testen geçireleceklerini ve bilgi derecelerine göre okullara dağıtılacaklarını söyledi. Çocuk ve Gençlikten sorumlu belediye başkanı Bo Asmus Kjelgaard, belediyenin uyum politikasında mutlaka değişiklik yapılması gerektiğini belirterek yeni yılda çocuk ve gençlik komisyonunun bu konud abir toplantı yapacağını kaydeditti.
***

ÇİFTE VATANDAŞLIK TARTIŞMASI ALEVLENDİ

Hollanda’da PVV (Özgürlük Partisi) lideri Geert Wilders, çifte vatandaşlık konusundaki tartışmanın fitilini tekrar ateşleyebilmek için kolları sıvadı.

Hollanda’da parlamentosunda 9 temsilcisi bulunan aşırı sağcı PVV (Özgürlük Partisi) lideri Geert Wilders, çifte vatandaşlık konusundaki tartışmanın fitilini tekrar ateşleyebilmek için kolları sıvadı. Partisinin uyum raporuyla ilgili olarak geçtiğimiz günlerde yaptığı açıklamada, toleransın ülkedeki göçmenlerin uyumuna katkı sağlamadığını ileri sürerek, ‘Hollandalı olabilmek için prensipte eski vatandaşlıktan çıkılmalı’ şeklinde konuşan PvdA (İşçi Partisi) Genel Başkanı Lilianne Ploumen, bu tavrıyla Wilders’i tekrar cesaretlendirdi.

İslamiyet’i ve Müslümanları hedef alan söylemleriyle de tanınan Geert Wilders, PvdA’lı Adalet Bakanlığı Müsteşarı Nebahat Albayrak’ın önünde iki seçenek bulunduğunu ileri sürerek, ‘Ya Türk vatandaşlığından çıkmalı ya da görevinden istifa etmeli’ dedi. Albayrak’ın Türk vatandaşlığından çıkmaması halinde partisi PvdA’nın (İşçi Partisi) uyum raporuna ters davranmış olacağını ileri süren Geert Wilders, müsteşarın sahip olduğu vatandaşlıklardan birini seçmesi konusunda meclise önerge sunacağını söyledi.

2007’nin Şubat ayında CDA (Hıristiyan Demokratlar), PvdA (İşçi Partisi) ve CU (Hıristiyan Birlik) partileri tarafından oluşturulan yeni kabinede Adalet Bakanlığı Müsteşarlığı’na getirilen Nebahat Albayrak ile Sosyal İşler Bakanlığı Müsteşarlığı’na atanan Fas kökenli Ahmet Aboutaleb, popülistlerin hedefi olmuşlardı.

Koalisyon oluşumu sonrası meclisteki ilk oturumda Albayrak ile Aboutaleb’e yönelik yıpratma harekatı başlatan 9 sandalyeli Özgürlük Partisi (PVV) milletvekillerinden Sietse Fritsma, çifte vatandaşlığa sahip kişilerin bakan ya da müsteşar olarak göreve atanmalarının önlenmesini istemişti. Nebahat Albayrak ile Ahmed Aboutaleb’in çifte vatandaşlıkları nedeniyle kabineye atanmalarının durdurulmasını isteyen Fritsma’nın bu yöndeki çabası mecliste destek bulmamıştı.

***

-TÜRKİYE’YE GELEN TURİST SAYISI 26 MİLYONU AŞTI
-KÜLTÜR VE TURİZM BAKANLIĞI MÜSTEŞARI YILMAZ:
-”TURİZM GELİRİNİN BU YIL 21 MİLYAR DOLAR CİVARINA
YÜKSELDİĞİ, TURİZMİN BÜYÜME ORANI YÜZDE 13’Ü BULDU”
-”SADECE ANTALYA TURİST SAYISIYLA MISIR’A DENK”
BURSA (A.A) – 30.12.2008 – Türkiye’ye bu yıl gelen turist sayısının 26 milyonu aştığı, turizm gelirinin de 21 milyar dolar civarına yükseldiği bildirildi.
Kültür ve Turizm Bakanlığı Müsteşarı İsmet Yılmaz, Bursa’da düzenlenen ”Kuruluştan Kurtuluşa Kültür Yolu” proje toplantısının açılışında, Türk ve dünya turizmiyle ilgili verileri açıkladı.
Geçen yılın rakamlarına göre, Fransa’nın 80 milyon, İspanya’nın 60 milyon, ABD’nin 56 milyon, Çin’in 54 milyon, İtalya’nın 43 milyon, İngiltere’nin 30 milyon, Almanya’nın 24 milyonla en fazla turist ağırlayan ülkeler arasında başı çektiğini belirten Yılmaz, şunları söyledi:
”2008 yılında dünyada yüzde 2 olan turizmin büyüme oranı, Türkiye’de yüzde 13 olarak gerçekleşti. Geçen yıl Türkiye’ye gelen turist sayısı 23,5 milyon, elde edilen gelir 18,5 milyar dolardı. Bu yıl gelen turist sayısı ise kasım ayı dahil 25 milyon 300 bin ancak aralık ayını da eklediğimizde, 26 milyonun üzerinde bulunuyor. Dünya Turizm Örgütünün ilk 6 aylık kesin rakamlarını alarak yapılan projeksiyon gelirine göre, 21 milyar dolar gibi bir turizm geliri bekliyoruz.”
Yılmaz, Türkiye’nin gerek turist sayısı gerekse turizm geliri bakımından dünyada ilk 10 arasında yer aldığına işaret ederek, şöyle devam etti:
”Kıtalara göre turizmden elde edilen gelire baktığımızda, 433 milyar dolarla Avrupa, 188 milyar dolarla Asya-Pasifik ülkeleri, 171 milyar dolarla Amerika, 28 milyar dolarla Afrika sıralanıyor. Yani Türkiye, hemen hemen tüm Afrika’nın elde etmiş olduğu turizm gelirine yaklaşmaktadır. Geçen haftalarda da Antalya’ya 9 milyonuncu turist geldi. Sadece Antalya, turist sayısıyla, piramitleriyle meşhur Mısır’a denktir.”
Dünyadaki yaklaşık turist sayısının 903 milyon, taşınan yolcu ücretleriyle birlikte turizm gelirlerinin 1 trilyon dolar olduğunu belirten Yılmaz, turist sayısının 2010’da 1 milyara, 2020’de ise 1,6 milyara ulaşmasının beklendiğini vurguladı.
Yılmaz, dünyadaki 903 milyon turistin 458 milyonunun, tatil ve eğlence amacıyla, 138 milyonunun iş amacıyla, geri kalanların da akraba ziyareti, hac gibi dini sebeplerle seyahat ettiğini dile getirerek, bu ziyaretlerin yüzde 47’sinin hava, yüzde 42’sinin kara, yüzde 7’sinin deniz, yüzde 4’ünün ise demir yoluyla olduğunu bildirdi.
Vatandaşları en çok turizm harcaması yapan ülkeler arasında 82 milyar dolarla Almanya’nın birinci sırada yer aldığına dikkati çeken Yılmaz, bu ülkeyi, ABD, İngiltere, Fransa, Çin, İtalya, Japonya, Kanada, Rusya ve Güney Kore’nin izlediğini belirtti.
Yılmaz, Türkiye’nin mevcut turizm potansiyelini henüz tam anlamıyla kullanamadığını ifade ederek, ”Bugüne kadar Türkiye’ye gelen turist sayısı, 1980’li yıllardan itibaren hep tahmin edilen rakamın üzerinde çıkmıştır. Bundan da Türkiye’nin büyük turizm potansiyeli olduğunu görüyoruz” diye konuştu.

***

Emine SONUGÜR / HAMBURG | 30.12.2008

HAMBURG’DA DİNLER AKADEMİSİ KURULACAK

Hamburg Körber Vakfı tarafından düzenlenen açık oturumda Hamburg’da “Dünya Dinler Akademisi” kurulması çalışmalarının hızlandırılması konusu tartışıldı.

Aydan Özoğuz’un yönettiği açık oturuma konuşmacı olarak Hamburg Eğitim Senatörü Christa Goetsch, eski Hamburg Belediye ve Senato Başkanı Klaus von Dohnanyi, Dünya Dinler Dialog Merkezi Müdürü Prof. Wolfram Weisse ve Kapstadt Güney Afrika İslam Araştırmacısı Prof. Abdulkader Tayob katılırken çok sayıda dinleyeci hazır bulundu. Hamburg’da 106 farklı din, meshep ve inancın olduğuna dikkat çeken Christa Goetch, ‘ Hamburg’da doğan ve okula giden çocukların hemen hemen yarısının göçmen kökenli olduğu gerçeğini göz önünde bulundurmalıyız. Dolayısıyla burada bir multikulti yaşam var. Buna görede gereken talebi karşılamalıyız. 1996 yılından bu tarafa okullarda din dersleri veriliyor ve bu sevindirici bir gelişmedir. Yaklaşık 10 yıldır Hamburg üniversitesi bünyesinde bir Dünya Dinler Akademisi kurulması öngörülüyor ve biz de bu konu ile uzun süredir ilgileniyoruz. Hamburg senatosu Dünya Dinler Akademisi kurulması için onay verdi ve bu yıl Mart ayında senatoda bütçe konusu belirleneceğini ümit ediyorum’ dedi. İslam, Musevi ve Budist dinleri üzerine uzmanların yetiştirilmesi ve araştırmaların yapılması planlanan Dünya Dinler Akademisi ile ilgili Klaus von Dohnanyi bunun çok yerinde ve olumlu olabileceğinin altını çizerek, ‘İslam uzmanlarının Hamburg’da yetiştirilip dünyaya dağılması büyük bir avantaj olur’ dedi. Prof. Wolfram Weisse, ‘Bunun temelini oluşturmak için uzun çalışmalar yaptık ve bu çalışmaları hızlandırmalıyız’ dedi. Prof. Tayop’ta İslam üzerine yaptığı araştırmalardan örnekler verdi.

***

Kemal DOGAN / HAMBURG | 30.12.2008

KURTULUŞ’TAN BÜYÜK BAŞARI

Almanya’nın en önemli ve prestijli sanat ödüllerinden sayılan Hörzu dergisinin Altın Kamera ödülüne ünlü oyuncu En İyi Erkek Oyuncu dalında aday gösterildi.

MEHMET KURTULUŞ RESİMLERİ İÇİN TIKLAYIN

Almanya’da televizyon dergisi Hörzu tarafından 44 yıldır branşlarında en başarılı sanat, televizyon, sinema ve şov dünyası isimlerine verilen Altın Kamera Ödülleri’nde Mehmet Kurtuluş (36) En İyi Erkek Oyuncu dalında aday gösterildi. Tiyatroda büyük başarı sağladıktan sonra 1998’de Fatih Akın’ın kurz und schmerzlos (kısa ve acısız) filmiyle sinema dünyasında da adını duyuran Kurtuluş, aynı yıl Locarno ve Selanik film festivallerinde En İyi Oyuncu ödülünü aldı.

Kurtuluş, ayrıca Fatih Akın’ın Temmuzda ve Duvara Karşı filmlerinde de rol aldı. Türkiye’de Abdülhamit Düşerken’deki rolüyle tanınan Salzgitter doğumlu Kurtuluş, Almanya’nın en çok aranan erkek oyuncuları arasında. Son olarak Almanya’nın kült polisiye dizisi Tatort’ta (Olay Yeri), ilk Türk kökenli komiseri canlandıran Kurtuluş’un yanı sıra, Klaus J. Behrendt, Christian Berkel aday gösterildi.

***


Comments

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir