OBAMA, MCCAIN KARŞISINDA GÜÇ KAYBEDİYOR

Wall street Journal - New York Times
,

ABD’de Demokrat Parti’nin başkan adaylığını garantileyen Senatör Barack Obama’nın, Orta Doğu ve Avrupa’yı kapsayan ve ”pop star” nitelemelerine yol açan yurt dışı gezisi farklı yorumlarla karşılandı.Illinois Senatörü’nün yedi ülkeyi kapsayan ziyaretine medyanın ve ziyaret edilen ülkelerin liderlerinin gösterdiği ilgi, Obama’nın Cumhuriyetçi Partili rakibi Arizona Senatörü John McCain’in bazı yorumculara göre, ”kıskançlıkla” karşılamasına ve Irak’tan belli bir takvimle asker çekme konusundaki görüşlerini Obama’ya yaklaştıran açıklamalar yapmasına neden olmuştu.

Ancak ABD’de yapılan son kamuoyu yoklamaları, Obama’nın bazı kritik eyaletlerdeki oyunun, geçen hafta içinde McCain’e göre gerilediğini gösteriyor. NBC News ve Wall Street Journal tarafından yapılan bir kamuoyu yoklamasıyla Amerikan seçmenin yüzde 55’inin, ABD başkanlığı görevi için Obama’yı ”en riskli seçim” olarak gördüğü, McCain için ise bu oranın sadece yüzde 35 olduğu ortaya çıktı. Aynı ankete göre, paylaşılan değerler ve geçmiş bakımından seçmenlerin yüzde 58’i, McCain’i kendilerine daha yakın buluyor. Bu oran Obama için yüzde 47’de kaldı.

Quinnipiac Üniversitesi tarafından yapılan bir başka araştırmaya göre ise McCain, anketlerde Colorado’da Obama’nın önüne geçerken, Michigan, Minnesota ve New Hampshire’da oylarını artırarak, Obama’ya yaklaştı. NBC televizyonuna konuşan Obama, ”İnsanların neden beni en riskli ABD Başkanı olarak gördüklerini anlıyorum. Ben yeniyim. John McCain ise 25-30 yıldır siyaset sahnesinde” dedi.

Obama, başarılı geçen yurt dışı ziyaretlerinin ABD’de işini zorlaştıracak bir unsur olabileceğini kabul ederken, Amerikan halkının, artan petrol fiyatları ve tutsat (mortgage) krizi yüzünden zorluk çektiğine işaret etti.

Amerikalı seçmenin, ABD Başkanı olacak kişiden beklentileri büyük. Amerikalılar, her şeyden önce ”kaybedenleri” sevmiyorlar. Bu bakımdan, televizyonlarda başarılı bir üçlük basket atan, pop yıldızı gibi her gittiği yerde kalabalık bir gruba hitap eden, dünya liderlerinden büyük ilgi gören Obama ”kazanan taraf” olarak görülebilir. Ancak komedi programlarında üzerinde süper kahraman kıyafetleriyle ”kurtarıcı ve başkomutan” olarak parodisi yapılan Obama’nın, tam da bu süper kahraman görüntüsü yüzünden Amerikan halkında, ”bizim gibi olmayan, bizden olmayan” duygusunu yarattığı yönünde yorumlar da bulunuyor.

İngiliz Financial Times gazetesi, ”şu Amerikalılar çok garip” diyerek, bu çelişkiye dikkat çekerken, Amerikan halkının, kendisi gibi olan, Cumhuriyetçi Partili ABD Başkanı George W. Bush gibi ”karşılıklı bira içebileceği” bir ABD Başkanını Beyaz Saray’da görmek istediğine işaret etti. Gazete, aynı zamanda Amerikan seçmeninin, babası Kenyalı, annesi Kansaslı olan, çocukluğunu Havai ve Endonezya’da geçiren Obama’ya kendini yakın hissetmeyebileceği tezini öne sürdü. Yorumculara göre, Obama, pek çok Amerikalının aksine ”fast food” bile sevmiyor; siyahları temsil ettiği söylense de bazı siyahlar için Obama, ”içi beyaz bir eliti” simgeliyor.

Ayrıca Washington’daki gözlemciler, ”Kasım ayındaki ABD Başkanlık seçimine kadar daha çok zaman var” uyarısında bulunuyor. Gözlemcilere göre, ABD başkanlık seçimlerinde Almanlar oy kullanacak olsaydı, Barack Obama, en azından Berlin’de kendisini dinlemeye gelen 200 bin kişinin desteğiyle seçimi kazanabilecekti. Ancak dünyanın ilgisi Obama’nın Amerikan seçmeninin oylarını toplayacağını garanti etmiyor. Bazı yorumlara göre, Obama’ya ülke dışında gösterilen yoğun sevginin temelinde, ”Bush olmaması” var. McCain ise aksini kanıtlamaya çalışsa da Bush politikalarıyla yakın bir görüntü sergiliyor.

MCCAIN’İN ZOR HAFTASI

Amerikan basınına göre, Arizona Senatörü McCain ve onun seçim kampanyasını yürüten ekip, Obama’nın ”başkomutanlık için hazırım, dış politikada iyiyim” mesajını kuvvetle veren dış gezisini sıkıntıyla izledi. McCain’in seçim kampanyası, Obama’nın her bir ziyareti ve konuşmasının Amerikan televizyonlarından canlı yayınlanmasına karşılık olarak, geçen salı gününden itibaren, popüler web sitesi Youtube’a, medyanın Obama’ya gösterdiği ilgiyle alay eden ”Obama Love” (Obama Aşkı) adlı bir video koydu. Daha sonra telif hakları düşünülerek kaldırılan videoda, ”Obama’ya aşık olan medyanın” bu aşkı ifade etmek için, ”Gözlerimi Senden Alamıyorum” (I Can’t Take My Eyes Off Of You’) ve ”Sen Gerçek Olmak İçin Fazla İyisin” (You Are Too Good To Be True) gibi şarkılar arasından seçim yapabileceği ifade edildi.

Ancak gözlemcilere göre, McCain’in, ana haber bültenlerine yansıyan Obama ile karşılaştırmalı görüntüleri ve komedi programlarına yansıyan hali içler acısıydı. Bir tarafta Obama, Almanya’da 200 bin kişilik bir gruba konuşuyor; hemen arkasından televizyon ekranlarında McCain, Pennsylvania’da bir süpermarkette, müşterilerle artan fiyatlar hakkında konuşan yaşlı adam portresi çiziyor. Hatta televizyon kameralarına yansıdığı şekliyle tam bir kadın müşteriyle fiyatların pahalılığından bahsederken, yandaki raftan 20 kadar konserve kutusunun yere düşmesi ve bir süpermarket çalışanı beceriksizce bu kutuları yerine koymaya çalışırken McCain’in, memnuniyetsizlikle bir bakış attığını görmek mümkün.

Komedi kanalında ise günlük haberleri parodileştiren John Stewart’ın sunduğu programda McCain, tekerlekli saldalyede, dizlerine battaniye örtmüş ve ”All By Myself” (Tamamen Kendi Başıma) şarkısını dinlerken karikatürleştiriliyor. Tabii Obama’nın ekranlara yansıyan Amerikan Başkanı edalı görüntüsünden payını alan sadece McCain olmadı. Obama’nın Berlin’de konuşma yaptığı sırada ABD Başkanı Bush da Washington’da bir konuşma yapıyordu ama iki dönemlik yönetiminin sonuna gelmiş olduğu ve etkisi azaldığı için ”Topal Ördek” tabir edilen Bush’un konuşması canlı yayınlanmadı. Bütün bunlar olurken, Financial Times gazetesinin biraz da alaycı bir tavırla ”McCain de Ohio’daki German kasabasında Schmidt Restoran ve Sosis Evi’ne gidip sosis yiyerek, Alman kültürünü ziyaret etmiş oldu” ifadesini kullandı. Obama’nın konuşmasıyla ilgili bir soru üzerine McCain, ”Almanya’da bir konuşma yapmayı ben de isterim. Ancak ben bunu başkan adayı olarak değil de ABD Başkanı olarak yapmayı tercih ederim” diyerek, Obama’ya yöneltilen ”ABD Başkanı seçilmiş gibi davranarak Beyaz Saray’a karşı çizgiyi aşıyor” eleştirilerine destek vermiş oldu. Ancak Obama, CNN röportajında bu konuya açıklık getirerek, ”ABD’nin sadece bir Başkanı var. Ben kimsenin işini üstlenmiş değilim” dedi. Obama aynı röportajında, McCain’in de dış geziler yaparak Kanada, Meksika ve Kolombiya’da halka hitap ettiğini hatırlattı. Muhabirin, ”ancak sizin kadar ilgi görmedi” sözlerine karşılık Obama gülerek, ”Evet, benim kadar ilgi görmedi” dedi.

ALMANYA EN BAŞARILI

Obama’nın Irak, İsrail, Ürdün, Afganistan, Almanya, Fransa ve İngiltere’yi kapsayan dış gezisinin zirvesini belki de Almanya ziyareti oluşturdu. Almanya Başbakanı Angela Merkel, diğer ülkelerin liderlerine göre Obama’ya daha mesafeli yaklaşmış olsa da Demokrat Parti’nin başkan adaylığını garantileyen Obama’nın konuşmasının 200 bin Almanı toplaması, üzerinde Almanya’nın Ekim ayında yapılan bira festivalini hatırlatacak şekilde ”Obama Fest” yazılı rozetlerin rekor düzeyde satılması, Obama’ya Alman ilgisini gösterdi.

New York Times gazetesine göre, Obama, Alman dinleyicileri için ”şiir gibi” konuştu, Atlantik’in iki yakasının aynı idealleri ve tarihi paylaşmasından bahsetti. Ancak gazeteye göre, elzem konuların, ticaret, savunma ve dış politikadaki farklılıkların, Obama başkan olsa da devam etmesi bekleniyor. Gazete bu konular arasında Rusya, Türkiye, İran ve Afganistan, yeni yakıt tankerleri ve Avrupa’nın 11 yıldır bazı Amerikan ürünlerine uyguladığı ithalat yasağını saydı.

IRAK

Obama’nın ziyaretinin önemli bölümlerinden birini Irak oluşturdu. Irak Başbakanı Nuri El Maliki, 16 ay içinde Amerikan askerlerinin çekilmesine yönelik planı onayladığını söyleyerek, Obama’ya destek verdi.

Ancak Washington Post gazetesi, Maliki’nin geçmişte de sık sık iç politikaya oynayan bir lider olduğuna dikkati çekti ve Amerikan liderliğine kim gelirse gelsin, sahada görev yapan askerleri ve Irak’taki mevcut durumu dikkate almadan bir takvim uygulayamayacağına dikkati çekti.

Bu arada, Irak’ta gerekirse 100 yıl kalınacağını savunan ve çekilme takvimi açıklamanın sadece teröristlere yarayacağını söyleyerek kendisini Bush ile aynı çizgiye koyan McCain’in, Obama’nın sözlerine yaklaşacak şekilde sözlerinden çark etti. McCain, bir televizyon programında, 16 aylık çekilme takviminin “fena fikir” olmadığını söyledi. Ziyaretinin son ayağında Obama Londra’daydı. İngiltere Başbakanı Gordon Brown ile iki saatlik görüşmesinin ardından Obama, ABD’nin problemleri, müttefikleriyle işbirliği içinde çalışarak çözebileceği mesajı verdi. Obama, küresel ısınma ve uluslararası terörizm gibi konularda ilişkilerin güçlendirilmesi gerektiğini vurguladı. Obama, İngiltere’nin eski Başbakanı Tony Blair ve muhalefetteki Muhafazakar Parti lideri David Cameron ile de görüştü.

LİDERLERİN BEDEN DİLİ

Obama’nın medyada dünya liderleri tarafından kabul edilen bir lider görüntüsü sergilemesinde, ziyaret ettiği ülkelerin liderlerinin söyledikleri kadar, beden dilleri de önemli rol oynadı.

Fransa Cumhurbaşkanı Nicholas Sarkozy, “ele avuca sığmayan” enerjisiyle merdivenleri birer ikişer atlayarak Obama’yı arabasından çıkar çıkmaz karşılarken, görüşecekleri binaya geçmeden önce eliyle ”gel bakalım” jesti yaparak, samimi bir hava çizdi. Bazı gözlemcilere göre ise bu ziyaretlerin en çok kime yaradığı tartışma konusu. Örneğin Sarkozy’nin kamuoyu yoklamalarında yüzde 38’lerde seyrettiği belirtiliyor ve Obama ile yakın görüntüsü vermek, iyi bir halkla ilişkiler hareketi olabilir.

Ürdün Kralı Abdullah da sık sık sırtını sıvazladığı Obama’yı geçirmek için, teamüllerin aksine havaalanına kadar geldi. Benzer görüntüler, İsrail, Irak, Afganistan’daki liderler ve üst düzey yetkililerle de yaşandı.

Obama karşısında yenilerek devreden çıkan Hillary Clinton ise ABD başkenti Washington’daki büyük kitapçıların ”ucuz kitaplar” bölümünde, ”A Woman In Charge” (İdaredeki Kadın) kitabının kapağından ironik bir şekilde Washingtonlulara gülümsemeyi sürdürüyor.

(a.a)


Comments

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir