Devasa Sorunlara Yanlış Algı ile Doğru Çözüm Üretilir mi?

Sorunları yetersiz algı ve bilgi üzerinden kavga ederek değil, yeterli bilgi ve akıl süzgecinden geçen analitik çözümleme ile aşılabilir.

Fiziki ve Sosyal Depremlerin Yarattığı Ağır Etkilerin Nedeni Yanlış Oluşan Algılar mı?

Anooshirvan Miandji’nin Süzme Felsefe kitabında “Sabah erken kalk ve coşkuyla tozu dumana kat” özlü sözünü kullanmaktadır. Sabah erkenden kalkıp coşku ile işe koyulmadan önce her tarafı toz-dumana dönmüş yaşamı anlamaya çalışıyorum.

Sorunlar Memleketin Belini Büktü

Türkiye, uzun zamandır devasa sorunların ağırlığı altında kalmakta ve belini düzeltememektedir. Bir yerde sorun var ise orada felsefe yapmak ve konuları irdelemek işin doğasının gereğidir. Ancak önce olup bitenleri doğru okumak ve algılamak gerekir. Gelişmeleri her yönü ile iyi araştırmaz ve incelmeden ön yargılar ile hareket edersek beynimizde yanlış algıların oluşması sağlamış oluruz. Hele hele iç içe geçmiş kör düğüme dönüşmüş tarihsel sorunların beraberinden getirdiği ön kabuller, korkular yanlış algıları büyütür. Geçmişin sorunları ve olumsuz sonuçlarını neden niçin yaklaşım içinde cesurca masaya yatırıp çözüm üretememişlik durumu sorunları daha da büyütmeye devam ediyor. Bu ara deprem terminolojisi dili ile konuşursak; yanlış zemin üzerinde yanlış algı ile oluşturulmuş düşünce yapısı yanlış yaşamlar ile sonuçlanmak durumundadır. Yanlış algı ile oluşturulmuş yanlış karar ve çözümler berberinde başka yanlışlar sonuçları doğurur. Doğa (ekoloji), tarih, coğrafya, yurttaş olma bilgisi olmadan doğru bilgiye ulaşmak mümkün değildir. Bireyler çok erken dönemlerde temel mantık, felsefe ve yurttaşlık (insan bilimi) eğitimi almadıysa bilgi çağının çoklu sorunlarını analiz etme ve doğru yanlış ayrımı farkındalığına erişmesi zor olmaktadır.

Son birkaç yıldır başta pandemi, deprem, ekonomik, eğitim ve sosyal konular gibi çok ağır sorunlar yaşıyor ve bu sorunların günden güne de büyüdüğünü görüyoruz. Ancak sorunu aşmak için üretilen çözümlerin zaman içinde yeni sorunlar ürettiği görülmektedir. Ürettiğimiz çözüm(-ler) daha çok sorun üretiyorsa, bir yerde bir yanlışlık vardır. Çözüm üretme sorumluluğu taşıyanlar yeniden algı ve çözümlerini gözden geçirmek durumundadır.

Yetişkin Bireyler Topluma Hizmete Soyunur

Yaşanan her olay-olgu ve sorunun mutlaka bir geçmişi ve arka planı bulunmaktadır. Sebep-sonuç ilişkisi işin doğasının gereğidir. Her sonucun bir nedeni var. Her sonuç yeni bir nedene yol açar. Onun için denir ki bugünün sorunları dünün çözümlerinden kaynaklanıyor. Maslow’un ihtiyaçlar hiyerarşisinin tepesinde “Kendini geçekleştirilmiş, erdemli, önyargısız, yaratıcı niteliğe erişmiş” gibi yetişkin/ehli-kâmil birey konumuna gelmeyi tanımlar. Nihai olarak her insanın temel amacı piramidin üst basamağı bilinç ve bilgine gelmesi arzulanır. Farkındalıkları yüksek, kararlarını ve oluşan algılarını duygularına göre değil, akıl, mantık ve koşullara göre özünü yoklama bilincine erişmiş doğru bilgi ile ölçüp tartan insanlardır olarak vermeye çalışırlar. Artık kişisel tatminlerini tamamlamış ve topluma hizmet etmeye kendi adamış insanlar bütün gören inşalar olarak tercihli çalışanlardır.

Bizim gibi bir çok sosyal fay hatlarının iç içe geçtiği, devasa sorunları birikmiş bir toplumda problemleri çözmeye kendini adamış insanların kendini aşan bir anlayışla sürece bilinç ve bilgi ile dahil olması beklenir. Ortalama eğitim düzeyi yetersiz, organize olmayı ve sorun çözme becerisi tam sağlayamamış, istenen düzeyde nitelikli insan gücüne dayalı sanayileşmeyi sağlayamamış, insanın yaşam kalitesi istene düzeye gelmemiş ülkelerde topluma hizmet etmeye kendi adamışların bütün sorunların bir anda çözülemeyeceğini bilmek gerekir. Bütün çelişki ve zorlukları ve bunların bileşkelerini doğru analiz eden bir üst akıl ve bilince sahip olmadan, etik değerleri ve normları tam oturmadan, bilimsel bilgi ve bilinci  olmadan, sorumluluk bilinci gelişmeden sorunlara çözüm oluşturulamaz.

Sorunların büyüklüğünü, doğanın yasalarını içindeki bütün farklılıkları ve renkleri olduğunu bilerek ve kabul ederek ortak akıl ile çözüm üretmeyi başarmak asıl başarı olacaktır. Sorunlar tek taraflı ben merkezine taşımadan empati yaparak ve yeni düşünceler üreterek bunca sorun ancak aşılabilir. Yoksa sorunların büyüklüğü yanlış algı ve bilgiler ile daha da işin içinde çıkılmaz durma gelmektedir.

Coğrafya mı Bize Uyacak, Biz mi Coğrafyaya Uyacağız?

Dün bir arkadaşım İbni Haldun’un “Coğrafya kaderdir” aforizmasını belirti. Coğrafyayı değiştirmemiz mümkün değildir. Ancak coğrafyayı anlayıp coğrafyanın/doğanın önümüze koyduğu gerçeklere uygun kendi yaşamımızı değiştirmek zorundayız. Akıl, bilimsel bilgi ve doğa bize değil, biz kendimizi doğaya uygun hale getirmek zorunda olduğumuzu öğretiyor. Japonya’da yaşanan depremlerin büyüklüğü ülkemizdeki depremlerden daha büyüktür. Ancak depremlerin yaratığı yıkım ve can kaybı ülkemizdeki depremlerden çok daha küçük. Bilimin ve bilginin önemi sorunların doğru anlaşılmasını sağlamaktadır. Eğer gerçeğe ve doğru bilgiye erişme konusunda bilimsel bilgiye dayalı bir metodolojimiz yoksa maalesef, ön yarığılar, yanlış algılar daha çabuk gelişir. Sonuçlar da yanlış yaşamlar oluşur. Siyaset ve sorumluluk gerektiren yerlerde oturan kişilerde yanlış algı ve bilgi ile iş tutmaya başlamışlarsa yanlış daha çok kişinin yaşamını da etkiler. Maalesef ülkemizde yaşananlardan gördüğüm ve çok önemsediğimiz “her şeyin başı eğitim” olgusunu yeniden beynimize hatırlatıyor.

Eğitime ara vermeden, sorun çözmeye yönelik, amaca ve hedefi belirlenmiş şekilde planlayıp nitelik eksenli yürütmek zorundayız. Bunu Başarabiliriz.

6 Mart 2023 Adana

Haberi paylaşın
Sorunları yetersiz algı ve bilgi üzerinden kavga ederek değil, yeterli bilgi ve akıl süzgecinden geçen analitik çözümleme ile aşılabilir. - prof dr ibrahim ortas 1

KONU HAKKINDA DAHA FAZLA:

GİRİŞ TARİHİ:

GÜNCELLEME:

Bu gibi içeriklerin devam etmesini istiyor, Akademik yayınları veya vatandaş gazeteciliği destekliyorsanız, maddi katkıda bulunabilirsiniz.

İçerik desteği, sponsorluk veya işbirliği teklifleri için bizimle irtibata geçebilirsiniz.

Yorumlar

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Bugün Gündem

  1. Mustafa Şahin sen alçagın önde gidenisin Gazi Mustafa Kemal Atatürk e dil uzatanın dilini keserler…

  2. Düzelterek bir kez daha yazıyorum… Bu parti sizin gibi sözde CHP’liler, Çakma Atatürkçü solcular yüzünden 1999 da Ve Tarihinde ilk…

  3. Bu partiyi sizin gibi sözde CHP’liler, Çakma Atatürkçü solcular 1999 da Tarihinde ilk defa baraj altında kaldı… *** Sizler baraj…

  4. Sizin zihninizde hep bir darbe hayali var. Söze gelince demokrasi istiyoruz dersiniz. Sizin gibi batasıca batılılar ve batılılar gibi düşünenler…

  5. Bir düzeltme yapalım. Koray aydın dediğiniz gibi (sanırım 216 yıl) ceza almadı, savcı tarafından ceza istendi. Mahkemede beraat etti! Ben…

  6. Bir çok hataların olduğuna ben de katılıyorum. Çok değerli, kişilikli bir insan ama asla lider vasfı yok! Kırılma anı evet…Önceki…

  7. KUR’AN’da; ALLAH-TANRI’ya Kulluk ne demek?! KUR’AN’ın yepyeni bir bakış açısıyla, TANRI’nın (Nahl,98). ayette işaret ettiği gibi; ‘Tüm önyargı, ön kabullerden,…

  • TÜRKÇE’Yİ TANIYAN TÜRK’E ”BUYURSUNLAR ÜLKEMİZE” DİYECEKTİR

    TÜRKÇE’Yİ TANIYAN TÜRK’E ”BUYURSUNLAR ÜLKEMİZE” DİYECEKTİR

    KAŞGARLI MAHMUD ARAPLAR’A TÜRKÇE’Yİ ÖĞRETMEK VE ARAPLARA TÜRKÇE’NİN ARAPÇA’YA ÜSTÜNLÜĞÜNÜ DE GÖSTERMEK İÇİN YAZAR DİVAN-ÜL LÜGAT’ÜT TÜRK’Ü. KİTABIN BİR NÜSHASINI , KİTABIN BÜYÜK BÖLÜMÜNÜ YAZDIĞI […]


  • OKUL,ÖĞRETMEN VE GREV

    OKUL,ÖĞRETMEN VE GREV

                    OKUL, ÖĞRETMEN VE GREV                 HÜSEYİN MÜMTAZ Sene sonu…                 Sınavlar var.                 Mezuniyet, sınıf geçme, kolej giriş; hepsi arka arkaya. Ama isim kısaltmaları […]


  • ÇARE MİLLİ OLARAK ÖRGÜTLENMEK

    ÇARE MİLLİ OLARAK ÖRGÜTLENMEK

    UMUTSUZLUĞU, HAYIFLANMAYI VE YILGINLIĞI BIRAKIN!ÇARE MİLLİ OLARAK ÖRGÜTLENMEK VE TÜRKİYE ULUSAL KONGRESİNİ TOPLAMAKTIR. SEFA YÜRÜKEL Değerli yurtseverler, Umutsuz olmaya gerek yok. Bugünler geçici günler. Bu […]


  • Vize sorunu…

    Vize sorunu…

    Türkiye’de Schengen vize sorunu yaşanıyor. Öyle ki sanatçılar ve sporcular da bundan etkileniyor. Detaylara geçeceğiz. Vize sorununun temelinde “Türkiye’ye dönmezsin” şüphesi var. Özetle güven sorunu […]


  • Anayurdu olmayan insanın neyi olur ki!

    Anayurdu olmayan insanın neyi olur ki!

    Başucu kitaplarımdan olan İş Kültür yayını Sabahattin Eyüboğlu’nun çevirisini yaptığı Ömer Hayyam Dörtlükler (Rubaiyat) kitabında bu dizeleri görmedim. Ömer Hayyam’a mal edilerek paylaşılan dörtlüğün(rubai) ona iat olmadığını, Yusuf Şahin […]


  • Ömer Hayyam’ı hatırladım nedense

    Ömer Hayyam’ı hatırladım nedense

    Cellâdına âşık olmuşsa bir millet,İster ezan dinlet, ister çan dinletİtiraz etmiyorsa sürü gibi illetMüstahaktır ona her türlü zillet! .. Haberi paylaşın


  • Cehalet ve gericilikle savaş, halkla savaş değildir

    Cehalet ve gericilikle savaş, halkla savaş değildir

    Cehaletin mutlaklaştırıldığı bir süreçte olduğumuz doğru. Doğru, lakin cehaletle savaş halkın kendisi ile savaş değildir. Mesela deprem bölgesindekilerin, mağduriyetlerine rağmen, iktidara oy vermesini suçlamak, halkla […]


  • AB’nin Gündeminde Kıbrıs Sorunu Yok

    AB’nin Gündeminde Kıbrıs Sorunu Yok

    Avrupa Birliği’nin dertleri başından aşkın. Kendi içlerindeki sorunlara ilaveten şimdi bir de “Türkiye ile nasıl baş ederim” düşüncesi var kafalarında. “Türkiye ile düşman mı olayım, […]


  • TÜRKLER TÜM DÜNYA HALKLARI’NIN ATASI!

    TÜRKLER TÜM DÜNYA HALKLARI’NIN ATASI!

    GENETİK MUCİZESİ ORTAYA NE Mİ ÇIKARDI; 40 BİN YIL ÖNCE TÜRKLER’İN ORTAASYA’DAN GÖÇÜNÜ KANITLADI. TÜRKLER HEMEN TÜM DÜNYA HALKLARI’NIN ATASI ! DÜNYA HALKLARI’NDA YAPILAN Y […]


  • ALLAH-TANRI’ya Kulluk ne demek?!

    ALLAH-TANRI’ya Kulluk ne demek?!

    KUR’AN’da; ALLAH-TANRI’ya Kulluk ne demek?! KUR’AN’ın yepyeni bir bakış açısıyla,TANRI’nın (Nahl,98). ayette işaret ettiği gibi;‘Tüm önyargı, ön kabullerden, üzerine yığılmış asırlık toz, kir ve iftiralardan […]


  • BİR BİNANIN BİLİŞİM SORUMLUSUYDUM

    BİR BİNANIN BİLİŞİM SORUMLUSUYDUM

    SEÇİMDE ……………’DA BİR BİNANIN BİLİŞİM SORUMLUSUYDUM. Çok yorulduk, hırpalandık. Sabah 05:30’da kalktığımız gibi karnımızı bile doyurmadan yola çıktık. Hanım da bir başka binanın sorumlusuydu, aynı […]


  • ABD`de 60 YIL

    ABD`de 60 YIL

    İmza gunu 10/06/23 Değerli dostlar,     Geliri tamamen Türk Amerikan Toplumu Merkezi Ataturk fonuna bagışlanacak ”ABD`de 60 YIL” adlı kitabımın imza ve satış günü 10 […]


  • PLEBİSİT

    PLEBİSİT

                Antik Roma’dan itibaren başvurulan ve sözcük anlamı ‘Millî İrade’ye çok yakın olarak kullanılan Plebisit (plébiscite– doğru okunuşu plebissit) halkın ancak ‘belli konularda onayı’nı almak için yapılan oylama […]


  • “Aysun Kayacı kazandı”

    “Aysun Kayacı kazandı”

    “Aysun Kayacı kazandı” Yüzde almışbeş muhafazakar kesim, yoksulluklarının farkında olmasalar da Müslüman oldukları için iktidardaki partiye oy verdiler. Bilgisiz ve eğitimsiz seçmen, Köy Muhtarına üst […]


  • Rubai

    Rubai

    800 yıl önce, Ömer Hayyam’dan, ‘Irmaklarından şaraplar akacak’ diyorsunCennet-i alâ meyhane midir?‘Her mümin’e iki huri’ diyorsunCennet-i alâ kerhane midir?* * *Tanrı bize cennette vaat ettiği […]


  • İktidar kepçeyle almaya başladı

    İktidar kepçeyle almaya başladı

    BAŞKAN KÖYBAŞI: İKTİDAR KAŞIKLA VERECEĞİNİ ŞİMDİDEN KEPÇEYLE ALMAYA BAŞLADI! Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Balıkesir İl Başkanı Erden Köybaşı, Cumhurbaşkanlığı seçimlerinin ardından birçok ürüne gelen fahiş […]


  • İktidar artık yapıcı olmalı

    İktidar artık yapıcı olmalı

    TDP’Lİ AKGÜN: İKTİDAR ARTIK YAPICI OLMALI! Türkiye Değişim Partisi (TDP) Genel Başkan Yardımcısı Hüseyin Akgün, ülke gündemine ilişkin değerlendirmede bulundu. İktidarın 85 milyonu kucaklaması gerektiğini […]



Posted

in

by

Tags:

Exit mobile version