Site icon Turkish Forum

Edirne: Avrupa’nın İkinci Büyük Sinagogunun Restorasyonu Tamamlandı

Başbakanlık Vakıflar Genel Müdürlüğü tarafından restore edilen ‘Edirne Büyük Sinagogu’, 26 Mart 2015 Perşembe günü saat 14:00’te Başbakan Yardımcısı ve Hükümet Sözcüsü Sn. Bülent ARINÇ’ın katılacağı törenle açılıyor. - synagogue sinogog

RESTORASYONU TAMAMLANAN ‘EDİRNE BÜYÜK SİNAGOGU  26 MART 2015 PERŞEMBE GÜNÜ AÇILDI

İŞTE O TARİHİ BASIN DUYURUSU

RESTORASYONU TAMAMLANAN ‘EDİRNE BÜYÜK SİNAGOGU’
26 MART 2015 PERŞEMBE GÜNÜ
AÇILIYOR

Başbakanlık Vakıflar Genel Müdürlüğü tarafından restore edilen ‘Edirne Büyük Sinagogu’, 26 Mart 2015 Perşembe günü saat 14:00’te Başbakan Yardımcısı ve Hükümet Sözcüsü Sn. Bülent ARINÇ’ın katılacağı törenle açılıyor.

Açılış törenine, yurtdışından 100’e yakın misafirin, yurtiçinden ise üst düzey bürokrat ile Türk Musevi Cemaati üyelerinden 500 kişilik bir grubun katılması öngörülüyor.

Açılış töreninde restorasyon çalışmalarına ve Edirne’deki Musevi varlığına ilişkin bilgilendirme yapılacak; dualar ve ilahiler okunacak. Törende Cumhurbaşkanı Sn. Recep Tayyip Erdoğan’ın sağlığı ve başarısı için Anoten Duası ile sevgi ve dostluk dileyen herkes için Allah’tan rahmet ve bereket niyaz eden Mişeberah Duası edilecek. Törende bir koro, Türk tasavvuf müziği formu ve enstrümanlarıyla icra edilen Musevi ilahileri Maftirimicra seçkisini seslendirecek. Tören öncesinde ise Edirne’deki Yahudi mezarlığına bir ziyaret gerçekleştirecek.

BALKANLAR’IN EN BÜYÜK, AVRUPA’NIN 3. BÜYÜK SİNAGOGU

Ocak 1906’da Osmanlı Hükümetinin izni ve II. Abdülhamid’in fermanıyla yaptırılan ve 3 kutsal dinin ibadethanelerine ev sahipliği eden Edirne’nin en önemli inanç merkezlerinden biri olan Büyük Sinagog, Balkanlar’ın en büyük, Avrupa’nın ise üçüncü büyük sinagogu olma özelliğine sahip.

RESTORASYON ÇALIŞMALARI 5 YILDA TAMAMLANDI

Büyük Edirne Sinagogu’nun aslına uygun biçimde restore edilerek yeniden açılması, Anadolu topraklarındaki barış içinde birlikte yaşama kültürünün bir başka örneğini teşkil ediyor. Türkiye’nin farklı inanç gruplarının dini özgürlük ve toplumsal yaşam taleplerine yönelik hayata geçirdiği reformlar kapsamında 2010 yılında restorasyonuna başlanan Büyük Sinagog, 5 yıllık çalışmanın ardından ibadete açılacak.

Büyük Sinagog’un restorasyonu kapsamında yapılan çalışmalar ise şöyle:

2746 metrekarelik bir kullanım alanına sahip toplam üç binadan oluşan Sinagog 2010 yılının son aylarında Başbakanlık Vakıflar Genel Müdürlüğünce restorasyon kapsamına alınarak yenilendi.

Sinagonun onarımı kapsamında çöken çatısı ile içerisi temizlenerek temel takviyesi yapıldı, yıkılan beden duvarları tamamlandı ve çelik konstrüksiyonu yapılarak çatısı kapatıldı. İçte sıva imalatları tamamlanarak yaklaşık 2000 m² olan kalem işi uygulamaları bitirildi.

Sinagogta yer alan İbranice kitabe ve duvar yazılarının okunması, yazılması ve çevrilmesi hususunda Türk Musevi Cemaati ve Türkiye Hahambaşılığından yardım alındı.

Tüm kalem işlerinde ve dış cephede, yaklaşık 50 yıl dayanabilecek silikat esaslı boya kullanıldı.

Zemin döşemelerinin orijinal desen ve renklerine uygun olarak tamamlanması işi Ermeni Usta Baron Nalbant tarafından gerçekleştirildi.

Kule üzerindeki çinko kaplamalar orijinaline uygun olarak Romanya’dan gelen sac ustaları tarafından yapıldı.

Yapıda yaklaşık 60 ton ağırlığında makas sistemi, demir profil ve kutu profil kullanıldı.

Restorasyon çalışmaları, konularında uzman 5 kişilik Bilim Heyeti Danışmanlığında yürütüldü.

FARKLI İNANÇ GRUPLARI TÜRKİYE’DE GÜVENDE

Türkiye, Anadolu topraklarında bizlerden önce yaşamış ve yaşamaya devam eden dili, dini veya milliyeti ne olursa olsun bu topraklarda iz bırakmış toplulukların bugüne intikal eden kültürel mirasına sahip çıkmayı tarihi mirasımızın bir gereği olarak görüyor. Tarihi emanetlere sahip çıkma bilinciyle hareket eden Türkiye, sadece son dönemde Ani Ören Yeri’nde bulunan kiliseleri ve katedralleri, Selçuklu eserlerini, Akdamar Adası’ndaki Kutsal Haç Kilisesini, Bizans dönemine ait yapıları restore ettirip, korunmasını sağladı.

Türkiye’nin demokratikleşme vizyonunun en önemli parçalarından olan farklı inanç gruplarına bağlı vatandaşların sorunlarının çözülmesi amacı doğrultusunda, 2009 yılından beri farklı inanç gruplarına mensup vatandaşlarla istişareler yoğun bir biçimde devam ediyor. Farklı inanç grubundan vatandaşlarımızla ortak geleceği inşa etme yolunda; 27 Ocak Holokost Anma törenleri, Struma trajedisinin anılması gibi etkinliklerle ortak acılar paylaşılmaya çalışıldı.

Başbakanlık Vakıflar Genel Müdürlüğü tarafından onarımı yapılan ve yapılmakta olan diğer Kilise ve Sinagoglara ilişkin liste ise şöyle:

Onarımı Yapılan Taşınmazlar

• Gökçeada Aya Nikola Kilisesi

• Gökçeada Ayamarina Rum Ortodoks Kilisesi

• Hatay İskenderun Süryani Katolik Kilisesi (Vakıflar Meclisi kararıyla İstanbul Süryani Katolik Vakfına tahsis edildi.)

• Hatay İskenderun Rum Katolik Kilisesi (Vakıflar Meclisi kararıyla Antakya Rum Katolik Kilisesi Vakfına tahsis edildi)

• Diyarbakır Sur Ermeni Protestan Kilisesi

• Diyarbakır Sur Ermeni Katolik Kilisesi

• Gaziantep Nizip Fevkani Kilisesi

• Gaziantep Şahinbey Havra

Onarımı Devam Eden Taşınmazlar

• Ayvalık Cunda Taksiyarhis (Ayanikola ) Kilisesi ( Müze Olarak değerlendirilmek üzere Koç Vakfı tarafından sponsorlukla onarılmaktadır.)

• İstanbul Edirnekapı Aya Yorgi Kilisesi

• Edirne Merkez Havra (Büyük Sinagog) (Önümüzdeki Temmuz Ayında restorasyonun bitirilmesi planlanmaktadır.)

Projesi Hazırlanmakta Olan Taşınmazlar

• Kilis Merkez Havra

• Hatay Yayladağı Rum Ortodoks Kilisesi

• İskenderun Arsuz Maryo Hanna Kilisesi

• Samandağ Yoğunoluk Köyü Ermeni Kilisesi

EDİRNE BÜYÜK SİNAGOG’UN TARİHÇESİ

Osmanlı’ya sığınan Seferad Yahudileri ve diğer Yahudi Cemaatleri Edirne’ye gelerek kendi mahallelerini oluştururlar. Her cemaat kendi sinagoglarını kurar ve XX. yüzyılın başlarında Edirne’deki sinagog sayısı 13’e ulaşır. Ancak, Edirne’de 1903’teki Harik-i Kebir (Büyük Yangın) şehirde 1514 evi yakarken, şehirde bulunan sinagogları da tahrip eder. Bu yangınla birlikte 20.000’e yakın Yahudi sinagogsuz kaldığı için de yeni bir Sinagogun yapılmasına karar verilir.

6 Ocak 1906’da Osmanlı Hükümetinin izni ve II. Abdülhamid’in fermanıyla yeni sinagog yapılması süreci başlar. Sultan II. Abdülhamit’in, “Yeni bir kâgir sinagog ve ahşap hahamhane binası inşaatına” izin veren 10 Zilkade 1323 (6 Ocak 1906) tarihli İradesi’ni takiben, Kaleiçi mevkiinde daha önce Mayor ve Pulya Sinagoglarının bulunduğu arsada inşaata başlanır. Viyana’daki Osmanlı Sefarad Sinagogu model alınarak Fransız Mimar France Depré tarafından inşa edilen ve 1.200 altın liraya mal olan Sinagog, kitabesinde de yazılı olduğu gibi Nisan 1909’da, Pesah/Hamursuz Bayramı arifesinde ibadete açılır ve “Kal Kadoş Agadol/ Büyük Sinagog” olarak adlandırılır.

Yaptırılan yeni Sinagog, 1907 yılında ibadete açılır. 1983 yılına kadar Sinagogu kullanan Yahudi Cemaatinin şehri terk etmesi ile cemaatsiz kalan Sinagog, vakıf mevzuatı uyarınca 1995 yılında Başbakanlık Vakıflar Genel Müdürlüğünce mazbutaya alınır.

Edirne Büyük Sinagogu azameti kadar, mimari özellikleriyle de ön plana çıkan bir yapıdır. Bu Sinagogun bir benzeri olan Viyana Büyük Sinagogu, 1938’da Kristal Gece’de Nazi Partisi taraftarlarınca yakıldı. Viyana’daki ibadethane ırkçılık ve antisemitizm sebebiyle geri döndürülemez bir şekilde yok edilirken, onun bir benzeri bugün Başbakanlık Vakıflar Genel Müdürlüğü ve Türk Musevi cemaatinin çabalarıyla ihya oluyor.

Edirne Büyük Sinagogu’nun onarımdan önceki ve sonraki haline ilişkin görseller:

Edirne Sinagogu

MAFTİRİM VE MAFTİRİM KOROSU

EK: MAFTİRİM, MAFTİRİM KOROSU, ANOTEN DUASI, MİŞEBERAH DUASI İLİŞKİN BİLGİ NOTU

16.yy’da Edirne’de Yahudi mistiklerle Sûfilerin etkileşiminden doğan Maftirim, Türk tasavvuf müziği formu ve enstrümanlarıyla icra edilen Musevi ilahileri seçkisidir.

16.yy’dan itibaren Haham Şelomo Ben Mazaltov, ardından bestekâr ve Musevi mutasavvıf İsrael Ben Moşe Nadjara Avtalyon’un çalışmalarıyla Osmanlı musikisinin makam, usul ve kurallarına uygun olarak “İbrani Tasavvufi İlahileri” ile Maftirim’in ilk temelleri Edirne’de atılmıştır.

Tanburi İzak, Musi ve Yahudi Harun’un besteledikleri tasavvufi ilahilerin ardından Maftirim, 18. ve 19. yy’larda İstanbul’da Haham Şemuel Mandil’in önemli katkısıyla gelişmiştir. Haham Mandil’in Galata Mevlihanesi Şeyhi Şeyh Atahullah Efendi’nin hocası, Tanburi İzak’ın Sultan III. Selim’in tanbur hocası olduğu bilinir.

18. yy’da Sefarad cemaatinin desteğiyle kurulan Edirne Maftirim Korosu; Edirne, İstanbul ve İzmir’de konserler vermiştir. Edirne Büyük Sinagogu’na gelen Mevlevi dervişleriyle birlikte yeni Maftirim eserleri bestelenmiş, Mevlevi dervişleri ve haham bestekârlar gerek Edirne Sinagogu’nda, gerek Mevlevihanelerde bir araya gelerek Maftirim çalışmalarına önemli katkılarda bulunmuşlardır.

Sinagog Maftirim Korosu 2002 yılında Hazan Menahem Eskenazi şefliğinde kurulmuş olup halen çalışmalarına devam etmektedir. Koronun çıkarmış olduğu Maftirim adlı CD büyük beğeni toplamıştır. Hazan Menahem Eskenazi yönetimindeki Sinagog Maftirim Korosu başta sinagoglarda olmak üzere bayram ve özel günlerde ülkemizde düzenlenen değişik müzik etkinliklerinde maftirim eserlerini icra etmektedir.

ANOTEN DUASI

Musevi inancına mensup olanlar yaşadıkları ülkelerde Nebi Yirmiya’nın “Sizleri sevk ettiğim ülkenin esenliğini dileyin ve onun için Tanrı’ya dua edin, zira sizlerin esenliği onun esenliğiyle oluşur” şeklindeki talimatları gereğince; ülkelerinin esenliği ve gelişmesi, devletin en üst kademedeki yöneticisinin bereketlenmesi, başarılı olması ve yönetiminin sürekliliği için Tanrı’ya dua ederler. Bu dua hemen her törende ve bayramlarda aksatılmaksızın yerine getirilir.

Bu duanın ülkemiz coğrafyasında Musevi inançlıların konuşlanması döneminden itibaren yapıla geldiği bilinmektedir.

Aşağıda bu duanın çevirisi sunulmaktadır.

“İktidarlar üzerinde hükümranlığı ebedi olan

Veliahtlara hükümdarlıklarını bahşeden

Krallara halaskarlık vasfı bağışlayan

David kulunu şer kılıcından kurtaran

Azgın sularda geçitler açan

Denizlerde yollar bahşeden

Yüce Tanrı:

Yüce Devletimiz Türkiye Cumhuriyetini

Ve Başkanı Ulu efendimiz Recep Tayyip Erdoğan’ı

Mübarek kılsın, korusun, Yüceltsin,

Yardım etsin, büyütsün, yukarılara üstlere taşısın

Ömrünce ve ömrümüzce şanını yüceltsin.”

MİŞEBERAH

Cemaat halinde yapılan ibadet ve törenlerin son bölümünde Sinagogda hazır bulunan en yüksek mertebeli din bilgininin mevcut cemaati bereketlendirip kutsaması önemli bir görevdir.

Aşağıda bu bereketlendirmenin serbest çevirisi sunulmaktadır.

“Atalarımız İbrahim, İshak ve Yakup’u, Musa ve Harun’u, Davut ve Süleyman’ı ve tüm imanlı ve adil cemaatleri bereketlendiren yüce Tanrı;

Buradaki cemaati, büyükleri, küçükleri, eşlerini çocuklarını, öğrencilerini

ve onlara ait her şeylerini bereketlendirsin.

Evrene hükmeden Tanrı sizleri kutlu kılsın.

Sizlere hak ettiğiniz iyilikleri ihsan etsin ve dualarınızı kabul etsin.

Sizleri her türlü felaket ve kaygıdan kurtarsın ve uzak tutsun.

Yüce Tanrının sözleri daima sizlere rehber olsun, sizleri esenlikle kuşatsın.

Aranızda karşılıklı sevgi, saygı, barış ve dostluk duyguları yeşertsin ve her

türlü kin ve nefreti geçersiz kılsın.

Yüce Tanrı sizleri binlerce kere çoğaltsın, bereketlendirsin ve kutsal kılsın.

Yüce Tanrının iradesi bu yolda olsun.

Amin.”

Exit mobile version