Dr. Galip Baysan

Dr. Galip Baysan, 1933 yılında İstanbul’da doğdu. 1948’de Maltepe askeri Lisesi’ne girdi. 1954’te subay çıktı. 1955’te Harp Okulu ve bir yıl sonra da İstihkâm Okulu’ndan mezun oldu.
Yazarımızın otuz yıla yakın süren meslek hayatı, üç dönemden oluşur. 1965’e kadarki ilk on yılı, ülkemizin değişik yerlerinde Kıt’a hayatı içinde geçmiştir. Bu süre içerisinde bir yıl (1959–1960) Kore’de görev yaptı, ardından da dört ay kadar Amerikan İstihkâm Okulu “Fort Belvoir”de eğitim gördü.
Bunu takip eden ve 1973’e kadar süreni ikinci dönem, muhtelif Harp Akademilerinde öğrenci ve öğretmen olarak kariyer yapmakla geçti. Kara Harp Akademisi ve Silahlı Kuvvetler Akademileri ile birlikte 1971 yılında İngiltere Kraliyet Kara Kurmay Koleji “Staf Collage Camberley”den mezun oldu. Kara Harp akademisinde muhtelif Taktik ve Stratejik konuların, Deniz ve Hava Akademilerinde de “Kara Taktiği” öğretmenliği yaptı. 1983 yılına kadar devam eden son on yılını, ilk iki yılı (1973–1975) İtalya’da olmak üzere NATO Karargâhlarında geçirdi ve 1983 yılında sağlık nedeniyle Kurmay Kıdemli Albay rütbesiyle emekli oldu.
NATO’da iken özellikle Atatürk ve Türk Tarihi ile ilgili çalışmaları İzmir’deki üniversitelerin dikkatini çekince, 1985 yılında “Atatürk İlkeleri ve İnkılâp Tarihi” dersini okutmak üzere Ege ve Dokuz Eylül Üniversitelerinde Öğretim Görevlisi hizmetine başladı. 1987’den itibaren sürdürdüğü tez çalışmasını 1993 yılında tamamladı. “Türkiye’de Demokrasinin Kuruluşunda Ordu’nun Rolü 1700–1950” adlı çalışmasıyla Doktor unvanını aldı. Üniversitelerle birlikte 1985–1998 yılları arasında İzmir Amerikan Lisesinde “Milli Güvenlik Bilgisi” dersi okuttu.
Yazarımızın “Milli Mücadele Dönemi ve Sonrasında Atatürk ve Demokrasi” adlı ilk kitabı 1997 yılında Türk Demokrasi Vakfı tarafından, “Ermeni Meselesi, 1915 Zorunlu Göç (Tehcir) Olayı Nedenleri ve Sonuçları” adlı üniversite mensupları, öğrenciler ve Türk Toplumu’nu bilinçlendirmek amacıyla yazdığı ikinci kitap 2003 yılında İzmir’de basılmıştır. Aynı yıl “Türkiye’de Demokrasinin Kuruluşunda Ordunun Rolü” adlı çalışması 1700–1918 ve 1918–1950 yıllarını kapsayacak şekilde, iki kitap halinde yayınlandı.
Dr. M.Galip Baysan, halen Em. Öğretmen (Alm.) Gülser Baysan’la evli ve Seçkin (mimar) ve N. Pınar Baysan (Dr.) adlarında iki çocuk babası olup, halen İzmir’de ikamet etmektedir.


  • Gizli İşler ve Mustafa Kemal
    Gizli İşler ve Mustafa Kemal

    GİZLİ KAPAKLI İŞLER VE MUSTAFA KEMAL Günümüzün Radikal Dinci ideolojiyi benimsemiş yöneticilerimizin gerek yargılamalar gerekse PKK ile yapılan gizli görüşmeler, kadrolaşma ve benzeri faaliyetlerinin hep […]

  • Dürüstlük ve Mustafa Kemal
    Dürüstlük ve Mustafa Kemal

    BİR DÜRÜSTLÜK ABİDESİ MUSTAFA KEMAL PAŞA Siyasi arenada tozun dumana karıştığı, yanlışlarla doğruların sarmaş dolaş ilerlediği günler yaşıyoruz. Atatürk ve arkadaşlarının bin bir zorlukla kurduğu, […]

  • SOYKIRIM İDDİALARI VE TÜRK AYDINLARI
    SOYKIRIM İDDİALARI VE TÜRK AYDINLARI

    SOYKIRIM İDDİALARI VE TÜRK AYDINLARI Önceki iki yazımızda bahsettiğimiz yabancı bilim adamlarının “ tarihsel gerçekleri” savunma adına verdikleri büyük mücadeleyi izlerken aklımıza modern, çağdaş ve […]

  • AMERİKALI ÜNÜVERSİTE HOCALARININ 1915 SOYKIRIM İDDİALARINA KARŞI ÇIKIŞLARI
    AMERİKALI ÜNÜVERSİTE HOCALARININ 1915 SOYKIRIM İDDİALARINA KARŞI ÇIKIŞLARI

     2015 yılı 1915 Zorunlu göç olayının yüzüncü yıldönümüdür. Hiç kimsenin şüphesi olmasın ki Ermeni Diyasporası sadece Avrupa ve Amerikada değil bütün dünyada fırtına gibi esecek […]

  • BATI DÜNYASINDA ERMENİ SOYKIRIM İDDİALARINA KARŞI ÇIKAN BİLİM ADAMLARI
    BATI DÜNYASINDA ERMENİ SOYKIRIM İDDİALARINA KARŞI ÇIKAN BİLİM ADAMLARI

    Son günlerde basında çıkan haberlerden, Amerikalı bir yönetmenin Türk, İngiliz ve Amerikalı bilim adamları ve arşivlerinden elde edilen bilgilerle hazırladığı “Ermeni İsyanı 1894-1920” adlı belgeselin […]

  • MENEMEN OLAYI ve ŞEHİT ASTEĞMEN KUBİLAY
    MENEMEN OLAYI ve ŞEHİT ASTEĞMEN KUBİLAY

    MENEMEN OLAYI ve ŞEHİT ASTEĞMEN KUBİLAY Dr. M. Galip Baysan23.12.12 Tam 82 yıl önce, Serbest Cumhuriyet Fırkası’nın kapanmasından beş gün sonra 23 Aralık 1930 günü, Nakşibendî tarikatı mensubu bir grup […]