Çaresiz miyiz?

Arkadaşlar durum kötü, günden güne kötüleşiyor, daha da kötüleşecek.
Bunca zamandır felaket ya da şeamet tellalı gibi karanlık tablolar yazdım durdum.
Elbette bütün bunları totomdan uydurmadım.
Bugün izlediğim ekonomi yorumcuları ise artık karamsarlığın son perdesini bana anlattı.
Bu noktada Arjantin senaryosu bizim için iyimser, Venezuela senaryosu ise makul gösteriliyor.

Halen iki büyük olumsuzluk var.
Bunlardan birisi küresel.
Ekonomistler hiç çekinmeden buna İNSANLIK TARİHİNİN EN AĞIR EKONOMİK BUHRANI diyor.
Açıkçası daha önce hiç görülmemiş, eşi emsali olmayan bir felaket anlatılıyor.
Bu buhranın ana teması küresel petro-dolar, kredi balonu.…
Henüz bu buhranın başlarındayız.
Büyük olasılıkla dip noktaya ancak bir iki yılda ulaşacığız.
Ve sonunda doların küresel ekonomiyi yönettiği günler geride kalacak.
Ya da tam tersi olacak, dünya batıya/batılı oligarklara teslim olacak.

İkinci olumsuzluk tamamıyla yerli ve millî.
Burada ana tema on yıllardır devam eden bütçe ve cari açıkların sürdürülemez oluşuyla ilgili.
Yorumcuların bu buhran için tanımı CUMHURİYET TARİHİN EN AĞIR EKONOMİK BUHRANI idi.
Yorumculara bakarsak günler kaldı.
Her an büyük döviz şokları yaşayabiriz.
Her an ithalat yapamaz duruma düşebiliriz.
Hiperenflasyonun yeni tanımlarını biz yapabiliriz.

Bu iki olumsuzluk bir arada olunca buna MÜKEMMEL FIRTINA demek iyimser olur.

İşte tabloyu böyle anlatınca beni çözümsüzlük ve umutsuzluk pompalamakla suçluyorlar.

Çözüm var mı?
Var elbette.
Ancak, sorun da tam olarak burada.
Çözümün kendisi çok acıtıcı, zorlayıcı.
Açıkçası çözüm için yapılması gerekenler halkı çok ama çok üzecek nitelikte.
Bunun daha kolay bir yolu da yok.
Benzetmek gibi olmasın ama ağır kanser hastasına kemoterapi önerdiğinizde yan etkileri göstererek itiraz edilmesi gibi bir durum var ortada.

Çözüm basit.

Öncelikle bir yıldan az kısa vadeli borçlar yapılandırılacak.
Sonra ekonominin finansanı için, açıkçası zorunlu ithalatı yapabilmek için ek olarak şakkadanak bir 40 milyar dolar gerekli, belki de altı ay sonra bir kırk daha gerekebilir.

Okumaya devam et  Ekonomi otelleri de vurdu…

Bu borçlar özel sektörün demek yetmiyor.
Çünkü aslında borçlar ortak bir havuzdan ödeniyor.
Ve devlet özel sektörün dövizlerini harcayıp tüketti.
Dahası özel sektörün döviz ihtiyacını karşılamak da devletin görevi.
Ve bu son günlerde Hazine gereken dövizi temin edemiyor ve bankalara döviz sattırmama çabası içinde, ve iş adamlarını Kapalıçarşıya yönlendiriyor.
Eğer aniden birkaç milyar dolarlık bir giriş olmazsa günler içinde çanak çömlek patlayabilir.

TL’de de sorun var ama, işin o tarafı kolay.
Yüksek enflasyon yaratma pahasına TL basar içeride oluşan nakit ihtiyacını karşılarsın.
Nitekim(!) önümüzdeki aylarda sanki Rusya ile savaşan bizmişiz, işgal edilen bizmişiz gibi üç haneli enflasyon rekorları kıracağız.
Bu da kaçınılmaz.

Bakın daha çareye gelmeden önce zaten çok kötü durumdayız.

Çareye geri dönelim.
Döviz için iki yer var.
Birisi New York, birisi Londra.
Her iki şartta da talepler aynı.

1) Ekonomi ve maliyeden sorumlu bakan onların adamı olacak. Tıpkı T. Özal, Kemal Derviş gibi, belki de bir danışmanlık şirketine Mc Kinsey’e ekonomi teslim edilecek. Bir tür Duyun-u Umumiye gibi düşünün.
2) Ekonomide öncelik yapılandırılmış ve taze alınmış borçların ödeme takvimi olacak. Memurlar, emekliler, merkez ve belediyelerin yatırımları, SGK’ya aktarılan kaynaklar kısıtlanacak, sınırlanacak.
3) Yeni ekonomi yönetimi cari açıklar ve bütçe açıkları ile mücadele için sıkı para, tasarruf, daraltıcı politikalar uygulayacak.

İşte çare çare denilen şey budur.

Peki bu çarenin net sonuçları nelerdir?
✧  Kamu yatırımları durduğundan pek çok mütahitlik firması ya eleman çıkaracak, ya da toptan iflasını isteyecek.
✧  SGK yeterli kaynak bulamadığından, SGK’ya dayalı özel hastane sistemi çözülecek. Bakın burası şokomelli. İşsiz kalmaya, çok daha düşük ücretler ile kamuya dönmeye hazır olun.
✧  Daralan ekonomi nedeniyle her sektörde iflaslar domino etkisi ile başka iflasları tetikleyecek.
✧  Şu meşhur tedarik zincirindeki kırılmaların ne olduğunu tam olarak anlayacak ve öğreneceksiniz, pek çok malı bulamayacaksınız, ya da karaborsada bulacaksınız.
✧  İşsizlik artacak.
✧  Ücretlerde ve alım güçlerinde ciddi azalmalar olacak.

Okumaya devam et  Dünya Sefalet Endeksi’nde Türkiye ilk Beş Ülke Arasında

Peki toplum bundan nasıl etkilenecek?
✧  İşsizlik, gelir azalması, alım gücünde azalma, üç haneli enflasyon halkın fena halde canının yakacak.
✧İşte bu noktada aç kalan sokak köpekleri bizim için iyi bir örnek.
Dar zamanda varoşlarda açlar arasında alfa liderler çıkacak, bunlar çeteleşecek, mafyalaşacak.
Kendilerini mağdur, kurban, zenginleri ise zalim, haksız görecekler.
Yağma için gereken ahlaki, dini gerekçeler zaten hazır.
Malum Etile, Levent, Bağdat Caddesi insanları kafir ya…
Yüce Galaktik Liderimiz bile kolayca hedef göstermişti ya…
Artık yüksek güvenlikli sitelerinizde dahi emniyette olmayacaksınız.
✧  Büyük sosyal olaylar, marjinalleşme ve radikalleşme olacak.

Şimdi gelelim esas çareye.
Bütün bu olumsuzluklar ile baş etmek için yine de bir imkân var.
DA-YA-NIŞ-MA…
Aile, apartman, mahalle, akraba, belde, ülke dayanışmaları.
Sivil toplum örgütleri, belediyeler, ve merkezi hükümetin katkıları, önlemleri.
Hatta hiç umudum yok ama cemaatler dahi bu işten sorumludur.
Eğer pembe pembe, tombul yanaklı hocalar kenarda seyirci kalırsa sonuçları elbette olur.
Önümüzdeki dönem altta kalanın canı çıksın dönemi mi olacak, yoksa hepberaber dönemi mi olacak?
Konu budur.

Hedef Maslov’un ihtiyaçlar piramidinde en temelde yer alanları sağlamak.
Nedir bunlar?
>>>Yiyecek, barınak, su, ısınma, uyku vb.<<<<

Ülkenin her yerinde günde iki övün yemek çıkarabilen aşevleri olmalı.
Ülkenin her yerinde evsizler, barınaktan yoksun olanlar, sokağa düşmüşler için yatakhaneler, barınma yerleri olmalı.
Özellikle kadınları fuhuşa yönelmekten korumak adına ayrıca koruyucu önlemler alınmalı.

Evet, ilk çare ekonomik, ikinci çare DAYANIŞMA.

Sonraki çareler
✧  demokratik,
✧  azınlık ve insan haklarına saygılı,
✧  hukukun üstünlüğüne dayalı,
✧  etkin, yetkin ve bağımsız anayasal denetim kurumlarının yeniden  ayağa kaldırılması,
✧  ülkeyi bu günlere taşıyan cemaatler, siyasi İslam ile FİKİRSEL VE AÇIKTAN MÜCADELE.

Okumaya devam et  EKONOMİ DÜZELİR Mİ?

Olay budur, çaresi de budur.

Sosyal medyadan alıntıdır.

Haberi paylaşın
Arkadaşlar durum kötü, günden güne kötüleşiyor, daha da kötüleşecek.Bunca zamandır felaket ya da şeamet tellalı gibi karanlık tablolar yazdım durdum.Elbette bütün bunları totomdan uydurmadım.Bugün izlediğim ekonomi yorumcuları ise artık karamsarlığın son perdesini bana anlattı.Bu noktada Arjantin senaryosu bizim için iyimser, Venezuela senaryosu ise makul gösteriliyor. - secimlere ekonominin etkisi bir daha oy vermem

KONU HAKKINDA DAHA FAZLA:

GİRİŞ TARİHİ:

GÜNCELLEME:

Bu gibi içeriklerin devam etmesini istiyor, Akademik yayınları veya vatandaş gazeteciliği destekliyorsanız, maddi katkıda bulunabilirsiniz.

İçerik desteği, sponsorluk veya işbirliği teklifleri için bizimle irtibata geçebilirsiniz.

Yorumlar

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Bugün Gündem

  1. Siyasi Partillesme ve Milli bir Örgütlenme ile siyasi ve ekonomik isgale karsi savasmaktan baskacaremiz hic bir yok.

  2. Şimdi de Çiftçilerin önü kesiliyor. Her çiftçi her istedini ekemeyecek, ekime sınır getiriliyor, hayvancılığa sınır getiriliyor. Enflasyon düzelirim dersiniz.

  3. brics ilk kurulduğunda ekonomik mucize gerçekleştiren ülkeler olarak masum bir örgüttü ve Türkiye’de o zamanlar nispeten iyi giden ekonmisi ile…

  • “Kıbrıs’ta 2 ayrı devlet var…”

    “Kıbrıs’ta 2 ayrı devlet var…”

    Kıbrıs’ta sular durulmuyor. Kıbrıslı Rumlar AB’nin desteği ile iyice şımardı. Önemli haklar elde etmeye çalışıyor. Ancak karşılarında KKTC’nin Cumhurbaşkanı Ersin Tatar’ı buluyorlar. Tatar, hiç taviz […]


  • Dünya Siyasetinde Değişim Başlıyor

    Dünya Siyasetinde Değişim Başlıyor

    New York’ta düzenlenen Birleşmiş Milletler (BM) 78’inci Genel Kurulu görüşmeleri bu yıl geçmişlerden farklı ve yeni bir dönemin başlayacağının habercisi konumunda zira 2023 yılında dünya […]


  • Altın Koza’ya Altın Program

    Altın Koza’ya Altın Program

    30. yılını kutlayan Adana Altın Koza Film Festivali’nin 18-24 Eylül tarihleri arasında Esas 01 Burda AVM, Cinema Pink salonlarında gösterime sunulacak uluslararası programı; Berlin, Cannes, […]


  • Ruslar Türkiye’den ayrılıyor

    Ruslar Türkiye’den ayrılıyor

    Şubat 2022’de Rusya’nın Ukrayna’yı işgali ile başlayan, Rus göçü, Rusya devlet başkanı Vladimir Putin’in Ukrayna’daki savaşa daha fazla vatandaşın katılmasını gerektiren kısmi seferberlik kararından sonra […]


  • BRiCS DUVARI EMPERYALİZME KARŞI

    BRiCS DUVARI EMPERYALİZME KARŞI

    Son aylarda birbiri ardı sıra gündeme gelen uluslararası kongreler ve toplantılar sürüp giderken ,bugünkü dünya siyaseti normal koşulların ötesinde gelişmeler göstermektedir .Ülkeler ve devletler arası […]


  • SADAKA

    SADAKA

    Bir dakika durup düşünün, ne kadar aşağılayıcı bir durum içindeyiz bu günlerde. Emekli vatandaşların emekli maaşlarına 3 liramı verelim yoksa 5 liramı verelim konusu, bütün […]


  • Cumhurbaşkanı Erdoğan: ”AB İle Yolları Ayırabiliriz”

    Cumhurbaşkanı Erdoğan: ”AB İle Yolları Ayırabiliriz”

    Birleşmiş Milletler 78. Genel Kurulu görüşmelerine  katılmak için  New York’a  gitmeden  önce Cumhurbaşkanı Erdoğan: ”AB ile yolları ayırabiliriz” diyerek önemli bir açıklamada bulunmuştur: ”Avrupa Birliği, […]


  • BİRİ YER, BİRİ BAKAR…

    BİRİ YER, BİRİ BAKAR…

    Enflasyon altında ezilen yurttaş bütçeyi de finanse etti. Merkezi yönetim bütçe sonuçlarına göre yılın ilk sekiz ayında başta ÖTV ve KDV’de olmak üzere vergi gelirlerinde […]


  • O YILLAR

    O YILLAR

    O YILLAR                 HÜSEYİN MÜMTAZ                 Biz eskidik ama yazılar hiç eskimiyor galiba…                 Tam on yıl önce, Falih Rıfkı Atay’dan şu kısa alıntıyı yapmışız; […]


  • Sivil giyimli ÍŞGĂL ORDUSU

    Sivil giyimli ÍŞGĂL ORDUSU

    Halkımız aptal değil, tehlikenin farkında. Yıllardır „sivil işgal kuvvetleri“ ülkemize dolduruluyor. „Barış süreci“ diye, binlerce PKK askeri, davul-zurna eşliğinde silâhları ile birlikte ülkemize sokuldu. Onları […]


  • Siyasette “aptal sözcüğü”

    Siyasette “aptal sözcüğü”

    Sosyal medyada aptal sözcüğünün çok sık kullanıldığını görmüşünüzdür. Siyasi ya da ideolojik tartışmayı aptalsın, akıllısın gibi yere indirgemek, aslında “entelektüel yeteneğin” sınırlı olduğuna işaret eder, […]


  • ŞEYHÜLİSLAMLIK KURULUYOR

    ŞEYHÜLİSLAMLIK KURULUYOR

    ÇEDES PROJESİ İLE AKP KARŞI DEVRİM’İNİN ŞEYHÜLİSLAMLIK AYAĞI DA KURULMUŞ OLUYOR Çağdaş bir devlet yurttaşlarına din dayatmaz. DİB bütçeden aldığı bakanlıklar üstü ödenek ile toplumun […]


  • FEYM GRUBU BÜLTENİ

    FEYM GRUBU BÜLTENİ

    ERMENİ Faaliyetleri (22 Eylül 2023) 1.  Artsakh (“sözde” Dağlık Karabağ Ermeni devleti) ve Azerbaycan temsilcileri arasında, Azeri askeri saldırısının ardından askerlerin geri çekilmesi ve tahliye edilen […]


  • İngilizler, kesenin ağzını açtı…

    İngilizler, kesenin ağzını açtı…

    Kartla harcamalar çoğaldı. Yapılan araştırmada yurt dışına tatile çıkan İngilizlerin kesenin ağzını açtığı ifade ediliyor. Türkiye’yi ziyaret eden yabancı turistlerin yaptığı fiziksel harcamalar, bir önceki […]


  • Şirketler birer birer kapanıyor…

    Şirketler birer birer kapanıyor…

    İyimserlik devam ediyor ama ekonomik kriz karşısında da şirketler birer birer kapanıyor. Yeni şirketler de kuruluyor. Ancak, bu çok sınırlı. Kapanan bazı şirketlerin yetkilileri ”Ekonomik […]


  • ATATÜRK’E, TÜRK’E VE GERÇEK TC DEVLETİNE SALDIRILAR KARŞI DEVRİMİN ANAYASA DEĞİŞTİRMESİNE YÖNELİK ALIŞTIRMALARDIR. Sefa Yürükel

    ATATÜRK’E, TÜRK’E VE GERÇEK TC DEVLETİNE SALDIRILAR KARŞI DEVRİMİN ANAYASA DEĞİŞTİRMESİNE YÖNELİK ALIŞTIRMALARDIR.       Sefa Yürükel

    Atatürk’ün kurtardığı milletin bazı bireyleri ve Atatürkün kurduğu devletin bazı bürokratları, kurtarılmayı ve Türk Milletinin mensubu ve TC devletinin vatandaşı olmayı hak etmiyorlar. Son bir […]


  • FEYM GRUBU BÜLTENİ

    FEYM GRUBU BÜLTENİ

    ERMENİ Faaliyetleri (21 Eylül 2023) 1.  ABD Dışişleri Bakanı Antony Blinken, 21 Eylül Bağımsızlık Günü’nde Ermenistan halkına en iyi dileklerini göndererek, ABD’nin Ermenistan’ın egemenliğine, bağımsızlığına ve […]


  • 8 ayda Türkiye’ye 36 milyon turist geldi…

    8 ayda Türkiye’ye 36 milyon turist geldi…

    Yaz aylarında beklenen turist 50 milyondu 36 milyon turistle sezonu kapattık. Turizm Bakanlığı yetkilileri geçen yılın Ağustos ayına göre yüzde 5.65 artış yaşandığını söylüyor. Kış […]


  • NASIL İNSANLAR OLDUK BİZ

    NASIL İNSANLAR OLDUK BİZ

    Tv de anlatılıyordu.Antalya da Rus’un biri Site den 80 daire satın almış. Sadece Ruslara kiralıyormuş.Doğrumu yanlış mı bilmiyorum. Ama sektörüm olan Tarımdan biliyorumBaşta Muz seraları […]


  • İstiklal Harbi’nde Etnik İhanet

    İstiklal Harbi’nde Etnik İhanet

    İzmir’in işgalinden cesaret alan 800 kadar yerli Rum çetesi, İzmir’in işgalinden bir gün sonra, ı6 Mayıs sabahı Urla yarımadasındaki Türk köylerine saldırdılar. Köylüleri katletiler. Mallarını […]



Posted

in

by