Yanlış bilgi veya yalan haberle mücadele etmek için kurulan firmalardan birisi olan teyit yetkilisi Can Semercioğlu, doğru bulduğumuz aşağıdaki açıklamayı yapmış:
Bu postayı kamuoyunda bir süredir konuşulan ve “dezenformasyon yasası” olarak da bilinen yasa taslağı hakkında Teyit olarak ne düşündüğümüzü aktarmak amacıyla yazıyorum.
Görüşümüz özetle şu: Yanlış bilgi sorunu hapis cezasıyla değil, eleştirel dijital okuryazarlıkla çözülebilir.
Yanlış bilgi veya “yalan haber” paylaşanlara hapis cezası öngören yasa taslağı yenilikçi ve etki yaratabilecek bir çözüm sunmuyor. Dünyanın birçok yerinde tartışılan yanlış bilgi hakkındaki düzenlemelerin yanlış bilgi sorununun çözülmediği, aksine ifade özgürlüğü ve sansür endişelerinin arttığı aşikar. Yanlış bilgi ile ifade özgürlüğü arasındaki korelasyon ters.
Bir ülkede özgür ifade olanağı ne kadar darsa, o ülke yanlış bilgiye o kadar kırılgan hale geliyor. Rusya, Çin, Burkina Faso, Kamboçya, Tanzanya, Tayvan, Tayland, Kenya, Myanmar, Singapur, Malezya gibi onlarca örnek bize çözümün hapis cezasından geçmediğini gösteriyor.
Finlandiya ve Nijerya gibi ülkeler çözümü eğitim sisteminin farklı seviyelerine entegre ettikleri medya okuryazarlığı kampanyalarında buluyor. Teyitçiler yanlış bilgi problemine bütünlüklü bir açıdan bakılması gerektiğini her fırsatta yineliyor. Teyit olarak öğretmenlerle, velilerle ve gençlerle eleştirel dijital okuryazarlığı konuştuğumuz çözümler, sınıflarda etki yaratıyor.
Yanlış bilgiye karşı etki yaratan uygulamaların ortak yanı cezalar değil, eleştirel dijital okuryazarlığa alan açılması. Öğretmenleri, öğrencileri, gazetecileri, içerik üreticileri, internet kullanıcılarını güçlendirecek adımlar atmak, yanlış bilgi sorununun en etkili ve kalıcı çözümü.
Yalan haber veya yanlış bilginin yayılmasına karşı yaşadığınız ülkedeki uygulamaları veya görüşlerinizi sizler de Turkish Forum’a gönderiniz.
Bir yanıt yazın