“Yılana sarılma yalana inandırma”
ABD Marshal Yardımı dışında hala kendi kendine yetemeyen senede 3 hasat kaldıracak GOP kalkınma projesini değerlendiremeyerek tarımını ithalata teslim eden, dış borcu yüksek, ekonomisi enflasyona artışına gömülü bir ülke durumundayız.
2023 yılı CB ve Genel Seçimlerine giderken, bir rakama göre 102 bir rakama göre 120 olduğu söylenen bu partiler parti kurma paralarını nereden buluyorlar? Parti kurmaya kalkan seçkin kişi kendi cebinden değil finansörünün desteği ile “hadi abi biz sana finansman sağlarız”a güvenerek ismini oy pusulasına yazdırıyor. Bu part kurma parası veren kişilerin bu güne kadar sadece, kampanyaların, parti amblemi, broşür, propoganda pusulası,minübüs kirası ödeyerek esnafa bir istihdam alanı yaratmaktan öte halka bir faydaları olduğunu gören var mı?
Sadece dini vecibelere sığınarak halkı oy için müşteri olarak kabul eden anlayış ve kavrayışta bir değişme kaydedilmediğini görüyoruz. Seçime girme hakkı kazanmış veya kazanmamış siyasi partilerin; hamasi söylemlerinin, kendine muhalif parti başkanı ve yöneticilerini suçlama, günü kurtarma ve oy vereni “Yılana sarılma, Yalana inandırma” üzerine yol haritası izlediklerini bilmeyen yok. En başta, kırsal yöre halkının eğitimsiz bırakılmış olmasını fırsata çevirme güdüsü ile bu kadar boşa giden bir parti kurma için harcamada bulunmaları anlaşılır gibi değil.
Sol tandansta olup, fazla eğitimli olmanın ve ben merkezci olup sadece kendi partisi içinde iktidara oynama düşüncesinde olan, bir ayrışım içinde olması ve seçimler solda birlik olarak katılmamalarının sağcı partilere seçim kazandırdıklarını görüyoruz.
Buna örnek CHP ve Fransa solunun durumunu söyleyebilirim.
Fransa seçimlerinin ilk turunda Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron ve aşırı sağcı Marine Le Pen 2. tura kaldı. Fransa Hareketinin aşırı solcu lideri Jean-Luc Melenchon’un aşırı sağcı Marine Le Pen’nin aldığı oyun sadece 1.1 oranında az oy aldı. Seçime katılan diğer sol kesim partilerinin sadece ikisinin oy toplamı % 10.1. Birleşip seçime girseler toplamda % 32 oranı ile 1. parti olarak Emmanuel Macron’un aldığı oyun % 4 fazlası ile 2. Tura katılacaklardı.
Nisan 1999 günü yapılan genel ve yerel seçimlerde Bülent Ecevit’in DSP’si oyların %22.18’ini alarak birinci parti oldu ve 136 milletvekilliği kazandı.26 Mart 1994 yerel seçimlerine aynı siyasi kulvardaki SHP, DSP ve CHP ayrı ayrı girdi. Sonuç tek kelimeyle hüsrandı. Çünkü üç sol parti toplam ancak %25 oy alabilmişti. Bir önceki seçimde kazanılan büyük kentlerden İstanbul ve Ankara Refah Partisi’ne, İzmir de DYP’ye teslim edilmişti.
2021 sonuna doğru Ankara Elektrik Mühendisliği Odası seçimlerine 2 sol 1 sağ gurup katıldı. Burada da sol 2 gurup aralarında anlaşamadı ve sağ gurup seçimi kazandı. Ayakta kalmaya çalışan sol DSP ile yeni kurulan SES Partisi amblemi olan güvercin logosu üzerinde “Seninki yolunmuş güvercin “atışması yaşandı ve bu partilerden bir hayır çıkmayacağının göstergesi oldu.
Bütün tv lerde konuşmacılara bu kadar işsizlik ekonomide enflasyon zam var iken hala AKP nin anketlerde % 30 çıkmasını nasıl buluyorsunuz sorusu soruluyor. AKP bütün cami imam, kanaat önderleri, Müslüman mütedeyyinleri ile mahalle baskısı uygulama enstrümanlarını kullanıyor.. CHP elindeki tek estrüman yoğun bir şekilde halka mahalle mahalle iknaya başlama olmalı. İYİ Parti bile hem AKP, hem MHP seçmen oylarını kendinde toplamaya başladı.
Demem o ki, bu solcuların kendi ülkelerinde “kendi partileri içerisinde iktidara koşma saplantısı sağ partilere yarıyor.
Erdil Ünsal
Bir cevap yazın