Derin devlet öldürtmüştü

"Mor çiçekli dal gibiydim,/ Bahar vaktinde kırıldım...” dizelerinin şairi Sabahattin Ali  bir bahar günü( 2 Nisan 1948) kalleşçe öldürüleceğini düşünmüş müydü, acaba ? - sabahattinAli

Sabahattin Ali’yi 2 Nisan 1948 ‘de derin devlet öldürtmüştü

"Mor çiçekli dal gibiydim,/ Bahar vaktinde kırıldım...” dizelerinin şairi Sabahattin Ali  bir bahar günü( 2 Nisan 1948) kalleşçe öldürüleceğini düşünmüş müydü, acaba ? - sabahattinAli

“Mor çiçekli dal gibiydim,/ Bahar vaktinde kırıldım…” dizelerinin şairi Sabahattin Ali  bir bahar günü( 2 Nisan 1948) kalleşçe öldürüleceğini düşünmüş müydü, acaba ?

Uçmağa varmasının 74.yıldönümünde değerli aydınımız saygıyla anıyoruz. 2.4.2022Cumartesi

Göklerde kartal gibiydim. / Kanatlarımdan vuruldum / Mor çiçekli dal gibiydim,Bahar vaktinde kırıldım.” diye başlayan 

Göklerde Kartal Gibiydim şiirini Hasret Gültekin (*)  seslendirmiş. 

***

TÜRK DEVRİMCİSİ SABAHATTİN ALİ:

Aşağıdaki  alıntıları okuyunca günümüzde de aynı sorunların azalmamış, artmış olduğunun ayırtında olacağız.

 “…Bağımsız bir memleketin  toprakları üzerinde, ister general olsun ister teknisyen; ister üniforma giysin, ister sivil; ister yaya dolaşsın, ister jeep ile, yabancı bir devletin ordusuna mensup birlikler, devamlı görev ile bulunamazlar… Bağımsız bir memleketin  topraklarından bir karışı bile askeri maksatlarla kullanılmak için, yani üs olarak, barış zamanında yabancı bir devletin kara, deniz veya hava kuvvetlerinin veya teknik personelinin emrine verilemez...”  (  İstiklal yazısından/ Markopaşa Dergisi Sayı:1 Tarih: 25 Kasım 1946 )

 “…Biz istiyoruz ki, bu memlekette yapılan her iş, üç beş kişinin çıkarına değil, bu toprakları dolduran milyonların yararına olsun…. Biz İstiyoruz ki, bu topraklar üzerinde insanlar, kafalarında taşıdıkları fikirlerden dolayı değil, bu yurdun, bu halkın yararına ya da zararına yaptıkları işlerden hesap versinler…. 

Biz İstiyoruz ki, şu topraklar ve onun üzerinde yaşayan insanlar, hiçbir yabancı devletin oyuncağı olmasın

Bir karış toprağımıza,  bir tek vatandaşımıza göz dikilmesin… 

Dünya işlerinde politikamız, şunun bunun kölece peşinden gitmek değil, bu milletin selametini en iyi sağlayacak yolları müstakil olarak seçmek şeklinde kendini göstersin. 

Bütün bunları  düşünmek ve bunları istemek bir suçsa, hemen haber versinler, bu suçu işlemekten, yazmaktan, söylemekten vazgeçelim. Eğer suç değilse, bize kahpece vurmaktan vazgeçsinler…”  

Okumaya devam et  Derin Devlet ve Zihin Kontrolü - Hrant Dink Cinayeti

(Ne İstiyoruz?  yazısından / Markopaşa Dergisi Tarih: 25 Kasım 1947 )

ZAMANI OLANLARA OKUMA ÖNERİSİ:

Nasıl Öldürüldü?

Kırklareli’nin Üsküp ilçesine bağlı Sazara Köyü yakınlarında bir ormanlık arazide, 16 Haziran 1948’de ölüsü bulunan 41 yaşındaki Sabahattin Ali’nin 2 Nisan 1948 günü öldürüldüğü tespit edilmiştir. 

Olaydan sonra TSK’dan atılmış bir astsubay olan Ali Ertekin yakalanmış ve cinayeti işlediğini itiraf etmiştir. Sorgulamasında , Ali’yi “komünist olduğu için” başına sopayla vurarak öldürdüğünü söyler. 

Yapılan yargılama(30 Nisan 1949-15 Ekim 1950) sonucunda Ertekin’e 4 yıl hapis cezası verilmiş ise de bir süre sonra çıkan genel afla cezaevinden çıkmıştır.

Ali’nin olaydan sonra incelenen cenazesinin nereye defnedildiği ise bilinmemektedir.  

Sabahattin Ali, Türk yazar ve şair. Edebi kişiliğini toplumcu gerçekçi bir düzleme oturtarak yaşamındaki deneyimlerini okuyucusuna yansıttı ve kendisinden sonraki cumhuriyet dönemi Türk edebiyatını etkileyen bir figür hâline geldi (Vikipedi  )

Yaşamından Kesitler:

Sabahattin Ali, 1940’lı yıllarda yükselen faşizmin hışmına uğrayan Türk aydınlarından biridir.

Öğretmen yazar S. Ali de Köy Enstitüleri’nin hedefe konulduğu günlerde tehdit ediliyordu. 

Nihal Atsız ve Sabahattin Ali’nin ünlü davası örnektir. 

Köy Enstitüler de bu dönemde kapatıldı. Hasan Âli Yücel Milli Eğitim Bakanlığı’ndan alındı. (S. Ali, Yücel döneminde MEB’nin çeviri bürosunda da çalışmıştı.) 

Atatürk’ün ölümüyle kireçlenmeye başlayan Türk Devrimi’nin Demokrat Parti iktidarında duraklama dönemi başladı denebilir. 

***

Sabahattin Ali, 25 Şubat 1907’de Edirne Vilayeti’nin Gümülcine Sancağı’na bağlı Eğridere kazasında dünyaya geldi.  Yazmaya 1925 yılında Balıkesir’de yayınlanan şiirleriyle başlar

Konularını toplumsal eşitsizliklerden alan yazar Anadolu insanına yaklaşımıyla edebiyata yeni bir boyut kazandırır. Ezilen insanların acılarını, sömürülmelerini dile getirir.

Sabahattin Ali 41 yıllık yaşamında ülkemiz edebiyatında derin izler bırakmıştır.

Neredeyse tümü bestelenerek seslendirilen şiirleri, hikayeciliğimize yaptığı katkıyla, günümüzde en çok okunan kitaplar arasında yer alan romanlarıyla edebiyatımızın en bilinen, sevilen yazarlarındandır. 

Okumaya devam et  Köy Enstitüleri – Türkiye’nin yarım kalmış gelişme öyküsü

Sabahattin Ali yalnız edebiyat ve sanatçı olarak değil düşünce yazıları ve gazeteciliği ile de ülke tarihimizde iz bırakmıştır. 

( *) Hasret Şükrü Gültekin : Pir Sultan Abdal Şenlikleri için gittiği Sivas’ta son konserlerini vermiş ve 2 Temmuz 1993 tarihinde  Madımak Oteli’nde 34 kişi ile birlikte yanıp yaşamını yitirmiştir.


Comments

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir