Fabrikalar satıldı. Üretim durdu. Para bitti.
Her yer karanlık, hem de kapkaranlık… Işıksız, güneşsiz kaldık.
Ortam sisli puslu, kirli bir hava var…
Nefes alamıyoruz…
Şeriatçı faşizm, kara bulutlar gibi çöktü üstümüze…
Düşünce, düşünme, konuşma yasak… Eleştiri yapanlar, hırsızlıkları, yolsuzlukları ortaya çıkaranlar vatan haini ilan ediliyorlar hemen…
Ekmeğinin peşinde koşanlar, iş arayanlar “Nankör…” Onlara göre çevremiz, içte ve dışta vatanımızı bölmek, parçalamak isteyen Türkiye düşmanları ile dolu.
AKP’li yöneticilere göre muhalefet partileri iktidara iftiralar atıyor…
Herkes iktidarı yıkmak için tertipler, planlar hazırlıyor. Hile – hurda, oyun peşinde…
Bi kendileri namuslu, dürüst. Kendilerini topluma sütten çıkmış ak kaşık gibi göstermeye çalışıyorlar…
Düzen bozuldu. Her yerde hırsızlar, sapıklar, katiller kol geziyor. İnsanlar gece sokağa çıkmaya korkuyorlar…
Kadınlar ikinci, üçün sınıf vatandaş konumuna geçti. Kadınlar erkeklere hizmet eden köleler ve sadece çocuk üreten canlı kuluçka makineleri konumuna düşürülmek isteniyor…
Yüksek sesle kahkaha atmak yasak… Hamile kadınların sokakta dolaşması çirkin… Gülmek yasak… Yılbaşı kutlamak günah…
Geleneklerimize, göreneklerimize aykırı…
Koca koca, sarıklı – sakallı tarikat liderleri, bacak kadar çocuklara tecavüz ediyorlar. Sonra da birkaç ay hapis yatıp, serbest bırakılıyorlar. Aklanıyorlar.
Neymiş efendim? Bu işi yapan çocuklar istekli, gönüllü hareket ediyorlarmış…
HUKUK, GUGUK OLDU…
Minareyi çalanlar kılıfını hazırlıyor… Korku imparatorluğunu kurup, hukuku, adaleti de kendilerine uydurdular…
Bir gecede dolar satılıyor, dolar alınıyor… Bir gecede bazı yandaşlar milyarder ediliyor…
Ne var ki Savcılar, yargıçlar seyrediyorlar…
Sendikalar, dernekler, işçi kesimi seyrediyor…
Ama halk tepkili… Öfkeli… Perişan… İsyanlarda…
AKP artık iktidarı kaybetme korkusu ve aşamasına girdi. Telaş içerisinde.
Söyleyecek lafı, savunacak icraatı da kalmadı… Dinci propaganda da onları kurtarmıyor…
“KORKU DAĞLARI BEKLİYOR…”
Şimdi sıra başarılı belediyelere geldi… CHP’li belediyeleri ve başkanlarını terörle, terörist gruplarla bağlantılı göstermeye çalışıp, bu yolla paçayı kurtarmaya, puan toplamaya çalışıyorlar…
Ne var ki bu yol, yol değil…
İstanbul belediye seçimlerinde bu yöntemi daha önce de denemişlerdi. Ama halk misliyle karşılığını vermiş, onları cezalandırmıştı…
Ne yaparlarsa yapsınlar, iktidarı ve saltanatı kaybedecekler, yargılanacaklar…
Artık bundan kaçış yoktur…
Bu sonuç iki kere ikinin dört etmesi kadar kesindir…
Bir yanıt yazın