24 Temmuz Gazeteciler ve Basın Bayramında Neden Gerilerdeyiz?

Cumhuriyet öncesinde Osmanlı döneminde gazeteler   denetiminden geçtikten sonra yayınlanıyordu. 24 Temmuz 1908 tarihinde İkinci Meşrutiyet'in ilanından sonra bu  denetim kaldırılmıştır. Bu tarih "sansürün kaldırılması" olarak kabul edilmiş ve 24 Temmuz “Gazeteciler ve Basın Bayramı” olarak kutlanmaya başlamıştır. - Screenshot 1 2

Cumhuriyet öncesinde Osmanlı döneminde gazeteler   denetiminden geçtikten sonra yayınlanıyordu. 24 Temmuz 1908 tarihinde İkinci Meşrutiyet’in ilanından sonra bu  denetim kaldırılmıştır. Bu tarih “sansürün kaldırılması” olarak kabul edilmiş ve 24 Temmuz “Gazeteciler ve Basın Bayramı” olarak kutlanmaya başlamıştır.

Basının; halkı bilgilendirme, bilinçlendirme, kamuoyunda gerekli hassasiyetleri oluşturma   görevleri vardır.  Basın; kamuoyuna tarafsız, doğru  şekilde  haber vererek toplumu aydınlatır. Basının meslek ilkeleri doğrultusunda ilkeli, tarafsız, sorumlu ve bilinçli gazetecilik  yapması, ülkenin gelişme seviyesi ile doğrudan ilgilidir.  Düşünce ve ifade özgürlüğü en önemli  temel haklarımızdandır. Fikirlerin sansürsüz bir ortamda özgürce dile getirilmesi, sosyal ve ekonomik gelişmenin  göstergesidir.

2021 Edelman Trust Barometresi, kamuoyunda gazetecilere yönelik rahatsız edici düzeyde bir güvensizlik olduğunu ortaya koymaktadır. ) 28 ülkede  cevap verenlerin  yüzde 59’u, gazetecilerin yanlış olduğunu bildikleri bilgileri bildirerek kasıtlı olarak halkı yanlış yönlendirmeye çalıştığını  göstermektedir.   

Uluslararası Sınır Tanımayan Gazeteciler (RSF) örgütünün  2021 Dünya Basın Özgürlüğü Endeksi’ne göre  dünyadaki 180 ülkeden 130’unda gazeteciler  kısmi veya ağır kısıtlamalar altında  çalışmaktadırlar. Endekse göre geçen yıl 154’ncü  sıradaki Türkiye  bir sıra yükselmiştir. RSF Genel Sekreteri Christophe Deloire açıklaması aşağıdadır:

“Gazetecilik dezenformasyona karşı en etkili aşı olsa da, haber üretimi ve iletimi ne yazık ki çoğu kez politik, ekonomik, teknolojik ve bazen de kültürel aktörlerce engelleniyor. Gazetecilik, dezenformasyonun dijital platformlar ve sosyal ağlar üzerinden hızlı yayılımına karşı, kamuoyu tartışmasının doğrulanmış bilgi çeşitliliğine dayanması için başlıca güvencedir. Ne yazık ki, üretimi ve dağıtımı siyasi, ekonomik, teknolojik ve hatta bazen kültürel faktörler tarafından çok sık engelleniyor. Dezenformasyonun sınırlar ötesinde, dijital platformlarda ve sosyal medya aracılığıyla yayılmasına cevap olarak gazetecilik, kamusal tartışmanın çok çeşitli yerleşik gerçeklere dayanmasını sağlamanın en etkili yolunu sunuyor.”

180 ülkede medyada çoğulculuk, medya ortamı ve bağımsızlığı, oto-sansür, habere yönelik müdahaleler, yasal çerçeve,  saydamlık, altyapı ve ihlaller gibi onlarca parametrenin katsayı temelinde sıralamaya dönüştürüldüğü  araştırma ilk  defa 2002 yılında yapıldığında Türkiye 99’ncu sıradaydı.

Cumhuriyet öncesinde Osmanlı döneminde gazeteler   denetiminden geçtikten sonra yayınlanıyordu. 24 Temmuz 1908 tarihinde İkinci Meşrutiyet'in ilanından sonra bu  denetim kaldırılmıştır. Bu tarih "sansürün kaldırılması" olarak kabul edilmiş ve 24 Temmuz “Gazeteciler ve Basın Bayramı” olarak kutlanmaya başlamıştır. - Screenshot 1 2

Türkiye, Avrupa Birliği üyelik  sürecinde ilerledikçe  RSF Endeksi’nde gerileme göstermiştir. 2013 yılında 154, 2017’de 155,  2019’da 157 ve  2020’de de 154’ncü sıradadır. Son iki yıldaki ilerleme, Türkiye’nin önündeki  ülkelerde basın özgürlüğünün  ağırlaşmasına karşılık Türkiye’de  gazetecilerin tahliye edilmesi ve tutuklamaya değil adli kontrole ağırlık verilmesiyle açıklanabilir.

Okumaya devam et  KUTLAMA MESAJI : Basın Bayramı ve Gazeteciler Gününü kutlarız

2021 Endeksi’nde 153’ncü sıraya yükselen Türkiye, beş sıra  gerileyen Belarus’un (158) yerine yerleşmiştir. Yargı bağımsızlığına  ilişkin  sorunlar, habercilere yönelik tutuklamalar,  eleştirel haberciliği hedef alan  yaptırımlar,  gazetecilere karşı cezasız kalan şiddet ve Türkiye’ye  ilişkin  sorunlar  sıralamada etkili olmuştur.

2021 yılında Basın Özgürlüğü Endeksi’nde en üst sıralarda yer alan ülkeler; Norveç, Finlandiya, İsveç, Danimarka, Kosta Rika, Hollanda, Jamaika, Yeni Zelanda, Portekiz ve İsviçre olmuştur. En düşük sıradaki ülkeler ise Eritre, Kuzey Kore, Türkmenistan, Çin, Cibuti, Vietnam, İran, Suriye, Laos ve Küba’dır.

2002 yılında  99’ncu sırada olan Türkiye geçen 19 yılda 54 sıra kaybetmiştir. Bu kayıp bir rekor olup, basın özgürlüğünün ne ölçüde gerilediğinin göstergesidir. Zor şartlar altında  özveri ile çalışan tüm basın çalışanlarının 24 Temmuz Gazeteciler ve Basın Bayramı kutlu olsun.


Comments

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir