SEÇİM İSTEMEK DARBECİ OLMAK İSE EN BÜYÜK DARBECİ DEVLET BAHÇELİDİR

Teşbihte hata, deyimlerde ise muhattap olmaz. Deyimler ortaya söylenir ve üzerine her kim alırsa onun olur. Bu yüzden hiç kimse bu sözlerimizden bir suç unsuru oluşturma acziyetine düşmesin. Sözümüz herhangi bir kişiyi hedef almamış, ortaya söylenmiştir. - IMG 20210108 WA0000

Teşbihte hata, deyimlerde ise muhattap olmaz. Deyimler ortaya söylenir ve üzerine her kim alırsa onun olur. Bu yüzden hiç kimse bu sözlerimizden bir suç unsuru oluşturma acziyetine düşmesin. Sözümüz herhangi bir kişiyi hedef almamış, ortaya söylenmiştir.


Denilir ki;
Bir şey biliyorsan konuş ibret alsınlar. Bilmiyorsan sessiz kal ki seni adam sansınlar.”
Maalesef günümüzde bilen bilmeyen herkes doğru veya yanlış bir şeyler konuşmayı meziyetmiş gibi bir şey sanıyor.

Biz erken seçim talebini söyleyenden daha çok söyletenleri yani sahibinin sesini ve kimliğini merak ediyoruz.” (Devlet Bahçeli)

Yıl: 1999
Devlet Bahçeli, 1999 seçimlerinde DSP ve ANAP’la kurulan koalisyon hükümetinde Başbakan Yardımcısı olarak görev aldı. Aradan 3 yıl bile geçmeden 7 Temmuz 2002 günü, partisinin Bursa’nın Keles ilçesinde düzenlediği 11. Kocayayla Türkmen Kurultayı’nda yaptığı açıklamada 3 Kasım 2002 tarihinde erken seçim yapılmasını istedi.
Seçim sonucunda Türkiye AKP iktidarı ile tanışırken MHP seçim barajını geçemeyerek meclis dışında kaldı.

Yıl: 2007
Türkiye Cumhuriyeti’nin 10. Cumhurbaşkanı olan Ahmet Necdet Sezer’in görev süresi 16 Mayıs 2007’de dolmuştu. Anayasamıza göre bir adayın Cumhurbaşkanı olabilmesi için 367 oy alması gerekiyordu. Mecliste 354 sandalyesi olan AKP nin adayı Abdullah Gül’ün kazanması mümkün gözükmüyordu. Genel seçimler 2007 Kasım ayında yapılacaktı. Devlet Bahçeli, bir defa daha ortaya çıkarak genel seçimlerin öne alınmasını istedi. Karar mecliste oylandı ve MHP’nin desteği ile kabul edilerek erken seçime gidildi. AKP tarihinin en yüksek milletvekili sayısına ulaşarak 341 milletvekili çıkardı. Abdullah Gül Cumhurbaşkanı seçildi.

Yıl: 2015
7 Haziran 2015’de yapılan genel seçimlerde AKP iktidara geldiği 2002 seçimlerinden sonra ilk kez, tek başına hükümet kuracak oy oranına ulaşamadı. MHP 80 milletvekili çıkararak tüm siyasi tarihinde 1999 seçimlerinden sonraki en fazla sandalye sayısına ulaştı.
Seksen milletvekili ile kendisine Başbakanlık bile teklif edilmesine rağmen “hiçbir hükümet formülü içinde olmayacağını” ilan ederek seçimlerin yenilenmesinin yolunu açtı. Kasım 2007 yılında yapılan erken seçimlerinden sonra 80 milletvekili olan MHP’ nin milletvekili sayısı yarı yarıya azalarak 40 a düştü.

Yıl: 2017
Erdoğan’ın cumhurbaşkanı seçilmesinden sonra gündeme getirdiği Başkanlık Sistemi’ne karşı olan Bahçeli, 15 Temmuz’dan sonra ise tutum değiştirdi. 11 Ekim 2016’da grup toplantısında yaptığı “sürpriz” açıklamayla, AKP’ye, dolayısıyla Erdoğan’a “başkanlık önerisini Meclis’e sunması” çağrısı yaptı. Ocak 2017’de adına iki partinin “cumhurbaşkanlığı hükümet sistemi” dediği, “Türkiye tipi başkanlık sistemini” içeren anaysa değişikliği TBMM’den geçti. Referandum aralığında kabul edilen değişiklik 16 Nisan 2017’de halk oylamasına sunuldu ve kabul edildi.

Yıl: 2018
Devlet Bahçeli, bir defa daha erken seçim istedi.
Bu talebi Partisinin grup toplantısında ve 16 Nisan 2017 referandumunun yıldönümünden bir gün sonra yaptı. Birebir 2002 yılında olduğu gibi, cumhurbaşkanlığı ve milletvekili genel seçimlerine yaklaşık 1,5 yıl kala, seçimlerin 26 Ağustos 2018’e alınması çağrısında bulundu. Seçimler yapıldı ve MHP bir önceki seçimden sadece 3 fazla milletvekilliği alabildi.

Şimdi soruyoruz.
Erken seçim talebi vatana ihanet ise en çok seçim isteyen siyasi parti lideri olarak Devlet Bahçeli’ye vatana ihanet etmiştir diyebilir miyiz?

Erken seçim talebini birileri söyletiyor ise son 20 yıl içinde tam 5 kere seçim isteyerek bunda muaffak olan siyasi parti liderine bunu söyletenler kimlerdir?

Erken seçim talebi darbecilik ise Türkiye Cumhuriyetinin gelmiş geçmiş en başarılı darbe üstadı unvanını taşımak en fazla kime yakışmaktadır?

Hep ifade ettim bir defa daha ifade edeceğim.
Bu ülkenin huzur ve güvenliğinin en acımasız ve en büyük tehditi Sayın Devlet Bahçeli ve onun ekibidir.

Bu ülkeyi kaosa, kutuplaşmaya götüren siyasi oluşumun bir ayağı Milliyetçi Hareket Partisidir.

Kafatası, din ve mezhep üzerine siyaset yapan her oluşum dünyanın en ölümcül zehiridir.

Bir defa daha tekrar edelim:
Bir şey biliyorsan konuş ibret alsınlar. Bilmiyorsan sessiz kal ki seni adam sansınlar.”

Sevgiyle kalın.


Comments

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir