Karbon komünizmi ve Aşı Kapitalizmi

Karbon komünizmi ve Aşı Kapitalizmi

Diyeceksiniz ki Karbon ile Aşının ne ilgisi var. Başlangıçta ilgisi yok gibi görünüyor, ama yazı bittiğinde, bana hak vereceksiniz.

Önce karbon komünizminden başlayalım.

Zengin ülkeler, daha çok fabrika sahibi olmaları ve daha fazla enerji tükettiklerinden dolayı, zengin ülkelerin atmosfere verdiği Karbon miktarı, fakir ülkelerin atmosfere verdiği karbondan çok fazla olmaktadır.

Gerçeğin bu olmasına karşı, zengin ülkeler, kirliğin bedelinin ödenmesine sıra gelince, demektedirler ki, bedeli herkes eşit ödesin. Yani işlerine gelince Komünizm, işlerine gelmeyince…

Enerjiyi tüketirken eşit olmayan ülkeler, bedel ödemeye sıra gelince, eşit ödemeyi fakir ülkelere dayatmaktadırlar. ABD’nin Çevre Antlaşmalarına katılmamasının gerekçesi budur. Afrika’da ki, bir ülke ile ABD eşit bedel ödeyecek!

Aşıda ise, tam bu anlayışın tersinin işleyeceğini şimdiden ifade etmek mümkündür.

Dünya halkalarına yetecek kadar AŞI yoktur. Kısa zamanda üretilmesi de şimdilik mümkün görünmüyor.  O zaman kapitalizm, sorunun çözümüne nasıl yaklaşacak? “İmtiyazlı ve işbirlikçi sınıf aşı olsun, geri kalan ne olursa olsun” yaklaşımının uygulanacağını söylemek kehanet olmaz.

Nasıl ki, kapitalizm genel sağlık sistemine yaklaşırken, paralı sağlık sistemi ile yaklaşıyorsa, buraya da öyle yaklaşacaktır.

Yalnız burada, bir şüphe insanın beynini oyuyor. Acaba imtiyazlı kapitalistler, dünya nüfusunun azaltılmasında, bu salgından yararlanarak, kasıtlı olarak, eksik aşı üretimi yoluna giderler mi?

Çin kendi halkına yetecek kadar aşı üretmenin peşinde gibi duruyor. Çin’den yeterli aşı gelmezse, biz kendimizde aşı üretemezsek, Batı’dan gelecek aşıların miktarı da yukarıda izah ettiğim şüpheyi kapsarsa…

Ülke içinde imtiyazlı kişiler aşı olur onun dışındakilere aşı kalmazsa, bir AŞI KAVGASI çıkabilir.

Kapitalizmin insandan yana değil, sermayeden yana olması; insanı böyle düşüncelere gark ediyor. Acaba yeni bir nüfus kontrol düzeni mi kuruyorlar, acaba gene başımıza bir çorap mı örüyorlar diye…

İnşallah bu yazı komplo teorisi gibi algılanmaz. Çünkü böyle bir amacım hiç yok. Sadece düşünceden ibaret.

7 Ocak 202 [email protected]