Rwanda, Srebrenica ve Ermeni Soykırımları

SAYİN ULKU BASSOY'UN ASAGİDAKİ MESAJİ SON DERECEDE ONEMLİ VE BİZİM ACİMİZDAN OLUMLU BİR GELİSMEYE İSARET EDİYOR. BİZLERİ HABERDAR ETTİKLERİ İCİN TESEKKUR EDERİM. - Rwanda poster

Belçika Parlamentosunun Rwanda ve Srebrenica Soykırımları kararı arasında sözde Ermeni Soykırımı neden yok

SAYİN ULKU BASSOY’UN ASAGİDAKİ MESAJİ SON DERECEDE ONEMLİ VE BİZİM ACİMİZDAN OLUMLU BİR GELİSMEYE İSARET EDİYOR. BİZLERİ HABERDAR ETTİKLERİ İCİN TESEKKUR EDERİM.

MESAJİN SON BOLUMUNDEKİ İNGİLİZCE CAGRİ DA COK YERİNDE VE İYİ FORMULE EDİLMİS.

BU MESAJDA SOZU EDİLEN BELCİKA YASASİNİN MUMKUNSE FRANSİZCASİNİ VE (BELCİKA UC RESMİ DİLLİ OLDUGU İCİN) VARSA ALMANCASİNİ OKUMAK VE ARSİVİME KAYDETMEK İSTERDİM.

OZELLİKLE ASAGİDA 3 VE 4 .MADDELERDE SOZU EDİLEN (BELCİKANİN DAHA ONCEKİ ERMENİ SOYKİRİMİNİ TANİMA KARARLARİNİ KALDİRAN) HUKMUNUN YAZİLİS BİCİMİ BİZİM ACİMİZAN AYRİ ONEM TASİMAKTADİR.

BU HUSUS METİNDE ACİKCA YAZİLİ Mİ? YOKSA, KESİNLESMİS ULUSLARARASİ YARGİ KARARİNA İSTİNAT EDEN SREBRENİTSA VE RWANDA SOYKİRİMLARİ YANİNDA ZİKREDİLMEDİGİ -OYSA BELCİKADA DAHA ONCE KARAR KONUSU OLDUGU- CİHETLE) SİMDİ ZİKREDİLMEMİS BULUNMASİ (CİKARİM YAPİLARAK) ERMENİ SOYKİRİMİ İDDİASİNİONAYLAYAN BELCİKA KARARİ NUL AND VOİD Mİ SAYİLMİS OLMAKTADİR ?. (YANİ İNKARİ CEZALANDİRİLACAK SOYKİRİMLARİ LİSTESİNE ALİNMAMİS BULUNMANİN DOGAL SONUCU ARTİK YOK SAYMA MİDİR?)

KANUN METNİNİ GORUNCE BU HUSUSU DAHA İYİ ANLAYACAGİZ.

BELCİKANİN BU YASASİNA İSTİNAT EDİLEREK BASKA ULKELER NEZDİNE DE DİPLOMATİK GİRİSİMLERDE BULUNULABİLİR.

AYRİCA FİNANSMANİ TARAFİMİZDAN KARSİLACAK BİLİMSEL TOPLANTİLAR DUZENLENEREK BUNLARİN SONUCLARİNN YAYİMLANMASİ SAGLANABİLİR.

BU BAGLAMDA, SU HUSUSA AYRİCA DEHİĞNMEK İSTERİM.

FRANSA ANAYASA KONSEYİ ERMENİ SOYKİRİMİ İDDİASİNİ YADSİYANİ MAHKUM EDEN YASAYİ İPTAL EDERKEN , 2001 TARİHLİ “FRANSA ERMENİ SOYKİRİMİNİ TANİR” SEKLİNDEKİ BİR CUMLELİLİK “DECLARATOİRE” İSARİ YASANİN DA İPTALİ SOZ KONUSU OLMUSTU.

ANCAK FRANSA ANAYASA KONSEYİ BU KONUYA HİC GİRMEMEYİ YEGLEDİ. MUHTEMELEN PARLAMNTERLERİN YAPTİKLARİ İPTAL BASVURUSUNDA 2001 YASASİNİN İPTALİNİ DE ACİKCA İSTEMEMİS BULUNMALARİ BİR FORM EKSİKLİGİ SAYİLMİSTİR (BU KONUYU MAXİME GAUİN İYİ BİLİR ; ONA SORMALİ) (BENİM TANİDİGİM FRANSIZ HUKUKCULARLA YAPTİGİM GORUSMEDEN EDİNDİGİM İZLENİM, FRANSA ANAYASA KONSEYİ UYELERİNİN – FRANSADAKİ ERMENİ TOPLUMUNU DAHA FAZLA RENCİDE ETMEMEK (bunlardan biri azdırmamak dedi) İCİN, 2001 YASASİNA DEGİNMEK İSTEMEDİKLERİ YOLUNDA)

ZATEN “DECLARATOİRE- İSARİ – BİLDİRİCİ” YASA CİKARİLMASİ ZORUNLULUGU FRANSİZ ANAYASASİNDAKİ DEGİSİKLİK SONUCUNDA ORTADAN KALKTİ.. BUNA GORE HUKUMETİN (BELLEK YASALARİ GİBİ ANMA KARARLARİNİN) YASA SEKLİNE DEGİL,KARARNAME BİCİMNDE MEVZUATA SOKABİLMESİ İMKAN DAHİLİNE GİRDİ. .

(BU DA BİR YORUMCUMUZUN YASAYA DAYANMAYAN KARARNAME CİKARARAK “MACRON SUÇ İSLEMEKTEDİR ” GORUSUNU (BELKİ) KARSİLAYABİLİR . ZATEN 2001 TARİHLİ FRANSİZ YASASİ DA FRANSA MEVZUATİNDAKİ YERİNİ MUHAFAZA ETMEGE DEVAM EDİYOR. BU ACİDAN BAKİLDİGİNDA MACRON’UN SUC İSLEDİGİ SAVİNA KATİLAMİYORUM.)

2001 TARİHLİ YASANİN FRANSA ANAYASA KONSEYİ TARAFİNDAN İPTALİ YONUNDE YAPİLAN SONRAKİ GİRİSİMLER , FRANSİZ DANİSTAYİNİN OLUMSUZ MUTALAASİ NEDENİ İLE DURMUSTU. GİRİSİMLERE BASKA KAPİLAR ZORLANARAK DEVAM EDİLECEKTİ (SAYİN ELEKDAG BU KONUYA CESİTLİ YAZİLARİNDA DEGİNMİSTİR. .SON İKİ YİL ZARFINDA DEGİSEN BİR SEY VAR Mİ BİLMİYORUM)

PARİS’TEKİ BİR TURK DERNEGİ VASİTASİ DEVREYE SOKULMAK İSTENEN BU GİRİSİM KANİMCA ALMANYADAKİ TURK TOPLUMU BAKİMİNDAN DA ONEMLİDİR.

BU HUSUS ERMENİ SOYKİRİMİ TERİMİNİN ALMAN EYALETLERİ EGİTİM BAKANLİKLARİ YETKİSİNDE BULUNAN DERS KİTAPLARİ İCERİGİ (CURRİCULUM) YONUNDEN ONEM TASİR VE BASVURULMASİ – KANİMCA- MUMKUN OLAN BİR HUKUK YOLUDUR.. ZİRA CURRİCULUM YOLUYLA KESİNLESMEMİS BİR YARGİ KARARİNA DAYANMAYAN SOYKİRİMİ İDDİASİ,NİN DERS KİTABİNA ALİNMASİ, O GORUSU BENİMSEMEYEN OGRENCİLER VE VELİLERİ ACİSİNDA AYRİMCİLİKTİR..(SAYİN SOYLEMEZOGLU BU KONUDAKİ SON DURUM KONUSUNDA BİZLERİ BİLGİLENDİREBİLİR) AMA BU YOL COK MASRAFLİDİR VE UZUNDUR.

UZMAN HUKUKCULARİN AKTİF OLARAK (İNANARAK) İSTİRAKİNİ VE TAKİBİNİ GEREKTİRİR. BU NEDENLE FİNANSMANİNİN KAMU TARAFİNDAN KARSİLANMASİ ZARURİDİR.

DAHA ONCE DE ARZETTİM. ERMENİ SOYKIMI KARALAMASİNİN KİM TARAFİNDAN? HANGİ FORMUL ALTİNDA? , HANGİ GEREKCE İ? HANGİ YARGİYA? GOTURULEBİLECEGİ HUSUSU MUALLAKTADİR.

BİR VOX POPULİ TEPKİSİ OLARAK GENELLİKLE HER YİLİN NİSAN AYİNDA DİLE GETİRİLDİGİNİ GORUYORUZ. ULUSLARARASİ ADALET DİVANİNA Mİ GOTURULECEK? KİM GOTURUR? DEVLET GOTURECEKTİR. BASKA OLANAK YOK. YA DA BM ASAMBLESİNDEN Mİ KARAR CİKARTİLACAK? TURK DEVLETİ BUNA HAZİR Mİ? HİC SANMİYORUM. BÖYLE BİR BASVURUNUN HUKUKSAL DAYANAGİNİN SAGLAM OLMADİGİ KANİSİ ANKARA’DA EGEMEN… HEM DE PANDORA’NİN KUTUSUNU ACTİGİMİZ TAKDİRDE, BUNUN ( ALEYHİMİZE HİC BİR SONUC ALİNAMASA BİLE) ULUSLARARASİ ALANDA YENİ BİR PROPAGANDA RUZGARİNİ TETİKLEYECEGİNİ DUSUNUYOR ANKARADAKİ YETKİLİLER..

OTE YANDAN UAD YARGİCLARİNDAN BAZİLARİNİN DA SİYASAL EGİLİMLİ KARARLARA İMZA ATTKLARİ TECRUBE İLE SABİT. “UYUYAN YİLANİ NEDEN BİZ UYANDİRALİM” DENDİGİNİ KULAKLARİMLA DUYDUM.

BOYLE BİR DAVAYA YONELMESİ ERMENİSTAN HUKUMETİNE KİMİ MİLİTANLARİ TARAFİNAN ONERİLDİ. HATTA KİLİSE DE BU YONDE GORUS BİLDİRDİ. ERMENİ HÜKUMETİ YANASMADİ. ZİRA DAVANİN KABUL EDİLMEYECEGİNİ BİLİYORLAR. BU ALANDA BİR TAHKİMNAME UZERİNDE MUTABAKAT SAGLANAMAYAGİ COK ACİK. ATRİCA HİRVATİSTAN-SİRB,STAN UAD KARARİNDAN SONRA HİC BİR SANSLARİNİN BULUNMADİGİNİ ANLADİLAR.

SOYKİRİMİ SUÇU İSLEDİKLERİ İLERİ SURULEREK 1915 OSMANLİ YONETİCİLERİNE HAKARET EDİLDİGİ VE BUNUN GUNUMUZ T.C. VATANDASLARİNİN COGUNLUGUNA DA HAKARET SAYİLMASİ GEREKTİGİ BUNLARİN BİR KİSMİNİN ONURUNJ YARALADİİGİ SAVİNA DAYANİLARAK AİHM DE Mİ DAVA ACİLACAK? BEN BOYLE BİR DAVANİ AİHM YARGİ YETKİ VE CERCEVESİNE GİRMEDİGİ KANİSİNDAYİM. AMA AİHM UZMANLARİMİZ VAR; ORADA OREV YAPMİS YARGİCLAR VAR.. BU SORUNUN YANİTİNİ AİHS- VE AİHM UZMANLARİ VERSİN.

SORUYU O UZMANLARİN İNCELEMESİNE KİM HAVALE EDER? BİLEMİYORUM. AMA, BU ALANDA HARCANACAK ENERJİNİN VE KAYNAKLARIN BİZİ TATMİN EDİCİ SONUÇLARA ULASTİRAMAYACAGİ KANİSİDAYİM.

DOSTLUKLA SAYGİLARLA

PULAT TACAR

Ülkü Bassoy <bassoy>, şunu yazdı:

Belçika Parlamentosunun 24-25 Nisan 2019 tarihinde almış olduğu Rwanda ve Srebrenica’ya ilişkin ” soykırımının değillenmesinin (inkarının) cezalandırılması”na ilişkin olarak çıkardığı Yasa’nın (“Yasa”yı konuyla iligili olarak gönderdiğim bir örneğini aşağıda sunduğum bir iletide, yanlışlıkla ” Karar” diye nitelendirmişim+), “Ermeni Soykırımı savları”nı içermemesi, Türk tezleri açısından olumlu ve önemli bir gelişmedir; savlarımızın bundan sonraki savunulmasında, bu yasa içeriğinin doğrudan ve dolaylı anlamlarının ileri sürülebileceğini düşünüyorum:

1)Belçika Parlamentosu söz konusu “Yasa” yı, Adalet ve Demokrasi için Avrupa Ermeni Federasyonu (EAFJD) raporları, Belçika’daki örgütlü Ermeni Topluluğu, ” Ermeni soykırımı” savları yanlısı bir bölük Belçika milletvekilinin tüm çabaları, Belçika’nın en önemli yayın organlarında yayımlanan yazılar, bir sürü insan hakları derneği taraftarının aylarca sürdürülen çalışmaları ve Yasa’da değişiklik yapılmasına yönelik önergeler veren milletvekillerinin çabalarına karşı çıkarak kabul etmiş; ” soykırımı” gibi çok ağır bir suçlamanın öteki ülkelere yüklenen siyasal/dinsel baskılar, dayatmalar; boğucu bir propaganda yoğunlaştırmasıyla gerçekleştirilemeyeceğinin altını çizmiştir. Umulur ki Ermenistan ve diyasporası bu “Yasa”dan gerekli dersleri çıkaracak ve konunun ciddiyet ve önemini anlayacak ve şimdiye değin sürdürdükleri davranış ve siyasetleri bir kenara bırakıp, gerçekci ve barışcı bir yol izlemeğe başlayacaklardır.

Rwanda ve Srebrenica soykırımlarının değillenmesinin cezalandırılması yasası kapsamına alınmamasının nedeni olarak Ermeni soykırımı savları için gösterilen haklı gerekçe, ileri sürülen sav (Ermeni soykırımı) hakkında “uluslarararası bir yargı kararı bulunmaması”dır. Parlamento’nun bu yaklaşımında Perinçek-İsviçre davası hükmünün gerekçesinde ortaya konmuş olan hukuksal değerlendirmelerin payı olduğu kuşkusuzdur.

2) Özetle Belçika, “Ermeni soykırımı” savlarını, ülkenin en yüksek düzeyinde, “yasa koyarak” değillemiştir.

3) Parlamento bu yasayla, önceki yıllarda Belçika Temsilciler Meclisi, Senatosu, Başbakan Charles Michel’in açıklaması yoluyla Hükümet tarafından 3 aşamada gerçekleştirilen “Ermeni Soykırımı tanımaları”nı da ortadan kaldırmıştır.

4) Bu “yok sayma”nın (null and void), geçmişteki gibi bir “karar”la değil de bir “yasa”yla yapılmış olması, parlamentolar tarafından alınan, alınmış “Karar”ların bir yasayla kesin olarak değiştirilebileceği gerçeğinin altını bir kez daha çizmiş ve Belçika sözde “Ermeni Soykırımı”nı tanımış olan parlamentolar ile hukuka saygılı öteki ülkelere örnek* oluşturmuş, bu kapsamda Türk tezleri güç kazanmıştır.

5) Parlamento Kararı “Ermeni Soykırımı” savlarını savunanların üstüne beklenmedik bir çığ gibi düşmüş görünüyor: Bundan güçlü biçimde etkilenen biri, tutucu ve bağnaz Ermeni öbeklerinin birinde, ” görünen o ki bunlar, Ermeni savlarını tanıyan ülkeler (başta Almanya, Fransa, Hollanda vb); -ülkelerindeki Ermeni kökenli vatandaşlarının oylarını almaktan başka birşey düşünmüyorlar. Topraklarında yaşayan Ermenilerin sayısı ne denli yüksekse o denli yüksekten havlıyorlar….!” diyor.

6) Daha önce AİHM (Perinçek-İsviçre Davası), İspanyol ve Fransız Anayasa Mahkemelerinin hükümlerinde de saptandığı gibi “Ermeni Soykırımı”, Shoah, Rwanda ve Srebrenica soykırımları niteliğinde değerlendirilemez. ” Ermeni Soykırımı” yalnızca bir Ermeni savıdır ve geçmiş yıllarda Belçika ve bir bölük ülke parlamentosu ve hükümetleri tarafından, politik nedenlerle (bunun değerlendirilmesi ayrıca yapılmalıdır) tanınmıştır.

7) Önümüzdeki yıllarda Ermeni Soykırımı karaçalmasının uluslararası bir Mahkemeye getirilmesi söz konusu olursa Belçika Parlamentosunun 24/25 Nisan 2019 tarihli “yasası”, Türk tezleri için önemli dayanaklardan birini oluşturacaktır.

* Dördünce maddedeki ” örnek olma” konusu Avrupa Ermenilerini telaşlandırmış görünüyor. Bunun ayırdında olan

Avrupa Ermeni Federasyonu (EAFJD) Karampetian “….-Önümüzdeki -Belçika’da yapılacak- seçimlerden sonra yeni Belçika Parlamentosuyla yakın bir çalışmaya girerek konuyu yeniden gündeme getireceğiz” demiştir.

+”I think the Belgian Parliament’s genocide criminilization decision of 24-25 April 2019 is right and well reasoned: Rwandese and the Srebrenica massacres have been named as genocide by verdicts of competent international courts whereas the Armenian genocide remains merely an allegation based on propaganda, Christian solidarity, anti-Turkish bias, etc.

The recognition of “Armenian genocide” through parliamentary resolutions or laws by certain countries has indeed no value. Because they are merely transient political pronouncements which might only provide certain deceptive satisfactions for their initiators.
The latest Belgian law is consistent with verdicts of the French Conseil Constitutionel, the Spanish Constitutional Court and the verdicts of the ECJ and that of ECHR. Besides it is in confirmity, and conformity with the UN 1948 Genocide Convention.
Mind also, and please understand that denial of genocide is different from justifying genocide.
I believe that should Armenians and Armenia insist on a valid “recognition of Armenian genocide” they should better seek for a verdict, a “sine quo non” for genocide from a competent international court”.


Comments

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir