Gladyo veya FETO’nun entelektüelleri hala televizyonlarda
15 Temmuz sonrası, Gladyo’nun operasyon yapan birlikleri önemli ölçüde temizlendi. Lakin gladyonun entelektüel kesimi ve siyasileri tam olarak temizlenemedi.
Bana göre, gladyonun siyasi kesiminden daha tehlikeli olanı entelektüel kesimidir. Zaten siyasi kesim de bu kitlenin içinde saklanır.
Gladyonun (Fetonun) entelektüelleri tamamen dışarıdadır. Kovuşturma ve takip dışıdır. Bunların çoğu entelektüel etkinlik adı altında faaliyet göstermeye devam etmektedir.
Bunların bir ayakları Amerika veya yurt dışındadır. Donanımları halkın zihnini çelebilecek kadar iyidir. Kritik konularda ortaya çıkarlar. Bilimsel görünümde fetva verirler. Kendileri, mühendis veya teknik eleman olmadıkları halde, S-400 ve Partiotların derin teknik özelliklerini bilebilecek kadar kendilerine bilgi aktarıldığı teknik izahatlarından anlaşılmaktadır. Bir yerlerde özel brifing aldıkları her hallerinden sırıtmaktadır.
Bu ajanlar özellikle kritik konularda ortaya çıkmakta ve güvenliğimizin Amerika’ya bağımlı kalması için mücadele vermektedirler.
Bu kesim, ülkemize gerçek tehdidin Rusya ve İran’dan geldiğini, Türk halkına anlatmaktadır.
NATO ile olan anlaşmanın hali hazırda sürüyor olmasından da yararlanarak, İncirlik ve Kürecik üslerinin varlığını bilerek, sanki ülkenin güvenliğini savunuyormuş gibi, NATO ve Patriot alımını savunmaktadırlar.
Gladyonun 15 Temmuz’da, operasyon yapan bölümünün de aşırı NATO savunucuları olduğunu unutmayalım.
Elbette, neden NATO’yu savunuyorsun diye kimseye soru sorulamayacağından güç alan bu ajan/gladyo gurubu, etkinliklerine devam etmektedir. S-400 alımının, Türkiye’nin güvenliğine zarar verecek diyebilmektedirler.
Amerika’yı açıktan savunamayanların tek tutunacakları dal ve propaganda kapısı NATO kalmıştır.
Bu enteller, güvenliğimize tehdit olarak Rusya’yı göstermekte, İran’ın ABD’ye karşı yürüttüğü savunma gayretlerini de Türkiye’ye tehditmiş gibi anlatabilmektedirler.
Sanki Fırat’ın Doğuna 20 bin TIR silah veren ABD ile Rusya’yı Türkiye’ye birlikte tehditmiş gibi gösterebilmekte ve ABD ile Rusya’yı eşitleyerek, gerçek düşmanı muğlaklaştırmaktadırlar.
Türkiye Kürtlerin katilidir diyen Bolton’un Ankara ziyaretinin gecesinde, Patriotları savunan enteller Türkiye’nin güvenlik sorunudur. Düşman Amerika’yı, bize müttefik olarak, kakalamaya çalışmaktadırlar.
Ülkemizin güvenliği kimse ile müzakere edilemez. Aydınlarımız güvenliğimizi tartışacaksa bunu Amerika’nın güvenliğinden ayırarak tartışmalılardır.
Amerika’nın güvenlik çıkarından hareketle Türkiye’nin güvenliği ele alınamaz.
İnanıyorum ki, hiçbir zaman Türkiye güvenliğine katkısı olmayan NATO da önümüzdeki günlerde temel tartışma konusu olacaktır.
NATO esas itibariyle, çok uluslu dünya şirketlerinin pazarının güvenlik örgütüdür. Türkiye’nin güvenliği ile hiçbir alakası yoktur.
Yerli savunma sanayisi oluştukça NATO konusu da kendiliğinden çözüme kavuşacaktır.
NATO ile birlik olduk da beka sorunu ile karşı karşıya kaldık. NATO’dan çıktığımızda kendi güvenliğimizi kendimiz inşa ederiz.
9.1.2019
Bir yanıt yazın