Yoksulluk sınırı, sınır tanımıyor…

Necdet Buluz - buluz

Necdet Buluz

Asgari ücret konusu hemen her dönemde tartışılmıştır. Şimdilerde ise pahalılık ve ardından gelen enflasyonla asgari ücretlinin en zor dönemini yaşadı ifade ediliyor.
Hükümet, uzun zamandır asgari ücretlilerin sorunlarının mutlaka çözülmesi yönünde adımlar atılacağı vaadinde bulundu. Seçim öncesi bu konuda olumlu adımlar atılabilir.
Türk-iş her ay asgari ücret ve ücretlilerin yaşam koşullarını araştırıyor. Çıkan sonuçları da kamuoyu ile paylaşıyor. Yoksulluk içinde yaşayanların sayısının giderek artmakta olduğunu da bu araştırma sonuçlarından görüyoruz.
Özeti şu:
Yoksulluk sınırı artık sınır tanımıyor.
Ekonomideki sıkıntıların en fazla asgari ücretliyi, emekliyi vurduğu gerçeğini görmemiz gerekiyor.
Sanırız, nu konudaki veriler ve yakınmalar hükümet yetkilileri tarafından mutlaka değerlendirilecektir.
Zaten seçim öncesi yapılan bazı anketlerde AK Parti oylarında görülen düşüşün, tamamen ekonomiden kaynaklandığı da açıklandı. Bu düşüşün tamiri için beklenen ücretlerde iyileştirmeye gidilmesi artık kaçınılmaz görülüyor.
AK Parti iktidara gelmeden önce de, iktidardayken de “Dar gelirlileri enflasyona ezdirmeyeceğiz” demişlerdi.
Bugün enflasyon rakamlarının hangi düzeylerde olduğu açık biçimde görülüyor. İyileştirmelerin de bu doğrultuda yapılması beklenmelidir. Bu onuda iyimser bir havanın var olduğunu da görmekteyiz.
Türk-İş’in açıkladığı veriler, hâlihazırda 1.603 TL olan asgari ücretin 4 kişilik bir ailenin ancak 1 haftalık giderlerini karşılayabildiğini gösteriyor

Türk-İş tarafından çalışanların geçim koşullarını ortaya koymak ve temel ihtiyaç maddelerindeki fiyat değişikliğinin aile bütçesine yansımalarını belirlemek amacıyla her ay yapılan “Açlık ve Yoksulluk Sınırı Araştırması”nın Kasım ayı sonuçları açıklandı.

Araştırmaya göre, bu ay dört kişilik ailenin sağlıklı, dengeli ve yeterli beslenebilmesi için yapması gereken gıda harcaması tutarını ifade eden “açlık sınırı” bin 943 lira olarak belirlendi. Gıda ile giyim, konut, ulaşım, eğitim, sağlık ve benzeri ihtiyaçlar için yapılması zorunlu diğer harcamaların toplam tutarına denk gelen “yoksulluk sınırı” ise 6 bin 328 lira oldu.

Ankara’da yaşayan dört kişilik bir ailenin “gıda için” yapması gereken asgari harcama tutarı, bir önceki aya göre yüzde 1.22 oranında arttı. Gıda enflasyonunda son 12 ay itibarıyla artış yüzde 23.94, yıllık ortalama artış oranı ise yüzde 15.61 olarak hesaplandı.

Önümüzdeki günlerde asgari ücretin yeniden belirleme çalışmaları başlayacak. Hâlihazırda aylık net asgari ücret 1.603 TL olarak uygulanıyor.

Evli olmayan-çocuksuz tek bir çalışan için yaşama maliyeti 2.385 TL olarak hesaplandığı ekonomik ve sosyal koşullarda, fiyat artışları karşısında başta asgari ücret olmak üzere çalışanların gelirlerinin yetersiz kaldığı anlaşılıyor.

Mevcut asgari ücret, dört kişilik bir ailenin asgari aylık gıda harcaması olan açlık sınırını bile karşılamaktan çok uzak kalmış durumda. Bu hesaplamalara göre asgari ücret, dört kişilik bir ailenin aylık harcamasına ancak bir hafta yetiyor.
Şimdi gelelim “Bundan sonra ne olacak?” sorusuna.
Mart ayında yerel seçimler var. Bizi yönetenler için hayati önem taşıyan yerel seçimlerde Hükümetin kesenin ağzını açabileceği görüşü ağırlık kazanıyor.
Özellikle asgari ücretin artması, memur, emekli, dul ve yetim aylıklarına önemli miktarda zammın yapılması çalışmalarına başlanabileceği söyleniyor. Enflasyon rakamlarının da göz önünde bulundurulması ile sıkıntıların az da olsa giderilebilmesi sağlanabilir.
Sözü daha fazla uzatmadan şunu söyleyebiliriz:
Her seçim dönemi öncesi olduğu gibi asgari ücret konusunda Hükümet biraz daha bonkör davranacaktır. Her ne kadar bizi yönetenler “Seçim ekonomisinden uzak duracağız” diyorlarsa da koşullar buna izin vermeyebilir.
[email protected]
www.facebook.com/necdet.buluz


Comments

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir