NATO’ DAN AYRILMAYA DOĞRU

2​9.5. 2018​ - nato turkiyeye verdigi sozleri tutmadi destek sozde kaldi h1520139484 5daf8d

A​BD Temsilciler Meclisi, Savunma Bakanlığı’nın 2019 mali yılı bütçe tasarısını kabul etti.
Türkiye’nin üretim ortağı olduğu F-35 programından çıkarılması talep edilen tasarının Senato versiyonu da yasalaşma yolunda ilk aşamayı geçti.

*
T​asarının “ABD’nin Türkiye Cumhuriyeti İle İlişkileri Durumu Hakkında Rapor ” başlıklı bölümünde;​
​1- ​ABD​ ile​ Türkiye Cumhuriyeti ilişkileri​nin​, ​T​ürk hükümetinin provokatif eylemler​i​İ​ nedeniyle gerilimli bir hal al​dığı,
​2- ​Türk hükümetinin Rusya​’dan S-400 hava ve füze savunma sistemlerini satın alma ihtimali​nin​​,​ ilişkilerde tansiyonu yükse​lttiği,
​3- ​Bu adımla​r​​ın​, ABD ile Türkiye arasında ortak silah geliştirme çalışmalarını olumsuz etkileme olasılığı taşı​dığı,
​4- ​NATO’nun ortak askeri yapılanma ve bilgi paylaşımına dair birlikte operasyon yapabilme yeteneği üzerindeki mevcut sıkıntıları daha da kötüleştir​diği,
​5- ​Bunların ABD ile Türkiye arasında yürürlükte olan ikili anlaşmalar üzerinde de etkisi ola​cağı, ifadeleri yer aldı.

​*​
​Bu​ ​çerçevede ABD Savunma Bakanı’nın Dışişleri Bakanı ile​ iştişare​ ederek;​
1​-​ ABD’nin İncirlik Hava Üssü ve diğer yerlerdeki askeri faaliyetler de dahil olmak üzere Türkiye’deki askeri ve diplomatik varlığı​,​   ​
​2- ​Türkiye’nin S-400 hava savunma sistemlerini satın alma süreci​ ve​ bunun ABD-Türkiye ikili il​işkilerine potansiyel etkileri​,
​3- S-400 sistemlerinin Patriot füze savunma sistemi,​ CH 47​ Chinook helikopter, AH1 Atak helikopteri, H​ ​60 Black Hawk ve F​ ​16 gibi diğer Türkiye ile ortak kullanılan ABD silah sistemleri ve platformları üzerindeki etkileri​,​
​4-​ Türk hükümeti​nin satın a​labileceği diğer hava ve füze savunma sistemlerinin tespit​i konularında,​
​Tasarının yasalaşmasından en geç 60 gün içinde ​ABD ile Türkiye ilişkilerinin​ nasıl gelişebileceğine​ dair ilgili Kongre komitelerine bir rapor sunması isten​di.​

*
​Bu sırada, ABD’nin müttefikleri arasında diktatörlüğe doğru eğilimi ile benzersiz bir görünüm arz eden Türkiye’de,
​Recep Tayyip Erdoğan ​24 Haziran seçimler​in​​de​ daha fazla yasama ve yargı organlarında egemen olmayı umarken;
​​Washington​ giderek Ankara’nın gerçek bir müttefik​ olmadığı, Türk hükümetinin önemli Amerikan uluslararası hedeflerini engelle​diği ve NATO üyeliği​nin tutarsız​ olduğu modundadır.​

Okumaya devam et  Deprem’de İncirlik

​*​
Bugün ABD, ​Soğuk Savaş döneminde Avrupa’nın güneydoğu kanadını koruyan kritik müttefik​i​​ Türkiye’nin,
​2015’te bir Rus uçağını düşürdükten sonra​ Rusya Devlet Başkanı ​ Putin hükümetiyle ilişkileri düzeltmekten daha fazlasını yaptı​ğını düşünüyor.
İki ülkenin de ABD’nin kuzey Suriye’den çıkmasını istemelerinin ve Türkiye’nin​ kuzey Suriye’deki faaliyetlerinin doğrudan ABD politikasın​a​ tehdit ​anlamına geldiğine inanıyor.

*
2010’da Lizbon Zirvesinde NATO’nun Füze Savunma Sisteminin oluşturması gelecek 10 yıllık stratejinin omurgasını oluşturmuştu.
İran füzelerine karşı  Romanya ve Bulgaristan’da kurulacak Füze Savar sistemi ile Türkiye’de planlanan Füze Savar Sistem Radarları Rusya’yı endişelendirdi.
Halbuki Rusya, ABD ve NATO ile yeterli deneyim geliştirdiğini ve belirli bölgede hava savunma sistemi oluşturmak üzere ancak tarafların kendi sistemlerini koruması ve veri değişimine dayalı hukuki bir işbirliğinin kurulması kaydıyla ortaklaşabileceği tezindeydi.
ABD ise Rusya ve NATO’nun birbirini düşman değil stratejik ortaklığı kurmaya çalışan partnerler olduğu, o yüzden füze savunma sisteminin Rusya’ ya karşı kurulmamasına ilişkin hukuki garantilerin verilmesinin anlamsızlığı savundu.

*
Sonra ABD; Rusya’yı Ukrayna’daki çatışmadan dolayı ve Orta Menzilli Nükleer Silahları Sınırlandırma Antlaşmasını ihlal etmekle,
NATO ise gelecekte daha fazla genişleme olasılığından vazgeçmeyerek Rusya’yı, Avrupa’daki eski bölünmeyi yeniden canlandırmaya çalışmakla suçladı ve gerginlik yükseldi.
Rus Askeri Doktrini de, ittifak ve Rusya’nın güvenliğinin birbirleriyle iç içe geçmiş olduğunu açıklayan NATO Stratejik Kavramı ile çelişiyordu.
Böylece ABD- Rusya arasında Avrupa güvenliğini neyin koruyacağı ya da neyin tehdit ettiği konusundaki görüşler arasında farklılaşma derinleşti…

*
Bugün ABD’nin desteği ile Batı, Rusya ile rekabetinde Sovyet alanında önemli ilerlemeler kaydetmiştir.
NATO, Rusya’nın ortak olmaktan ziyade bir tehdite dönüştüğü ve bu tehdite karşı vargücüyle mücadele etmesi gerektiği yönündeki düşüncelerde hızla pekişmiş,
İki tarafta  işbirliğine dayalı ilişkilerin yürütülebileceğine, uyumlu bir ilişkinin söz konusu olmayacağına yönelik  inançlarda kökleşmiştir.
Taraflar hiçbir konuda ödün vermedikleri için aralarındaki gerginliğin daha da  ilerlemesi güçlü bir olasılıktır…

Okumaya devam et  AB’nin Çifte Standardı Kabul Edilemez Ama Türkiye Şanghay’a da Katılamaz

*
Şimdi Türkiye ile Rusya arasında imzalanan S​ ​400 hava savunma sistemleri tartışılıyor.
​Yakın geçmişte Füze Savar ​sistemlerinin Rusya’yı endişelendirdiği gibi;
Bu kez ​S 400 sistemlerinin ilk olarak Suriye ve Irak sınırlarını kapsayacak şekilde konuşlandırılmasının planlandığı​ bilgileriyle​ birlikte ABD ve NATO endişeleniyor.​
​Çünkü alınacak sistemler Türkiye​’​nin de üyesi olduğu NATO sistemine entegre edilmeyecek​tir.​
Rus üretimi olan füzeler ve hedef tespit uyarı işlevlerini gören radar sistemleri NATO silahları ile uçaklarını düşman olarak algılıyor…

​*​
​Benzeri bir senaryo da, ​ABD​’nin Türkiye’nin üretim ortağı olduğu F-35 savaş uçağına  ambargo koymak istemesinin ​ ardından​,
Ankara’nın haziranda teslimatını beklediği uçak üzerindeki hakkından vazgeçmeyeceği,
Ancak Rus yapımı SU 57 ile ilgili seçeneğin tartışılmaya başlandığı ​bilgisinden gelişiyor…

*
Bu noktada NATO Strateji Belgesinde Türkiye’nin Avrupa güvenliğine önemli katkılarına işaret edilmesine rağmen “AB üyesi olmayan NATO ülkesi” olarak anıldığına,
AB üyesi olmayan NATO üyesi Türkiye’nin Füze Savar Sistem Radarlarını topraklarında konuşlanması için o günlerde,
Avrupa Güvenlik ve  Savunma Politikasına dahil edilmesi gerektiği ısrarlarını,
Ama Türkiye’nin Avrupa Güvenlik ve Savunma Politikasına girişini bugün de Kıbrıs Rum Yönetiminin engellediğini,
Kıbrıs Rum’larının da Türkiye engeli dolayısıyla NATO üyesi olamadığını dikkate almak gerekiyor.

*
Bu gelişmeler olurken  Ortadoğu’da gerilim sürekli yükselmiş, NATO ve Rusya’nın  stratejik ortak olmaktaki güvensizlikleri Avrupa bölgesinin güvenliğini riske sokmuştur.
Kıbrıs Sorunun çözümünü ve daha ötesinde Türkiye’nin AB katılım müzakereleri de o günden beri kilitlenmiştir.

*
​Bugün ​Kürt güçleri A​BD’​n​i​​n Suriye’de​​ ​İŞİD’e karşı en sadık müttefiki​ olmasına rağmen Türk hükümetinin Afrin​ işgali;
Kürtleri ​ABD tarafından ihanete uğramış hisset​melerine yol açmış, d​iğer Amerikan hedeflerine destek olma konusunda heves​lerini kırmıştır.
Daha da kötüsü​ Ankara​,​ Kürt milislerinin yakınında bulunan ABD güçlerine saldır​ı tehdidinde bulun​muştur.

Okumaya devam et  NATO BELGELERİNDE SSCB’NİN ADI VAR MIYDI

*
Ankara, bir başka NATO müttefiki olan Yunanistan​ ile Ege denizinde  de sorunlar yaşıyor.​
​S​on aylarda Türk​iye ve Yunanistan arasında karşılıklı hava ve deniz saldırıları art​mıştır.
Nisan’da Yunanistan’ın hava sahasında iki Türk uçağını ele geçirdiği, bir Yunan pilotunun bu çarpışmada öldüğü gerçeği,
Bunun üzerine Yunanistan’ın  F-16 önleyicilerinin Türkiye’nin savaş uçaklarına daha iyi eşleşmesi için 1,45 milyar dolarlık bir harcama planını açıklamıştır.
Öte yanda Ankara’nın Rus S-400 hava savunma  sistemi karşısında, ABD’deki Yunanistan lobileri de Türkiye’ye F 35 uçaklarının verilmemesi için yoğun faaliyetlerde bulunmuştur.
İki NATO ülkesinin birbirlerine meydan okuyuşlarından ittifakta ciddi rahatsızlık bulunuyor.

*
Ayrıca  Türkiye çok ciddi bir malformasyon yaşıyor.
Türk hükümetinin demokrasiden insan haklarına, kuvvetler ayrılığının Erdoğan’ın şahsında toplamasından OHAL şartlarında çok önemli bir seçime gitmesi görünümü;
Sadece ABD için değil bütün Batı Medeniyeti için sorun teşkil ediyor.
Washington’dan öncelikle Türkiye’nin NATO üyeliğinin yeniden değerlendirilmesi için bir sürei oluşturması isteniyor.

*
Türkiye’nin bir zamanlar Batı’nın bir başarı öyküsü, bir model İslami demokrasi ülkesi olarak görülmesinin bugün bir abartıdan öteye gitmediği anlaşılmıştır.
Bugün bunların hiçbir anlamı bulunmuyor.
Küresel lider Washington, ne Amerika’nın çıkarlarını ne de değerlerini paylaşan Erdoğan Türkiye’sine sırtını dönmüştür.
Artık iki ülke hükümeti uygun olduğunda işbirliği yapabilecektir…
T​ürkiye bu şartlarda  24 Haziran seçimlerine​ hazırlanıyor…

2​9.5. 2018​


Comments

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir