SURİYE, BİR CİHAN DEPREMİ (1) “BAHÇELİ”

SURİYE, BİR CİHAN DEPREMİ (1) “BAHÇELİ” - baa

 

SURİYE, BİR CİHAN DEPREMİ (1) “BAHÇELİ” - baa

SURİYE, BİR CİHAN DEPREMİ (1) “BAHÇELİ”

Sadece biz değil, bütün dünya Suriye ile yatıp kalkıyor.
Varsa yoksa Suriye. Sanki 3’üncü Dünya Savaşı’nın ayak sesleri.
İngiltere’deki eski bir çift taraflı casus zehirlenmiş…
Sırp Veliahdı da Saraybosna’da öldürülmüştü ya!
Yumağı çözmek için ipin ucunu arıyordum, çektikçe karışıyor, açılmaz, anlaşılmaz, içinden çıkılmaz hâle geliyordu ki torbadan birden Bahçeli “de” çıkıverdi.
Fırsat bu fırsat diyerek en kolay sorudan, en zayıf halkadan başlayayım dedim.
Türkeş’in 4 Nisan 1997’de karlı bir Ankara sabahında vefatından sonra; ülkücü camia Bahçeli-Tuğrul ikilemini yaşıyor iken Koray Aydın’ın, “taraf”ını belli etmesiyle hilat giyen Bahçeli…
Tam 21 senedir başında olduğu ve “M”HP haline getirdiği partisiyle girdiği her seçimi kaybettiği halde… hâttâ bir seferinde sıfır çektiği halde…57’inci Hükümetteki stepne dönemi dâhil bir türlü muktedir olamayan Bahçeli…
Diplomalı, “doktor” ünvanlı “akademisyen” Bahçeli…
Suriye meselesine “damardan” müdahil oldu.
“ABD Başkanı yeni yetme ergen edasıyla Twitter’dan Rusya’ya meydan okudu” dedi.
Çok haklı…
“M”HP Genel Başkanı olduğu 1997’den beri tam 21 senedir uzmanı olduğu “dış politika”da harikalar yaratan; “dış politika” sicilinde, Amerika’nın okyanus ötesinden tayin ettiği Kemal Derviş’i ortağı olduğu “57’inci Hükümete” sorgusuz sualsiz kabul etme dipnotu bulunan, hiç rahatsız olmadan onunla aynı masada oturup aynı kararların altına imza atan Bahçeli Amerikan Başkanı’na “yeni yetme ergen” dedi.
****
Hazır lâf açılmışken Bahçeli ile devam edelim.
Ve bir gece ansızın…O 21 senelik kıdemli politikacı; artık alıştığımız, alışkanlık haline getirdiği “seçim” kartını yine oynayıverdi.
Şapkasından “seçim” çıkardı.
Sakın son derece “ince” bir taktikle; 2002’de aynı çıkışla başlattığı süreçten rahatsızlık duyuyor olup da, bitirmek için aynı yolu deniyor olmasın?
Bahçeli bu… Hiç belli olmaz.
****
Yeri gelmişken “Ekmek için Ekmeleddin”i de hatırlayın lütfen…
2014 Cumhubaşkanlığı seçiminde “güya” CHP bulup, “M”HP’ye teklif olarak götürmüştü.
Muhterem, seçimi kaybedince kendisini icat eden CHP’ye değil, “M”HP’ye katılmış, ortalıktan kaybolmuş, sesi sedası hiç çıkmamıştı.
Bu seçimde kime oy vereceği sorulmuş.
“Parti disiplinine uymaktayım parti hangi tercihi yapıyorsa, ona ben katılıyorum” demiş.
Sıkıysa demesin…
2000 yılındaki seçimlerde Cumhurbaşkanı adayı olunca Sadi Somuncuoğlu’nun başına gelenleri hatırlamıştır.
****
“SURİYE, BİR CİHAN DEPREMİ” dizisinin ilk bölümü bu kadar… 20 Nisan 2018


Comments

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir