ALLAH’TAN KORKMAZ KULDAN UTANMAZ AHLAKSIZ MAHLUKLAR!

ALLAH'TAN KORKMAZ KULDAN UTANMAZ - 200px TSK emblem svg

ALLAH’TAN KORKMAZ KULDAN UTANMAZ

AHLAKSIZ MAHLUKLAR!

Sevgili okurlar; son günlerde toplumda ahlakın çöktüğünü belirten insanlık dışı olaylara şahit oluyoruz.

Ulusal haberin ana sayfasındaki haberi okuduğumuzda tüylerimiz diken diken olmakta.

“Eşine ve 4,5 yaşındaki kızına cinsel istismarda bulunan, başka bir kadına da cinsel saldırı suçundan 2 yıl 10 ay mahkûmiyeti olan şahıs serbest bırakılmış” Hayret ki ne hayret!

Bu olaylar ne ilk ve ne de son olacaktır.

Allah’tan korkmayan, kuldan utanmayan, insanlıkla ilgisi olmayan, şeytanla düşüp kalkan, ahlaksız, faziletsiz, namussuz, şerefsiz, vicdansız, insanlık dışı yaratık Allah senin belanı versin.

Bu adam Çin’de, İran’da yaşasa idi, ya asarlar, ya da iğdiş ederlerdi.

Şu an bizi kimler idare ediyor anlayamıyorum!

Bu ahlaksız, soysuz, insanın ömür boyu hapis yatması cezasının verilmesine kanunlarımız yeterli değil mi?

Eğer yeterli değilse, Türkiye Büyük Millet Meclisinde bulunan Milletvekillerimiz vicdanlarının sesini dinlesinler ve bu gibi insanlara daha ağır cezalar uygulayacak kanunları çıkarsınlar.

İnsanlık bitti mi? Vicdani sesler sustu mu?

ADALET VE KALKINMA PARTİSİ her an Müslümanlığı savunmakta ve devlet nizamına yerleştirme çabası göstermekte.

Peki, Müslümanlıkta böyle sapık, ahlaksızlıklara göz yumulur mu?

Fikir suçu işledi diye, yazı yazan veya kendi düşüncesini açıklayan insanların yazdıkları ve söyledikleri sözler, yazılar suç olarak kabul ediliyor ve bu kişiler ömür boyu hapisliklere çarptırılıyor da, bu baba gibi topluma zehir saçan ahlaksızlar neden serbest bırakılıyor.

Bizler, Müslüman isek, dinimize bağlı isek, ALLAH’TAN KORKAN, KULDAN UTANAN isek, çok daha AHLAKLI, DÜRÜST, NAMUSLU bir toplum olmak zorundayız.

Hepimizin kız çocuklarımız, torunlarımız var. Allah göstermesin, ya bunun gibi sapık ruhlu insanlar,  bizlerin, sizlerin çocuklarınıza, torunlarınıza da musallat olursa!

Bunları devletimizin düşünmesi gerek.

Okumaya devam et  Suriye: Vurduk sonra Türk uçağı olduğunu anladık

Sevgili okurlar, herkes insanlığın kötüye gittiği hususunda şikâyetçi olmakta, ancak kimse kendisinin kötüye gittiğini kabul etmemekte.

Herkes yaşadığı hayattan ve geleceğinden şikâyet etmekte, ama hiç kimse önce kendini sonra da yaşadığı hayatı değiştirmeyi düşünmemekte.

Saatin yelkovanı hep ileri gider. Zaman geriye dönmez, ileri gider. Kaybettiğin zamanı geri getiremezsin.

Yıllarca geleceğimizin iyi olması umudu ile yaşadık. Ülkem kalkınır, rahat ve mutlu bir yaşam süreriz, diye düşündük.

Ancak; her geçen gün ülkemiz karanlık günlere doğru gitmekte.

Gerçekler meydanda!..

Emperyalist güçler adım adım emellerine kavuşma yolunda ilerliyorlar.

Suriye’de kahramanca savaşan Türk Askeri’ne hepimizin destek olması vatan borcudur.

Ancak, içimizde beslediğimiz Sur iye’li gençler neden ülkeleri için savaşmazlar? Yoksa onların çoğu Osmanlı zamanında Anadolu’dan Suriye’ye göç etmek zorunda kalan, Ermenilerin torunları olmasın? “Bana ne, ben neden oraya gidip savaşayım, diyenlere rastlanmakta.

Çin baskısından kaçan Uygur Türkleri, Afganistan’dan kaçan Türkler, gerçek öz be öz olan Türkler, Türkiye’de yaşamak istemekte iseler de onlara Suriyelilere tanınan hoş görü ve haklar,  tanınmamaktadır.

Acaba, bunun nedeni nedir?

Ortadoğu’nun şekillenmesi çalışmaları hızla devam ederken, Türkiye’nin çok daha kararlı tutum izlemesi gerekmektedir. Amerika’nın oyunu bozulmalı, ülkemizin aleyhine gelişmelere göz yumulmamalıdır.

Amerika’nın besleyip büyüttüğü ve tüm kamu kurumlarına, bilhassa ordumuzun içerisine yerleştirilen FETO hainleri sayesinde Türk ordusu zayıflatılmak istenmiştir. Türk ordusunun zayıflatılması, Ortadoğu’nun şekillenmesi demekti.

Bunda yanıldılar. Türk milleti vatan söz konusu olunca tek vücut olur ve Türk Ordusunun arkasında durur. Türk askeri, Mustafa Kemal Atatürk’ün askeri olduğunu hatırlar ve Vatanı için canını gözünü kırpmadan feda eder. Türk Milleti de ordusuna, her türlü desteği verir.

SON SÖZÜMÜZ:

Mustafa Kemal Atatürk’ün bizlere bıraktığı en önemli miraslardan biri vatanseverlik ve millet aşkıdır.

Okumaya devam et  Askeri casusluk ve fuhuş dosyası…

Mustafa Kemal Atatürk: “Türk vatanı bir bütündür, parçalanamaz.” Demiştir.

“Vatanın her karış toprağı, vatandaşın kanıyla ıslanmadıkça terk edilemez.”

Bu topraklar atalarımızın kanı ile ıslanmış, bizlere emanet edilmiştir.

Vatan hainlerinin ve dış güçlerin hainlikleri ile bölünemez ve terk edilemez.

“Türklerin vatan sevgisi ile dolu göğüsleri, düşmanların melun ihtiraslarına karşı daima bir duvar gibi yükselecektir.”

“Türk vatanının bir karış toprağı için bütün millet bir vücut olarak ayağa kalkar”

“BU VATAN, ÇOCUKLARIMIZ VE TORUNLARIMIZ İÇİN CENNET YAPILMAYA LAYIKTIR.” (M.K.Atatürk)

EYYY TÜRK MİLLETİ, VATANIMIZA İHANET ETMEYELİM, İHANET EDENLERE GÖZ YUMMAYALIM.

TOPRAKLARIMIZI, MADENLERİMİZİ, YER ALTI, YER ÜSTÜ ZENGİNLİKLERİMİZİ YABANCILARIN SÖMÜRMESİNE GÖZ YUMMAYALIM.

ÜLKEMİZİN VERİMLİ BİTKİ ÖRTÜSÜNÜ YOK ETMEYELİM.

HAVAMIZI, SUYUMUZU, DENİZİMİZİ, GÖLLERİMİZİ, NEHİRLERİMİZİ KİRLETMEYELİM.

EVLATLARIMIZI CAHİL, AÇ, SEFİL BIRAKMAYALIM,

AHLAKLI, FAZİLETLİ, DÜRÜST, BİR NESİL YETİŞTİRELİM.

OKUMUŞ, AYDIN, ÇAĞDAŞ VE KALKINMIŞ BİR TOPLUM OLALIM.

“ KORKMA, SÖNMEZ BU ŞAFAKLARDA YÜZEN ALSANCAK. “

YETERKİ SEN; CESUR OL, KARARLI OL.

MUTLAKA VATANA İHANET EDEN, TOPLUMA ZARAR VEREN AHLAKSIZLAR, HAYSİYETSİZLER, ŞEREFSİZLER CEZALARINI BULACAKLARDIR.

DEVLETİMİZİN DE MİLLETİMİZİN DE İÇERİSİNDE AHLAKLI, FAZİLETLİ, ÜLKESİNİ VE MİLLETİNİ DÜŞÜNEN, SEVEN ALLAH’TAN KORKAN KULDAN UTANAN NAMUSLU İNSANLARIMIZ VARDIR.

NE MUTLU BİZE Kİ CENNET GİBİ BİR VATANIMIZ VAR.

NE MUTLU BİZE Kİ, MUSTAFA KEMAL ATATÜRK GİBİ DÜNYANIN KABUL ETTİĞİ, BİZLERE IŞIK TUTAN YOL GÖSTEREN BİR DÜNYA LİDERİMİZ VAR.

TEK YOL MUSTAFA KEMAL ATATÜRK’ÜN YOLUDUR.

UNUTMA, UNUTTURMA, UNUTULMA.

19.02.2018

Zekeriya Tümer

[email protected]


Comments

“ALLAH’TAN KORKMAZ KULDAN UTANMAZ AHLAKSIZ MAHLUKLAR!” için bir yanıt

  1. Emin EĞRİ/Kastamonu avatarı
    Emin EĞRİ/Kastamonu

    Aslında İtalya’dan alınan Türk Ceza Yasası yeterlidir. İyi bir ceza yasasıdır ama sorun bu yasaları uygulamadaki beceriksizlikten ve sulandırmaktan kaynaklanmaktadır. Her suçun cezası bellidir ve yeterlidir. Gel gelelim; en az ceza vermek için savcısı,hakimi,avukatı,hükümet, adeta suçluya az ceza vermenin maddelerini zaman zaman yürürlüğe koyarak cezanın caydırıcılığını İĞDİŞ etmektedir.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir