PAYİTAHT MÜNBİÇ

PAYİTAHT MÜNBİÇ - hqdefault 4

PAYİTAHT MÜNBİÇ - hqdefault 4

 

PAYİTAHT MÜNBİÇ

Hüseyin MÜMTAZ

 

Şimdi moda “Büyük Sultan Cennetmekân Abdülhamit Han” ya; son havadis, Münbiç ve köylerinin üçte birinin Abdülhamit’in olduğuna dair.

16’ncı YY’da Osmanlı idaresine giren bölgede “Türkmenler, Çerkesler ve Araplar” yaşadığı için Abdülhamit özel önem vermiş; Münbiç ve köylerinin 3’te 1’ini “emlak-ı hümayununa” almış ve bölgeye bir okul ile cami yaptırmış.

Eyvah…

Eyvah ki eyvah!

İşimiz Abdülhamit’in “emlak-ı hümayunu”na kalmışsa durum son derece vahimdir kıymetli okuyucu.

Çünkü biz bu lâfı bir yerlerden hatırlıyoruz.

1878’de Kıbrıs’ın İngiliz’e kira kontratında “da” muhteşem(!) bir “hukuk-u şahane” kavramı geçmiyor muydu?

Hem sadece Kıbrıs mı?

Murat Bardakçı, Abdülhamid’in 33 yıllık saltanat döneminde Osmanlı’nın, Tunus, Mısır, Kıbrıs, Sırbistan, Karadağ ve Romanya olmak üzere 1 milyon 592 bin 806 kilometre kare toprak kaybettiğini; kaybedilen o toprakların, bugünkü Türkiye’nin iki katı olduğunu da ifade ettikten sonra (nereden icabettiyse) tam 16 eşi olduğunu söyleyip 13’ünün isimlerini sayıyor.

Münbiç meselesinin “de” Abdülhamit’e bağlanmasının ardından akla takılan sorular hayli muhteliftir.

Münbiç’te Abdülhamit yüzünden hak iddia edeceksek;               “Tunus, Mısır, Kıbrıs, Sırbistan, Karadağ ve Romanya olmak üzere 1 milyon 592 bin 806 kilometre kare toprak”da da neden edemiyoruz?

Dâvutoğlu’nun sultâni hak iddia ettiği ve bahse konu “1 milyon 592 bin 806 kilometre kare toprak”la bire bir örtüşen o derin coğrafyada neden herkesle kavgalıyız?

(Amerika ve İngiltere’nin; direkt uçuşlarda tablet yasağı getirdiği Türkiye, Mısır, Ürdün, Kuveyt, Fas, Katar, Suudi Arabistan, Birleşik Arap Emirlikleri, Abu Dabi ve Dubai’nin son tahlilde; Gertrude Bell/BOP coğrafyası ile de örtüştüğünün farkında mısınız? Üstelik Türkiye’nin NATO üyesi, Mısır’ın Amerika’dan en çok askeri yardım alan ülkelerden olduğu, Katar’ın ise ABD Merkez Kuvvetler Komutanlığı’nın İleri Harekât Üssü’ne ev sahipliği yaptığı gerçeği ortadayken.)

Son günlerde bir türlü gündemden düşmeyen mümeyyyiz, muteber ve müstesna bir torun sultanın, Abdülhamit’in hangi (kaçıncı) eşinden günümüze intikal ettiğini acaba Bardakçı’ya mı sormalı?

Öyle ya, rüyasında mirasın 16/1’inin kaçta kaçını görüyor?

Torun sultan Acaba Kıbrıs ve Münbiç’te ki mirasının da mı peşine düşecek yoksa İstanbul’dakilerle iktifa mı edecek?

Kıbrıs’ta turizm faaliyetlerine hız veren ve hânedan üyelerini Kıbrıs’ta toplamaya karar veren bir diğer “hânedan azâsı” aynı şekilde Münbiç’te de otel/turizm faaliyetine girişecek mi acaba?

“Emval-i metruke”, “emval-i magsube” yahut kısaca “emvâl-i muhteşem”, işte öyle bir şey…

Züğürdün çenesini feci halde yoruyor. 26 Mart 2017

 


Comments

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir