Tehlikenin farkındayız…

Cumhuriyet gazetesi, 3 yazarının Fethullah Gülen Cemaati'nin Abant Platformu'na katılması üzerine okur temsilcisi Güray Öz açıklama yapmış. - tunay suer turker erturk

Cumhuriyet gazetesi, 3 yazarının Fethullah Gülen Cemaati’nin Abant Platformu’na katılması üzerine okur temsilcisi Güray Öz açıklama yapmış.

“Anlaşılıyor ki Abant Toplantısı’na katılan yazarlar kendi inisiyatifleri ile bu toplantıya katılmayı uygun bulmuşlardır. Kısacası toplantının da, kimi yazarların toplantıya katılımının da Cumhuriyet gazetesi ile herhangi bir ilgisi, ilişkisi yoktur.”

Vah, vah, vah!

Ey gidi Cumhuriyet Gazetesi ey!

Neydin ne oldun?

Cumhuriyet Gazetesi denince, çocukluğum, ailem geliyor aklıma.

Bizim bir parçamız gibiydi…

Rahmetli amcam 18 yaşındayken satranca başlamış.

Fransız Fizyolojisi mezunu olmakla beraber, hayatını satranca ve müziğe bağlamış sanki.

1960 lı yıllarda en önemli Türk piyanistlerinden birisiydi.

Gelen arkadaşları ile saatlerce satranç oynarlardı.

Şampiyonların çoğu bizim Kadıköy’deki ahşap evden çıkmışlardır belki.

Amcam, 1975 yılında İtalya’da yapılan Akdeniz Satranç müsabakalarında uluslararası satranç ustası namını almıştı.

Satranç ve Cumhuriyet onun vazgeçilmeziydi.

8 olimpiyatta Türkiye’yi temsil ederek kırılması güç bir rekorun sahibi olmuştu.

5 Türkiye şampiyonluğu, bir, vardı.

Fidel Castro ile satranç oynamış bir kişiydi.

***

Ailede hepimiz satrancı öğrenmiştik sayesinde.

1966 Havana Olimpiyatları’na gidebilmek için devlet desteği alamayan Türk Milli takımı amcamın azmi sayesinde olimpiyatlara katılabilmiş.

Bunu yine Türkiye şampiyonlukları olan rahmetli eniştem İzmir 9 Eylül Üniversitesi Profesörlerinden Siracettin Bilyap anlatırdı.

Küba Büyükelçiliği ile temas kuran amcam Türkiye’nin katılma arzusunu dile getirmiş, mesafenin uzak olmasından dolayı problem yaşadıklarını ancak yardım ederlerse Türkiye’nin bu olimpiyata katılabileceğini anlatmış.

Bunun üzerine Küba Büyükelçiliği’me eğer Türk Milli Takımı Prag’a gelirse Küba Hava yolları ile oradan aldırabileceklerini söylemişler.

Yani Türkiye 1966 Havana Olimpiyatları’na amcacığımın azmi sayesinde katılabilmiş.

Havana’da takım olarak Fidel Castro ile tanıştırılmışlar.

Castro tüm takımı sıcak ilgiyle karşılamış ve hepsiyle teker teker tokalaşmış.

Sonra amcamla Castro satranç oynamışlar, amcam 19.hamlede masayı terk etmiş.

Oynadıkları satranç tahtasını anı olarak amcam ona imzalatmış.

Neden 19. Hamlede masayı terk ettiğini ne aileye ne de enişteme söylemiş amcam…

***

Amcam Nevzat Süer yaklaşık 15 yıl Cumhuriyet Gazetesinde satranç köşesi yazarlığı yapmıştı.

Cumhuriyet Gazetesi-Millî Eğitim Bakanlığı iş birliği ile okullar arası satranç yarışmaları düzenlenmesine önayak olmakla, bugünkü yaş grupları turnuvalarının bir anlamda temellerini amcam atmıştır.

Cumhuriyet Gazetesi işte o yıllarda gerçek bir cumhuriyet gazetesiydi.

Uğur Mumcuları, Oktay Akbalları, İlhan Selçukları ve diğer değerleri daha çok arayacağız galiba…

Türkiye Cumhuriyeti ile yaşıt olan Kemalist bir gazeteydi.

Zaman içinde iniş çıkışlar oldu Muammer Aksoy, Bahrîye Üçok, Uğur Mumcu, Ahmet Taner Kışlalı gibi unutamayacağımız değerli yazarlar idealleri yüzünden suikastla öldürüldüler.

Günümüze gelene kadar geçen yıllar içerisinde Atatürkçü yazarlar teker teker tasfiye edildi.

Tıpkı YCHP’nin yaptığı gibi.

Durum ortadadır.

3 yazarının Fethullah Gülen Cemaati’nin Abant Platformu’nda ne işleri olabilir?

Güray Öz’ün açıklaması komiktir bana göre.

Efendim, gazeteyi bağlamazmış.

Tıpkı YCHP içinde akortsuz seslerin beyanlarını, yaptıklarını örtmek istediklerinde “parti adına değil, kendi adına konuşmuştur” denildiği gibi.

1924’de Atatürk’ün kurdurduğu ve adını koyduğu Cumhuriyet Gazetesi günümüzde ne yazık ki tabir caizse içler acısı bir haldedir.

İlkelerinden sapmış yandaş bir gazete haline gelmiştir artık.

Cumhuriyet gazetesinde çalışan kişilerin paralel örgüt lideri Fethullah Gülen’in onursal başkanı olduğu toplantıda ne işleri olabilir?

Bu adam cumhuriyeti yıkmak, Türkiye’yi bölmek isteyen güçlerle işbirliği yapan adam değilmidir?

CHP eski vekili Binnaz Toprak’ın orada olması sürpriz sayılmaz. Kılıçdaroğlunun anahtar listesinde yer alan ancak delegenin çizdiği İştar Gözaydın’ı da tanımış olduk.

İyiki delege üstünü çizmiş diyelim.

                                              ***

Cumhuriyeti artık çoğu kimse gibi bende almıyorum.

Bence Cumhuriyet gazetesinin görevini artık Aydınlık gazetesi yapıyor.

Kim ne derse desin gerçekleri korkmadan cesaretle yazan yegâne gazete Aydınlık’tır.

Halkın devletten talepleri ne?

HDP’liler hendeklere ne diyorlar?

Silopi’de neden daha hızlı sonuç alındı?

Neden Cizre, Silopi ve Sur seçildi?

Silopi esnafı ne durumda?

Sur’daki çatışmalar şehri nasıl etkiliyor?

Sur’daki YDG-H ‘liler nasıl eğitildi

Bu merak ettiğimiz konuları yarından sonra bizzat oralara gidecek Genel yayın yönetmeni Deniz Yıldırım ve muhabir Masum Gök bizlere iletecekler.

Gazetecilik böyle olur.

Ben şahsen yarını heyecanla bekliyorum…

Ve Cumhuriyet gazetesi için üzülüyorum.

Nevzat Süer


Comments

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir