Ortadoğu’da canavarlar dolaşıyor… Frankeştaynlar dolaşıyor…
Ama en büyük canavar AMERİKAN EMPERYALİZMİ…
Oscar’a 3 kez layık görülen ABD’li ünlü yönetmen Oliver Stone, ‘ABD’nin Anlatılmayan Tarihi’ adlı yeni televizyon dizisini basına tanıtırken şunları söyledi: “Dünya için en büyük tehdit IŞİD değil, ABD’dir… Tüm Ortadoğu bölgesini istikrarsız hale getirdik, kaos yarattık. Sonra da kendi yarattığımız kaostan IŞİD’i sorumlu tuttuk… Tehdit altında olan biz (ABD) değiliz, biz bir tehdidiz…”
Ortadoğu ateş çemberinde… Ortadoğu yanıyor şimdi…
Adam kesiyorlar… Irza geçiyorlar… Toplu katliamlar yapıyorlar… Suçsuz günahsız insanları öldürmek için bombacı fedailer yetiştiriyorlar… El Kaide gibi IŞİD de bir Amerikan ürünüdür. Made in USA’dır…
Şimdiye dek gelmiş, geçmiş, tarihin kaydettiği en acımasız, en vahşi, en ilkel çetedir IŞİD… Alevilere saldırıyorlar, Şiilere saldırıyorlar… Yoldan geçen TIR şoförlerini durdurup sınav yapıyorlar… Sorular soruyorlar… Akıllarından geçen yanıtı veremeyince de Şoförleri kurşuna diziyorlar… Yani:
CENNETE GİTMEK İÇİN DÜNYAYI CEHENNEME ÇEVİRİYORLAR…
Bakın Ankara katliamında canlı bomba olan Yunus Emre Alagöz, kardeşi Yusuf Alagöz’e neler söylüyor?
Yunus Emre Alagöz: “Tamam, Yusuf valla artık şu dünyayı Allah için bırak kenara vallahi hepsi yerin dibine batsın. A’dan Z’ye her şey yerin dibine batsın. Vallahi boş billahi boş. Cennet nimetleri dururken vallahi neden böyle şeylerle uğraşasın ki hepsi yerin dibine batsın. Vallahi tez elden ver orayı (çalıştırdığı dükkânı demek istiyor, Yusuf esnaf çünkü) elinden çıkar Allah’ın izniyle gel bu tarafa tamam?”
Yusuf Alagöz: İnşallah abi
Yunus Emre Alagöz: “Vallahi burası kadar……. Bir yer yok. Burası kadar güzel bir yer yok. A daha iki(2) tane kardeşi gömdük tez hemen gömdük gittiler abilerine kavuştular. Yani daha bir saat olmadı. Kendim gömdüm yani kardeş, Allah yolunda param parça olmuşlardı.” (Cennete gitmenin yolu masum insanları ve kendilerini paramparça etmekten geçiyormuş… A.E.)
Çok açık ve net söylüyorum: Bu canavarları ve IŞİD’i ABD, AB emperyalizmi ile birlikte AKP yarattı…
AKP, Beşar Esat’ı devirebilmek uğruna her çeşit terör örgütü ile ilişki kurdu… Silah ve para yardımı yaptı… Hastanelerimizde yaralılarını tedavi etti. Yurdumuzda IŞİD’in bürolar açmasına yardımcı oldu… Uzun zaman onun aleyhinde tek sözcük olsun kötü söz söylemedi, söyletmedi.
Terör örgütleri ellerini kollarını sallayarak, vatanımıza girdiler, çıktılar… Bazen silahları ile dolaştılar… Sınırlarımız kevgire döndü… Ne karışan vardı ne görüşen…
Ahmet Davutoğlu bir konuşmasında, “IŞİD terörist bir örgüt değil. Öfkeden bir araya gelmiş insan topluluğudur…” anlamına gelen sözler sarf etmişti. Şunları vurgulamıştı:
”IŞİD dediğimiz yapı radikal, terörize gibi bir yapı olarak görülebilir Ama oraya katılanlar arasında Türkler, Araplar, Kürtler vardır. Oradaki yapı, daha önceki hoşnutsuzluklar öfkeler büyük bir cephede geniş bir reaksiyon doğurdu.”
Amerikan emperyalizmi ile besleyip büyüttükleri bu canavar şimdi hem yurdumuz, hem Batı emperyalistleri için bir bela durumuna geldi. Denetimden çıktı…
Bu zulümden kaçan iki buçuk milyon insan topraklarımızda aç, sefil, perişan bir hayat sürüyor… Bir kısmı Batı’ya sığınıp, yerleşebilmek için denizlerde boğuluyor…
Bütün bu insanlık dramının, çekilen sıkıntıların, işkencelerin kaynağı ABD’dir, Batı’dır, AKP’dir. Dünya, iki üç yüzyıllık bir geçmişi olan, köksüz, tarihsiz, göçebe bir emperyalist devletin, talan alanına dönüşmüştür…
ABD ve AB emperyalizmi Ortadoğu’dan sökülüp atılmadan, kovulmadan terör bitmez… Terör örgütlerini var eden, besleyen, oluşmasına yardımcı olan ABD’dir, İngiltere’dir, Almanya’dır, Fransa’dır…
IŞİD’ler, ÖSO’lar, El Kaide’ler, canlı bombalar onların piyonlarıdırlar, emir erleridirler, kurşun askerleridirler, kiralık katilleridirler…
Ortadoğu ülkeleri, petrol denizinin üzerinde yaşadığı sürece, her zaman ABD ve AB ülkelerinin hedefinde olacak, kan sular, seller gibi akacak, etnik, dinci, tarikatçı çatışmalar asla durmayacaktır. Ortadoğu’nun yoksul, aç, sefil insanları birbirini kırarken, Batı onların yeraltı ve yerüstü zenginliklerini yağmalayacaktır…
11 Eylül sonrası Amerika, El Kaide terörüne darbe vurmak, onu cezalandırmak gerekçesiyle Afganistan’a ve Irak’a savaş açtı… Ortadoğu’ya Arap Baharlarını yaşattı… Özgürlük, demokrasi getirme bahanesi ile Saddam’ı devirdi, Kaddafi’yi AKP ve Batılı devletlerle birlikte kendi halkına linç ettirdi…
Batılı devletler, ABD ve AKP, Esat rejimini terörist ilan etti. Ona karşı savaşan, isyan bayrağını açan ne kadar radikal İslamcı örgüt varsa onları destekledi, büyümesini, serpilmesini, güçlenmesini sağladı.
Bugün bu ülkelerin içler acısı hali, yaşantısı ortada… Şimdiye dek Irak’ta 2 milyondan fazla insan öldürüldü, Suriye’de ise beş yüz binin üzerinde…
Suriye Devlet Başkanı Beşar Esad’ın dediği gibi, ”Fransa, Suriye’nin beş yıldır yaşadığı terörü dün akşam yaşadı” ve 140 kişi hayatını kaybetti…
Bu facianın ardından Fransa Cumhurbaşkanı François Hollande, “Bu savaş nedeni, acımasız olacağız, en şiddetli şekilde cevap vereceğiz…” dedi.
Bu sözün anlamı, yani Ortadoğu’da saldırılar katlanarak artacak, kan şiddetlenerek akacak demektir…
Kan dökme, ülkeleri talan etme geleneği Fransa’da ABD’den daha eskidir ve bu konuda hayli tecrübelidir… O, çağımızda bile halen eski sömürgesi olan 14 Afrika ülkesinden “koloni vergisi” Almakta, yoksul ülkelerin kanını, iliğini sömürmektedir.
Çağımızın yalın gerçeği şudur: ABD ve AB emperyalizmi dünyanın çıbanbaşıdır… Ülkelerin etnik, dinsel çatışmalardan kurtulması, özgür, demokratik ülkeler haline gelebilmesi için bu çıbanın kurutulması gerekir…
Bu sorun ise ancak Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün yolu ve yöntemi ile çözülebilir… Bu hastalığın çaresi Ulusal kurtuluş savaşlarıdır… Amerika, Ortadoğu’dan sökülüp atılmadan, kovulmadan terör bitmez…
TERÖRÜN SONLANDIRILMASI İÇİN, TERÖR BATAKLIĞININ KURUTULMASI GEREKİR…
Bir yanıt yazın