Aralarında Oya Baydar, Prof. Dr. Gençay Gürsoy, Prof. Dr. Baskın Oran, Ragıp Zarakolu, Aydın Engin gibi yazar, şair, gazeteci, akademisyen ve sanatçıların da bulunduğu bir aydın grubu, 7 Haziran genel seçimlerinde HDP – PKK’yı destekleyeceğini açıkladı…
Bunlar bir zamanlar,“Yetmez Ama Evet” çığırtkanlığı ile kraldan çok kralcı davranarak, geceli gündüzlü çalışıp, Türkiye’yi cehenneme taşımışlardı. Yargıyı AKP’ye teslim etmişlerdi…
Yeni Türkiye ve Yeni Anayasa onların eseridir…
Tabii sonunda aradıkları demokrasiyi ve özgürlüğü (!!!) buldular… Ve şimdi de AKP’den kurtulmak için PKK’nın ipine tutundular…
Bu arada, Anayasaya “EVET” diyenlerin çoğu da sonradan pişman oldu… Günah çıkardı…
Romancı, yazar Adalet Ağaoğlu, daha sonraları, Balçiçek İlter’in “O zamana dönseydiniz yine “Evet” oyu verir miydiniz?” sorusuna,
“Şimdi başka şeyler biliyorum. O zaman bunları bilmeden Evet demiştim. Başbakan millete bir söz vermişti. O sözün yalan olduğunu düşünmedim. Meğer yalanmış. Anayasa sözünü de meğer lider olmak için vermiş.” diye cevap verdi.
Taraf yazarları içerisinde “Allah’ım kör et beni” diyenler oldu.
Üstelik bu, “Yetmez Ama Evet”in mucidi olan bir gazeteciydi…
Aydınlar grubunun sözcüsü Oya Baydar, Türkiye’nin çok tehlikeli ve gerilimli günlerden geçtiğini ve toplumun bir umuda gereksinim duyduğunu, bu umudun HDP olduğunu vurgulayarak, şunları söyledi:
“İşte bu umudu yaşatacağını düşündüğümüz için HDP diyoruz, mevcut iktidarı geriletmek, barışçı bir çözüm ve demokrasi istiyorsak yine bölgemizdeki korkunç savaş ortamının geriletilmesini istiyorsak oylar HDP’ye…”
Bu yazarlara ve sanatçılara göre HDP, dolayısıyla PKK, “Toplumun umuduymuş… Barışçı bir çözüm ve demokrasi istiyorsak yine bölgemizdeki korkunç savaş ortamının geriletilmesini istiyorsak oylarımızı HDP’ye vermeliymişiz…”
Yani Türk milletinin geleceği, Ümid-i İstikbali PKK imiş. Onlara göre…
Peki, hangi PKK?
ABD emperyalizminin ve tüm emperyalist güçlerin doğal müttefiki olan PKK…
Ortadoğu’da dört ülkeden alınacak topraklarla Amerikan BOP planının gerçekleşmesine yardımcı olan PKK…
Ortadoğu’da ikinci bir İsrail devleti oluşumunun esas aktörü olan bir PKK…
Türk’ü, Türklüğü ve Cumhuriyeti bitirmek, vatanı bölmek isteyen, ırkçı milliyetçi bir PKK…
Peki, kim “Mevcut iktidarı geriletecekmiş?”
AKP ile kader birliği ve işbirliği içerisinde kardeş kardeş geçinen PKK… Kapalı kapılar arkasında gizli anlaşmalarla vatanı bölme çalışmaları yapan PKK…
“Silah bırakacağım” deyip, Güneydoğu’da Türkiye Cumhuriyetine ve Türk halkına karşı Kürt halkını silahlandıran PKK…
Daha da önemlisi eğer yüzde 10 barajını aşarsa HDP, AKP’nin ilk düşüneceği koalisyon ortağı olacaktır… İşte bu HDP’ye “Mevcut iktidarı geriletmek” için oy verilmeliymiş…
Buna kargalar bile güler…
Yukarıda adından söz ettiğimiz neoliberalleri, liboşları öyle uzun uzun anlatmaya hiç gerek yok… Buna ne yerimiz ne de zamanımız var… Onların icraatlarını, düşüncelerini ve ne yapmak istediklerini artık Sağır Sultanlar bile duydu, biliyor…
Bizim asıl üzerinde durmak istediğimiz kesim kendilerine 68’li diyen ve 68’lilere ihanet içinde olan bir kesimdir…
Bunlar, HDP ile bir toplantı gerçekleştirdiler ve “Grup adına açıklamayı yapan Ruhi Koç, barış, demokrasi, eşitlik ve adalet mücadelesi doğrultusunda HDP’nin desteklenmesi gerektiğini” ileri sürdü. Seçimlerde HDP – PKK’ya oy vereceklerini tüm Türkiye’ye ilan etti…
Ziyaretten dolayı gruptakilere teşekkür eden HDP Eş Başkanı Selahattin Demirtaş, toplantıda şunları söyledi:
“Bu defa çok önemli bir destekle karşı karşıyayız. Bizim yükümüzü, sorumluluğumuzu, omuzlarımızdaki görev emrini çok daha artıran bir deklarasyon oldu” dedi.
PKK ile işbirliği yapan ve kendilerine 68’li diyen bu grup asla ve asla 68’lileri temsil etmemektedir. Onlar, bu ortaklık girişimleri ile de Deniz Gezmiş’lerin kemiklerini sızlatmışlardır…
Çünkü 68 Hareketinin gerçek önderleri Atatürk’e yürekten bağlıydılar ve onun adını yaşatmak için Samsun’dan Ankara’ya “MUSTAFA KEMAL YÜRÜYÜŞÜ” düzenlemişlerdi…
Atatürk, Aydınlanma ve Cumhuriyet düşmanı bölücü bir terörist grupla 68 devrimcileri Mahir çayanları, Ömer Aynaları, Cihan Alptekinleri bir araya getirmek mümkün müdür? Olacak iş midir?
ABD – AB emperyalistleri ile “Canciğer kuzu sarması” bir ortaklık içerisinde bulunan katiller sürüsünün, şiarı “Tam bağımsız ve gerçekten demokratik Türkiye” olan 68 kuşağı ile uzaktan yakından ne benzerliği olabilir?
Üstelik, Türkiye Devrimci Gençlik Federasyonu (DEV – GENÇ) kurulduğunda o zamana dek devrimci hareketi her çeşit kesimden gençlerle birlikte yürüten Kürtler, DEV –GENÇ isminin başında TÜRKİYE sözcüğü olduğu için ayrılmışlar, Devrimci Doğu Kültür Ocakları’nı kurmuşlardı…
Yeniden soruyorum:
“Biji serok Obama” (Yaşasın Başkan Obama) diyen bir örgütle, 68 kuşağını ve Deniz’leri bir araya getirmek ve böyle bölücü, emperyalist uşağı bir terör örgütünü 68 kuşağı adına destekleme toplantıları yapmak, bir utanmazlık, utanmazlıktan da öte gençliğin devrimci tarihine ve anısına bir ihanet değil midir?
Bir yanıt yazın