HUKUKUN EGEMENLİĞİ DERNEĞİ
Society Of Law Sovereign-Societe Du Droit Souverain-Verein Des Souveraenen Rech
- DEMOKRATİK ÖZERKLİK
Belli bir siyasi partiyi ve oluşumu temsil eden ve Türkiye Büyük Millet Meclisinde Türkiye Cumhuriyeti’nin milletvekili sıfatıyla bulunan kişilerin “demokratik özerklik ilan edeceğiz” şeklinde beyanlarda bulunmaları üzerine bir açıklama yapan Hukukun Egemenliği Derneği Genel Başkanı Av.A.Erdem Akyüz bu söylemlerin ayırıcı, bölücü, Anayasa ve yasalara aykırı ve suç teşkil edici olduğunu ifade etti.
Akyüz “Türk Dil Kurumu Sözlüğüne göre “özerklik” en yalın ve açık ifadesiyle “bir topluluğun ayrı bir yasaya bağlı olarak muhtariyet ve otonomi” kazanması anlamına gelmektedir. Türkiye Cumhuriyeti Anayasası ve yasalarına göre, ülkenin bir bölümünde ayrı ve muhtar bir idarenin kurulması mümkün değildir ve bu ifadeler ağır yaptırımları içermektedir. Buna rağmen Türkiye Cumhuriyetini temsil eden organların ve yargının sessiz kalması şayanı hayret bir durumdur.” Demiştir.
Demokratik Özerklik ilan edeceklerini söyleyen kişilerin; bunun tarih, zaman ve yerini dahi açıkladıklarını ve alt yapısını oluşturduklarını ifade ettiklerine değinen Akyüz :
“Otonum ve ayrı bir muhtar yapının kuruluş aşamasını geçerek ilan etme aşamasına geldiklerini ifade eden kişiler bu ilan keyfiyetini de, birkaç gün sonra yapılacak olan seçimlere bağlamaktadırlar. Bunun nedeni, bu seçimlerde bazı yörelerde yüksek oranda oy alarak, bu yapının temellerini oluşturmak, iç ve dış destek sağlamaktır. Bu seçimlere bir nevi “referandum” ve ayrılığı destekleyen “plebisit” havası vermek istemeleridir.” Demiştir.
Akyüz devamla : “Görünen havaya göre kamu yönetiminde; bu çalışmalara müdahale etmek ve düzeltmek isteyenler olmamasına rağmen, ufak tefek müdahaleleri de, dış güçleri araya koyarak, halkların hak ve özgürlük nağmeleri altında önlemek ve otonom yapıyı oluşturmak istemektedirler. Kısa bir zaman sonra “özerk” yani yarı bağımsız bir bölge kurulduğunu açıklamaları karşısında, yönetim ve yargıdan herhangi bir müdahale isteği görülmemekle birlikte, müdahale etmek isteyenlere karşı “özgürlüklere ve halklara baskı yapıldığı” yolundaki beyanlarla, bu bölünmenin savunulması yoluna gidilmektedir.”şeklinde açıklamalarda bulunmuştur.
Bütün bu durumların görülerek önlem alınmasının kaçınılmaz olduğunu ifade eden Akyüz :
“Böyle bir durumda, kısır iç çekişmeler ve hamasi nutuklar atmanın ötesinde bir şeylerin yapılması, başta yönetim ve yargı olarak tüm kurum, kuruluşların üzerlerinde düşen görevleri yerine getirmeleri; ülkenin ve halkın birliği, mutluluğu ve barış için gerekli ve yeterli önlemleri almaları kaçınılmazdır. Aksi takdirde bu kişileri tarih ve halk yargılayacaktır.”
Şeklinde açıklamalarda bulunmuştur.
AÇIKLAMA
Bir yanıt yazın