“Çırpındıkça batma” buna denir…

NECDET BULUZ - Binali Yildirim Sivas Geminbeli Tunelinin ihalesi tamamlandi 62975 69a31

NECDET BULUZ

 

17 Aralık “Yolsuzluk ve Rüşvet Operasyonu” ile başlayan süreç içinde Hükümet kanadının aldığı her önlem “Yolsuzluğu ve rüşveti örtme amaçlı olarak görülüyor. Muhalefetin ve kamuoyunun bu konudaki tepkilerine dışarıdaki tepkileri de eklediğimizde AKP Hükümeti’nin nasıl bir sıkıntı içine girdiğini görüyoruz. Nitekim yapılan “tarafsız” kamuoyu araştırmalarında da bu açıkça ortaya çıkıyor. Yazımızın sonunda bu konuda yapılan bir araştırmanın sonuçlarını da vereceğiz.

Adları yolsuzluğa ve rüşvete karıştığı iddia edilen 4 Bakanın fezlekelerinin halen İçişleri Bakanlığı’nda tutulması, Meclis’e gönderilmemesi de en çok tepki alan olayların başında geliyor. İktidarı sarsan yolsuzluk ve rüşvet operasyonu dosyalarının ne olduğunu da kimse bilmiyor. Emniyetteki kayıtların çoğunun silinmiş olduğu iddiaları da var. Açıkçası müthiş bir kargaşa yaşanıyor.

                                                        SAVCILARIN ÜZERİNE GİDİLİYOR

Emniyet, hakim ve savcılar içinde Cumhuriyet tarihimizde görülmemiş tayinlerin ard arda gelmesi ile başlayan fırtına, en son 17 Aralık savcılarının da görevden uzaklaştırılması ile sürüyor. Yolsuzluk ve rüşvet operasyonunu sürdüren 4 savcıdan Celal Kara ve Mehmet Yüzgeç iddianameyi yazma aşamasında görevden alındılar.

                                                           Anımsanacağı gibi, daha önce Ulaştırma Eski Bakanı ve AKP İzmir Belediye Başkan adayı Binali Yıldırım’ın kayınbiraderinin de adının yolsuzluğa karışması üzerine İçişleri Bakanı Müsteşarı ile Bakan’ın bizzat operasyonu yöneten savcıyı arayarak konunun kapatılmasını istemeleri de gündeme bomba gibi düşmüştü. Sonra o savcı da görevden alındı.

Yine 2.dalga emrini veren savcıların görevden alınması, HSYK’nın tamamen İçişleri Bakanı’na bağlanması çalışmaları da gösteriyor ki, bugünkü AKP Hükümeti, yolsuzluk ve rüşvet operasyonları iddiaları ile çökme noktasına gelmiştir. Nitekim bu operasyonların Başbakan’a kadar uzanacağı söylentileri de Başbakan’ın gözünü iyice karartmış, sonunun nereye varacağı hesaplanmayan kararlar uygulanmaya konulmuştur.

                                                          YARGI BAĞIMSIZLIĞI KALMADI

                                                              Bugün “Bağımsız bir hukuk Sistemi”nden söz edebilir miyiz? Yolsuzluğun, rüşvetin üzerine belgelerle giden savcıların ve hakimlerin hızla görevden alınmaları artık kamuoyunu da uyandırdı. AKP’nin bu operasyonlarının ters tepmeye başladığı da görülüyor. Son kamuoyu araştırmalarında AKP oylarındaki düşüş bunu açık biçimde ortaya koyuyor. Biz, işte bu nedenle “Çırpındıkça batma buna denir” diyoruz.

17 Aralık savcılarının, Deniz Feneri’nde olduğu gibi el çektirilmeleri, ortaya çıkarılan bu yolsuzluk ve rüşvetin üzerini örtmeye yönelik bir çalışmadır ve kamuoyu da artık bunu böyle algılamaktadır. Çünkü bu değişiklikler “Acaba davalar kapatılacak mı?” endişesi yaratıyor. Anımsanacağı üzere, Deniz Feneri’ne bakan savcılara el çektirilmiş, atanan savcılar da dosyaların kapatılmasına karar vermişti.

                                                        Burada asıl önemli konu, iktidar partisinin bu yaptıkları ile iyiden iyiye erimeye başlamış olmasıdır. Buna yazımızda somut bir örnek vermek istiyoruz:

AKP’nin kamuoyu araştırma grubu olarak bilinen ANAR’ın Genel Müdürü İbrahim Uslu, son yapılan kamuoyu araştırmalarının sonuçlarını değerlendirirken İzmir’i örnek gösterdi. İzmir’de CHP ile AKP arasındaki farkın % 7’ye kadar düştüğünü, ancak Binali Yıldırım’ın kayınbiraderinin olayı ve savcıya yapılan baskı nedeni ile makasın % 11’ye çıktığını söyledi.

                                                        KAMUOYUNUN TEPKİSİ VAR

                                                        Ortaya çıkan gerçek şu:

                                                           İktidar Partisi hakkında çıkan iddialar seçmeni etkiliyor. Bazı bölgelerde de CHP ve MHP oylarındaki artış, AKP oylarındaki düşüş bunu ortaya koyuyor. Aynı zamanda emniyette, savcı ve hakimler arasındaki atamalara da tepkilerin çığ gibi büyüdüğüne dikkatlerinizi çekmek istiyoruz.

                                                         Şimdi de size MetroPoll Stratejik ve Sosyal Araştırma Merkezi’nin son yaptığı anketten konumuzu ilgilendiren kısmı sizlerle paylaşmak istedik. Deneklere sorulan soru şu:” Hükümetin yolsuzluk iddialarının üzerini kapatmaya çalıştığını düşünüyor musunuz?” Yanıtın orantıları şöyle:

Yüzde 59,7 &Evet düşünüyorum.) Yüzde 26,6 (Hayır düşünmüyorum.) Yüzde 10,7 (Fikrim yok.) Yargının bağımsız olduğunu düşünmeyenlerin oranının da % 64,8 olduğu aynı araştırmada ortaya çıktı. Yorumu sizlere bırakıyoruz.

e.mail: [email protected]